İş Allah’a kalınca....
Ahmet İnsel
Son Köşe Yazıları

İş Allah’a kalınca....

11.08.2018 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Yavaşlatılmış bir filmde seyreder gibi, arabanın uçuruma yaklaşmasını gün be gün izliyoruz. Araba, Türkiye ekonomisi. Direksiyonda AKP’nin şefi var. Yanında ve arkasında ise nev zuhur bir yerli ve milli iktisat politikasını kulağına fısıldayan zevat oturuyor. Fren yapsa takla atacak, direksiyonu kırsa daha fazla savrulacak bir durumda, iman ve propaganda gücüyle arabayı uçurumun üstünden uçurtmayı umuyorlar.
Faizin Allah tarafından mekruh ilan edildiğine inanan ve Allah yanılmayacağına göre, yanılanın finans aktörleri olduğunu düşünen ama aynı zamanda piyasa ekonomisi dışında bir şey bilmeyen zihniyet, yaşanan krizi ancak komplo ile izah etmek kapasitesine sahip. Başta AKP Başkanı olmak üzere, yeni dönem AKP sözcülerinin ve AKP medyasının büyük bir iktisadi krize dönüşmeye ramak kalmış döviz şoku karşısında ürettikleri komplo fantezilerinin zirve yapması, Erdoğanizme hâkim olan zihniyeti mükemmel biçimde yansıtıyor. TL bir yıl içinde yüzde elli değer kaybı yaşarken, yerli parayla yapılacak dış ticaretin doların hâkimiyetini sarsacağı için ABD yönetimini endişeye boğduğu haberi baş köşede yayımlanıyor. Zaytung sitesine havlu attıracak, nüktedanlara parmak ısırtacak bu ve benzeri haberlere inanan insanlara bütün toplumlarda rastlanır. İnsan, devletin başının da buna inanmış veya inandırılmış olması ihtimalini ciddiye alınca, ürküyor.
Özel sektörün döviz borcunun GSYH’nin yüzde altmışı civarında olduğu bir durumda, yaşanan büyük kur şoku ABD yönetiminin mi yoksa Türkiye’de dövizle borçlanmış olanların mı uykusunu kaçırır? Bankalarda yeniden yapılandırma operasyonları hızla artarken, “Onların doları, bizim Allah’ımız var” sözü, biraz aklı olan herkesin daha fazla dolara hücüm etmesine neden olmaz mı? Artık fiilen gündemde olan yeni bir “İstanbul Yaklaşımı”nda kimin kurtarılıp, kimin batmasına göz yumulacağı konuşulurken, “ABD’yi korkutan TL seferberliği”nden dem vurmak endişeyi paniğe dönüştürmez mi? İhracatının yüzde 3’ünü, ithalatının yüzde 2’sini yerli parayla yapan, dünya ticaretindeki payı yüzde 1 olan bir ülkeden bahsediyoruz. ABD’nin Türkiye’ye yönelik hasmane tavrının birçok haklı ve haksız nedeni var. Ama TL seferberliği herhalde bu nedenler arasında en son sırada bile yer almıyordur ABD yönetiminin listesinde.
Kendi kendini aldatmak da maharet ister. Altı liranın üstüne çıkan dolar kuruyla, milli geliri altı yüz milyar doların altına düşen, kişi başına milli geliri yedi bin dolara doğru gerileyen bir ekonomide, esas sorun hâlâ siyasal yönetimdir. Yapısal olarak kırılgan olan ama temel göstergeleri bugünkü duruma tek başına neden olacak kadar kötü olmayan bir ekonomide, sorunun en büyük kaynağı arabanın direksiyonunda oturandır. Hatta ekonominin bu siyasal şoka bu kadar dayanabilmesi bile takdire şayandır ama bu da maalesef nafile bir avuntudur. Çünkü gelinen aşamada arabanın sürücüsü de artık kendi iktisadi ve siyasal politikalarının esiridir. İş işten geçtikten sonra faizi ciddi oranda arttırsa, döviz şokunun resesyona dönüşünü hızlandıracaktır. Sermaye hareketlerini sınırlasa, elli yedi milyar dolarlık cari açığı finanse edemeyecek, IMF’ye daha hızlı teslim olacaktır. Siyaseten ılımlı bir tavır takınsa, kendisinden sorulacak hesap dalgası altında boğulacaktır.
Ne var ki, hakkını da yememek lazım. Borç krizine hızla dönmeye başlayan büyük döviz kuru şoku karşısında, Tayyip Erdoğan’ın dile getirdiği, “Onların doları varsa, bizim halkımız, Hakk’ımız, Allah’ımız var” sözü, içinde bulunulan durumu gayet iyi özetliyor. Ekonomide işin Allah’a kaldığının ilanıyla, hastalığın geldiği aşamada doktorun işi Allah’a havale etmesi arasında bir fark yoktur.  

