Gazetemizin okurları hatırlar; bir zamanlar FETÖ’nün medya aparatı Taraf adlı paçavrada yazan, kendisini kumpas davalarından sonra “kullanışlı aptal” olarak adlandıran yetmez ama evetçi, Karar gazetesi yazarı Yıldıray Oğur, bu kez de tüm ikinci cumhuriyetçiler gibi Cumhur İttifakı’nın “Öcalan açılımı” için kolları sıvamış.
İnternette dolaşan bir videosu var, diyor ki “İktidar pek çok açıdan eleştirilebilir fakat bir çatışmayı bitirmenin başka dinamikleri var ve bazen güçlü bir iktidar bu dinamiklerden biri olabilir. Çünkü Abdullah Öcalan’a doğrudan mektup taşımak, DEM Partilileri İmralı’ya götürmek, hatta onun umut hakkından bahsetmek, demokratik standartlarda Meclis’ten çıkarılamayacak bir karar. Referanduma gitse halk reddeder. Fakat güçlü bir iktidar böyle bir işe yarayabiliyor. Böyle bir meselede toplumun ve muhalefetin baskısına direnebilecek bir iktidarın varlığı çok katkı yapmış oldu.”
Böyle konuşarak belli ki kendisi için kullandığı nitelemeyi herkese yapıştırmaya çalışıyor. Yani herkesi kullanışlı aptal sanıyor!
FAŞİZM OLDU ‘GÜÇLÜ İKTİDAR’!
Her şeyden önce hemen her gün muhalif belediyelere kayyım atanırken; cumhuriyetçi aydınlar, işini yapmaya çalışan gazeteciler, eleştirel görüşlerini paylaşan akademisyenler, tüm muhalif kesim hapse tıkılırken, özgürlükleri ellerinden alınıp gözaltına alınanlar farklı bir gerekçeyle tutuklanırken, hukuk devleti yerle bir edilip anayasasızlık süreci en ağır şekilde yaşanırken, Türkiye’de hayatı kabusa çeviren faşizmi “güçlü iktidar” diye tanımlamak, onu bir şekilde meşrulaştırmaktır ve bu halka karşı kötülüklerin en büyüğüdür.
Kurtuluş Savaşı sırasında yurdun farklı yerlerinden gelen temsilcilerle TBMM’yi kurup her şeyi o meclisle yapan, “Hâkimiyet milletindir” yazılı levhayı TBMM kürsüsünün arkasına 1925’te astıran Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e sabah akşam saldıranlar, şimdi utanmadan demokratik olarak TBMM’den geçirilemeyecek kararları halktan gizleyerek alma çabasındaki totaliter rejimi övüyor!
O zaman kapatın gitsin Meclis’i, versin kararları tek kişi! Oldu olacak saltanatı yeniden getirin, “güçlü iktidar” der savunursunuz.
DÜŞEN MASKELER, GÖRÜNEN ÇİRKİN YÜZLER
Cumhur İttifakı’nın Öcalan açılımı ile herkesin maskesi düştü. Maskesi çok önceden düşmüş olanlar da bir kere daha çirkin yüzlerini gösterdi.
“Yıllarca FETÖ operasyonlarında tetikçilik görevini üstlenenlerden ne bekliyordun ki” diye soranlar olabilir. Kuşkusuz hiçbir beklentim yok. İşine geldiği için gerici totalitarizme övgü yağdıranların geçmişte FETÖ denilen örgüte nasıl arka çıktıklarını unutmadım. Sadece bu güruhun gerçekte ne olduğunu, toplumu böylesine gerici dayatmalarla boğan bir iktidara nasıl anında payanda olabileceklerini ve sahte demokratlıklarını bir kez daha sergilemek istiyorum ve yazılı olarak tarihe kaydediyorum.
Ayrıca sormazlar mı insana, bu iktidar bunca yıldır “güçlü” değil miydi? Parti devletini, şahsım devletini çoktan kurmadılar mı? Ne anayasa dinlediler ne de yasa. PKK terörü yüzünden onca insan can verdi. İlk “çözüm süreci” sırasında niye masayı devirdiler o zaman?!
Bu olanlara şaşırmış değilim; biliyorum ki laik Cumhuriyete yapılan FETÖ kumpaslarını “demokratikleşme” diye pazarlamak ve oy için kurulan emperyalist kurgulu tezgâhları desteklemek, kullanışlı aptallara düşer!