Venedik'te ışığın büyüsü

Bu yıl 'ILLUMInazioni'(Aydınlanma) başlığı altında düzenlenen 54. Uluslararası Venedik Bienali 4 Haziran'da başlıyor. 27 Kasım'a kadar sürecek bienalin küratörü ise İsviçreli Bice Curiger. Arsenale, Punto della Dogana, Giardini ve çeşitli tarihi mekânlarda sergilenecek işlerin birbirlerine gönderme yaptıkları ortak nokta ise 'ışık'.

Venedik'te ışığın büyüsü
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 02.06.2011 - 07:00

Türkiye’yi Ayşe Erkmen’in temsil ettiği, Irak ve Haiti’nin ilk kez katılacakları bienalde Open Society Foundation’ın (Açık Toplum Vakfı) girişimiyle düzenlenen Roman pavyonunda da Avrupalı Roman sanatçılar ve aktivistler Roman kültüründen kesitler sunacak. Norveç ise ilk kez kendisine ayrılan bölümde göç, insan hakları, siyasi sığınma hakkı gibi konuları ele alacak.

Milano’da ağaca astığı çocuklar, mezar enstalasyonu gibi sıra dışı işleriyle dikkat çeken İtalyan sanatçı Maurizio Cattelan ise bu yılki bienalde Hitchcock’un “Kuşlar” filmine nazire “Others” adlı enstalasyonla katılıyor. Cattelan, ana sergi pavyonunun çatısına içi samanla doldurulmuş iki bin güvercin yerleştirecek. Hayvanseverlerin tepki gösterdiği bu güvercin enstalasyonu kasımda da New York Guggenheim’ın yolunu tutacak.

Fransız sanatçı Christian Boltanski ise “Chance” başlıklı enstalasyonunda yeni doğmuş 600 Polonyalı bebeği kullanarak yaşam ve ölüm kavramlarını görsel bir oyuna çevirerek sorgulayacak.

Venedik’te bir Amerikan tankı

ABD’li sanatçılar Jenniger Allor&Guillermo Calzadilla ise Venedik’e bir tank getiriyor. Ulusal kimlik, militarizm ve rekabeti sorgulayan çalışmada baş aşağı sergilenecek tankın dişlilerine yerleştirilen yürüyen halıda ABD’li bir atlet koşuyor.

20 yıldır Zürih’teki Kunsthaus’un yöneticiliğini yürüten bienalin küratörü Curiger, bienalde ışık oyunlarına ve ışıktan yayılan sıcaklığa ağırlık vermesinin sebebini şöyle açıklıyor: “Aydınlanma başlığı, ışık ve ulusal sınırları ifade ediyor. Işık, sanat dünyasında klasik bir tema olmasına karşın, amacım her birimizin dünyayı algılama yeteneğinden söz etmek ve sanatsal bir yapıtla ilişki kuran her bireyin kişisel aydınlanma deneyimini dile getirmekti.”

83 sanatçının çoğunun genç ve kadın olduğu bienalde “ışığın ressamı” Tintoretto’nun üç yapıtına yer veren Curiger, işler arasında ışık aracılığıyla karşılıklı göndermeler yapan yoğun bir ağın olduğunu söylüyor. “Tintoretto, Venedik’te kışkırtıcı bir role sahip. Bir yandan bienal ziyaretçisinin beklentilerini tartışma konusu yapıyor, öte yandan Venedik’in tarihi ve kültürel çerçevesiyle karşılaştırmalara gidebilmek için sayısız kapı açıyor” diyor.

Son yıllarda çarpıcı bir görsel zenginlige sahip olmasına karşılık Curiger bienalin bu yıl, “düşünmeye davet eden bir forum gibi” algılanacağını vurguluyor: “Kolaya kaçan kışkırtıcı tercihlerden kaçındım, ama görsel zenginliği olan yapıtlar bu yılki bienalde de eksik değil. Bienalin sadece entelektüel kaygılarla değil, tüm ayrıntılarıyla bütün olarak yaşanması gerektiği düşüncesindeyim.”


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler