Levent Yücelman

Kafa Karıştır, Kazan

03 Mart 2019 Pazar
Anadolu Efes ritmin ve galibiyetin ibresini son 5 dakikada çevirip, Fenerbahçe'ye karşı 60'lı sayılarda kaldığı bir maçı ilk kez kazandı.
 
Peki neydi Anadolu Efes'e son 5 dakikada maçı kazandıracak hamle? Aslında bunu çok net bir hamle olarak da açıklayamayabiliriz. Çünkü maçın elden gittiğini gören Anadolu Efes, normal oyun düzeninde değil kazanmak ortak olması bile çok zor gözüküyordu. Bu aşamada Anadolu Efes coach'u Ergin Ataman 4 faullü Dunston'ı sahada tutup, Sertaç'ı da oyuna alarak Moerman ile birlikte 3 uzunlu bir alan savunmasına döndü. Belki de bu Ataman'ın işe yarayacağına emin olduğu bir hamle değildi. Ancak yine de sanırız "Denemekte fayda var" diye düşündü. Çünkü oyunun ritmi tamamen Fenerbahçe BEKO lehineydi ve de oyunu Sarı-Lacivertliler şekillendiriyordu. Maç boyunca düşük yüzdeyle de hücum eden Anadolu Efes, kazanması için, rakiplerinin kusursuz işleyen hücum düzenine bir çomak sokması gerekiyordu ki işte bu üç uzunlu alan savunması da bu işe yaradı. Boyalı alan ve çevresi Anadolu Efes hakimiyetine geçti. Yani tam anlamıyla kafa karıştırdılar diyebiliriz. Tamamen sorunsuz ilerleyen Fenerbahçe BEKO hücum düzeni, bu karşı şok hamle ile çembere bakamaz ve top kaybeden bir duruma geldi. Hatta Fenerbahçe öyle bocaladı ki 10 saniye kala kazanma hamlesindeki topu bile yaşadığı bu şok nedeniyle kullanamadı. Anadolu Efes bu şok savunma hamlesinin yanında hücumda da içeriyi kullanarak istediğini aldı. 
 
Anadolu Efes kötü oynadığı bir maçı son 5 dakikadaki sıradışı, kafa karıştırıcı hamlesi ile kazandı. Bu yıl Fenerbahçe'ye karşı kaybettiği maçlarda hep 80 sayının altında kalan Anadolu Efes, bu kez savunarak kazandı diyebiliriz. Ancak kazanmasına rağmen, rakipleri karşısında ribauntarda 33'e 20 ezilmelerine, Fenerbahçe'ye 12 hücum ribaundu vermelerine, % 36 (8/22) üç sayı isabetlerini de gözardı etmemeleri gerekir.
 
Normal şartlarda, Anadolu Efes'in tüm savunma hamlelerine karşı hücum planları olan Fenerbahçe BEKO için, üç uzunlu alan savunmasına bu derece üretmekte zorlanmasına ancak "Çalışmadıkları yerden geldi" diyebiliriz. Demek ki iki takım defalarca oynasa da halen coahch'ların çantalarından çıkaracakları hamleler var. Tıpkı Obradovic'in Türkiye Kupası Finalinde iki uzunundan yoksun olmasına rağmen bu handikapı avantajı çevirip kupayı kazanması gibi. Hafta içerisinde Fenerbahçe'nin çok rahat oynayarak aldığı 83-66'lık galibiyetin, bu maçta da 35 dakika oyunu domine etmelerinin, son bölümde de kendi oyunlarını oynayarak 10 sayı farkı bulmalarının motivasyonlarını olumsuz yönde etkilediğini söyleyebiliriz. Bu maç özelinde kaybedeceği bir şey kalmayan Anadolu Efes'in şok alan savunması hamlesinde gözüne fark ışığı tutulmuş tavşan gibi kalmaları, bundan sonrası için kendilerini sorgulamalarını da beraberinde getiriyor. Özellikle 17 top kaybı yapmaları kendi standartlarının çok çok üzerindeydi. Belki de rakiplerini ayakta ve oyunda tutan da bu top kayıplarıydı. Rakiplerinden pek çok istatiksel veride daha üstün olmaları "iyi" olduklarını işaret edebilir ancak bu şartlara rağmen böyle bir maçın ellerinden kolayca kayıp gitmesi " mükemmel" olmadıklarını da kendilerine gösterdi. 
 
Bu anlamda hem kazanan Anadolu Efes'in hem de günün kaybedeni Fenerbahçe BEKO'nun sadece bu 40 dakikadan çıkaracağı çok önemli dersler var. Buradan alınacak dersler sonraki haftalarda işlerine çok yarayacak. Bu yıl iki takım ligde ve hatta belki de Euroleague'de yine karşı karşıya gelecekler. Şimdi Ataman'ın cebinde, bir başka maçta da kullanabileceği üç uzunlu bir alan savunması hamlesi var. Bakalım bir sonraki randevuda Obradovic 'in cebinden panzehir olarak ne çıkacak?


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

5 dakika! 17 Haziran 2019

Günün Köşe Yazıları