Mehmet Ali Güller

İsrail ve terör

17 Mayıs 2021 Pazartesi

İsrail’in son Doğu Kudüs saldırısı, elbette taktik düzeyde hükümet kuramayan Netanyahu’nun siyasi pozisyonunu güçlendirme hamlesi olabilir ama stratejik düzeyde bu saldırı, İsrail’in 70 yıldır sürekli yaptığı işgali genişletme saldırısından başka bir şey değildir.

İsrail, ABD’nin uluslararası medya gücünün desteğiyle, bu son saldırıda da aynı yalan propagandayı yineliyor: İsrail devleti, halkını “terörist saldırılardan” korumak için “meşru müdafaa” yapıyormuş!

ABD VE İSRAİL: İKİ TERÖRİST DEVLET

İşgale karşı direnen Filistinli örgütleri dün de bugün de terörist ilan etmek, İsrail’in kendi terörizmini örtme çabasıdır. Dahası, ABD ile birlikte İsrail, günümüzün terörist devletleridir.

Emperyalist ABD, Ortadoğu’da Irak’ı işgal edip milyonları katletti; çocuklar dahil sivilleri bombaladı. Suriye’de hava saldırılarıyla sivilleri katletti, katlediyor. Terör örgütlerine silah verdi, veriyor. “Kullanışlı düşmanı” IŞİD ile bölgede “dolaylı terör” faaliyeti yürüttü. Libya’ya saldırdı, bu ülkenin devlet başkanını “kullanışlı teröristlerine” linç ettirdi.

Bunlar “savaş” değildi, emperyalist işgaldi, emperyalist saldırıydı, terörizmdi.

Kaldı ki ABD daha geçen yıl İran’ın resmi görevlisi Kasım Süleymani’yi suikast düzenleyerek öldürmüştü. Bundan âlâ terör faaliyeti mi olur!

SİYONİST TERÖR ÖRGÜTLERİ

Topraklarını savunan Filistinliler terörist ama işgalci İsrail “meşru müdafaa” yapıyor, öyle mi! Geçiniz. Bu ülke, terör örgütlerinin faaliyetleriyle, terör estire estire kuruldu. O Siyonist terör örgütlerinin birleşmesiyle de devletleşti. Kısaca anlatalım:

İlk Siyonist terör örgütü Haganah’tır, “savunma” demektir, 1920’de “sendika” olarak kuruldu. Ancak 1936’dan itibaren “askeri örgüt” oluşturdu. Diğer örgütlerle birlikte 1948’de İsrail’in resmi ordusuna dönüştü. David Ben Gurion, İzak Rabin, Ariel Şaron gibi İsrail yöneticileri Haganahçıydı.

Haganah’ın Kudüs komutanı Avraham Tehomi, 1931’de ayrılıp kendi örgütünü kurdu: Irgun. 1943’te Irgun’un liderliğine, daha sonra İsrail başbakanı olacak Menahem Begin getirildi. Irgun da Haganah gibi İsrail’in resmi ordusuna dönüştü.

Stern, 1940’ta Abraham Stern tarafından kuruldu. İsrail başbakanlığı yapacak olan İzak Şamir, bu örgütün önemli liderlerindendi. Bu örgüt de diğerleri gibi İsrail’in resmi ordusuna dönüştü.

Bu üç örgüt dışında Şatiron, Lohmei gibi daha küçük ölçekli başka Siyonist terör örgütleri de vardı ve hepsi İsrail’in resmi ordusuna dönüştü.

YAHUDİ ÖRGÜTLERİN TERÖRÜ

Bu örgütler, 1 Ekim 1945’te işbirliği kararı aldılar ve “kaçak Yahudi göçlerini önlemekle görevli” İngiliz askerlerine karşı bazen birlikte bazen tek tek terör saldırıları düzenlediler:

Örneğin 31 Ekim -1 Kasım 1945 gecesi Filistin’deki demiryolu ağının 153 noktasını bombaladılar; 27 Aralık 1945’te 10 polisi öldürdüler; 20 Şubat 1946’da Hayfa radar istasyonunu havaya uçurdular, 25 Nisan 1946’da 7 İngiliz askerini öldürdüler; 18 Haziran 1946’da 6 İngiliz subayını kaçırdılar.

Örneğin Menahem Begin komutasındaki Irgun, 22 Temmuz 1946’da İngiliz subayların kaldığı Kral Davud Oteli’ni bombaladı, 92 kişiyi öldürdü.

Bu örgütler, aynı süreçte Filistinlilere terör saldırıları da düzenlemeye başlamışlardı. Çapları gittikçe büyüyen bu terör saldırılarından biri, örneğin Irgun ve Stern’in birlikte 9 Nisan 1948’de Deir Yasin’e saldırıp 254 Filistinliyi katletmesiydi.

Uzatmayalım: Yahudi örgütlerinin bu terör eylemlerinin ayrıntıları için özellikle Hüsnü Mahalli’nin Filistin Benimdir (Kırmızı Kedi) ve Fahir Armaoğlu’nun Filistin Meselesi ve Arap-İsrail Savaşları (Kronik) isimli kitaplarını incelemenizi öneririm.

PANZEHİR: ANTİEMPERYALİZM

Sonuç olarak, İsrail’in terörist Filistinlilere karşı “meşru müdafaa” yaptığı, bir büyük yalandır. İsrail’in kendisi terör örgütlerinin üzerine inşa olmuş bir terör devletidir; 73 yıldır da terör estirmektedir.

İsrail’in bu saldırganlığı birincisi ve en başta emperyalist ABD’den, ikincisi kimi Arap ülkelerinin ihanetlerinden, üçüncüsü ABD’nin Irak’ı işgali, Libya ve Suriye’ye saldırısı ve İran’ı hedef almasının yarattığı koşullardan cesaret bulmaktadır.

Dolayısıyla terörün panzehri de antiemperyalist mücadeledir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları