HÜDA PAR Erdoğan’ın projesini çaldı!
Barış Terkoğlu
Son Köşe Yazıları

HÜDA PAR Erdoğan’ın projesini çaldı!

28.12.2023 03:00
Güncellenme:
Takip Et:

Bir ses ile irkiliyoruz. Belki asıl ürpertmesi gereken sessizliktir.

Cumhur İttifakı’yla Meclis’e giren HÜDAPAR Genel Başkanı kürsüden bağırıyor: "Eyalet sistemi, özerklik ve federasyon gibi yönetim modelleri tartışılabilir diyoruz."

Saadetli vekilin ölümünü gürültüyle bastıran AKP’li ve MHP’li vekiller ise sessiz. Haliyle Zekeriya Yapıcıoğlu’nu dinlerken dudaklarımdan o söz dökülüyor: "HÜDAPAR Erdoğan’ın projesini çalmış!"

Hayır, sadece bugün değil. Geçmişin birliktelikleri de benziyor.

Erdoğan’ın da o dönem parçası olduğu Milli Görüş, 20 Ekim 1991 seçimlerine, ülkücülerle ittifak kurarak girmişti. Alparslan Türkeş’in lideri olduğu Milliyetçi Çalışma Partisi (MÇP) ve Aykut Edibali’nin lideri olduğu Islahatçı Demokrasi Partisi (IDP), Refah Partisi’nin (RP) ortaklarıydı. Erbakan ittifakı “yeni Kuvayi Milliye” olarak tanımlıyordu. Türk-İslam sentezinin mimarı Aydınlar Ocağı, MTTB’nin devamı Birlik Vakfı, muhafazakar işadamlarının kurduğu İş Dünyası Vakfı, dini cemaatler birlikteliği destekliyor, Cumhur İttifakı bir benzerini o yıllarda yaşıyordu.

İttifakın bir muhalifi vardı: İstanbul İl Başkanı Recep Tayyip Erdoğan. Sebebi belliydi, ülkücülerle ittifak partinin Kürt tabanını küstüreceği gerçeği. Sahiden de parti teşkilatlarından tepki ayrılıkları yaşandı.

Sonuçta Milliyetçi-Muhafazakar-İslamcı İttifak yüzde 16.9 oy ile 62 milletvekili çıkardı. Seçimden sonra da dağıldı. O gün aday olduğu halde seçilemeyen iki isim vardı: Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli. 62 vekilden sadece 40’ı RP’nin olmuştu. MÇP 19, IDP 3 vekil çıkarmıştı. Sonuç MÇP için “Ergenekon’dan İkinci Çıkış” diye duyurduğu şekilde başarıydı. RP için ise tatmin edici değildi: 52 günlük ittifakın karşılığında alınan 40 vekil ve kaybedilen Kürtler!

PKK İLE DEVLET ARASINDA ERDOĞAN

Erdoğan seçimden sonra boşluğu doldurmaya talipti. Bir heyete Kürt Raporu hazırlattı. 18 Aralık 1991’de hazırlanan raporda "Kürt sorunu" şöyle tanımlanıyordu: “Bugün ‘Doğu’ veya ‘Güneydoğu Sorunu’ olarak adlandırılan sorun aslında bir ‘Kürt sorunu’dur. (…) Sorun gerçekte ulusal bir sorundur, yani bir Kürt sorunudur. (…) Bugün Doğu ve Güneydoğu olarak adlandırılan bölgeler, tarihin en eski devirlerinde ‘Kürdistan’ olarak adlandırılan coğrafyanın içinde yer alan bölgelerdir.”

Erdoğan, Kürt sorununa eşlik eden psikolojiyi şöyle tarif ediyordu:

“1985’den itibaren başlayan PKK saldırıları dolayısıyla bölge bir yanda devlet terörü, öbür yanda da PKK terörü arasında sıkışıp kalmaktadır. Bölge halkı PKK’ya bir biçimde arka çıktığı gerekçesiyle sürekli baskı ve işkence altında tutulmaktadır.”

O dönem DEM Parti yoktu. Kürt meselesi üzerinden HEP politika yürütüyor ve oy topluyordu. Erdoğan’ın Kürt Raporu HEP’i şöyle tarif ediyordu:

“Kürt sorununa sahip çıkan ve Kürt halkına yönelik her türlü şiddet, baskı ve zulme karşı çıkan HEP’in kazandığı güç, bu açıdan değerlendirilmelidir. (…) HEP’in bölge halkının acil ve somut talepleriyle yakından ilgilenmesi ona hayli puan toplamaktadır.”

Erdoğan’ın o dönemki tespitleri HÜDAPAR’ın görüşleriyle neredeyse birebir örtüşüyordu:

"Devlet, kontrgerillasıyla, özel timiyle, harcadığı trilyonlarca lirasıyla, köy korucularıyla vs. bu sorunun üstesinden gelinemeyeceğini artık anlamış bulunmaktadır. Kemalist Devletin geleneksel zora ve silaha başvurma yöntemi artık iflas etmiştir.”

Şimdilerde Meclis’teki kınama bildirilerini tartışıyoruz ya…

Erdoğan’ın Kürt Raporu, partiye bu noktada tarafsız bir çizgi öneriyordu:

“PKK terörünü kınadığımız kadar devlet terörünü de kınamak. Devlet-PKK çatışmasında devletçi bir safta gözükmemek, devletin eleştiri üslubunu benimsememek; ‘Bölücü’, ‘Terörist’, ‘Ayrılıkçı’ vs…”

"HELAL BÖLÜCÜLÜK" İZNİ

Gelelim HÜDAPAR’ın özerklik teklifine…

O dönem PKK henüz özerklik, eyalet, kanton vs gibi görüşler ileri sürmüyordu. Bağımsız Kürt devleti çağrısı yapıyordu. Erdoğan’ın Kürt raporu ise "yerel parlamentolar"ın kurulduğu otonom, özerk bir çözümden yanaydı:

“Yerel parlamentoların oluşması ve merkezi devletin küçülmesi Türkiye’de tam demokrasinin yerleşmesi için önemli adımlardır.”

Erbakan, Erdoğan’a raporu için teşekkür etti. Kırılanları onarmak için, RP "Güneydoğu İzleme Komitesi" kurdu. Erbakan TBMM kürsüsünden ilk kez “Kürt” sözcüğünü telaffuz etti. Nihayetinde rapor, ülkücülerle ittifak yapmış Refah’a Kürtler ile yeniden temas kurmak için bir zemin oluşturuyordu.

İşte HÜDAPAR’ın sistematik çıkışları tam da Erdoğan’ın 1991 yılındaki raporunun işlevine denk düşüyor. Teşbihte hata olmaz, İsrail, El Fetih’e karşı Hamas’ın önünü açarak "bir miktar İslamcılık"a izin vermişti. AKP-MHP ittifakı da "Kürt Hamas'ı" sayılan HÜDAPAR’a "bir miktar Kürtçülük" yaptırarak Kürt seçmenin oylarını kazanmaya çalışıyor.

Önümüzdeki dönemin siyasi planlaması iktidar adına iki kritik adıma dayanıyor. Birincisi, CHP’nin bütün ittifaklarından arındırılarak DEM Parti ile başbaşa bırakılması. İkincisi, bir çözüm süreci partisi olarak İmralı müzakereleriyle kurulan HDP’nin yerini DEM Parti alırken, "Türkiyelileşme" siyasetinden vazgeçilerek "bölge partisi" kimliğine dönülmesi.

