"Halkı tuzaklara düşürmeye çalışıyorlar"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi, partisinin Eskişehir İl Başkanlığı binasında düzenlediği basın toplantısında, AKP'nin iktidarda 8 yıl geçirdiğini hatırlatarak, yurttaşların iktidarın 8 yılını gözden geçirmesi gerektiğini kaydetti.

Türkiye'nin 2002 yılında 149,9 milyar dolar iç borcunun bulunduğunu ifade eden Selvi, şöyle konuştu:
''Bu borç 2009'da 320,6 milyar dolara çıktı. Dış borcumuz 2002'de 107,5 milyar dolardı. 2009'da bu rakam 255,2 milyar dolara yükseldi. Özel sektör iflas etti. Sanayiciler intihar eder noktaya geldi. Çiftçi icralık hale geldi. Emekliler açlık sınırının altında kıvranıyor. Eğitim paralı hale geldi. Kurs parasının veremeyen anneler hapishanelere atılır, evlatları intihara zorlanmıştır. Vatandaşın umutla oy verdiği iktidar, artık kayaya çarptı. Sayın Başbakan ve bakanları ülkeyi dolaşırken, işsizlikle, esnafın, çiftçinin, işçinin ve sanayicinin derdiyle ilgili bir tek kelime söylemiyor. Yaptığı anlaşmalar Türkiye'ye uymamıştır. Maçta başlayan bir Ermeni protokolü vardı. Fiyaskoyla sonuçlandı. Kıbrıs'a gittiler orayı da perişan ettiler. Gittiği hangi ülke sözde Ermeni soykırımı konusunda Türkiye'ye hak verdi. ABD'den, İsveç'ten büyükelçiler çağrıldı, büyük laflar edildi. Sonra ABD'ye gitti. Gitmek mecburiyetinde. Çünkü, teslim olduğu yerlere hesap vermek, bir sonraki adımı için akıl almak mecburiyetinde.''

''Toplumun gerçeklerini unutturmaya çalışıyorlar"

Meclis'in 8 yıldır Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın iki dudağı arasında karar aldığını iddia eden CHP Genel Başkan Yardımcısı Selvi, şöyle devam etti:
''Anayasa değişikliğiyle hukuku teslim almak ve halkı tuzaklara düşürmek için gayret gösteriyorlar. İktidar, Anayasanın önemli olan üç maddesini değiştirmeye çalışıyor. Anayasa değişikliğinde halkı yanıltmak için de maddeler vardır. Değiştirmek istedikleri maddelerden biri yargıyı teslim almak içindir. Halkın sorunlarına çözüm bulamayacakları için Anayasa değişikliğini öne çıkartarak toplumun gerçeklerini unutturmaya çalışıyorlar. Mağduriyet oynamaya alıştılar. Halkın gözüne baka baka yalan söylüyorlar.''