CHP’de Hedef İktidar mı yüzde 30’u Aşmak mı?
Murat Sabuncu
Son Köşe Yazıları

CHP’de Hedef İktidar mı yüzde 30’u Aşmak mı?

28.11.2014 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Normal zamanında yani nisana çekilmez de 7 Haziran’da yapılırsa seçimlere 6 ay var. Seçime kısa bir süre kala ana muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibiyle yemeğe giderken Türkiye’nin önemli araştırma kuruluşlarından birinin üst düzey yöneticisini aradım. Anketlerdeki son durumu sordum: CHP yüzde 26-27’de, AKP yüzde 47-48’de gözüküyor, yani CHP eğer iktidar hedefliyorsa yüzde 14-16 arasında bir oya ihtiyacı var. Peki önceki akşam dinlediklerimden ve izlenimlerimden bakarak bu mümkün mü diye soracak olursanız vereceğim en nezaketli yanıt ‘zor’ olur.

Nedenlerine gelince. Bunu Kılıçdaroğlu’nun cümlelerinden bir kısmını da analiz ederek açıklamak
istiyorum.

Kemal Bey; Kürt barışı ve Dersim gibi “yakıcı” konularda ya “Biz daha önce söylemiştik” ya da “Eğer bu konuda konuşursak gündem değişir Ak Sarayyolsuzluklar geri planda kalır” diyor. Kendisiyle yaptığımız görüşmede bunu bir adım daha ileri götürüyor: “AKP’nin şöyle bir taktiği var: Kendi yapacaklarını önce bize söyletmek istiyor. Bu tuzağa düşmek istemiyoruz.”

Başka bir parti CHP’yi “tuzağa düşürecek” düşüncesiyle tam da Türkiye barışı, yüzleşmeyi konuşurken bir adım geride durmak. Bu CHP’ye oy getirir mi? Evet CHP’nin Kürt barışı için 17 maddelik planı var, Dersim’e isminin iadesi için çaba da sarf edilmiş ama bu iki konu, altı yeterince çizilmediği, vurgulanmadığı için toplum tarafından iyi algılanmamışsa bunun sorumlusu halk mı, parti mi?

Kemal Bey diyor ki; “Siyaseti Türkiye’de etnik kimlik üzerine, yaşam tarzı, inanç üzerine kurgularsanız kişiyi ikna etmek veya kazanmak çok zordur.”

“Kimlik siyasetini” reddediyor yani. Haklı bir duruş. Ancak bunu yaparken özgürlük, adalet, geçmiş acılarla yüzleşme gibi ülkedeki pek çok kimlik ya da grubun sorunlarında da aktif bir tavır alamıyor. Konuştuklarından çok konuşmadıkları ya da dengeleri gözeterek konuşmadıklarının merak edildiği bir parti ve lider.

Önümüzdeki seçimlerde olası ittifak arayışları tartışıldığı için HDP ile ittifak olasılığını soruyorum. Öyle kelimelerle tarif ediyor ki HDP’yi, böyle bir ihtimalin neredeyse imkânsız olduğunu anlıyorum.

Kılıçdaroğlu, önümüzdeki seçimlerde Doğu’daki oylarını artıracağına inanıyor. Henüz “nasıl”ın cevabını veremiyor ama bir tespiti var: “O kitleyi yanınıza almanız o kadar kolay değil. Ancak belli bir zaman geçecek. Bir de tabii güven ilişkilerinde de bir zedelenme var aslında. O zedelenmenin de tamir edilmesi lazım. Geçmişteki söylemlerin tamir edilmesi lazım.”

Kılıçdaroğlu bu cümlelerinde geçmiş döneme yani partinin bir önceki genel başkanı Deniz Baykal’a, adını anmadan bir gönderme yapıyor. Kemal Kılıçdaroğlu kendilerinin değil AKP ile HDP’nin seçim ittifakı olasılığını daha yüksek görüyor: “Asıl kamuoyunun düşünmesi gereken konulardan biri bu. AKP ile anayasal düzeni değiştirmek için işbirliği yapabilirler.”

CHP için kritik başka bir gündem, seçimde 9 milyon 800 bin kişiyle en çok seçmenin olduğu il İstanbul. Muhtemelen aralık ayı ortasında il başkanlığına Murat Karayalçın gelecek. Karayalçın tecrübeli bir politikacı. Ancak hem Ankaralı oluşunun, hem geçmişte üstlendiği başbakan yardımcılığı gibi görevlerle, yaşının (1943 doğumlu) il başkanlığına uygun olup olmadığı tartışmalarını hatırlatıyorum. Bana katılmıyor:

“Murat Bey parti genel başkanlığı, dışişleri bakanlığı gibi görevler yaptı. Yani hayatın her alanında var olmuş bir isim. Dolayısıyla iyi bir ekiple İstanbul’u ayağa kaldırabiliriz. Doğu’ya da yakınlığı var SHP başkanlığından. Karadenizli aynı zamanda. Baktığınız zaman pek çok şey oturuyor.”

Uzun bir yemek. Mesleğim icabı uzun bir süredir dikkatle izlediğim parti. Önceki akşam itibarıyla görebildiğim; eğer önümüzdeki günlerde halkın önüne kuvvetli bir seçim bildirgesi ile çıkmazlarsa, işsizlikten iç barışa ülkenin sıcak gündemi ile ilgili daha net ifadelerle çözüm önerilerini getirmezlerse genel seçim sonrası CHP’de yeniden kurultay konuşulmaya başlanır.

İzlenimlerimi aktarırken ilk seçimde iktidar olasılığı ile başladım. Kılıçdaroğlu ile sohbette değil ama CHP koridorlarında “ilk hedef” olarak konuşulan kulis ile noktalıyorum:

“Genel seçimde CHP için gerçekçi hedef, yüzde 30 oranını aşmaktır. İktidar yolunda psikolojik çıta, oyların 4-5 puan artmasıyla aşılabilir...”

Yazarın Son Yazıları

Bu Babalar Günü’nde hediyeyi sen verdin

Bu Babalar Günü’nde hediyeyi sen verdin

Devamını Oku
19.06.2017
Cizre’de tuhaf şeyler oluyor

Cizre’de tuhaf şeyler oluyor

Devamını Oku
10.08.2016
CHP’liler ilk gece sokaktaydı

‘Darbe girişimi 17-25 Aralık’ı örtmek için gerekçe olamaz’ diyen Kılıçdaroğlu, ‘tek adamlığın Türkiye için felaket olacağını’ belirtti.

Devamını Oku
30.07.2016
Erdoğan topluma ‘baldıran zehiri’ içirdi

Erdoğan topluma ‘baldıran zehiri’ içirdi

Devamını Oku
01.07.2016
Türkiye demokrasi çıpasını kaybetti

Türkiye demokrasi çıpasını kaybetti

Devamını Oku
25.06.2016
Erdoğan’a kırmızı kart

Bharara’nın Washington’dan yeşil ışık alarak Erdoğan ismini dilekçeye kolayca koyduğu anlaşılıyor. Amerikan Özel Kuvvetleri’nin Rakka’da YPG armasıyla savaşması ABD için yeni müttefikin Kürtler olduğunu gösteriyor.

Devamını Oku
27.05.2016
Ülkücülerin ‘devletle’ imtihanı

Ülkücülerin ‘devletle’ imtihanı

Devamını Oku
16.05.2016
Savaşa, ölüme, acıya duyarsızlaşıyoruz

Savaşa, ölüme, acıya duyarsızlaşıyoruz

Devamını Oku
14.05.2016
Dost modern darbe

Dost modern darbe

Devamını Oku
06.05.2016
Başkanlık ve erken seçimin yolu açıldı

Başkanlık ve erken seçimin yolu açıldı

Devamını Oku
05.05.2016
EXPO açılışı kutlanabilir, 23 Nisan kutlanamaz

EXPO açılışı kutlanabilir, 23 Nisan kutlanamaz

Devamını Oku
24.04.2016
Erdoğan'ın Gazze ayıbı

Erdoğan'ın Gazze ayıbı

Devamını Oku
20.04.2016
HDP’li vekillerin dokunulmazlığı fiilen kalkmış durumda

HDP’li vekillerin dokunulmazlığı fiilen kalkmış durumda

Devamını Oku
23.03.2016
Kürtler barışa çağırıyor, duyuyor musunuz?

Kürtler barışa çağırıyor, duyuyor musunuz?

Devamını Oku
22.03.2016
Diyarbakır’da göremediğim gökkuşağı

Diyarbakır’da göremediğim gökkuşağı

Devamını Oku
21.03.2016
'Dubleks' vicdansızlık

Tecridin ne anlama geldiğini bilmeyen kafa... “Yalnızlaştırmanın”, “insansızlaştırmanın”... Oturmuş ders vermeye kalkıyor. Hem de Can Dündar’a... 2000 yılında “Hayata Dönüş Operasyonu” diye bilinen katliamın öncesinde Can, bir grup aydınla birlikte Bayrampaşa Cezaevi’nde açlık grevlerini önlemek için çaba harcıyordu.

Devamını Oku
23.02.2016
Bir üvey evlat Tarlabaşı

Yıkık ya da yıkılmaya yüz tutmuş binalarda sürdürülmeye çalışılan hayatlar... Sağırlar ülkesi Türkiye’de bir üvey evlat Tarlabaşı...

Devamını Oku
19.02.2016
Erdoğan ‘kükrüyor’ Türkiye zora giriyor

Erdoğan ‘kükrüyor’ Türkiye zora giriyor

Devamını Oku
08.02.2016
Can Dündar imzalı iddianame!

Can Dündar imzalı iddianame!

Devamını Oku
28.01.2016
Vehbi Bey’den Mustafa’ya 60 ihtilalinden Gezi’ye...

Vehbi Bey’den Mustafa’ya 60 ihtilalinden Gezi’ye...