İki adım da şehit cenazelerindeki saldırılar eşliğinde gerçekleşirken, HÜDAPAR’a da bir misyon veriliyor. Kürtçülüğün yanına İslamcılığı koyan parti, "helal bölücülük" yaparak Cumhur İttifakı ile Kürtler arasındaki boşluğu dolduruyor. HÜDAPAR’ın bazen DEM Parti’den dahi radikal çıkışlarına AKP ve MHP’nin sessizliğinin sırrı işte burada. 1991 yılında vekil seçilemeyen Bahçeli ve Erdoğan, 1991 raporunu bu kez HÜDAPAR’a yazdırıyor!

Gürültünün ardındaki suskunluğu fark ettiğimizde, kulaklarımızla değil aklımızla duyduğumuzu da anlayacağız.

Yazarın Son Yazıları

Ya su kirliyse?

Değişmez görünen gerçekten kaçmak yerine dokunmaya karar verdiğimizde, ona şekil verebildiğimizi de görürüz.

Devamını Oku
04.12.2025
200 günlük burun sürtme davası

Burnumuzla sadece nefes alsaydık en çok kötü kokuların sahipleri mutlu olurdu.

Devamını Oku
01.12.2025
Bir garip ölüm hikâyesi

Yaşamda birikmiş servet, bazen ölümün üzerinde perde olur.

Devamını Oku
27.11.2025
‘Kurucu önderlik’ ve kurucu irade

Küçük niyetler büyük sözlerin arkasına gizlenir.

Devamını Oku
24.11.2025
Yaşamından renkleri çalınan kadın

Koca çınardan nimetini esirgeyen toprak yokluğunu önce çimende gösterir

Devamını Oku
20.11.2025
38 çocuğun duyulmayan çığlığı

Adalet davası uzaktaki bir çığlığı duymakla başlar.

Devamını Oku
17.11.2025
CHP’yi ‘gayrımeşrulaştırma’ operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir.

Devamını Oku
13.11.2025
Eğitimsiz okullar bakanlığı

İnsan ancak eğitilirse özgür olur.

Devamını Oku
10.11.2025
Aman çocuklar duymasın!

Bakmayın gazetecilik yaptığıma.

Devamını Oku
06.11.2025
‘Pardon’ diyen karar

Bir kez olursa hata, iki kez olursa yanlış, tekrar olursa kasıt denir.

Devamını Oku
03.11.2025
Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’

Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız.

Devamını Oku
30.10.2025
Aranan casus sonunda bulundu!

O kadar çok söz söyleriz ki bazen gerçek kalabalıkta kaybolur.

Devamını Oku
27.10.2025
Boğaziçi’ni nasıl çökerttiler?

Kime söylendiği belirsizse en ağır sözler bile havada kalır. En son Yargıtay başkanı konuştu.

Devamını Oku
23.10.2025
‘PKK yasası’na neden karşıyım

Kapıyı açan anahtar değil, kilidinin bilgisidir.

Devamını Oku
20.10.2025
Öcalan serbest bırakılacak mı

Sözcükler her zaman anlatmak için kullanılmaz.

Devamını Oku
16.10.2025
Apo ve Bahçeli’nin susturduğu asker

Çıkarlar suç ortaklıklarının kaynağıdır.

Devamını Oku
13.10.2025
‘Fatihli Müslümanlar’ rahatsız

“Bizi cehennemle korkutuyorlar ki dünyada onlara boyun eğelim.”

Devamını Oku
09.10.2025
Çocuk tecavüzünde çocuğu yargılayanlar

Çelişki dünyanın kendisinde sanırız, oysa ona sebep olan da insandır.

Devamını Oku
06.10.2025
Tarihin arka duruşması

Eğip bükersin, sarar paketlersin. Her şeye rağmen gerçek olduğu yerde durmaya devam eder.

Devamını Oku
02.10.2025
İŞKUR’u bile soydular

Kapı içeriden açıldı mı soygun normalleşir.

Devamını Oku
29.09.2025
‘Size miras kaldı’ sürprizinden çıkan örgüt

Koca ağaca bakıp dalındaki eksiği görüyorsan haksız değilsin.

