Kara düzen
Nilgün Cerrahoğlu
Son Köşe Yazıları

Kara düzen

03.08.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

II. Trump badiresine karşı Başkanlık yarışına girmek cüretini gösteren Demokrat Parti adayı Kamala Harris ilk kez konuştu ve “itiraf etmeleyim ki, demokrasimizin bu şekilde havlu atacağını öngöremedim” dedi.

ABD demokrasisinin öngörülemeyen bir büyük “kapitülasyon” içinde olduğuna dikkat çeken Joe Biden’ın eski Başkan yardımcısı, önümüzdeki Kaliforniya valiliği seçimleri dahil, bundan böyle hiçbir seçime girmeyeceğini beyan etti.

Kararını, “ABD’nin bozuk düzenine artık dahil olmak istemiyorum!” diyerek gerekçelendirdi.

Sistemin en üst kademelerinde bulunan simge bir isimden, bu derece damardan bir “demokrasinin iflası” beyanının gelmesi, söyleşiyi yapan sunucu Stephen Colbert’i bile şaşırttı ve sunucunun “bu söyledikleriniz aslında kan dondurucu” yanıtına yol açtı.

“Nasıl bunca derin bir ümitsizlik tepkisi gösterirsiniz?” refleksi veren muhalif Colbert’in programının gerçekte Trump’ın isteğiyle yakın zamanda bitirilmiş olması, ayrı bir ironiydi.

ABD de hiç düşünülmeyecek şeyler oluyor.

“Olup biten hiçbir şeye şaşırmama” evresine girdiğimizin farkındayım. Ancak gene de, gözler önünde gitgide yozlaşan ve irtifa kaybeden bir bozuk düzen -Özel’in ifadesiyle “kara düzen”-içinde yaşıyoruz.

ABD Başkanı’nın kafasına göre ayar verdiği-ekonomik rasyonelden yoksun-tarifeler, dünya ekonomilerini sarsıyor. Borsalar inip, inip çıkıyor. Trump’ın “Bir günde bitiririm” dediği Ukrayna savaşı sarpa sararken, Putin’le yepyeni bir “nükleer” restleşmesi açılıyor. Gazze trajedisi derinleşiyor. David Grossman, Gideon Levi gibi İsrail’in tanınmış yazarlarının dahi inkar edemediği bir “soykırım gerçeği” yaşanıyor.

DÜŞLER BEYAZLAR AMERİKASI

Göz önünde tüm bunlar yaşanırken, “şok... şok... şok” ABD içinde olanları kaçırıyor olabilirsiniz.

Başta tabii Epstein skandalı var.

“Sübyancı siyasetçiler ve milyarderleri içeren belgeler” şeklinde özetlenebilecek skandalda, Epstein’le uzun yıllar yakın ilişkiler sürdürmesi hasebiyle baş şüphelilerden birisi Trump’ın bizzat kendisi.

Trump’ın Epstein’le yakınlığını kanıtlayan çok sayıda fotoğraf ve video zaten mevcut. Ancak “ünlülere reşit olmayan kızları pazarlamak” gerekçesiyle 2010’larda tutuklanan ve de Trump’ın ilk döneminde hapiste şaibeli biçimde ölü bulunan Epstein’ın “müşteri listesinde” Trump’ın adı fiilen var mı yok mu?

Konu bu. Mevzu bunun etrafında dönüyor.

Trump kuşkuları dağıtmak için yanıt vermek yerine, gündem değiştirmek amacıyla ABD’nin ilk siyahi başkanı Obama’yı- kel alaka- hedefe oturtuyor. Ve sosyal medyası “Truth Social” üzerinden yayınladığı bir yapay zeka videosuyla “tutuklatıyor.”

Bu gerçek dışı videoda Trump’ı Beyaz Saray’da Obama ile güle oynaya evvela sohbet ederken görüyoruz.

Sonra birden Oval Ofis’e dalan FBI görevlileri, Obama’yı ters kelepçe yapıp, pişmiş kelle gibi sırıtan Trump’ın ayaklarının dibine itiyor ve de eski Başkan’ı mevcut Başkan önünde diz çöktürerek tutukluyor!

Tek kelimeyle korkunç. ABD nin siyah-beyaz ayrımına ve kölelik dönemine gönderme yapan bir görüntü bu.

İzleyenleri Martin Luther King ve benzerlerinin 60’lardaki “civil rights/Eşit yurttaşlık hakları” mücadelesi yılları öncesine ışınlayan bir “temsili grafik”ten bahsediyoruz...

Trump’ı yakından tanıyan Michael Wolff misali gözlemciler, ABD Başkanı’nın kafasındaki şablonun tam da böyle beyazların üstünlüğünün süregeldiği, “apartheid” düzeninin hakim olduğu “60 lar Amerikası”na dönüş olduğunu söylüyor.

BALO SALONLARININ BEDELİ 

Batı’nın “özgürlük lideri” ülkede, Kamala Harris’in ifadesiyle şaşırtıcı hızla çöken bir “kapitülasyon” havası hakim.

Epstein skandalı üzerine geldikçe, MAGA ırkçılarına gaz vermek amacıyla Trump, Obama’ya yüklenmeye devam ediyor: “An, Obama’yı soruşturma anı. Fırtınada sükunetinizi koruyun. Bu anın geleceğini biliyorduk. Ne ki bunlar yaşanmadan hiçbir şey değişmez” misali mesajlar vermeye devam ediyor.

Konu salt Epstein skandalı ve Obama ajitasyonu ile de ibaret değil.

“Kara düzen”in ilk kurbanları göçmenler.

Trump’ın zengin bir bütçe, “günde 3 bin sınır dışı” komutuyla donattığı ICE kısaltmasıyla bilinen sınır polisi, çoluk, çocuk ayrımı tanımaksızın “gestapo” zalimliğiyle hareket ediyor. Çocuklarını almaya giden ebeveynleri okul kapılarından topluyor.

Yetmiyor. Göçmen toplama merkezlerinde elleri arkalarından zincirli tutuklular, köpek mamaları misali önlerine atılan kaplardan, çatal bıçak kullanmadan ağızlarıyla yemek yemeğe zorlanıyor. Timsahlarla çevrili göçmen toplama merkezleri “Alligator Alcatraz” misali göz dağı veren tüyler ürpertici isimlerle anılıyor.

Bir başka seçenek göçmenlerin El Salvador gibi komşu ülkelerin “yüksek güvenlik hapishanelerine” gönderilmesi... Ülkenin Başkanı Nayib Bukele bunun karşılığı olarak “ömür boyu Başkanlık” ile ödüllendiriliyor.

Tüm bunlar olurken beri yandan Harvard, Columbia gibi üniversitelere kayyum konuşuluyor.

Trump ise golf oynayarak ve Beyaz Saray’ da adını taşıyacak yeni Balo salonu projeleri ile oyalanarak vakit geçiriyor.

Akla hayale gelmeyecek kertede bir savrulma bu.

“Kara düzen” derken, bu büyük fotoğrafı görmek gerek. 

Yazarın Son Yazıları

Masterchef’te yılın kelimesi: Nasip

Görmüşsünüzdür: “Siyaset dışı en güvenilir isimler anketi”nde Sedat Peker ilk sıraya oturdu.

Devamını Oku
07.12.2025
Epstein: Körlerin fil tarifi

“Gerçeklerin, çoğumuzun gözünden kaçan bir yapısı var”...

Devamını Oku
23.11.2025
BBC’ye darbe... Faşizme kayış

İngiliz yazar Ian McEwan uyarıyor...

Devamını Oku
16.11.2025
Mamdani tarih yazdı

Turhan Selçuk’un çok sevdiğim bir karikatürü vardır: Küçük balıklar bir araya gelip devasa bir köpek balığını kovalar.

Devamını Oku
09.11.2025
Mamdani kasırgası

Annesi Mira Nair...

Devamını Oku
02.11.2025
Kaddafi’nin İntikamı

Mezardan yükselen intikamlar bunlar...

Devamını Oku
26.10.2025
Ortadoğu’da altın çağ...

Shehadeh Dajani’nin yüzü hâlâ gözlerimin önünde...

Devamını Oku
19.10.2025
Nobel’in prestiji çakıldı

Michael Wolff... Trump döneminin kara kutusu.

Devamını Oku
12.10.2025
Geç olmadan

"87 yaşındayım" diyor Jane Fonda...

Devamını Oku
05.10.2025
Meşruiyet nedir?

“Cesur bir adım atalım ve ona (Cumhurbaşkanı Erdoğan’a!) bire bir ilişki temelli gereksinim duyduğunu verelim. O nedir? Meşrutiyet!”

Devamını Oku
28.09.2025
Trump’ın korku imparatorluğu

Sizler bu satırları okurken Trump Amerika’sı geçen hafta içinde öldürülen radikal sağ aktivist Charlie Kirk’ü ulusal törenlerle uğurluyor olacak.

Devamını Oku
21.09.2025
Hedef muhalefeti yok etmek

Amaç, muhalefeti etkisizleştirmek ve işlevsizleştirmek...

Devamını Oku
14.09.2025
Titanik’te olmak

Proizvol ve prodazhnost... Rusça iki sözcük.

Devamını Oku
07.09.2025
Hür dünyanın sonu

Prodi’yi hatırlarsınız...

