Bernard Williams’tan ahlaki boyutun sınırları
Ahlaki yargının doğası nedir? Ahlaki bilgi olanaklı mıdır? ‘Ahlaki olan’ ile ‘ahlaki olmayan’ı nasıl ayırt ederiz? Tanrının varlığı ya da yokluğu ahlak anlayışımızı etkiler mi? ‘İyiliğin’ doğası bağlamında roller, standartlar ve sorumluluklar ne anlama gelir? Mutluluk ahlakla ilgili olmak zorunda mıdır?
Etik yaşamı sistematik bir teorinin talepleri doğrultusunda anlama ve yorumlama çabalarını kısır ve çarpık bulan İngiliz filozof Bernard Williams, Ahlak: Etiğe Bir Giriş (Çeviren: Aykut Aytış / Fol Kitap) adlı kitabında; bu sorularla birlikte, Amoralizm, Öznelcilik, Görecilik ve Faydacılık gibi farklı etik anlayışlara ilişkin özgün bir okuma sunuyor.
Felsefe ve etik aracılığıyla; söylemekte, düşünmekte ve hissetmekte olduğumuz şeyler konusunda daha keskin ve dürüst bir farkındalığa davet ediyor.
‘Faydacılık’
John Stuart Mill, Faydacılık (Çeviren: Barış Özkul / İletişim Yayınları) isimli yapıtını genel olarak faydacılığın zannedildiği gibi basit ya da ahlâkı tamamen dışlayan bir akım olmadığını kanıtlama isteğiyle kaleme almıştır. O, insanı ahlâklı olmaya iten dışsal ve içsel yaptırımların diğer ahlâki sistemleri benimsemiş kişiler için olduğu kadar faydacılığı yaşam biçimi olarak içselleştirmiş kişiler için de bağlayıcı olduklarından kuşku duymamaktadır.
İktisat alanında giriştiği revizyonlar yanında ahlâk, hukuk ve siyasette de faydacılığı temellendirerek revizyona giden Mill’in çabasına tanık olmak ve çalışmalarında faydalanmak isteyen herkes için Faydacılık önemli bir kaynak.
John Stuart Mill’den ‘Faydacılık’
John Stuart Mill, Faydacılık (İletişim Yayınları) isimli yapıtını genel olarak faydacılığın zannedildiği gibi basit ya da ahlâkı tamamen dışlayan bir akım olmadığını kanıtlama isteğiyle kaleme almıştır. O, insanı ahlâklı olmaya iten dışsal ve içsel yaptırımların diğer ahlâki sistemleri benimsemiş kişiler için olduğu kadar faydacılığı yaşam biçimi olarak içselleştirmiş kişiler için de bağlayıcı olduklarından kuşku duymamaktadır.
İktisat alanında giriştiği revizyonlar yanında ahlâk, hukuk ve siyasette de faydacılığı temellendirerek revizyona giden Mill’in çabasına tanık olmak ve çalışmalarında faydalanmak isteyen herkes için Faydacılık önemli bir kaynak.
Ahlaki boyutun sınırları...
Ahlaki yargının doğası nedir? Ahlaki bilgi olanaklı mıdır? ‘Ahlaki olan’ ile ‘ahlaki olmayan’ı nasıl ayırt ederiz? Tanrının varlığı ya da yokluğu ahlak anlayışımızı etkiler mi? ‘İyiliğin’ doğası bağlamında roller, standartlar ve sorumluluklar ne anlama gelir? Mutluluk ahlakla ilgili olmak zorunda mıdır?
Etik yaşamı sistematik bir teorinin talepleri doğrultusunda anlama ve yorumlama çabalarını kısır ve çarpık bulan İngiliz filozof Bernard Williams, Ahlak: Etiğe Bir Giriş (Çeviren: Aykut Aytış / Fol Kitap) adlı kitabında; bu sorularla birlikte, Amoralizm, Öznelcilik, Görecilik ve Faydacılık gibi farklı etik anlayışlara ilişkin özgün bir okuma sunuyor.
Felsefe ve etik aracılığıyla; söylemekte, düşünmekte ve hissetmekte olduğumuz şeyler konusunda daha keskin ve dürüst bir farkındalığa davet ediyor.
Habermas ile ahlak üzerine… (06.11.2021)
Söylem etiği, bir konuşmada tarafların geçerlilik iddiaları ortaya koydukları ve makul gerekçelerle uzlaşıma varmaya çalıştıkları, söylem merkezli bir kuramdır. Söylem etiğinde, uzlaşı şart değilse de, evrensel bir norm olacak biçimde bir anlaşmaya varmak asıl amaçtır.