Devamını Oku
25.09.2025
İçeridekilerin aileleri neler yaşıyor

Kendi gülünün dikenini çıkarmak kolaydır. Başkalarının acılarını anlamak ise uğraş ister.

Devamını Oku
22.09.2025
Netanyahu’nun Erdoğan’a salladığı parmak

Tek kişide hastalık dedikleri, milyonlarda ideoloji oluyor.

Devamını Oku
18.09.2025
Dananın kuyruğu kopacak derken...

Siz bu yazıyı okurken belki bütün kelimeleri eskimiş olacak.

Devamını Oku
15.09.2025
Erdoğan’ın CHP planı

Sen ardına dönüp bakmazken geçmiş bir gölge gibi seninle birlikte yürüyor.

Devamını Oku
11.09.2025
İBB operasyonunu başlatan AKP’li

Adli yıl açılışında İstanbul cumhuriyet başsavcısı gazetecilerle buluştu. İlginç bir ifade kullandı: “İBB operasyonunu ilk öğrenen kişi Murat Kapki oldu. Nasıl olduğunu bilmiyoruz. O, malları kaçırmaya başlayınca biz de harekete geçtik.”

Devamını Oku
08.09.2025
‘Terörsüz Türkiye’nin kabağı

Dünya değişiyor ama senin çektiğin çile hep aynı kalıyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Başörtüsünü çıkaran Fethullahçı

İnsanın çektiği çilelerin sonucu tecrübeleridir.

Devamını Oku
01.09.2025
Topuk kırıldıktan sonra

O çok bildiğimiz gerçekleri her şey görünür olduktan sonra anlatmayı ne kadar çok severiz.

Devamını Oku
14.08.2025
TikTokçu hacı paşa devri

Yükselme kuralını kaybedince yukarıyla aşağı bir olur.

Devamını Oku
11.08.2025
Erdoğan’ın kimliği bile satılık

Hırsızın peşinden koşuyoruz da ya içeride kapıyı açan varsa?

Devamını Oku
07.08.2025
Şehit askerlerin tahlilleri ne söylüyor

Milletler yaşamdan öğrendikçe gelişir. Çöküş dönemlerinde ise ancak ölüm öğreticidir.

Devamını Oku
04.08.2025
Askerler kayıp 5 milyarın peşinde

Sana verirken yokluğu gösterenler, senin olan varlığı harcarken har vuruyor harman savuruyor.

Devamını Oku
31.07.2025
Koca savcılığın dokunmadığı patronlar

Dünya, Sezen Aksu şarkısındaki gibi: Masum değiliz, hiçbirimiz.

Devamını Oku
28.07.2025
Zengin itirafçı olur kurtulur olan garibana olur

Bazen fısıltıyı duyuyorsun. Bazen de çığlığı duyma istiyorlar.

Devamını Oku
24.07.2025
Davutoğlu partisindeki istifalara ne dedi?

Aslında benim sorum yeni çıkan o kitapla ilgiliydi...

Devamını Oku
21.07.2025
Öcalan, Ramazan, Altaylı

Memlekette “süreç bayramı” var. Gelgelelim “hukuk ve özgürlük bayramı” yok.

Devamını Oku
17.07.2025
Domates, biber, patlıcan!

“Demokrat adam”, “demokrat bulmadığı” adama “Ya demokrat ol ya döverim” demiş.

Devamını Oku
14.07.2025
Herkesi başka tartan kantar

Aynı kantar seni başka onu başka tartıyor...

Devamını Oku
10.07.2025
Söyleyin Timur haksız mı? 

Kimin haklı olduğunu söz belirler sanırsın, oysa hak çoğu zaman güç ile dağıtılır. Size bu satırları gazeteci arkadaşım Timur Soykan hakkındaki mahkeme kararını beklerken yazıyorum. 

Devamını Oku
07.07.2025