‘Erdoğan’ı durdurun’ diyen hâkim
Barış Terkoğlu
Son Köşe Yazıları

‘Erdoğan’ı durdurun’ diyen hâkim

22.02.2024 03:00
Güncellenme:
Takip Et:

Anayasa ense tıraşına karışmaz. Ama cumhurbaşkanının işine karışır.

Aslında 101. madde açıkça söylüyordu: “Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir.” Gelgelelim anayasanın etrafından dolaşıldı. Erdoğan’ın 3. kez cumhurbaşkanlığına izin verildi. “Biz zaten sandıkta yeneceğiz” diyerek anayasanın delinmesine izin veren muhalefet de buna eklenince oldubitti denilen oldu ve bitti.

Ancak buna “hayır” diyenler de vardı. Üstelik bir hâkim.

Hakkâri hakimi Ahmet Çakmak, 28 Mart’ta il seçim kuruluna dilekçe verdi. Çakmak, Erdoğan’ın anayasaya göre aday olamayacağını söylüyor ve YSK’den adaylığının iptal edilmesini talep ediyordu. Gelgelelim YSK, bu talebi reddetti.

BAŞVURUSU KAYBOLDU

Çakmak’ın mücadelesiyse bitmedi. Bu kez, “İç hukuk yolları bitti” diyerek AİHM’ye başvurdu. Dilekçesini 31 Mart’ta PTT’ye verdi.

O dilekçe önümde duruyor. Çakmak, yargının iktidarın emrinde olduğunu, bağımsız karar alamayacağını örneklerle anlatmış. Ardından talebini şöyle yazmış:

“Cumhurbaşkanlığı seçimleri 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılacaktır. Başvurumu buguün posta yolu ile gönderdiğimde başvurum 11 ila 15 gün arasında sizlere ulaşacaktır. 14 Mayıs 2023 seçim tarihinden önce mümkünse karar verebilmeniz için bir aylık süreniz olacaktır. Ortada anayasayı ihlal eden bir iktidar ve onun emrinde olan YSK vardır. Seçimlerde her türlü hileyi yapacaklardır.”

Hâkim Çakmak, 10 Nisan gibi AİHM’ye postasının ulaşmasını bekliyordu.

Ancak olmadı. Neden mi? Posta yolda kayboldu da o yüzden. PTT’den hâkim Ahmet Çakmak’a, seçimlerin ikinci turundan bir gün sonra 29 Mayıs’ta verilen yanıtta şöyle yazıyordu: “Gönderinin akıbetinin belirlenemediği...” PTT, kaybettiği kritik posta için hâkim Çakmak’a yaklaşık 500 TL tazminat da ödedi. Ancak atı alan Üsküdar’ı geçmişti.

Hâkim Çakmak yine de vazgeçmedi. 20 Haziran’da AİHM’ye dilekçesini yeniden yolladı. İlginçtir, aynı gün, daha önce kaybolan postası bulunup AİHM’ye teslim edildi. Derken...

İNTİKAM OPERASYONU BAŞLADI

Ahmet Çakmak’tan intikam operasyonu başladı. İşareti 11 Haziran’da Sabah gazetesi verdi. “HSK’dan hadsiz hakime soruşturma” başlıklı haberde YSK’ye başvuru yapan hâkim için soruşturma izni verildiği ilan edildi.

Aslında Çakmak hakkında daha önce açılmış bir başka soruşturma ve verilmiş ceza da vardı. Sebebi de Çakmak’ın kimilerine göre sıra dışı tutumlarıydı. Hâkim Çakmak, Yargıçlar Sendikası üyesiydi. Kararları da tavrı da son dönemin yargı iklimine uymuyordu.

2021 yılında, Akçakale hâkimiyken, önüne getirilen 12 yaşında iki çocuğun tutuklanması talebini reddederken, talep eden savcının eğitimden geçirilmesi gerektiğini tutanağa yazmıştı. Ya da Akçakale Adliyesi’nde boş bir bölümün hâkimler ve savcılar için spor alanı olmasını talep etmişti. Adliyedeki resmi aracın özel işlerde kullanılmasına karşı çıkmıştı. Bunlar soruşturma konusu yapılmıştı. Çakmak buna dayanarak ilk kez yer değiştirme cezası almış, Hakkâri’ye sürülmüştü.

Yetmedi...

Cezaya itiraz eden sert bir dilekçe yazdı. Yaşadığı olayları Güldür Güldür Şov’un parodilerine benzetti. Dilekçedeki ifadelere bir soruşturma daha açıldı. İkinci kez yer değiştirme cezası aldı.

