Ücret asgari, vergi azami
Olaylar Ve Görüşler
Son Köşe Yazıları

Ücret asgari, vergi azami

09.11.2018 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Her daim söylüyorum yine vurgulayacağım, vergi zaten tabanda. Mesele vergiyi tavana, geliri tabana yaymakta. Mesele harcayandan değil, kazanandan vergiyi toplamakta. Mesele kimin yanında kimden yana olduğunuzda...

Malum bugünlerde önümüzdeki yıl için asgari ücrete yapılacak zam konuşulmakta. Ben de memleketinden Ankara’ya çalışmaya gelmiş bekâr bir asgari ücretli olan işçi kardeşimiz Mehmet’in vergilerini hesapladım. Ancak Mehmet ve onun nezdinde tüm asgari ücretliler için vahim bir sonuç ortaya çıktı. O zaman bakalım Mehmet’imizin hali pür melaline;
2018 yılının kasım ayında brüt 2.029.50 lira kazanan Mehmet’in eline geçen net tutar AGİ dahil 1.603.12 liradır.
Bu farkın; yüzde 14’ü SGK pirimi (284.13 TL), yüzde 1’i işsizlik sigorta primi (20.30 TL),yüzde 15’i gelir vergisi (258.76 TL- 152.21 TL AGİ = 106.55 TL kesilecek gelir vergisi), yüzde 7.59’u damga vergisi (15.40 TL) olarak kaynağında, yani Mehmet’in daha parası eline geçmeden, banka hesabına yatmadan kesilmektedir. İlk aşamadaki toplam kaynağında kesinti yuvarlanmış hali ile 426.38 liradır. İşte bu doğrudan kesilen vergi ve SGK payıdır. Bunun bir de harcama tarafında ortaya çıkacak dolaylı vergileri bulunmaktadır. Gelelim Mehmet kardeşimizin harcamalarına ve harcama safhasında ödediği vergilere.
¦ Mehmet 600 liraya 2 oda bir salon evde kirada oturmaktadır.
¦ Aylık 200 lira ulaşım masrafı vardır. 200 liralık bu ulaşım masrafı nedeniyle Mehmet 30.5 lira KDV ödemiştir.
¦ Aylık ortalama 50 lira su faturası gelmektedir; Mehmet bunun için de su faturası içerisinde 1.68 lira çevre temizlik vergisi, 4.04 lira KDV ve şube yolu bakım ücreti adı altında alınan 5 lira olmak üzere toplam 9.04 lira vergi ödemiştir.
¦ Mehmet aylık ortalama 60 lira elektrik faturası ödemektedir. Faturanın 9.15 lirası KDV, 1.61 lirası Elektrik ve Havagazı Tüketim Vergisi, 0.64 lirası TRT payı, 0.32 lirası enerji fonu olmak üzere vergi ve benzeri ödemeler toplamı 11.72 liradır.
¦ Mehmet evine ısınma ve mutfak dahil aylık ortalama 100 liralık doğalgaz tüketimi yapmaktadır. Bu ödemenin, 15.25 lirasını KDV ve 1.75 lirasını ÖTV olmak üzere 17 lirasını vergi olarak ödemiştir Mehmet. Ancak bunlar dolaylı vergiler yani satış fiyatının içine gizlenmiş vergiler olduğundan Mehmet bu vergileri çok da fazla hissetmemektedir. Malum, göz görmeyince gönül katlanıyor!
¦ Aylık 30 liralık bir cep telefonu konuşma ve internet paketine sahip olan Mehmet; Bu faturanın 1.88 lirasını telsiz kullanım bedeli, 1.68 lirasını özel iletişim vergisi ve 4.03 lirasını KDV olmak üzere 7.59 lirasını vergi olarak ödemiştir.
¦ Evine 800 liraya küçük ekran bir televizyon, 800 liraya en düşük programlı bir çamaşır makinesi ve yine 800 liraya bir mini buzdolabı almıştır Mehmet. Söz konusu beyaz eşya bedellerini aylık 200 lira taksitle 12 ayda ödeyecektir.

200 TL’nin 48.45’i vergi
Televizyonu alırken, 87.64 lira TRT bandrol ücreti, 42.57 lira ÖTV, 122.03 lira KDV olmak üzere toplam 252.24 lira vergi, çamaşır makinesi ve buzdolabını alırken 85.14 lira ÖTV, 244.06 lira KDV olmak üzere toplam 329.20 lira vergi ödemiştir. Televizyon, çamaşır makinesi ve buzdolabı için toplamda ödenecek olan 2.400 liranın (12 ay taksitle, aylık taksit 200 lira) 581.44 lirası vergilerden oluşmaktadır. Aylık ödeyeceği 200 liralık taksit içerisinde toplam vergi 48.45 liradır.
¦ Mehmet’in tek kötü alışkanlığı sigaradır ancak onu da ancak 2 günde bir paket olarak tüketmektedir. Paketi 10 lira olan sigara için aylık ödediği tutar 150 lira olup, bunun 100.80 lirası ÖTV ve 22.88 lirası KDV olmak üzere toplam ödediği vergi 123.68 liradır.
¦ Mehmet yukarıdaki harcamalar sonrası elinde kalan yaklaşık 213 lirayı ise yiyecek, içecek, giyim ve benzeri diğer harcamaları için kullanmıştır. Ortalama bu ürünlerde iyimser bir tahminle yüzde 10 vergi yükü olduğu varsayarsak bu aşamada da Mehmet 21.3 lira KDV ödemiştir.
Ayın sonuna geldiğimizde; brüt 2.029.50 lira maaş alan Mehmet kardeşimizin eline geçen net maaş tutarı AGİ dahil 1.603.12 liradır. Yani daha maaşını görmeden 426.38 lirası kaynağında vergi ve SGK primi olarak kesilmiştir. Eline geçen net 1.603.12 lirayı fizik ve matematik kurallarına göre tasarruf etme imkânı bulunmayan Mehmet kardeşimiz bu harcamaları dolayısıyla da yaklaşık 269.28 lira dolaylı vergi ödemiştir. Yani doğrudan ve dolaylı vergiler ile birlikte Mehmet bir ayda 695.66 lira vergi ödemiştir.
Bu tutarın brüt maaşa oranı yaklaşık yüzde 35’dir. Yani Mehmet yılın 365 gününün 128 günü vergiler için çalışmıştır. Ayrıca Asgari Geçim İndirimini (AGİ) dikkate almaz isek ki AGİ asgari ücretin bir unsuru değildir, işte o zaman vergilerin brüt maaşa oranı yaklaşık yüzde 42 olmaktadır.
Düşünün ki 30 gün boyunca emek ile, ter ile, çile ile ve de hak ettiğinizin altında bir ücret alıp onun da neredeyse yarıya yakınını geri vermek zorunda kalıyorsunuz...
Yıllardır her siyasetçinin diline pelesenk olmuş doğru bilinen büyük bir yanlış var; vergiyi tabana yaymak!
Her daim söylüyorum yine vurgulayacağım, vergi zaten tabanda. Mesele vergiyi tavana, geliri tabana yaymakta. Mesele harcayandan değil, kazanandan vergiyi toplamakta. Mesele kimin yanında kimden yana olduğunuzda...
Dr. Ozan Bingöl
Vergi Uzmanı  

Yazarın Son Yazıları

Hayvancılıktaki yol ayrımı - Gülay Ertürk

Türkiye bugün hayvancılıkta çok kritik bir eşiğe geldi.

Devamını Oku
19.12.2025
Devlet ve kalkınma Okan Toygar’ın - Bilin Neyaptı

Bir ülkede ekonomi yönetiminin temel hedefleri verimlilik ve adil bölüşümdür.

Devamını Oku
18.12.2025
Programda işçinin adı yok - Engin Ünsal

CHP 39. Olağan Kurultayı’nda tüzük değişikliği yaptı ve iktidar programını kabul etti.

Devamını Oku
17.12.2025
Yargı öyküleri - Ziya Yergök

Yıllar önce, 5 Ocak 1982’de Çetin Altan’ın Milliyet gazetesindeki “Şeytanın gör dediği” adlı köşesinde “Eski (Mahkeme Koridorları) sütununa özlem” başlıklı yazısında yer alan, bir ceza avukatının “Oturum” adlı anı kitabından alıntılanmış ilginç bir yargı öyküsüne değinmek istiyorum.

Devamını Oku
17.12.2025
Devletçiliğe dönebilmek... - Kemal Onur

Demokratik ve laik sosyal hukuk devletimizin kurucu lideri Atatürk’ün yönetimi döneminde; ülkemizin ulusal çıkarı açısından bilimsel anlayış ve duyarlı bir bilinçle, iç ve dış sermaye şirketlerinin çıkarları için vahşi madenciliğe kesinlikle fırsat verilmemiştir!

Devamını Oku
17.12.2025
Bu çığlığı duyun! - Mustafa Gazalcı

MESEM, Milli Eğitim Bakanlığı’nın sözde mesleki teknik eğitim merkezleri uygulaması.

Devamını Oku
16.12.2025
ABD’nin esnek realist stratejisi - Nejat Eslen

11 Eylül’ün hemen sonrasında ABD, tek kutuplu dünya düzeninin verdiği cesaretle küresel egemen güç olmanın hayallerini kuruyordu.

Devamını Oku
16.12.2025
Çağdaşlık yolunda bir ömür - Hüseyin Karataş

Çağdaşlık eksikliğine ve dokunulmazlara dokunan sevgili hocam Prof. Dr. Türkan Saylan...

Devamını Oku
13.12.2025
Geleceğin savaş alanı, Türkiye ve Karadeniz - Doğu Silahçıoğlu

“Erken Cumhuriyet dönemi”nde (1923-1938) savunma sanayisindeki gelişmeler Türkiye’yi; başta uçak olmak üzere harp silah araç gereçlerinde dış satım yapan bir ülke konumuna getirmişti.

Devamını Oku
12.12.2025
Gençlik MESEM’den büyüktür - Kaan Eroğuz

AKP iktidarı tarafından 2016 yılında örgün ve zorunlu eğitim kapsamına alınan mesleki eğitim merkezleri (MESEM), çocuk işçiliğinin yaygınlaşmasında ve “kurumsallaşmasında” kritik bir rol oynuyor

Devamını Oku
12.12.2025
Komisyonda emekçinin adı yok - Şükrü Karaman

Milyonlarca emekçinin yeni ücrete ilişkin alacağı kararı merakla beklediği Asgari Ücret Tespit Komisyonu çalışmalarına yarın başlayacak.

Devamını Oku
11.12.2025
İnsan onuru ve demokrasi - Ayşe Atalay

TDK sözlüğünde “onur” kavramı insanın kendisine karşı duyduğu saygı olarak tanımlanıyor.

Devamını Oku
11.12.2025
Karadeniz’de neler oluyor? - Can Erenoğlu

Dünyanın en güvenli ve istikrarlı denizi Karadeniz dünyanın en tehlikeli deniz alanına mı dönüştürülüyor?

Devamını Oku
10.12.2025
Gelir adaletsizliği tırmanıyor! - Devrim Onur Erdağ

Türkiye'de emeğin değeri uzun zamandır siyaset meydanında sıkça dile getirilen bir konu.

Devamını Oku
10.12.2025
Yeni feodal çağ ve dijital baronluk - Doğan Sevimbike

Yanis Varoufakis’in No Kings Means No Barons başlıklı yazısı, çağımızın ekonomik ve siyasal düzenini “yeni bir feodalizm” olarak niteliyor.

Devamını Oku
09.12.2025
Erdoğan’ın 2005’teki hayalleri - Kadir Serkan Selçuk

Yıl 2005. Dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, o dönem henüz el konmamış olan Sabah gazetesinin 20. kuruluş yıldönümü için gazeteye bir yazı yazmıştı.

Devamını Oku
09.12.2025
‘Kırkyama’ siyaset… - Prof. Dr. Utku Yapıcı

Türk siyasetinde son yıllardaki en ilginç gelişme siyasi kimlikler düzleminde yaşanıyor.

Devamını Oku
08.12.2025
Terörist başının ayağına gitmek... - Hatice Topçu

Ulus devletler; tarih bilinci, ortak coğrafya ve dil birliğine dayanır.

Devamını Oku
08.12.2025
Çocuklarımız artık kimsesiz mi? - Özgür Hüseyin Akış

Cumhuriyetin kuruluş yıllarında söylenmiş bir cümle hâlâ kulaklarımızda çınlar:

Devamını Oku
07.12.2025
Çözüm mü, çözülme mi? - Ülgen Zeki Ok

Emperyalist güçlerin Ortadoğu’daki kirli emellerinin önündeki en büyük engel olan Atatürk’ü Türk halkının yüreğinden söküp atmak, yani öldürebilmek için bir gri propaganda yöntemi uyguluyor.

Devamını Oku
06.12.2025
Tek Çin ilkesi - Wei Xiaodong

Türkiye’de Çin’in Tayvan bölgesi yaygın olarak bilinse de bu bölgeye ilişkin tarihi ve siyasi bilgiler genellikle sınırlı kalmaktadır.

Devamını Oku
05.12.2025
İktidarın eğitimdeki U dönüşleri - Nazım Mutlu

Siyasal yaşamının toplamı çeyrek yüzyılı bulan iktidar partisinin kısa tarihi, sayısız U dönüşleriyle doludur.

Devamını Oku
03.12.2025
Cumhuriyete sahip çıkma konuşması: Atatürk’ün ‘Bursa Nutku’ - Hamdi Yaver Aktan

Mustafa Kemal Paşa, 3 Şubat 1933 akşamı İzmir Kordon’daki köşkte akşam yemeği sırasında Bursa’daki olayı öğrenir.

Devamını Oku
03.12.2025
Demokraside seçilenler özgür olmalı - Hüseyin Mert

Demokrasi; çağdaş yaşamın, mutluluğun, ekonomik kalkınmanın ve her türlü gelişmenin önkoşulu, altyapısı ve temelidir.

