Mahmut Efendi nasıl ölmedi
Barış Terkoğlu
Son Köşe Yazıları

Mahmut Efendi nasıl ölmedi

30.06.2022 05:00
Güncellenme:
Takip Et:

Cenaze kalkıyor. Toprak örtülüyor. Yine de istiyorsun ki toprak altındaki seni bırakmasın.

15 Temmuz gecesi... Hakan Fidan, eski Diyanet İşleri  Başkanı Mehmet Görmez ile yemekteydi. Görmez’i, eşi Hatice Kübra Görmez aradı. “Mehmet darbe oluyor” dedi. Görmez MİT’te olmanın rahatlığıyla, “Bu işi en önce haber alacak bir yerdeyim” karşılığını verdi.

İstihbarat ile Diyanet’in, din ile devletin, sembolik gecede yanyana olması tesadüf değil. Zira Türkiye, adı FETÖ ya da başka bir şey olsun, cemaat görünümlü oluşumların devletle ilişkisini yıllardır tartışıyor.

Geçmişte istihbarat birimlerinin, tarikatları takip ettiği çalışmaları vardı. Gelgelelim, “yeni bakış açısıyla” güncellenmesi gerekiyordu.

Diyanet içinde bir rapor hazırlandı. İddia odur ki Diyanet içerisinde, durumdan rahatsız olan tarikatlar, raporu ortaya çıkararak kurumu zor durumda bırakmıştı.

Öyle ya, rapor aslında kamuoyu için hazırlanmamıştı.

Mehmet Görmez, raporla ilgili, “istihbarat” imasında bulundu: “Daha çok bir istihbarat dilini andırıyor. Bir ilmi rapor olarak ben görmedim.”

Görmez, mahiyetini de şöyle anlattı:

“Türkiye’deki bütün dini ve fikri hareketleri görmek için ve anlamak için hep bir çaba içerisinde oldum. Eğer o çabaları birileri toplayıp da rapora dönüştürmüşse, onu bilemem.”

Hem var hem yoktu. Hem Diyanet’in içindeki bir çalışmaydı hem devletin istihbari bakışını yansıtıyordu. İçinde gizli bilgiler olmasa da saklıydı.

Yine de raporun sızması sayesinde, bugünkü devlet aklının, tarikat ve cemaatler hakkındaki “gerçek fikri”ni öğrenmiş olduk.

CÜBBELİ’NİN ÜSTÜNE ÇARPI

Peki, İsmailağa hakkında o raporda ne yazıyor?

Aslında rapor, şu sözlerle sahipleniliyor:

“Cemaatin, dini görüş ve fetvaları, genellikle Diyanet ile uyum arz eder.”

Yine de İsmailağa’nın sarık, cüppe, çarşaf konusundaki katılığı raporun hedefindeydi:

“Hz. Peygamber’in sünnetini şekilciliğe indirgemek gibi bir imaj ortaya koymaktadır. Bu tür indirgemeci tercihler, Müslümanları ayrıştırma riski taşımakta; birlik, beraberlik ve kardeşliğini de olumsuz etkileyebilmektedir.”

Rapor, İsmailağa içinde çatışan grupların olduğu tespitini yaparak konuyu kapatıyordu.

Peki, taraf tutuyor mu?

Evet.

Hemen akabinde, “Cübbeli Ahmet” olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü’yü ele alıyor. Cübbeli’ye, dini ticarete alet etmekten, tekfirciliğe, uydurma hadis ve rivayetlere dayanmaktan hatta şirke kadar suçlamalarda bulunuyor.

Haliyle devlet içinde birilerinin Cübbeli’nin üstüne çarpı attığı anlaşılıyor.

Meselenin bamteli de burada. Yakın zamanda, cemaat içi kavgası, Yeni Şafak’la çatışmaya dönüşen Cübbeli, cenazede de açıkça dışlandı. Bu da elbette, cemaatin 37. şeyhinin, Erdoğan’ın da desteğiyle, Mahmut Efendi’nin vekili Hasan Kılıç olması sayesinde oldu.

CEMAATTEKİ ÜÇ VİDEO

Dün, cemaat içinde üç video dolaşımdaydı. Biri, her yerden kaldırılan, Cübbeli’nin yıllar önceki açıklamaları. Cübbeli, Mahmut Efendi’nin Hasan Kılıç’ın vekâleti hakkındaki fikrini değiştirdiğini söylüyordu. Yani Mahmut Efendi yerine Kılıç’ı bırakmamıştı.

