Resmi Türkiye, gerçek Türkiye

Resmi Türkiye, gerçek Türkiye

03.09.2019 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Birbiriyle, aynı zamanda, yan yana bulunan iki Türkiye var:
Resmi Türkiye ve gerçek Türkiye.
Gerçek Türkiye, olanı temsil eder; ülkenin dört bir yanında, yaşamın her aşamasında bulunur. Resmi Türkiye ise gerçek yaşamda bulunmayan, kâğıt üzerinde kalan, özlenen, olması gerekeni betimler. Ülkemizde insanlar, gerçek Türkiye’de yaşarlar, ama resmi Türkiye’de yaşadıklarına inandırılırlar, daha doğrusu inandırılmaya çalışılır.
Dün resmi Türkiye’de yargı yılının açılış töreni vardı.
Tören, Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun, YSK, AYM, Danıştay ve Yargıtay da dahil olmak üzere bütün yargının denetimini elinde bulunduran Beştepe’deki Saray’da yapıldı. O törende yargı bağımsızlığından, tarafsızlığından adaletten yargıda reform belgesinden çokça söz edildi.
Aralarında, İstanbul, Ankara ve İzmir baroları da bulunmak üzere, Türkiye’deki 125 bin avukatın büyük çoğunluğunun temsilcisi olan 52 baro, yani yargının ayaklarından birini oluşturan savunma ise bu törende yer almadı.
Bunların Saray’daki törene katılmamalarının nedeni, bağımsızlık ilkesinin ayaklar altına alınarak, yargının Beştepe tarafından teslim alınmasını protesto etmeleriydi.

***

Gerçekten de, resmi Türkiye’de “yargı bağımsızlığı” ve “adalet” kavramları slogan niyetine bol bol tekrarlanırken, gerçek Türkiye’de yargı erki artık, Beştepe’ye biat etmeyeni, hele hele karşı çıkanı otomatik cezalandırma erkine dönüşmüş bulunmaktadır. Kuvvetler ayrılığı ilkesi ayaklar altına alınarak yargının, yürütmenin başı tarafından teslim alınmışlığı sona erdirilmeden, bu alanda hiçbir olumlu adım atmak mümkün değildir. Yargıda her türlü reform vaadi, bu teslim alınmışlık sürdükçe lafta kalmaya mahkûmdur.
İşte bu yüzdendir ki Ankara Barosu, “Biz hukuk adına yılmadan mücadele edeceğimiz ve kutsal mesleğimizi gururla icra edeceğimiz yeni adli yılı, Ankara Adalet Sarayı’nda ve Atamızın huzurunda karşılıyoruz” diyerek alternatif bir tören düzenlemiştir.
Baroların, yargı yılının Beştepe’de açılmasına itirazlarının, devletin başı olarak, Türkiye Cumhuriyeti ile Türk milletinin birliğini temsil eden Cumhurbaşkanlığı makamına değil, ama yürütmenin başı olan kişinin yargıyı teslim almasına yönelik olduğunun bir kez daha altının çizilmesine bilmem ki gerek var mı?
Her alanda olduğu gibi yargı konusunda da görülen bu resmi Türkiye - gerçek Türkiye zıtlığı, Türkiye’yi siyasi, ekonomik, sosyal açıdan çıkmazlarla karşı karşıya getirmiştir.

***

Bugün, Suriye batağına gırtlağına kadar batmış, Doğu Akdeniz’den dışlanma tehdidi karşısında yalnız adam konumunda, tarihinin belki de sanıldığından da uzun sürecek olan en büyük yapısal ekonomik bunalımı ile karşı karşıya bulunan Türkiye’nin birinci sorunu, her şeye karşın, yine de bu yargı sorunudur.
Çünkü, bütün bu sorunların çözülmesinin önkoşulu devlete güven duygusunun varlığıdır.
Yargısı bağımsız, dolayısıyla adil olmayan bir devlete ise güvenilmez.
Beştepe’deki adli yıl açılış töreni bu sorunun çözümüne ne kadar yardımcı olmuştur?
Benim en merak ettiğim hususlardan biri de, Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun katılmakta beis görmediği resmi Türkiye’deki Saray’da konuşmasını yaparken, Kandıra Cezaevi’nde çile doldurmakta olan Musa Kart, Güray Öz, Hakan Kara, Mustafa Kemal Güngör, Önder Çelik’in ve Emre İper’in neler yapmakta ve düşünmekte olduklarıydı.
Resmi Türkiye’de iktidarın hazırladığı ilk yargı reform paketi ile, 5 yılın altında hapis cezasına mahkûm olanlara da temyiz yolunun açılması öngörülmekteydi.
Ama bu konumda olan arkadaşlarımız gerçek Türkiye’de, yani gerçek hayatta, halen Kandıra Cezaevi’nde çile doldurmaktadırlar.
Oysa eğer istenseydi, arkadaşlarımızın bu sorunlarının çözümü bir günlük bir işti.
Ama gerçek Türkiye ile resmi Türkiye’nin sınırları aşılamayacak derecede sarptır.

