Damat n’oluyo elin kolun oynuyo
Barış Terkoğlu
Son Köşe Yazıları

Damat n’oluyo elin kolun oynuyo

03.02.2020 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Çocuk gözüyle uçsuz bucaksız görünen yeşil saha. Nefesini tutmuş binlerce insan. Bordo-mavi çubuklu formayı “ben bu şehirde doğdum” der gibi giymiş adam, topun başında duruyor. Geriliyor, geriliyor, geriliyor… Vurduğu top sanki zamandan hızlı. Nereye gittiğini ancak “gol” sesinden anlıyoruz. Hami, horon oynar gibi seviniyor.

Yalnız o mu? Ogün, Lemi, Abdullah ya da Şenol… Futbolu İstanbul tekelinden çıkaran Trabzonspor’u, Anadolu halkı Milli Takım’ı tutar gibi tuttu. Onun göğsünden çıkan efsanelere hep saygı duydu.

Cumartesi akşamı Fenerbahçe maçı ile başlayan tartışmalar bana çocukluğumu hatırlattı. Kabul ediyorum, futbol benim için karnenin kırık notu gibi. Maç kimin hakkıydı tartışmak boyumu aşar. Ama gözümüzün önündeki tiyatroya kayıtsız mı kalalım?

Gündüz, 6 liraya dayanmış doları ya da doğalgazın ne kadar pahalı olduğunu konuşuyorduk. Akşam, ekonomiyi yöneten Berat Albayrak’ın Trabzon tribününde “elini kolunu oynatarak” sevindiği görüntüsü önümüze düştü. Gündüz, İstanbul’da geçmesek de parasını ödediğimiz Avrasya Tüneli’ne yapılan yüzde 56’lık zammı konuşuyorduk. Akşam, Ulaştırma Bakanı’nın “İnşallah bu yıl şampiyonluk ipini göğüsleyecek Trabzonspor” açıklamasını dinledik. Cuma günü Meclis’te bulunamayan AKP’li vekiller tribüne ip gibi dizilmişti.

Herkes anlayacağını anlıyordu. Oy isteme zamanı İstanbul’un Kadıköy bölgesine adını vekil yazdıran Damat’a, İstanbul’da takımlarını karşılayan Fenerbahçeliler “Damat n’oluyo” diye tepki gösterdiler.

Perdenin ardında uğraşan Damat

Fenerbahçe taraftarına “Sandıkta görüşürüz Berat Bey” dedirten olaylar bir günde yaşanmadı. Lig başladığında Trabzonspor’un şampiyonluğa oynaması beklenmiyordu. İlkyarının sonunda ise en büyük adaylardan biriydi. Ama kimsenin anlamadığı şekilde Teknik Direktör Ünal Karaman görevden alındı. Üstelik, galip geldiği maçın sonunda bizzat kulüp başkanı tarafından provoke edilerek. Üstelik, “Ezmeye çalışanların boğazına takılırım” dedirtilerek.

Herkes, Trabzonspor’daki değişimin baş sorumlusunun kulübün üstündeki Berat Albayrak gölgesi olduğunu biliyordu. Belediye başkanından kulüp yöneticilerine kadar birçok kişi, Albayrak operasyonunu yalanlarken aslında doğruladı. “Trabzon seninle Berat Albayrak” sloganıyla açıklama yapanlar şu ifadeyi kullanıyordu: “Trabzonspor’u bataktan kurtaran Berat Albayrak…”

Zaten Türk futbolunun zor günlerinde Berat Albayrak, Trabzonspor için özel olarak çalıştıklarını itiraf ediyordu: “5 tane Trabzonsporlu bakanımız var. Bizi bilenler biliyor, perdenin arkasında ne kadar uğraştığımızı biliyor.”

Ali Koç’un sözlerinin boş olmadığını anlıyorduk:

“Ahmet Ağaoğlu’na soruyorum, kaç devlet kurumu stadınızda loca aldı, ne kadara aldı, ne paralar verdi? Bir adım daha öteye gidiyorum. Trabzonsporlu olmayan ama bir şekilde devlet ile iş yaptığı için loca alan işadamları var mı?”

Sadece bu kadar değil…

Görünmeyen ‘siyasi şike’

Herkes Karaman gönderilirken Damat medyasındaki sessizliği görüyordu. Meselenin içyüzünü, babası Sadık Albayrak, 2017 yılında Trabzonspor Divan Kurulu toplantısında anlatmıştı: “Bu stadı size kim yaptırdı? Bu reklamı size kim aldı? Hiç kimse size kredi vermezken milli bankalardan yeni kredi aldınız nereye harcadınız? (…)Eğer - o bakanın bakan olarak devlet görevi var- basın olarak açık söylüyorum, Turkuvaz medya grubu olmasa, sizi boğarlar.”

Peki, gönderme yapılan geçmişte ne vardı?

Sözler bana iki ayrı olayı hatırlattı.

Biri 2004 Mart ayında Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı CHP’li Volkan Canalioğlu’nun kazanmasının ardından yaşananlar. 2005’te, ilk kabine revizyonunda, Bayındırlık Bakanlığı’na eski Trabzonsporlu futbolcu ve inşaat malzemeleri tüccarı Faruk Nafiz Özak getirildi. 2003-2004 ve 2004-2005 sezonlarında Trabzonspor’un kıl payı ikinci olmasını sağlayan Kulüp Başkanı (aynı zamanda eski CHP’li belediye başkanı) Atay Aktuğ koltuğundan edildi. Yerine kim mi geldi? Sürpriz değil, Albayrak Grubu’nun Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Albayrak.

Sonra? Ardı ardına başarısızlık yaşandı ama kulüp akıl almaz şekilde borçlandı. Herkes “bir şeylere mi güveniliyor” derken Trabzonspor’a mis gibi bir tesis verildi. Buna TOKİ’nin Trabzonspor için yaptığı stadyum inşaatı da eklendi. Trabzonspor üzerinden şehre akıtılan paranın da sayesinde 2009 seçimlerini yüzde 48’e 41 AKP kazandı.

İkincisi daha da ilginç. Zira Berat Albayrak’ın arkasındaki neredeyse tüm siyasetçiler, Fenerbahçe’ye, FETÖ kumpasına dayanarak “şikeci” imalarında bulunuyor. Ne tesadüf hemen hepsinin kâh Pensilvanya ziyaretleri, kâh Bankı Asya avukatlıkları, kâh FETÖ’ye destek mesajları ortalığa dökülüyor.

Bir “siyasi şike” örneği vereyim. Açıp sözde şike dosyasında Trabzonspor’un eski Asbaşkanı Nevzat Şakar’ın 25 Nisan 2011 tarihli telefon konuşmasına baksınlar. Erdoğan’la görüşmesinin ardından kendilerine nelerin vaat edildiğini tane tane anlattığını görecekler: Dönemin parasıyla 6 milyon lira, bir stadyum, altyapı binası, 5 tane saha, bir otel, otelin idare binası, yönetim binası, 100 dönüm arazi ve hepsinin yapılacak işleri…

Tribünlere öfke eken damat

Ekonomik çöküş nedeniyle imajı yerle bir olan Berat Albayrak, sanki 18 yıldır iktidarda olan partinin bakanı değilmiş gibi “Türkiye İçin Değişim Başlıyor” sloganıyla şehir şehir geziyor. AKP içinde güç mücadelesine hazırlanırken sık sık Trabzon’a uğruyor, kentte gölgelerini dolaştırıyor. Sanki bu ülkenin takımı değilmiş gibi diğer kulüpler yabancılaştırılıyor, adları “Pontus” kelimesiyle anılıyor.  Fenerbahçeliler ile Trabzonsporlular siyasi çıkarlar için düşman ediliyor. Binlerce insanın toplandığı tribünlere öfke tohumları ekiliyor. Trabzonspor, iktidar hesaplarına meze yapılıyor. Futbol topu kirletiliyor, yuvarlaklığı köşeleştiriliyor. Kulübün tekmeye kafa koyan evlatlarının başı yeniyor.