Devamını Oku
31.08.2025
Midas’ın Kulakları

Çocukluğumda “Midas’ın Kulakları” diye çok ünlü bir oyun vardı.

Devamını Oku
24.08.2025
Başyücelik hutbesi

İslam inkılabının ana kanun maddesi şudur: Bütün kanunlar Allah’ın emirlerine uygun ve bağlı olarak insani selim duygu ve düşünceye dayanır.

Devamını Oku
17.08.2025
Epstein Vakası

"Epstein vakası ABD siyaset kültüründe merkezi bir komplo kertesine erişti, bu gidişle Kennedy suikastı mitosu ile yarışır” diyor Michael Wolff.

Devamını Oku
10.08.2025
Kara düzen

II. Trump badiresine karşı Başkanlık yarışına girmek cüretini gösteren Demokrat Parti adayı Kamala Harris ilk kez konuştu ve...

Devamını Oku
03.08.2025
Sevgili Altan bey

Sevgili Altan bey

Devamını Oku
27.07.2025
Siyasette gerçeklik yok oldu

“ Otokratlar rakiplerini artık öldürmüyor” diyor Anne Applebaum ve devam ediyor...

Devamını Oku
20.07.2025
Grok zamanlarında yaşamak

Bir arkadaşımdan geldi. Instagram iletisi... ’70 li yıllar. Bikinili dört kadın güneşin altında mutlu mesut uzanmış.

Devamını Oku
13.07.2025
Zohran efsanesi

Faşizm gemi azıya aldıkça, çarenin yerel siyasetten geçtiği anlaşılıyor.

Devamını Oku
06.07.2025
Venedik’te düğün

Thomas Mann “Venedik’te Ölüm”ü tam Birinci Dünya Savaşı arifesinde, bir “çöküş” hikayesi olarak kaleme almıştı. “Belle époque/Muhteşem devir”tabir edilen 19. yüzyıldaki 2. sanayi devriminin sonu ile 20. yüzyıl başının sonsuz istikrar, refah ve özgüven çağı sonlanmış, baş döndürücü teknolojik değişimlerle toplumun değerler skalası değişmişti.

Devamını Oku
29.06.2025
İsrail’in ‘pis işleri’

Deyim, Almanya’nın yeni Şansöylesi Friedrich Merz’e ait. Bir haftadır Mertz’in şok...şok...şok bu sözleri konuşuluyor.

Devamını Oku
22.06.2025
Trump’ın ‘oyuncak askerleri’

14 Haziran’da Washington’da bir kutlama için, yerleri dolduracak yedeklere ihtiyaç var.

Devamını Oku
15.06.2025
Dekadans

Donald Trump, Beyaz Saray’a çıktığı ilk yıllarda, “New York’un ortasında, 5. caddede çıkıp birini vursam bir tek seçmen kaybetmem!” demişti.

Devamını Oku
08.06.2025
Kurşun hızı

Adına “muzzle velocity” diyorlar. Deyimi siyasi jargona sokan isim Trump’ın “karanlık prensi” Steve Bannon.

Devamını Oku
01.06.2025
Habeas Corpus nedir?

“Habeas Corpus nedir? Tanımlar mısınız?”

Devamını Oku
25.05.2025
Arabistanlı Donald’ın evreni

İç gerilimlerin cümlemizi sersem ettiği, burnumuzun ucunu göremez hale getirdiği Türkiye’nin dışında bir dünya var.

Devamını Oku
18.05.2025
Trump Vatikan’a da göz dikti

Trump Vatikan’a da göz dikti

Devamını Oku
11.05.2025
Psikolojik harekât

Psikolojik harekât

Devamını Oku
04.05.2025
Vatikan’da dönüm noktası

Vatikan’da dönüm noktası

Devamını Oku
27.04.2025
Romancının ölümü

Romancının ölümü

Devamını Oku
20.04.2025
Starmer’ın sessizliği

Starmer’ın sessizliği

Devamını Oku
13.04.2025
İmamoğlu ‘rakip’ olmasaydı...

İmamoğlu ‘rakip’ olmasaydı...

Devamını Oku
06.04.2025
Pikachu’nun anlattıkları...

Pikachu’nun anlattıkları...

Devamını Oku
30.03.2025
Kafka senaryosu

Kafka senaryosu

Devamını Oku
23.03.2025
Avrupa'da neler oluyor?

Avrupa'da neler oluyor?

Devamını Oku
16.03.2025
Avrupa’da yeni kavşak

Avrupa’da yeni kavşak

Devamını Oku
09.03.2025
Yeni bir dünyaya doğru

Yeni bir dünyaya doğru

Devamını Oku
02.03.2025