Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Erivan’da ‘kadife devrim’
Sancılı bir tarihi paylaştığımız komşu Ermenistan yine huzursuz. Görünüşte Türkiye’nin tersi istikamet tutturup başkanlık sisteminden parlamenter sisteme dönen Erivan, liderlik tartışması eşliğinde, rivayet o ki ‘kadife devrim’in eşiğinde.
İlki 1990’ların başında, Ter Petrosyan dönemi olmak üzere, defalarca gazeteci olarak gittiğim Ermenistan’ı benim gibi yakından izlemeye çalışanlar için hayli ‘zorlama’ görünen bu öngörü gerçekleşir mi, bilmem. Ama detaylar ve Güney Kafkasya’ya bakmak; ‘Doğu-Batı sıkışıklığı’ ikilemi üzerinden şekillenen politik algılar için iyi tartışma zemini sunuyor.
***
Bu hafta Erivan’da gündemi liberal muhalefetin şiddetli sokak gösterileri belirledi. Anayasadaki değişiklikle parlamenter sistemin önü açılmış, cumhurbaşkanlığı sadece bir kereliğine yedi yıllığına seçilecek sembolik bir makama dönüşmüştü.
İki dönemden 10 sene başkanlık yapmış Serj Sarkisyan daha önceki sözünün aksine parlamentoda çoğunluğu oluşturan iktidardaki Cumhuriyetçi Partisi tarafından aday gösterildi; ortak Taşnaksütyun tarafından desteklendi. Başbakanlığı 17’ye karşı 76 oyla onaylandı. Yasal sıkıntı yok. Ancak ‘şapka değiştirdiği’ haklı eleştirileriyle karşılaştı. Zira liberal demokrasinin ‘lider değişikliği’ şartını çiğnedi. Görevi son derece popüler Karan Karapetyan’a bırakarak bu ‘şekil şarttan’ sıyrılabilecekken, bu tavrı soru işaretleri yarattı.
Ve liberal Yelq (Çözüm) İttifakı’nın lideri Nikol Paşinyan’a gün doğdu. “Kadife devrim başladı” buyuran Paşinyan, gençlerle otobüslerin altına yatma, metro kapılarını tutturma gibi sivil itaatsizlik eylemleri eşliğinde parlamentoya yürümeye çalıştı. Engellendi. Devlet radyosunu ele geçirme girişimi savuşturuldu. Ermeni siyasi kültürüne içkin protesto geleneği ile polisin itidalli tavrı, şiddetin ve gözaltıların sınırlı olmasını sağladı.
***
Sarkisyan’ın savunusu ‘ülke liderliğinin şu dönemde güvenliği sağlamak için en azami düzeyde sorumluluk sergilemesi gerektiği’. Ancak açık ve çoğulcu Ermeni toplumunda ‘değişim talebi’ aşikâr. Erivan’la sınırlı kalan muhalefetin kitleselleşememesi ve dağınıklığı eşliğinde Paşinyan’ın ‘kadife devrimi’ ne kadar sırtlayacağı meçhul.
Ermenistan hem Rusya hem ABD ile özel ilişkileri olan, Güney Kafkasya’da Azerbaycan ve Gürcistan’la birlikte hassas dengeler üzerinde oturan bir ülke. Sarkisyan da dengeleri gözeten isim olmaya çalıştı.
***
Ermenistan Sovyetler’den kalma enerji altyapısı ve ekonomisiyle Moskova ile kopmaz bağlara sahip. Kollektif Güvenlik Anlaşması Örgütü’nün parçası olarak iki Rus üssüne ev sahipliği yapıyor. Sıkı ortağı ve komşusu İran’la savunma işbirliği var. 2015’te ise Hillary Clinton’ın “Moskova Sovyetler’i yeniden kuruyor” çığlıklarına yol açan Avrasya Ekonomik Birliği’ne (AEB) katıldı. Henüz sonuçlarını görmek için erken. Dağlık Karabağ’da Azerbaycan’la barış için ‘Lavrov planı’ diye anılan girişim ise sorunu AEB çatısında çözmek umutları için önemli.
***
Karşıt dengeyi ABD, Fransa ile birlikte sahip olduğu diaspora ve 1990’ların başından itibaren şirketleri ve STK’lerle ülkeye yerleşerek tesise çalışıyor. 2015 yazında ‘Elektrik Ermenistan’ vakasında sivil huzursuzluğu 17’lik zamlara sebep olarak tetikleyen bir Amerikan şirketiydi. Sivil aktivizm bunun yerine Rusya ile bağlantılı enerji ağını hedef almıştı. Çoğu Ermeni kökenli 20 bin Suriyeli sığınmacıya kapılarını açmış ülke, geçen yaz da Lübnan asıllı bir mafyozi karakterin karakol işgaliyle adeta bir hibrit savaşın sahnesi oldu.
***
NATO’nun Afganistan ve Kosova’daki barış misyonlarının hevesli katılımcısı olan Ermenistan, geçen kasımda AB ile Kapsamlı ve Geliştirilmiş Ortaklık Anlaşması’nı imzaladı ama akıbeti meçhul.
Bu koşullarda liberal muhalefet ‘kadife devrim’ ile AB yolunu öneriyor. Kimilerine ironik gelecek ama muhaliflerin Dağlık Karabağ’da tutumu ise savaşı körükleyecek türden bir milliyetçilik.
Velhasıl, ‘küreselleşmecilik-Avrasyacılık’ diye başlıklanan Doğu-Batı jeopolitik denklemi, bu küçük ülkenin önüne de pişirilip konuluyor. Evvela Güney Kafkasya’da yeni bir kaostan kim faydalanır, kim nasıl etkilenir diye sorarak başlamalı.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Emekliye iyi haber yok!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- 'Kayyuma değil, halka bütçe'
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- Ankaralı Turgut hayatını kaybetti!
- İkinci elde 'Suriyeli' hareketliliği