Dışişleri Bakanı Davutoğlu Çin'de

Çin ziyaretini sürdüren Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Pekin'de Çin Devlet Başkan Yardımcısı Şi Cinping ile görüştü.

Dışişleri Bakanı Davutoğlu Çin'de
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 01.11.2010 - 14:42

Davutoğlu ile Şi arasındaki görüşme, cuma günü İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın ÇKP Merkez Komitesi Siyasi Bürosu üyesi Cou Yongkang ile görüşmesinde olduğu gibi Çin Ulusal Halk Meclisi'ndeki Sincan Salonunda yapıldı. Devlet Başkan Yardımcısı Şi görüşmenin başında, Davutoğlu'nun göreve gelmesinden beri iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi için gösterdiği çaba ve yaptığı kaytkıdan takdirle bahsederek, teşekkür etti. Şi, Davutoğlu'nun bu ziyaretinde yoğun bir programı olduğunu ve Çin'in tarihi ve modern şehirlerini ziyaret ettiğini belirtti.

Davutoğlu da Şi Cinping'in parlak siyasi kariyerini yakından izlediklerini söyleyerek, kısa süre önce ÇKP Merkezi Askeri Komisyonu Başkan Yardımcılığına atanmasını kutladı. Çin'e ilk kez 1983 yılında genç bir akademisyen olarak geldiğini ifade eden Davutoğlu, daha sonra defalarca geldiği Çin'de yalnızca Pekin ve Şanghay'ı ziyaret edebildiğini anlattı.
İkili ilişkileri üst düzeye çıkarma iradesini yineleyen Davutoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gelecek yıl Çin'i ziyaret edeceğini kaydetti. Davutoğlu, kriz döneminde ekonomileri büyüyen ülkeler arasında ilk iki sırada bulunan Çin ile Türkiye arasında bölgesel ve uluslararası işlerde işbirliği yapılmasının önemine de işaret etti.

Türkiye'nin soydaş ve akraba toplulukları

Türkiye'nin "tek Çin" politikasını izlemeyi sürdürdüğünü yineleyen Davutoğlu, ziyareti kapsamında Urumçi ve Kaşgar'a da gitmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Kaşgar'ın ilk Türkçe sözlüğün yazıldığı yer olmasından dolayı Türkiye için önemli olduğunu ifade eden Davutoğlu, Türkiye'nin başka yerlerde Çin'in olduğu gibi soydaş ve akraba toplulukları bulunduğunu, Uygurları da bu çerçeve içinde değerlendirdiklerini anlattı.

Davutoğlu, Uygurları Çin ile Türkiye arasında dostluk ve işbirliği köprüsü olarak gördüklerini vurgulayarak, Uygurlar ile kültürel ilişkileri geliştirmek istediklerini belirtti.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, 2 yıl sonra Devlet Başkanı olması beklenen Şi Cinping'i Türkiye'ye davet etti. Şi Cinping de Çin'deki 56 etnik grubun barış ve uyum içinde birlikte yaşamasını istediklerini kaydetti. Görüşmede taraflar, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi ve tarihi İpek Yolu'nun yeniden canlandırılması arzularını da dile getirdi.

Büyükelçilikte akşam yemeği

Bakan Davutoğlu ayrıca Çin Uluslararası Araştırma Merkezi'nde düzenlenen yuvarlak masa toplantısında, Türkiye'nin dış politikasını anlattı ve Türkiye-Çin ilişkileriyle ilgili soruları yanıtladı. Davutoğlu, daha sonra beraberindekilerle birlikte Türkiye'nin Pekin Büyükelçiliği'nde onuruna verilen akşam yemeğine katıldı. Davutoğlu, elçilikteki hatıra defterine şunları yazdı:

"Kaşgar, Urumçi, Şian, Şanghay ve Pekin'i kapsayan Çin ziyaretimiz köklü tarihi ve kültürel geleneklere sahip Türkiye ve Çin'in geleceğe stratejik işbirliği perspektifinden bakmaları açısından ortak bir zemin oluşturma hedefinde önemli bir adım teşkil etmiştir.

Son on yıl içinde yükselen güçler olarak görülen iki ülkenin işbirliği, küresel ve bölgesel dengeleri etkileyebilecek öneme haizdir. Böyle kritik bir tarihi eşikte Pekin Büyükelçiliğimizde görev ifa etmek, hem milli bir görev hem de mesleki birikim açısından özel bir ayrıcalıktır. Bu görevi en iyi şekilde yerine getiren Büyükelçimiz Murat Esenli ve çalışma arkadaşlarına başarılar dilerim." Davutoğlu, yarın sabah Çin Seddi'ne gittikten sonra Çin Dışişleri Bakanı Yang Cieçi ile bir araya gelecek. Davutoğlu, mevkidaşı Yang ile öğle yemeği yedikten sonra Pekin'deki Renmin (Halk) Üniversitesinde "Türk Dış Politikası ve Türkiye-Çin İlişkileri" konulu bir konuşma yapacak. Türk heyeti daha sonra özel uçakla Pekin'den ayrılacak.

"Tarihi normalleştiriyoruz"

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, "Çin'in Avrupa Birliği ya da ABD'ye bir alternatif olarak görülüp görülmediği" sorusu üzerine, "Bizi dikkatlice dinleyenlerin zihninde artık böyle bir şüphe olmaması lazım. Ama bazılarının zihninde önyargı varsa ya da Türkiye'nin diğer güç merkezleriyle ilişki kurmasını doğru bulmuyorlarsa, bunu düzeltmek çok zor" diye konuştu.

Son derece önemli bir coğrafyada yer alan Türkiye'nin dış politikasını belirleyen ana perspektifin, Türkiye'nin içinde bulunduğu ittifak sistemi ve AB ilişkileri olduğunu kaydeden Davutoğlu, diğer unsurlarla da geliştirilen her ilişkinin Türkiye'nin pozisyonunu güçlendireceğini vurguladı. "Soğuk Savaş mantığını unutmamız lazım. Soğuk Savaş döneminin izlerini silmemiz gerekiyor" diye konuşan Davutoğlu, şunları söyledi:

"Niye 14 sene üst düzey ziyaret olmamıştı? Çünkü, iki ülke de birbirini potansiyeliyle tanıma imkanı bulmamıştı. Şimdi tanıyorlar. Şimdi Çin için Türkiye, çok büyük potansiyeller ihtiva eden bir ülke. Düşünebiliyor musunuz, Çin ile Türkiye başbakanları oturuyorlar ve Pekin'den İstanbul'a gelecek bir demiryolu projesi üzerinde global bir vizyonla çalışıyorlar.

Şimdi bu Avrupa Birliği için bir kazanç mı kayıp mı? Bir gün Pekin'den kalkan bir hızlı trenin İstanbul'a kadar gelecek olması, Çin'i Avrupa'ya bağlayan ve Avrupa ekonomisine kan pompalayan bir hat oluşturmayacak mı? Biz tarihi normalleştiriyoruz. Nasıl İpek Yolu doğal bir şekilde asırlarca sürmüşse, Çin ile Türkiye arasındaki ilişkilerin bu derece uzak kalması anormallikti. Biz tarihi normalleştiriyoruz, ama yeni araçlarla normalleştiriyoruz. Bu araç artık deve kervanı değil, demiryolu ve kargo uçakları..."
 

 

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler