Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a danışman kozu
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Washington ve Londra ziyaretleri, “bilim ve teknoloji” görüntülü bir seçim kampanyasıydı. Şimdi “İkinci Yüzyıla Çağrı” ile duyurduğu ekip de fiilen ABD merkezli bir ekonomi-politiğin ekibidir.
Şöyle de söyleyebiliriz: Doğrudan bir ABD vatandaşının da yer aldığı böylesi bir ekibin kurulması, Batı’dan borç alabilmeyi kolaylaştırabilmek içindir.
Açalım:
NEOLİBERAL PROGRAM
Açıklanan ekonomi-politika, kimi doğrulara değiniyor görünse de özü itibarıyla neoliberal bir programdır ve iki temel özelliği vardır:
Birincisi, emekten yana değil sermayeden yanadır.
İkincisi, borçlanma esaslıdır.
Kılıçdaroğlu, Washington ve Londra ziyaretlerinde görüştüğü kişilerin 5.5 trilyon dolar büyüklüğünde fon yönettiğini, bu sermaye gruplarından ilk üç yılda Türkiye’ye 100 milyar dolar yatırım getireceğini söyledi, “Dönüşüm için parayı buldum” dedi.
Yabancı sermayeden yatırımcı çekmek, mevcut iktidarın da ekonomi-politiğinin merkezinde zaten. Şu farkla: Kılıçdaroğlu, “İkinci Yüzyıla Çağrı” konuşmasında, Washington ve Londra’da görüştüğü sermaye gruplarının “tefeci, kara paracı, baron ve şaibeli” olmadığını savundu! Amerikalı Thorstein Veblen’in mali sermayeye “kapitalizmin uru, asalak sınıf” demesinin üzerinden yüz yıl geçmiş olduğu halde!
Yabancı sermayeden-fon gruplarından gelecek yatırım, hele de şu koşullarda, yeni borçlanmadan başka bir şey değildir, çünkü yatırımın ağırlıklı yapılacağı adres tahvil ve borsadır. Bu da yarım trilyon dolara ulaşan mevcut borçluluğumuzu, daha da artıracaktır.
Özetle “İkinci Yüzyıla Çağrı”da açıklanan ekonomi-politik program “bağımsızlıkçı, kamucu ve eşitlikçi” değildir. Bu üç ölçüte uymayan ekonomi programının da halka, emekçiye, yoksula yararı yoktur.
MCKINSEY ELEŞTİRİSİ BOŞA DÜŞTÜ
O zaman da söylemiştik: ABD karşıtlığının bu kadar yüksek olduğu koşullarda Kılıçdaroğlu’nun Washington ve Londra ziyaretleriyle seçim kampanyası yapması, büyük yanlıştır. Kılıçdaroğlu şimdi o yanlışı, içinde Jeremy Rifkin isimli ABD vatandaşının da yer aldığı bir iktisatçı danışmanlar ekibi kurarak derinleştiriyor.
Kılıçdaroğlu bu hatasıyla, birincisi Erdoğan’ın eline “İthal ekonomi komiseri getiriyorlar” deme kozu vermiş oldu, ikincisi de iktidarın ABD’li McKinsey grubuyla danışmanlık ilişkisine yaptığı doğru ve haklı eleştiriyi boşa düşürmüş oldu.
Dolayısıyla asıl incelenmesi gereken, ana muhalefet partisinin, üstelik şartlar bu kadar lehineyken nasıl bu kadar açık hataya ve yanlışa düşebildiğidir!
DERVİŞ-BABACAN-ALBAYRAK ÇİZGİSİNİN DEVAMI
İşin asıl vahim yanı da şudur: CHP’nin ABD merkezli iktisatçılarla birlikte açıkladığı program, özü itibarıyla mevcut ekonomi-politikadan kopuş değil, onun sözüm ona iyileştirilmiş devamıdır. Hatta toplam bir değerlendirme yaparak şöyle de söyleyebiliriz: Aktörlerin adı değişse bile, neoliberal ekonominin ruhu bakımından, 2001’den beri birbirini izleyen ve bütünleyen programlar vardır.
2001’de Kemal Derviş’in inşa ettiği program özü itibarıyla önce Ali Babacan, ardından da Berat Albayrak takımı tarafından sürdürüldü; Türkiye yarım trilyon dolara yakın borçlandırıldı. CHP açıkladığı programla ve uygulayıcı ekiple bu çizgiden kopuşu değil, sürdürücülüğü ilan etmiş oldu.
Özetle finans kapitalin komiseri Kemal Derviş ile ekolojik kapitalizmi savunun Jeremy Rifkin arasında Ali Babacan, Berat Albayrak ve Nureddin Nebati vardır ve farklı renklerde görülseler de emek-sermaye ilişkisi bakımından hepsi aynı yerdedir.
Oysa CHP kamuculuk ağırlıklı bir üreten ekonomi inşa etmek istese Türkiye’nin bu programı hazırlayacak ve uygulayacak Bilsay Kuruç’tan Hayri Kozanoğlu’na uzanan büyük bir birikimi olduğunu görecektir.
Sonuç olarak diyebiliriz ki CHP’nin ABD’li danışmanı, seçim kaybetme korkusu yaşayan Erdoğan’a bir parça umut oldu!
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- Edirne'de korkunç kaza