Çağımızın en önemli düşünürlerinden Jürgen Habermas, kitapta; söylem etiğinin Kant etiğiyle benzerliklerini ve farklılıklarını, Hegel'in bu etiğe eleştirileri çerçevesinde ortaya koyuyor. Aynı zamanda Bernard Williams, MacIntyre, Charles Taylor ve Rawls gibi çağdaş filozoflarla etiğin temel sorunları üzerine bir tartışmaya girişiyor.
Foucault’dan konuşma özgürlüğü üzerine...
Tarihleri yazılmamış şeylerin tarihlerini yazmış önde gelen düşünürlerden Michel Foucault, Söylem ve Hakikat’te (Ayrıntı Yayınları) basitçe “söz söyleme / konuşma özgürlüğü” anlamına gelen “parrhesia” sözcüğünün tarihini gözler önüne seriyor. Belirli bağlamlar içerisinde ele alınan “parrhesia”yı politika alanında “karşı-dalkavukluk” ya da dalkavukluğun karşıtı olarak analiz ediyor.
Foucault’tan konuşma özgürlüğü üzerine...
Tarihleri yazılmamış şeylerin tarihlerini yazmış önde gelen düşünürlerden Michel Foucault, Söylem ve Hakikat’te (Ayrıntı Yayınları) basitçe “söz söyleme / konuşma özgürlüğü” anlamına gelen “parrhesia” sözcüğünün tarihini gözler önüne seriyor.
Belirli bağlamlar içerisinde ele alınan “parrhesia”yı politika alanında “karşı-dalkavukluk” ya da dalkavukluğun karşıtı olarak analiz ediyor.
Habermas ile ahlak üzerine… (07.04.2021)
Söylem etiği, bir konuşmada tarafların geçerlilik iddiaları ortaya koydukları ve makul gerekçelerle uzlaşıma varmaya çalıştıkları, söylem merkezli bir kuramdır. Söylem etiğinde, uzlaşı şart değilse de, evrensel bir norm olacak biçimde bir anlaşmaya varmak asıl amaçtır. Çağımızın en önemli düşünürlerinden Jürgen Habermas, kitapta; söylem etiğinin Kant etiğiyle benzerliklerini ve farklılıklarını, Hegel'in bu etiğe eleştirileri çerçevesinde ortaya koyuyor. Aynı zamanda Bernard Williams, MacIntyre, Charles Taylor ve Rawls gibi çağdaş filozoflarla etiğin temel sorunları üzerine bir tartışmaya girişiyor.
Habermas ile ahlak üzerine… (19.03.2021)
Söylem etiği, bir konuşmada tarafların geçerlilik iddiaları ortaya koydukları ve makul gerekçelerle uzlaşıma varmaya çalıştıkları, söylem merkezli bir kuramdır. Söylem etiğinde, uzlaşı şart değilse de, evrensel bir norm olacak biçimde bir anlaşmaya varmak asıl amaçtır. Çağımızın en önemli düşünürlerinden Jürgen Habermas, kitapta; söylem etiğinin Kant etiğiyle benzerliklerini ve farklılıklarını, Hegel'in bu etiğe eleştirileri çerçevesinde ortaya koyuyor. Aynı zamanda Bernard Williams, MacIntyre, Charles Taylor ve Rawls gibi çağdaş filozoflarla etiğin temel sorunları üzerine bir tartışmaya girişiyor.
Lacan’ın konuşma sevdası (02.11.2020)
Türkçeye kazandırılan Yine/Hâlâ, “seminerler” serisinin yirminci kitabı. Seminerlerde Lacan, sözcüklerin kökenlerini ve birbirleriyle ilişkilerini saptamak, bunun yanında yeni sözcükler türetmek gibi uğraşlar edinir. Ontolojiye kadar uzanan Lacan, şeylerin ancak söylem içerisinde varlık buldukları görüşünü ileri sürer.
'Yine / Hâlâ' Jacques Lacan!
Türkçeye kazandırılan Yine/Hâlâ, “seminerler” serisinin yirminci kitabı. Seminerlerde Lacan, sözcüklerin kökenlerini ve birbirleriyle ilişkilerini saptamak, bunun yanında yeni sözcükler türetmek gibi uğraşlar edinir. Ontolojiye kadar uzanan Lacan, şeylerin ancak söylem içerisinde varlık buldukları görüşünü ileri sürer.
Lacan’ın konuşma sevdası (23.05.2020)
Türkçeye kazandırılan Yine/Hâlâ, “seminerler” serisinin yirminci kitabı. Seminerlerde Lacan, sözcüklerin kökenlerini ve birbirleriyle ilişkilerini saptamak, bunun yanında yeni sözcükler türetmek gibi uğraşlar edinir. Ontolojiye kadar uzanan Lacan, şeylerin ancak söylem içerisinde varlık buldukları görüşünü ileri sürer.