Yazarın Son Yazıları

Hınç politikaları ve nihilizm

Hınç politikaları ve nihilizm

Devamını Oku
04.09.2018
Bir otokrat prototipi

Bir otokrat prototipi

Devamını Oku
01.09.2018
Kayırma ekonomisinin bedeli

Kayırma ekonomisinin bedeli

Devamını Oku
28.08.2018
Üzerine suç atmanın dayanılmaz hafifliği

Üzerine suç atmanın dayanılmaz hafifliği

Devamını Oku
25.08.2018
Trump ve yeni otoriterizm

Trump ve yeni otoriterizm

Devamını Oku
21.08.2018
Büyük kriz gözüktü

Büyük kriz gözüktü

Devamını Oku
14.08.2018
İş Allah’a kalınca....

İş Allah’a kalınca....

Devamını Oku
11.08.2018
Anti-konformist gericilik ve yavaşlayan küreselleşme

Anti-konformist gericilik ve yavaşlayan küreselleşme

Devamını Oku
07.08.2018
Yeni-patrimonyalizm üzerine

Yeni-patrimonyalizm üzerine

Devamını Oku
04.08.2018
Liberalizmden doğan otoriter kapitalizm

Liberalizmden doğan otoriter kapitalizm

Devamını Oku
14.07.2018
Erdoğanizm Türkiyesi

Erdoğanizm Türkiyesi

Devamını Oku
10.07.2018
Post-komünist otoriter kapitalizm

Post-komünist otoriter kapitalizm

Devamını Oku
07.07.2018
Otoriter kapitalizmin geleceği

Otoriter kapitalizmin geleceği

Devamını Oku
03.07.2018
Kindar nesil böyle yetiştirilir

Kindar nesil böyle yetiştirilir

Devamını Oku
30.06.2018
Durum budur…

Durum budur…

Devamını Oku
26.06.2018
Yarın ve ötesi

Yarın ve ötesi

Devamını Oku
23.06.2018
Paçalardan akan ne?

Paçalardan akan ne?

Devamını Oku
19.06.2018
Kibrin otokrat hali

Kibrin otokrat hali

Devamını Oku
16.06.2018
Siyasette yalan ve yanlış

Siyasette yalan ve yanlış

Devamını Oku
12.06.2018
Tayyip Erdoğan pişman mıdır?

Tayyip Erdoğan pişman mıdır?

Devamını Oku
05.06.2018
Gazeteci istihbaratçıyla işbirliği yapınca...

Gazeteci istihbaratçıyla işbirliği yapınca...

Devamını Oku
02.06.2018
Dindaş/ırktaş demokrasisi

Dindaş/ırktaş demokrasisi

Devamını Oku
29.05.2018
Cumhurbaşkanı koruması PÖH’e teslim

Cumhurbaşkanı koruması PÖH’e teslim

Devamını Oku
26.05.2018
Üfürükçü hoca analizleriyle ekonomiyi yönetmek

Üfürükçü hoca analizleriyle ekonomiyi yönetmek

Devamını Oku
22.05.2018
HDP’nin alacağı oyun önemi

HDP’nin alacağı oyun önemi

Devamını Oku
19.05.2018
AB Sayıştayı’ndan YİP uyarısı

AB Sayıştayı’ndan YİP uyarısı

Devamını Oku
15.05.2018
Enkaza işaret etmek yeterli değil

Enkaza işaret etmek yeterli değil

Devamını Oku
12.05.2018
Diktatörler seçimle gider mi?

Diktatörler seçimle gider mi?

Devamını Oku
08.05.2018
HDP kilit parti olabilir

HDP kilit parti olabilir

Devamını Oku
05.05.2018
Seçim öncesi 1 Mayıs

Seçim öncesi 1 Mayıs

Devamını Oku
01.05.2018
Uzatmalı iktidar Ermenistan’da beş gün sürdü

Uzatmalı iktidar Ermenistan’da beş gün sürdü

Devamını Oku
24.04.2018
Ahlak düşkünlüğü siyaseti ve huzur ihtiyacı

Ahlak düşkünlüğü siyaseti ve huzur ihtiyacı

Devamını Oku
21.04.2018
Başkanlığı bir türlü bırakamayanlar

Başkanlığı bir türlü bırakamayanlar

Devamını Oku
17.04.2018
Trump’ın kuyruğundaki Macron

Trump’ın kuyruğundaki Macron

Devamını Oku
15.04.2018
Fransa’da yeniden laiklik tartışması

Fransa’da yeniden laiklik tartışması

Devamını Oku
14.04.2018
Satranççıya karşı tavlacı

Satranççıya karşı tavlacı

Devamını Oku
10.04.2018
Seçimli tek adam olmanın bazı zorlukları

Seçimli tek adam olmanın bazı zorlukları

Devamını Oku
07.04.2018
Sessiz devrimden kültürel karşıdevrime

Sessiz devrimden kültürel karşıdevrime

Devamını Oku
03.04.2018
Macron SDG’ye hangi vaatte bulundu?

Macron SDG’ye hangi vaatte bulundu?

Devamını Oku
31.03.2018
Irkçılığı besleyen yalan haberler

Irkçılığı besleyen yalan haberler

Devamını Oku
27.03.2018