Devamını Oku
03.12.2025
Tekke ve zaviyelerin kapatılması - Doç. Dr. Hüner Tuncer

Tekkeler ve zaviyeler, İslamdaki tarikatların dinsel tören, toplantı ve eğitim yerleridir.

Devamını Oku
02.12.2025
Suyun akışını sürdürmek - Dr. Anıl Yıldırım Poyraz

“Su ateşe galiptir ancak bir kaba girerse ateş onu kaynatıp yok eder.” - Mevlana

Devamını Oku
02.12.2025
21.yüzyılda Türkiye’de sosyal demokrasi - Halil Sarıgöz

Sosyal demokrat partilerin tarihsel serüvenine baktığımızda, parti programlarının yalnızca birer teknik metin değil; toplumun yönünü, siyasal aklın niteliğini ve iktidar imgelemini belirleyen kurucu belgeler olduğunu görürüz.

Devamını Oku
01.12.2025
Gıda güvenliği sistemimiz alarm veriyor - Adnan Serpen

Gıda yaşam için olmazsa olmazdır ancak kirlenirse hastalığa, hatta ölüme bile neden olabilmektedir.

Devamını Oku
01.12.2025
Buğra Gökce, Silivri'den Cumhuriyet'e yazdı

Otuz altıncı pazar...

Devamını Oku
29.11.2025
İhanetin adı barış olamaz… - Erol Ertuğrul

Güzel yurdumuzda 23 yıldır uygulanan politikalarla, üniter devlet yapımıza ve Cumhuriyetimizin kuruluş anlayışına uymayan görüşler seslerini yükseltmeye başladı.

Devamını Oku
29.11.2025
İmralı ziyareti ve TBMM - Hüseyin Özkahraman

Türkiye’de “Kürt meselesi”, etnik kimlik tartışmalarını aşan; devlet-toplum ilişkilerini, siyasal katılım biçimlerini, demokratikleşme dinamiklerini ve meşruiyet tartışmalarını doğrudan etkileyen çok katmanlı bir olgudur.

Devamını Oku
28.11.2025
İddianame hukukla bağlı mı? - Doğan Erkan

İmamoğlu iddianamesi başından beri hukuk dili yerine tercih edilen siyasal retoriğiyle, delil boşluğuyla, rivayet anlatımlarıyla tartışılıyor.

Devamını Oku
28.11.2025
Seçimin sakatlanması - Cihangir Dumanlı

Anayasamızın 2. maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti demokratik bir devlettir.

Devamını Oku
27.11.2025
Kurucu felsefeye dönüş - Mehmet Tomanbay

Son açıklanan TÜİK verileri enflasyon, işsizlik ve derinleşen yoksulluğun gittikçe büyüyen sorunlar olduğunu göstermektedir.

Devamını Oku
27.11.2025
İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

Devamını Oku
26.11.2025
Eğitim sürecinde öğretme ve öğrenme - Cihat Karaali

Geçmişte eğitimciler yalnızca öğretmen değillerdi.

Devamını Oku
26.11.2025
Düzensiz dünya nereye gidiyor? - Nejat Eslen

Yeni bin yılın ilk yüzyılının ilk çeyreği yakında bitecek.

Devamını Oku
26.11.2025
Radbruch formülü ve Türkiye bağlamı - Başar Yaltı

Daha önce bu sütunlarda yayımlanan “Adaletsizliği Görmek” (Cumhuriyet, 07.11.2025) başlıklı yazımızda; adalete giden yolun adaletsizliği görmekten geçtiğini, bir hukuk düzeninde karar veren konumundaki tüm görevliler ile hukuk normlarını uygulayan tüm yetkililerin adaletsizliği görmek, önlemek ve adaleti yerine getirmekle görevli olduklarını, adaletsizliği görme yetisine sahip olmayanların yargıç ve savcı yapılmaması gerektiğini belirtmiştik.

Devamını Oku
25.11.2025
Türkiye Araf’ta - Gani Işık

Şimdilerde Türkiye’ye bir hal oldu; Cumhur İttifakı, İmralı ile hemhal oldu.

Devamını Oku
25.11.2025
Öğretmenim, canım benim! - Duran Güldemir

24 Kasım Öğretmenler Günü’nün anlamını ve önemini anlatmak için söylenecek çok söz var elbette ancak Ceyhun Atuf Kansu’nun “Dünyanın Bütün Çiçekleri” şiirinin bu dizeleri sanki bir başka söze gerek yoktur der gibi derin bir duygusallık içine sürüklemektedir bizi.

Devamını Oku
24.11.2025