İşte bu iki yer değiştirme cezası gerekçe gösterilerek, seçimden bir ay sonra 6 Temmuz’da hâkimlikten ihraç edildi. Elbette gerekçe olarak Erdoğan için yaptığı başvuru yazılamazdı. Çakmak için önceki cezaları atılmanın bahanesi oldu.

ARTIK ADALET ÖLDÜ

Aslında yaşananlar bir tür yıldırma hikâyesiydi. Zira Çakmak’ın tutanaklarda bold karakter kullanması bile suçlamaya dönüşmüştü. Akçakale Adliyesi’nden 810 kilometre uzaktaki Vezirköprü Adliyesi’nde geçici görevle gönderilirken birkaç saat sonra işbaşında olması istenmişti. Hâkim Ahmet Çakmak, 18 Şubat’ta sosyal medyada isyan etti: “Güneş dahi donabilir ama Türkiye’de adalet aramak beyhudedir, adalet ölmüştür. (...) Adalet nefes alamıyor ve adaletin nefes alması milletin egemenliğine sahip çıkmasıyla olur.”

Dün, hâkim Çakmak’ın HSK’ye yaptığı itiraz Genel Kurul’da görüşüldü. Savunmasını dahi tutanaklara geçiremedi. Belli ki artık hâkimlik kapısı onun için kapanmıştı. Kısacası...

Ortada bir anayasa var. Ama anayasayı koruması gerekenler onu savunamıyor. Cumhurbaşkanı, “Yaptım oldu” diyerek anayasaya rağmen aday olurken Anayasa Mahkemesi önümüzdeki günlerde yapılacak atamalarla fiilen kapanmaya gidiyor. Erdoğan’ın adaylığını “zaten” diyerek göz göre kabul eden muhalefet belediyeler için birbirini yerken anayasayı savunanlar bedel ödemeye devam ediyor. 

Biz istersek adalet ölmeden yaşayabilir. Yeter ki anayasaya sahip çıkalım.

Yazarın Son Yazıları

Ya su kirliyse?

Değişmez görünen gerçekten kaçmak yerine dokunmaya karar verdiğimizde, ona şekil verebildiğimizi de görürüz.

Devamını Oku
04.12.2025
200 günlük burun sürtme davası

Burnumuzla sadece nefes alsaydık en çok kötü kokuların sahipleri mutlu olurdu.

Devamını Oku
01.12.2025
Bir garip ölüm hikâyesi

Yaşamda birikmiş servet, bazen ölümün üzerinde perde olur.

Devamını Oku
27.11.2025
‘Kurucu önderlik’ ve kurucu irade

Küçük niyetler büyük sözlerin arkasına gizlenir.

Devamını Oku
24.11.2025
Yaşamından renkleri çalınan kadın

Koca çınardan nimetini esirgeyen toprak yokluğunu önce çimende gösterir

Devamını Oku
20.11.2025
38 çocuğun duyulmayan çığlığı

Adalet davası uzaktaki bir çığlığı duymakla başlar.

Devamını Oku
17.11.2025
CHP’yi ‘gayrımeşrulaştırma’ operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir.

Devamını Oku
13.11.2025
Eğitimsiz okullar bakanlığı

İnsan ancak eğitilirse özgür olur.

Devamını Oku
10.11.2025
Aman çocuklar duymasın!

Bakmayın gazetecilik yaptığıma.

Devamını Oku
06.11.2025
‘Pardon’ diyen karar

Bir kez olursa hata, iki kez olursa yanlış, tekrar olursa kasıt denir.

Devamını Oku
03.11.2025
Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’

Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız.

Devamını Oku
30.10.2025
Aranan casus sonunda bulundu!

O kadar çok söz söyleriz ki bazen gerçek kalabalıkta kaybolur.

Devamını Oku
27.10.2025
Boğaziçi’ni nasıl çökerttiler?

Kime söylendiği belirsizse en ağır sözler bile havada kalır. En son Yargıtay başkanı konuştu.

Devamını Oku
23.10.2025
‘PKK yasası’na neden karşıyım

Kapıyı açan anahtar değil, kilidinin bilgisidir.

Devamını Oku
20.10.2025
Öcalan serbest bırakılacak mı

Sözcükler her zaman anlatmak için kullanılmaz.

Devamını Oku
16.10.2025
Apo ve Bahçeli’nin susturduğu asker

Çıkarlar suç ortaklıklarının kaynağıdır.

Devamını Oku
13.10.2025
‘Fatihli Müslümanlar’ rahatsız

“Bizi cehennemle korkutuyorlar ki dünyada onlara boyun eğelim.”

Devamını Oku
09.10.2025
Çocuk tecavüzünde çocuğu yargılayanlar

Çelişki dünyanın kendisinde sanırız, oysa ona sebep olan da insandır.

Devamını Oku
06.10.2025
Tarihin arka duruşması

Eğip bükersin, sarar paketlersin. Her şeye rağmen gerçek olduğu yerde durmaya devam eder.

Devamını Oku
02.10.2025
İŞKUR’u bile soydular

Kapı içeriden açıldı mı soygun normalleşir.

Devamını Oku
29.09.2025
‘Size miras kaldı’ sürprizinden çıkan örgüt

Koca ağaca bakıp dalındaki eksiği görüyorsan haksız değilsin.

Devamını Oku
25.09.2025
İçeridekilerin aileleri neler yaşıyor

Kendi gülünün dikenini çıkarmak kolaydır. Başkalarının acılarını anlamak ise uğraş ister.

Devamını Oku
22.09.2025
Netanyahu’nun Erdoğan’a salladığı parmak

Tek kişide hastalık dedikleri, milyonlarda ideoloji oluyor.

Devamını Oku
18.09.2025
Dananın kuyruğu kopacak derken...

Siz bu yazıyı okurken belki bütün kelimeleri eskimiş olacak.

Devamını Oku
15.09.2025
Erdoğan’ın CHP planı

Sen ardına dönüp bakmazken geçmiş bir gölge gibi seninle birlikte yürüyor.

Devamını Oku
11.09.2025
İBB operasyonunu başlatan AKP’li

Adli yıl açılışında İstanbul cumhuriyet başsavcısı gazetecilerle buluştu. İlginç bir ifade kullandı: “İBB operasyonunu ilk öğrenen kişi Murat Kapki oldu. Nasıl olduğunu bilmiyoruz. O, malları kaçırmaya başlayınca biz de harekete geçtik.”

Devamını Oku
08.09.2025
‘Terörsüz Türkiye’nin kabağı

Dünya değişiyor ama senin çektiğin çile hep aynı kalıyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Başörtüsünü çıkaran Fethullahçı

İnsanın çektiği çilelerin sonucu tecrübeleridir.

Devamını Oku
01.09.2025
Topuk kırıldıktan sonra

O çok bildiğimiz gerçekleri her şey görünür olduktan sonra anlatmayı ne kadar çok severiz.

Devamını Oku
14.08.2025
TikTokçu hacı paşa devri

Yükselme kuralını kaybedince yukarıyla aşağı bir olur.

Devamını Oku
11.08.2025
Erdoğan’ın kimliği bile satılık

Hırsızın peşinden koşuyoruz da ya içeride kapıyı açan varsa?

Devamını Oku
07.08.2025
Şehit askerlerin tahlilleri ne söylüyor

Milletler yaşamdan öğrendikçe gelişir. Çöküş dönemlerinde ise ancak ölüm öğreticidir.

Devamını Oku
04.08.2025
Askerler kayıp 5 milyarın peşinde

Sana verirken yokluğu gösterenler, senin olan varlığı harcarken har vuruyor harman savuruyor.

Devamını Oku
31.07.2025
Koca savcılığın dokunmadığı patronlar

Dünya, Sezen Aksu şarkısındaki gibi: Masum değiliz, hiçbirimiz.

Devamını Oku
28.07.2025
Zengin itirafçı olur kurtulur olan garibana olur

Bazen fısıltıyı duyuyorsun. Bazen de çığlığı duyma istiyorlar.

Devamını Oku
24.07.2025
Davutoğlu partisindeki istifalara ne dedi?

Aslında benim sorum yeni çıkan o kitapla ilgiliydi...

Devamını Oku
21.07.2025
Öcalan, Ramazan, Altaylı

Memlekette “süreç bayramı” var. Gelgelelim “hukuk ve özgürlük bayramı” yok.

Devamını Oku
17.07.2025
Domates, biber, patlıcan!

“Demokrat adam”, “demokrat bulmadığı” adama “Ya demokrat ol ya döverim” demiş.

Devamını Oku
14.07.2025
Herkesi başka tartan kantar

Aynı kantar seni başka onu başka tartıyor...

Devamını Oku
10.07.2025
Söyleyin Timur haksız mı? 

Kimin haklı olduğunu söz belirler sanırsın, oysa hak çoğu zaman güç ile dağıtılır. Size bu satırları gazeteci arkadaşım Timur Soykan hakkındaki mahkeme kararını beklerken yazıyorum. 

Devamını Oku
07.07.2025