Ahmet Güvener

Hakem / Kural Hatası

24 Aralık 2013 Salı

Geçen haftanın gündemini Kasımpaşa - Beşiktaş maçındaki olaylar oluşturdu. Özellikle Donk’un hareketi maçın kural ihlalinden tekrarını gündeme getirdi. Ülkemizde sık sık maçtan sonra takımlar bazen bilinçli, bazen bilinçsiz “kural ihlali” iddiasıyla maçın tekrarını isterler. Tabii ki bu takımların hepsi de o maçlarda puan kaybetmiş takımlardır. Bir de eski FIFA hakemleri maçın tekrarlanması gerektiğini iddia ederek gündemdeki yerlerini almak isterler. Bugün neyin “kural ihlali”, neyin “hakem hatası” ve de ne zaman maçın tekrarı gerekir konularına ışık tutalım.
Öncelikle hakemlerin ‘Oyun Kuralları’nın yorumu çerçevesinde sonsuza yakın dokunulmazlıkları vardır. Yani hakem elle atılan bir golün kafayla atıldığını iddia ederek golü geçerli sayabilir. Buna en güzel örnek Maradona’nın 1986 Dünya Kupası’nda elle attığı goldür. Aynı şekilde yanlış penaltı, gol, ofsayt, taç kararları verebilir. Sarı kart gösterilecek futbolcuya kırmızı kart gösterebilir veya kırmızı kartlık bir pozisyona faul bile vermeyebilir. Bunların hepsi kameralar, hatta gözlemciler tarafından tespit edilse bile kural hatasına girmez. Bunlar hakem hatasıdır. Ve tek yaptırımı hakeme maç sonrası verilecek dinlendirme ve benzer cezalardır. Bu etkenlerin hiçbiri nedeniyle maç tekrarlanmaz.
Peki, “kural hatası” nedir? Özetle hakemin Oyun Kuralları’nda belirtilen bir yaptırıma, yaptırımı bilmeyerek ya da unutarak uymamasıdır. Ve bu durum özellikle bir ihlal nedeniyle maç durdurulduktan sonra, yeniden başlaması sırasında oluşur. Örneğin ikinci sarı kart alan bir futbolcunun Oyun Kuralları gereği oyundan ihracı gerekir. Eğer hakem ikinci sarı kartı göstermek için oyunu durdurduktan sonra oyuncuya kırmızı kart göstermeden maçı tekrar başlatırsa, kural ihlalinin ilk koşulu oluşmuş olur. Bu durum hakemin oyuncuya ilk sarı kartı vermesini “unutması” ile oluşur. Daha basit bir Oyun Kuralı ihlali ise hakemin taç atışını nizami olarak kullanmayan bir oyuncunun atışını tekrar ettirmek için maçı durdurması, sonra da taç atışını aynı takımın kullanmasına izin vermesidir. Halbuki Oyun Kuralları taç atışının rakip takıma geçmesini emreder. Hakem burada ya kuralı tam bilmediği ya da unuttuğu için bu kural ihlalini yapar.
Her iki örnekte de olayın “kural ihlali” olması için ilk koşul yerine gelmiştir. Bir de en az bunlar kadar önemli bir ikinci koşul vardır. Hakemin bu durumu raporunda ikrar etmesi gerekir. Yani hakem “kıvırıp” bu durumu raporunda başka şekilde yazarsa, kameralar ne gösterirse göstersin, bu bir kural ihlali olmaz.
Diyelim ki iki koşul da yerine geldi. Yani maçta kural ihlali var. Maç tekrarlanır mı? Maçın tekrarlanması için “kural ihlalinin” maçın sonucuna etki etmesi gerekir. Yukarıdaki iki örnekten ilki (ikinci sarı kart) maçın tekrarını gerektirirken, diğer (kural dışı taç kullanımı) o pozisyondan doğrudan gol olmadıysa maçın tekrarını gerektirmez.
Gelelim Donk’un pozisyonuna. Bu milyonda bir oluşacak pozisyon için hakem suçlanamaz. Bırakın maçın stresli ve zamana bağımlı ortamını, iddia ediyorum FIFA hakemlerine bu soruyu yazılı sınavda sorun, maçın nasıl yeniden başlaması konusunda farklı cevaplar verirler. Çünkü Oyun Kuralları’nın kendisinde değil yorumunda bulunan ve eski FIFA hakemlerinin bahsettiği penaltıyı işaret eden yorum maddesi muğlaktır. “Ve benzeri” ifadesinin topu kapsayıp kapsamadığı kesin değildir. Ayrıca yorumda oyuncunun elindeki topu ayağına indirip ayağı ile vurduğu 2. topla maç topuna vurmasının yaptırımı da belli değildir. Bu nedenle bence bu olayı TFF FIFA’ya mutlaka sorarak yorum istemeli ve hakemleri de bilgilendirmelidir. Dolayısıyla Donk olayının kural ihlali olup olmadığına okuyucularımız karar versin!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Hakem lobisi 9 Temmuz 2016
Kardiac Kids 17 Kasım 2015
Yeter artık 29 Eylül 2015

Günün Köşe Yazıları