İkincisi, bunu ispatlayan Mahmut Efendi’nin hastane görüntüsü. İsmail Saymaz’ın da yazısında bahsettiği videoda, Mahmut Efendi hasta yatağında, zorla da olsa, “yerine tayin ettiği birinin olmadığını” söylüyordu.

Üçüncü video ise yeni. Konuşan Cübbeli’ydi. Çözümü anlatıyordu. “Allah yolunda ölenlere ölü demeyin” sözünden hareketle, Mahmut Efendi’nin aslında ölü olmadığını anlatıyordu. Mahmut Efendi’nin hocası Ali Haydar Efendi’nin de öldükten sonra iki yıl cemaatini yönettiğini söylüyordu. Haliyle Mahmut Efendi de mezarından İsmailağa’yı yönetmeye devam edecekti. Hatta yaşarkenkinden daha iyi yönetecekti. Geçenlerde Cübbeli’nin rüyasına bile gelmişti.

Cemaatteki çatışmada bulunan çözüm bu...

Eğitimlerde, eskisi gibi rabıtalar, mezardaki Mahmut Efendi’ye yapılacak. Hem Cübbeli taraftarlarının hem Marifet Grubu’nun otoritesini sorguladığı Hasan Kılıç ise “rabıtasız şeyh” olarak “büyüklük” edecek.

İşin özünde, AKP’nin tercihi var. Seçime bir yıl kala, Milli Görüş kökenli dört ayrı siyasi parti muhalefette. Haliyle AKP, cemaatleri, özellikle de Milli Görüşçü İsmailağa’yı, sahipsiz bırakmak istemiyor. Kavgayı siyasetin bu kadar belirlemesinin nedeni de bu. Zira önümüzdeki seçim, İsmailağa’nın da diğer cemaatlerin de  açıkça AKP’den yana tutum alması istenecek.

Ölüler konuşur mu? Elbette hayır. Aslında diriler sözlerini, itiraz edemeyen meçhullere söyletir.

Yazarın Son Yazıları

Ya su kirliyse?

Değişmez görünen gerçekten kaçmak yerine dokunmaya karar verdiğimizde, ona şekil verebildiğimizi de görürüz.

Devamını Oku
04.12.2025
200 günlük burun sürtme davası

Burnumuzla sadece nefes alsaydık en çok kötü kokuların sahipleri mutlu olurdu.

Devamını Oku
01.12.2025
Bir garip ölüm hikâyesi

Yaşamda birikmiş servet, bazen ölümün üzerinde perde olur.

Devamını Oku
27.11.2025
‘Kurucu önderlik’ ve kurucu irade

Küçük niyetler büyük sözlerin arkasına gizlenir.

Devamını Oku
24.11.2025
Yaşamından renkleri çalınan kadın

Koca çınardan nimetini esirgeyen toprak yokluğunu önce çimende gösterir

Devamını Oku
20.11.2025
38 çocuğun duyulmayan çığlığı

Adalet davası uzaktaki bir çığlığı duymakla başlar.

Devamını Oku
17.11.2025
CHP’yi ‘gayrımeşrulaştırma’ operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir.

Devamını Oku
13.11.2025
Eğitimsiz okullar bakanlığı

İnsan ancak eğitilirse özgür olur.

Devamını Oku
10.11.2025
Aman çocuklar duymasın!

Bakmayın gazetecilik yaptığıma.

Devamını Oku
06.11.2025
‘Pardon’ diyen karar

Bir kez olursa hata, iki kez olursa yanlış, tekrar olursa kasıt denir.

Devamını Oku
03.11.2025
Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’

Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız.

Devamını Oku
30.10.2025
Aranan casus sonunda bulundu!

O kadar çok söz söyleriz ki bazen gerçek kalabalıkta kaybolur.

Devamını Oku
27.10.2025
Boğaziçi’ni nasıl çökerttiler?

Kime söylendiği belirsizse en ağır sözler bile havada kalır. En son Yargıtay başkanı konuştu.

Devamını Oku
23.10.2025
‘PKK yasası’na neden karşıyım

Kapıyı açan anahtar değil, kilidinin bilgisidir.

Devamını Oku
20.10.2025
Öcalan serbest bırakılacak mı

Sözcükler her zaman anlatmak için kullanılmaz.

Devamını Oku
16.10.2025
Apo ve Bahçeli’nin susturduğu asker

Çıkarlar suç ortaklıklarının kaynağıdır.

Devamını Oku
13.10.2025
‘Fatihli Müslümanlar’ rahatsız

“Bizi cehennemle korkutuyorlar ki dünyada onlara boyun eğelim.”