Yazarın Son Yazıları

İyi insan (19 Mart 2024)

İyi insan

Devamını Oku
19.03.2024
Laiklik nedir?

Laiklik nedir?

Devamını Oku
06.03.2024
Yıldönümü

Yıldönümü

Devamını Oku
03.03.2024
Aslında biliyorlar

Aslında biliyorlar

Devamını Oku
01.03.2024
Vatan nöbeti

Vatan nöbeti

Devamını Oku
27.02.2024
Daha neler olacak?

Daha neler olacak?

Devamını Oku
25.02.2024
Ali Sirmen yazdı...

Türkiye hâlâ laik mi?

Devamını Oku
23.02.2024
Mutluluk mecburiyeti

Mutluluk mecburiyeti

Devamını Oku
20.02.2024
İşin özü

İşin özü

Devamını Oku
18.02.2024
Tehlikeli kavga

Tehlikeli kavga

Devamını Oku
13.02.2024
Kader mi?

Kader mi?

Devamını Oku
11.02.2024
Biat etmeyene hayat yok

Biat etmeyene hayat yok

Devamını Oku
09.02.2024
AKP yanıltıyor

AKP yanıltıyor

Devamını Oku
06.02.2024
Monşer

Monşer

Devamını Oku
04.02.2024
Neler olmaz ki?

Neler olmaz ki?

Devamını Oku
02.02.2024
Ne aceleniz var?

Ne aceleniz var?

Devamını Oku
30.01.2024
Bir ittifak nasıl kurulur?

Bir ittifak nasıl kurulur?

Devamını Oku
28.01.2024
Lütfedilen bir yaşam

Lütfedilen bir yaşam

Devamını Oku
27.01.2024
Ali Sirmen yazdı...

CHP-İsveç-NATO

Devamını Oku
26.01.2024
İyi insan (24 Ocak 2024)

İyi insan

Devamını Oku
24.01.2024
İflas budur işte

İflas budur işte

Devamını Oku
23.01.2024
Sam amcamız bizi attaya götürüyor

Sam amcamız bizi attaya götürüyor

Devamını Oku
21.01.2024
Sokak ve siyaset

Sokak ve siyaset

Devamını Oku
19.01.2024
Nasıl olacak?

Nasıl olacak?

Devamını Oku
16.01.2024
Zor günler

Zor günler

Devamını Oku
14.01.2024
Ali Sirmen yazdı

Türkiye’nin ekseni

Devamını Oku
12.01.2024
Yeni yerel yönetim

Yeni yerel yönetim

Devamını Oku
09.01.2024
Bir Kuvvacı dost

Bir Kuvvacı d

Devamını Oku
07.01.2024
Büyük çıkmaz

Büyük çıkmaz

Devamını Oku
06.01.2024
Din devleti

Din devleti

Devamını Oku
05.01.2024
Belliydi

Belliydi

Devamını Oku
02.01.2024
Aynı anıyı paylaşmak

Aynı anıyı paylaşmak

Devamını Oku
31.12.2023
Aynı vatanı paylaşmak

Aynı vatanı paylaşmak

Devamını Oku
29.12.2023
Durum

Durum

Devamını Oku
26.12.2023
‘Dostum Mozart’

‘Dostum Mozart’

Devamını Oku
24.12.2023
‘Anayasal kabahat!’

‘Anayasal kabahat!’

Devamını Oku
22.12.2023
Seçmenin tepkisi

Seçmenin tepkisi

Devamını Oku
19.12.2023
Bir garip patron

Bir garip patron

Devamını Oku
17.12.2023
Ali Sirmen yazdı...

‘Allah’ın gazabı’

Devamını Oku
15.12.2023
Hamas ve Kuvvacılar

Hamas ve Kuvvacılar

Devamını Oku
12.12.2023