Rabianın kırılan parmakları
Barış Terkoğlu
Son Köşe Yazıları

Rabianın kırılan parmakları

30.10.2023 03:00
Güncellenme:
Takip Et:

Bir sağa yatıyorlar bir sola. Yol bulmaya harita dayanmıyor.

Yıl 2015. Şubat ayının onu. Erdoğan Kolombiya’da. Bir hediyelik eşya dükkânına girdi. Biblolardan seçim yapamadı. Satıcıya “Rabia işareti olsaydı ticaretimiz farklı olurdu” dedi.

AKP’li işadamı Semih Daştan, emir telakki etti. O günden sonra rabia bibloları üretmeye başladı. Rabianın patentini de aldı. Artık öyle her önüne gelen “rabia”sını üretemeyecekti.

Bir de koca rabia heykeli var. Düzce’de dönemin belediye başkanı Mehmet Keleş, Daştan’a yaptırılan rabia heykelini, şehrin kavşağına dikti. Kaça yapıldığı tartışma yarattı. 2017’de belediye 45 bin dedi, yerel medya 120 bine mal olduğunun belgesini yayımladı.

Nereden geliyordu? Elbette Mısır’dan.

Müslüman Kardeşler Örgütü Sisi’ye karşı Rabiatül Adeviyye Meydanı’nda eylem başlatmıştı. Meydan, adını 8. yüzyılın kadın sufilerinden olan Rabiatül Adeviyye’den alıyordu. Meydanda aynı adı taşıyan bir de cami vardı.

Rabia, Arapça dördüncü demekti. Rabia Hanım, ailesinin dördüncü kızıydı. Öte yandan Müslüman Kardeşler Örgütü’nün Cumhurbaşkanı Mursi de Mısır’ın dördüncü cumhurbaşkanıydı. Zafer işaretlerinden ayrışmak için elleriyle dört yapıyorlardı.

SİSİ PİSİ GİTMEDİ

Erdoğan, Sisi yanlılarının müdahale ettiği meydandaki Müslüman Kardeşler mensuplarına destek için 17 Ağustos 2013’te yaptı ilk kez o işareti. Bursa’da konuşuyordu. Sözlerine “Mısır’da iki tablo var, bir firavunların izinden gidenler, iki Musa’nın izinden gidenler” diye başladı. “Sisi pisi, ne olursa olsun, bunlar gidicidir” diye devam etti. Hamas’ı terörist saymıyordu ama ona göre Mısır terör devletiydi: “Bu terör devletine destek verenler de onlarla beraber yargılanacaktır”. Konuşmasının sonunda “Rabia selamıyla, selamımı veriyorum” diyerek elini kaldırdı. Dört parmağı havadaydı.

Erdoğan’la kalmadı. Onu destekleyen Emre Belözoğlu gibi futbolcular aynı gün gol sevinçlerini “rabia”yla yaptı. Erdoğan’ın Müslüman Kardeşler desteği ertesi gün Arap gazetelerinin sayfalarını süslüyordu.

Erdoğan terörist ilan etti, “gidici” dedi, yargılanacağını söyledi ama Sisi’nin sonu öyle olmadı. Aksine Arap devletleri bile Müslüman Kardeşler’in karşısında yer aldı. Dönemin Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Öztürk, Yeni Şafak’ta şöyle anlattı:

“Mısır’da bu işareti yapmak yasaklandı ve yapanlar hapse atıldı. Ardından Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn ve Kuveyt’te de yasaklandı.”

Erdoğan tersini beklerken Müslüman Kardeşler, hem Batı’da hem para beklediğimiz Arap dünyasında terörist olmuştu! 

Erdoğan’ın işarete yüklediği anlam da işte böyle değişti. “Rabia”ya yeni bir anlam buldu: “Tek millet, tek devlet, tek vatan ve tek bayrak”. İçeriği değişince rabia da içe dönük yerli bir sembole dönüştü. Nitekim Erdoğan da ilişkileri kestiği, terörist ve Firavun ilan ettiği, meydanlarda Kılıçdaroğlu’nu benzettiği Sisi ile kucaklaştı.

‘RABİA UCUBESİ’

Erdoğan’ın siyasi kariyerindeki değişiklik de MHP ile oldu. Bir zamanlar ona en ağır sözleri söyleyen Devlet Bahçeli’ydi. Rabianın en karşıtı da “Sisici” diye bağırdığı Kılıçdaroğlu değil, MHP’ydi. Sonra yavaş yavaş Erdoğan ile Bahçeli ortak oldu.

Tam da geçiş döneminde heykele karşı Ülkücüler, Düzce’de ayağa kalktı. “Bozkurt, Türkün milli sembolü” sloganı atıp “rabia”yı bayrakları ile kapattılar. Ülkü Ocakları il başkanı Fatih Gülaçtı “Bizim karşı çıktığımız, Mısır’daki ayaklanmadan sonra Müslüman Kardeşler’in işareti olan rabia işaretinin bizim milletimize milli bir sembol olarak empoze edilmesidir” diyerek heykelin kavşaktan kaldırılmasını istedi. Rabia ona göre ucubeydi: “İster kendi cebinden yapsın, ister belediyenin kasasından yapsın, hiç kimse buraya bu ucubeyi dikemez”. Sürpriz değil, kısa süre sonra yerini Ayhan Bülbül’e bıraktı. 

2019’da, AKP de Mehmet Keleş’in yerine Faruk Özlü’yü aday gösterdi. Özlü’nün ilk icraatlarından biri, Ülkücülerin sevmediği heykeli kavşaktan kaldırmak oldu. Gerekçe, dört parmaklı elin trafik görüşünü engellemesiydi. Rabianın yeni yeri nikâh salonunun önü oldu. İstenmeyen rabia heykeli taşınırken telefon tellerine takılıp bir de serçe parmak kazası yaşadı. Zaten Erdoğan’ın “zalim bir terörist” saydığı Sisi ile el sıkışması diğer parmakları da kusurlamıştı.

Cumhuriyet 100 yaşında. Bakıyorum, hem değerlerini hem heykellerini beğenmiyorlar. Oysa yarattığı değerler de ürettiği heykeller de hâlâ aynı yöne bakıyor. Yalnız kendine iktidar kuranlar ise dün terörist dediklerini kucaklarken dün gayr milli sayıp yıkmaya çalıştığı rabianın çölleri için Mehmetçiğe görev yazıyor. Haliyle heykelleri de kendisine duracak yer bulamıyor.

Etten değil, kandan değil... Ama hep ileri yürüyen Cumhuriyetin heykellerinin ömrü sonsuz olsun.

Yazarın Son Yazıları

Ya su kirliyse?

Değişmez görünen gerçekten kaçmak yerine dokunmaya karar verdiğimizde, ona şekil verebildiğimizi de görürüz.

Devamını Oku
04.12.2025
200 günlük burun sürtme davası

Burnumuzla sadece nefes alsaydık en çok kötü kokuların sahipleri mutlu olurdu.

Devamını Oku
01.12.2025
Bir garip ölüm hikâyesi

Yaşamda birikmiş servet, bazen ölümün üzerinde perde olur.

Devamını Oku
27.11.2025
‘Kurucu önderlik’ ve kurucu irade

Küçük niyetler büyük sözlerin arkasına gizlenir.

Devamını Oku
24.11.2025
Yaşamından renkleri çalınan kadın

Koca çınardan nimetini esirgeyen toprak yokluğunu önce çimende gösterir

Devamını Oku
20.11.2025
38 çocuğun duyulmayan çığlığı

Adalet davası uzaktaki bir çığlığı duymakla başlar.

Devamını Oku
17.11.2025
CHP’yi ‘gayrımeşrulaştırma’ operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir.

Devamını Oku
13.11.2025
Eğitimsiz okullar bakanlığı

İnsan ancak eğitilirse özgür olur.

Devamını Oku
10.11.2025
Aman çocuklar duymasın!

Bakmayın gazetecilik yaptığıma.

Devamını Oku
06.11.2025
‘Pardon’ diyen karar

Bir kez olursa hata, iki kez olursa yanlış, tekrar olursa kasıt denir.

Devamını Oku
03.11.2025
Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’

Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız.

Devamını Oku
30.10.2025
Aranan casus sonunda bulundu!

O kadar çok söz söyleriz ki bazen gerçek kalabalıkta kaybolur.

Devamını Oku
27.10.2025
Boğaziçi’ni nasıl çökerttiler?

Kime söylendiği belirsizse en ağır sözler bile havada kalır. En son Yargıtay başkanı konuştu.

Devamını Oku
23.10.2025
‘PKK yasası’na neden karşıyım

Kapıyı açan anahtar değil, kilidinin bilgisidir.

Devamını Oku
20.10.2025
Öcalan serbest bırakılacak mı

Sözcükler her zaman anlatmak için kullanılmaz.

Devamını Oku
16.10.2025
Apo ve Bahçeli’nin susturduğu asker

Çıkarlar suç ortaklıklarının kaynağıdır.

Devamını Oku
13.10.2025
‘Fatihli Müslümanlar’ rahatsız

“Bizi cehennemle korkutuyorlar ki dünyada onlara boyun eğelim.”