Devamını Oku
22.01.2016
Davutoğlu masaya dönmek istiyor

“Barış İsteyenler Grubu”nun Davutoğlu ile toplantısına katılan bir isim, Başbakan’ın “çözüme odaklanmada” istekli olduğunu belirtti.

Devamını Oku
08.01.2016
Paşa da olsan aşk küçültmez

Galibiyet umudu büyük yenilgilerle sonuçlanan bir asker Enver Paşa. 27 yaşında 1908’de hürriyet kahramanı, 14 yıl sonra Pamir Dağı eteklerinde bir kurşunla sonlanmış bir hayat. Kaybedilen savaşlar, muhaliflere yaşatılan acılar ve aşk. Deli gibi âşık olduğu, karşısında diz çöktüğü kadın Naciye Sultan. Enver Paşa’nın a.b.c’si...

Devamını Oku
12.12.2015
Kıdemli bir görüşmecinin Silivri notları...

Kıdemli bir görüşmecinin Silivri notları...

Devamını Oku
09.12.2015
Bizi hep öldürdüler

Bizi hep öldürdüler

Devamını Oku
29.11.2015
Savaş kabinesi

Savaş kabinesi

Devamını Oku
25.11.2015
Her şey ‘bacılar ayrıştığında’ başladı

Her şey ‘bacılar ayrıştığında’ başladı

Devamını Oku
12.11.2015
"Erdoğan’ın rol modeli Putin’di"

“Dünyayı karıştıran adam” Soros, üç günlük bir ziyaret için Türkiye’deydi. Soros, “Bir süre önce Türkiye-Rusya ilişkileri çok yakındı. Erdoğan, Putin’i rol modeli olarak kabul ediyordu. Bu ilişkiyi Rusya’nın Suriye’ye müdahalesi bozdu” dedi.

Devamını Oku
09.11.2015
Penguen geri döndü

Penguen geri döndü

Devamını Oku
28.10.2015
Seçim değil, yas havası

Her ilde partililerle de işadamlarıyla da buluştum. Acılar, endişeler döküldü kelimelere. Buralarda seçim değil yas havası var. Ölümler hem bölgedeki hem Ankara’daki, yasaklar, çatışmalar... Seçimlerden çok bu olaylar insanların gündeminde. Çoğunluk, seçim sonrası ile ilgili de umutsuz...

Devamını Oku
23.10.2015
‘Başbakan yardımcısı medya patronlarını tehdit etti’

‘Başbakan yardımcısı medya patronlarını tehdit etti’

Devamını Oku
21.10.2015
Digiturk sansürcüsü TMSF çıktı

yedi televizyon kanalını yargı kararı olmadan sansürleyen Digiturk’ün Katarlı beIN Media Group’a devredilmediği ve TMSF’nin kontrolünde olduğu öğrenildi. TMSF’nin platformu ne zaman ve hangi fiyata satacağı ise hâlâ sır.

Devamını Oku
16.10.2015
AKP artık popülist bir partidir

AKP artık popülist bir partidir

Devamını Oku
05.10.2015
MHP; AKP ile yan yana olmayı hayal edebildi

MHP; AKP ile yan yana olmayı hayal edebildi

Devamını Oku
04.10.2015
Böldürtmeyeceğiz, öldürtmeyeceğiz

Böldürtmeyeceğiz, öldürtmeyeceğiz

Devamını Oku
03.10.2015
Gezi’yi hatırlayıp, Cizre’yi unutmak

Gezi’yi hatırlayıp, Cizre’yi unutmak

Devamını Oku
01.10.2015
Milli kavga

Milli kavga

Devamını Oku
22.09.2015
3 merkezden Boydak operasyonu

3 merkezden Boydak operasyonu

Devamını Oku
17.09.2015
Ekonomide ‘milli’ endişe

AKP’de sadece Erdoğan’ın yakınındaki birkaç kişinin kafasında olduğu öğrenilen yeni ‘milli ekonomi modeli’ kavramına iş dünyasından gelen ilk tepki ‘demode’ oldu. Bürokrasi de iktidar müdahalesi artacağı için endişeli.

Devamını Oku
14.09.2015
Ekonomi damada emanet

Ekonomide iki ciddi isim Ali Babacan ve Mehmet Şimşek artık AKP’nin yönetiminde değiller. Onun yerine “Yiğit Bulut” ile ekonomi çözümlemelerinde uyuşan bir kafa yapısıyla damat Berat Albayrak var.

Devamını Oku
13.09.2015
Darbe: Bir MİT güzellemesi

Adı “Darbe”... Bu bir “film”... 7 Şubat krizini merkez alan bir önceki KOZ filminin amatörlüğünde değil karşımızdaki. Oyunculuklardan metne “ikna edici”. Aslında MİT merkezli “halkla ilişkiler” çalışması ya da “bir dönemin MİT ağzından belgeseli” diyebileceğimiz görsel propaganda.

Devamını Oku
31.07.2015