Devamını Oku
09.10.2025
Çocuk tecavüzünde çocuğu yargılayanlar

Çelişki dünyanın kendisinde sanırız, oysa ona sebep olan da insandır.

Devamını Oku
06.10.2025
Tarihin arka duruşması

Eğip bükersin, sarar paketlersin. Her şeye rağmen gerçek olduğu yerde durmaya devam eder.

Devamını Oku
02.10.2025
İŞKUR’u bile soydular

Kapı içeriden açıldı mı soygun normalleşir.

Devamını Oku
29.09.2025
‘Size miras kaldı’ sürprizinden çıkan örgüt

Koca ağaca bakıp dalındaki eksiği görüyorsan haksız değilsin.

Devamını Oku
25.09.2025
İçeridekilerin aileleri neler yaşıyor

Kendi gülünün dikenini çıkarmak kolaydır. Başkalarının acılarını anlamak ise uğraş ister.

Devamını Oku
22.09.2025
Netanyahu’nun Erdoğan’a salladığı parmak

Tek kişide hastalık dedikleri, milyonlarda ideoloji oluyor.

Devamını Oku
18.09.2025
Dananın kuyruğu kopacak derken...

Siz bu yazıyı okurken belki bütün kelimeleri eskimiş olacak.

Devamını Oku
15.09.2025
Erdoğan’ın CHP planı

Sen ardına dönüp bakmazken geçmiş bir gölge gibi seninle birlikte yürüyor.

Devamını Oku
11.09.2025
İBB operasyonunu başlatan AKP’li

Adli yıl açılışında İstanbul cumhuriyet başsavcısı gazetecilerle buluştu. İlginç bir ifade kullandı: “İBB operasyonunu ilk öğrenen kişi Murat Kapki oldu. Nasıl olduğunu bilmiyoruz. O, malları kaçırmaya başlayınca biz de harekete geçtik.”

Devamını Oku
08.09.2025
‘Terörsüz Türkiye’nin kabağı

Dünya değişiyor ama senin çektiğin çile hep aynı kalıyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Başörtüsünü çıkaran Fethullahçı

İnsanın çektiği çilelerin sonucu tecrübeleridir.

Devamını Oku
01.09.2025
Topuk kırıldıktan sonra

O çok bildiğimiz gerçekleri her şey görünür olduktan sonra anlatmayı ne kadar çok severiz.

Devamını Oku
14.08.2025
TikTokçu hacı paşa devri

Yükselme kuralını kaybedince yukarıyla aşağı bir olur.

Devamını Oku
11.08.2025
Erdoğan’ın kimliği bile satılık

Hırsızın peşinden koşuyoruz da ya içeride kapıyı açan varsa?

Devamını Oku
07.08.2025
Şehit askerlerin tahlilleri ne söylüyor

Milletler yaşamdan öğrendikçe gelişir. Çöküş dönemlerinde ise ancak ölüm öğreticidir.

Devamını Oku
04.08.2025
Askerler kayıp 5 milyarın peşinde

Sana verirken yokluğu gösterenler, senin olan varlığı harcarken har vuruyor harman savuruyor.

Devamını Oku
31.07.2025
Koca savcılığın dokunmadığı patronlar

Dünya, Sezen Aksu şarkısındaki gibi: Masum değiliz, hiçbirimiz.

Devamını Oku
28.07.2025
Zengin itirafçı olur kurtulur olan garibana olur

Bazen fısıltıyı duyuyorsun. Bazen de çığlığı duyma istiyorlar.

Devamını Oku
24.07.2025
Davutoğlu partisindeki istifalara ne dedi?

Aslında benim sorum yeni çıkan o kitapla ilgiliydi...

Devamını Oku
21.07.2025
Öcalan, Ramazan, Altaylı

Memlekette “süreç bayramı” var. Gelgelelim “hukuk ve özgürlük bayramı” yok.

Devamını Oku
17.07.2025
Domates, biber, patlıcan!

“Demokrat adam”, “demokrat bulmadığı” adama “Ya demokrat ol ya döverim” demiş.

Devamını Oku
14.07.2025
Herkesi başka tartan kantar

Aynı kantar seni başka onu başka tartıyor...

Devamını Oku
10.07.2025
Söyleyin Timur haksız mı? 

Kimin haklı olduğunu söz belirler sanırsın, oysa hak çoğu zaman güç ile dağıtılır. Size bu satırları gazeteci arkadaşım Timur Soykan hakkındaki mahkeme kararını beklerken yazıyorum. 

Devamını Oku
07.07.2025