Devamını Oku
09.10.2025
Çocuk tecavüzünde çocuğu yargılayanlar

Çelişki dünyanın kendisinde sanırız, oysa ona sebep olan da insandır.

Devamını Oku
06.10.2025
Tarihin arka duruşması

Eğip bükersin, sarar paketlersin. Her şeye rağmen gerçek olduğu yerde durmaya devam eder.

Devamını Oku
02.10.2025
İŞKUR’u bile soydular

Kapı içeriden açıldı mı soygun normalleşir.

Devamını Oku
29.09.2025
‘Size miras kaldı’ sürprizinden çıkan örgüt

Koca ağaca bakıp dalındaki eksiği görüyorsan haksız değilsin.

Devamını Oku
25.09.2025
İçeridekilerin aileleri neler yaşıyor

Kendi gülünün dikenini çıkarmak kolaydır. Başkalarının acılarını anlamak ise uğraş ister.

Devamını Oku
22.09.2025
Netanyahu’nun Erdoğan’a salladığı parmak

Tek kişide hastalık dedikleri, milyonlarda ideoloji oluyor.

Devamını Oku
18.09.2025
Dananın kuyruğu kopacak derken...

Siz bu yazıyı okurken belki bütün kelimeleri eskimiş olacak.

Devamını Oku
15.09.2025
Erdoğan’ın CHP planı

Sen ardına dönüp bakmazken geçmiş bir gölge gibi seninle birlikte yürüyor.

Devamını Oku
11.09.2025
İBB operasyonunu başlatan AKP’li

Adli yıl açılışında İstanbul cumhuriyet başsavcısı gazetecilerle buluştu. İlginç bir ifade kullandı: “İBB operasyonunu ilk öğrenen kişi Murat Kapki oldu. Nasıl olduğunu bilmiyoruz. O, malları kaçırmaya başlayınca biz de harekete geçtik.”

Devamını Oku
08.09.2025
‘Terörsüz Türkiye’nin kabağı

Dünya değişiyor ama senin çektiğin çile hep aynı kalıyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Başörtüsünü çıkaran Fethullahçı

İnsanın çektiği çilelerin sonucu tecrübeleridir.

Devamını Oku
01.09.2025
Topuk kırıldıktan sonra

O çok bildiğimiz gerçekleri her şey görünür olduktan sonra anlatmayı ne kadar çok severiz.

Devamını Oku
14.08.2025
TikTokçu hacı paşa devri

Yükselme kuralını kaybedince yukarıyla aşağı bir olur.

Devamını Oku
11.08.2025
Erdoğan’ın kimliği bile satılık

Hırsızın peşinden koşuyoruz da ya içeride kapıyı açan varsa?

Devamını Oku
07.08.2025
Şehit askerlerin tahlilleri ne söylüyor

Milletler yaşamdan öğrendikçe gelişir. Çöküş dönemlerinde ise ancak ölüm öğreticidir.

Devamını Oku
04.08.2025
Askerler kayıp 5 milyarın peşinde

Sana verirken yokluğu gösterenler, senin olan varlığı harcarken har vuruyor harman savuruyor.

Devamını Oku
31.07.2025
Koca savcılığın dokunmadığı patronlar

Dünya, Sezen Aksu şarkısındaki gibi: Masum değiliz, hiçbirimiz.

Devamını Oku
28.07.2025
Zengin itirafçı olur kurtulur olan garibana olur

Bazen fısıltıyı duyuyorsun. Bazen de çığlığı duyma istiyorlar.

Devamını Oku
24.07.2025
Davutoğlu partisindeki istifalara ne dedi?

Aslında benim sorum yeni çıkan o kitapla ilgiliydi...

Devamını Oku
21.07.2025
Öcalan, Ramazan, Altaylı

Memlekette “süreç bayramı” var. Gelgelelim “hukuk ve özgürlük bayramı” yok.

Devamını Oku
17.07.2025
Domates, biber, patlıcan!

“Demokrat adam”, “demokrat bulmadığı” adama “Ya demokrat ol ya döverim” demiş.

Devamını Oku
14.07.2025
Herkesi başka tartan kantar

Aynı kantar seni başka onu başka tartıyor...

Devamını Oku
10.07.2025
Söyleyin Timur haksız mı? 

Kimin haklı olduğunu söz belirler sanırsın, oysa hak çoğu zaman güç ile dağıtılır. Size bu satırları gazeteci arkadaşım Timur Soykan hakkındaki mahkeme kararını beklerken yazıyorum. 

Devamını Oku
07.07.2025