Her kader aynı zamanda bir seçimdir. O gün Fethullahçı savcıların safında yer alanlar bugün utanmasa da, Türkiye onları sırtından attı. Kalamış sokaklarında köşe köşe çatışan Fenerbahçe taraftarına o gün kızsalar da, Türkiye’yi zorbalığa teslim etmemenin ateşini yaktıkları ortaya çıktı. Gölgelere gerek yok, Trabzon zaten isterse hak eder. Türk futbolunun son krizini çözme sorumluluğu şımarık damatlarla ya da beton satıcılarıyla değil; Hami’lerle, Lemi’lerle, Abdullah’larla anılmayı hak eden Trabzon’un kendi çocuklarında.

Yazarın Son Yazıları

İddianame aşamasında bir anda dosyadan çıkan fezleke!

İnsan ne anlatırsa anlatsın ancak eylemiyle anlaşılır.

Devamını Oku
18.12.2025
Askerlerin 175 milyonu nereye gitti

“Senin” dediklerinin akıbetini sorunca senin sandığının senden ne kadar uzakta olduğunu görürsün.

Devamını Oku
15.12.2025
Ne olduğunu görmüyor musunuz?

Her “Bak” dediğimizde gözler kapanıyorsa işaret ettiğimizi gösterebilir miyiz?

Devamını Oku
11.12.2025
Ya su kirliyse?

Değişmez görünen gerçekten kaçmak yerine dokunmaya karar verdiğimizde, ona şekil verebildiğimizi de görürüz.

Devamını Oku
04.12.2025
200 günlük burun sürtme davası

Burnumuzla sadece nefes alsaydık en çok kötü kokuların sahipleri mutlu olurdu.

Devamını Oku
01.12.2025
Bir garip ölüm hikâyesi

Yaşamda birikmiş servet, bazen ölümün üzerinde perde olur.

Devamını Oku
27.11.2025
‘Kurucu önderlik’ ve kurucu irade

Küçük niyetler büyük sözlerin arkasına gizlenir.

Devamını Oku
24.11.2025
Yaşamından renkleri çalınan kadın

Koca çınardan nimetini esirgeyen toprak yokluğunu önce çimende gösterir

Devamını Oku
20.11.2025
38 çocuğun duyulmayan çığlığı

Adalet davası uzaktaki bir çığlığı duymakla başlar.

Devamını Oku
17.11.2025
CHP’yi ‘gayrımeşrulaştırma’ operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir.

Devamını Oku
13.11.2025
Eğitimsiz okullar bakanlığı

İnsan ancak eğitilirse özgür olur.

Devamını Oku
10.11.2025
Aman çocuklar duymasın!

Bakmayın gazetecilik yaptığıma.

Devamını Oku
06.11.2025
‘Pardon’ diyen karar

Bir kez olursa hata, iki kez olursa yanlış, tekrar olursa kasıt denir.

Devamını Oku
03.11.2025
Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’

Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız.

Devamını Oku
30.10.2025
Aranan casus sonunda bulundu!

O kadar çok söz söyleriz ki bazen gerçek kalabalıkta kaybolur.

Devamını Oku
27.10.2025
Boğaziçi’ni nasıl çökerttiler?

Kime söylendiği belirsizse en ağır sözler bile havada kalır. En son Yargıtay başkanı konuştu.

Devamını Oku
23.10.2025
‘PKK yasası’na neden karşıyım

Kapıyı açan anahtar değil, kilidinin bilgisidir.

Devamını Oku
20.10.2025
Öcalan serbest bırakılacak mı

Sözcükler her zaman anlatmak için kullanılmaz.

Devamını Oku
16.10.2025
Apo ve Bahçeli’nin susturduğu asker

Çıkarlar suç ortaklıklarının kaynağıdır.

Devamını Oku
13.10.2025
‘Fatihli Müslümanlar’ rahatsız

“Bizi cehennemle korkutuyorlar ki dünyada onlara boyun eğelim.”

Devamını Oku
09.10.2025
Çocuk tecavüzünde çocuğu yargılayanlar

Çelişki dünyanın kendisinde sanırız, oysa ona sebep olan da insandır.

Devamını Oku
06.10.2025
Tarihin arka duruşması

Eğip bükersin, sarar paketlersin. Her şeye rağmen gerçek olduğu yerde durmaya devam eder.

Devamını Oku
02.10.2025
İŞKUR’u bile soydular

Kapı içeriden açıldı mı soygun normalleşir.

Devamını Oku
29.09.2025
‘Size miras kaldı’ sürprizinden çıkan örgüt

Koca ağaca bakıp dalındaki eksiği görüyorsan haksız değilsin.

Devamını Oku
25.09.2025
İçeridekilerin aileleri neler yaşıyor

Kendi gülünün dikenini çıkarmak kolaydır. Başkalarının acılarını anlamak ise uğraş ister.

Devamını Oku
22.09.2025
Netanyahu’nun Erdoğan’a salladığı parmak

Tek kişide hastalık dedikleri, milyonlarda ideoloji oluyor.

Devamını Oku
18.09.2025
Dananın kuyruğu kopacak derken...

Siz bu yazıyı okurken belki bütün kelimeleri eskimiş olacak.

Devamını Oku
15.09.2025
Erdoğan’ın CHP planı

Sen ardına dönüp bakmazken geçmiş bir gölge gibi seninle birlikte yürüyor.

Devamını Oku
11.09.2025
İBB operasyonunu başlatan AKP’li

Adli yıl açılışında İstanbul cumhuriyet başsavcısı gazetecilerle buluştu. İlginç bir ifade kullandı: “İBB operasyonunu ilk öğrenen kişi Murat Kapki oldu. Nasıl olduğunu bilmiyoruz. O, malları kaçırmaya başlayınca biz de harekete geçtik.”

Devamını Oku
08.09.2025
‘Terörsüz Türkiye’nin kabağı

Dünya değişiyor ama senin çektiğin çile hep aynı kalıyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Başörtüsünü çıkaran Fethullahçı

İnsanın çektiği çilelerin sonucu tecrübeleridir.

Devamını Oku
01.09.2025
Topuk kırıldıktan sonra

O çok bildiğimiz gerçekleri her şey görünür olduktan sonra anlatmayı ne kadar çok severiz.

Devamını Oku
14.08.2025
TikTokçu hacı paşa devri

Yükselme kuralını kaybedince yukarıyla aşağı bir olur.

Devamını Oku
11.08.2025
Erdoğan’ın kimliği bile satılık

Hırsızın peşinden koşuyoruz da ya içeride kapıyı açan varsa?

Devamını Oku
07.08.2025
Şehit askerlerin tahlilleri ne söylüyor

Milletler yaşamdan öğrendikçe gelişir. Çöküş dönemlerinde ise ancak ölüm öğreticidir.

Devamını Oku
04.08.2025
Askerler kayıp 5 milyarın peşinde

Sana verirken yokluğu gösterenler, senin olan varlığı harcarken har vuruyor harman savuruyor.

Devamını Oku
31.07.2025
Koca savcılığın dokunmadığı patronlar

Dünya, Sezen Aksu şarkısındaki gibi: Masum değiliz, hiçbirimiz.

Devamını Oku
28.07.2025
Zengin itirafçı olur kurtulur olan garibana olur

Bazen fısıltıyı duyuyorsun. Bazen de çığlığı duyma istiyorlar.

Devamını Oku
24.07.2025
Davutoğlu partisindeki istifalara ne dedi?

Aslında benim sorum yeni çıkan o kitapla ilgiliydi...

Devamını Oku
21.07.2025
Öcalan, Ramazan, Altaylı

Memlekette “süreç bayramı” var. Gelgelelim “hukuk ve özgürlük bayramı” yok.

Devamını Oku
17.07.2025