Olaylar Ve Görüşler

Yerel eşitlik eylem planı - Ahmet ARAS

08 Mart 2022 Salı

Belediye başkanı olarak seçildiğimde Bodrum Kent Konseyi Genel Kurulu’nda bir konuşma yapmıştım: “Bu kenti, kadın meclisleri, kadın örgütleri ve Bodrum kadınları ile birlikte yöneteceğim.”

Bunu söylemekteki hedefim, herkesin doğal bir şekilde içinde yer alabileceği, kendisini bulabileceği, kendi özgünlüğünü koruyabileceği, herkesin her koşulda var olma hakkını kullanabileceği bir kent yaratmaktı.

Bu amaçla 8 Mart 2020’de Avrupa Yerel Yaşamda Kadın Erkek Eşitliği Şartı’nı imzaladım. Akabinde Avrupa Yerel Yaşamda Kadın Erkek Eşitliği Şartı’nın olmazsa olmazlarından Yerel Eşitlik Eylem Planı hazırlıklarına başladık. Yerel Eşitlik Eylem Planı, toplumsal cinsiyet eşitliğini odağına alan, katılımcılığı sağlayan, çeşitliliği gören ve kurumsal düzenlemeleri de beraberinde getiren bir plan.

Biz de Yerel Eşitlik Eylem Planını Bodrumlularla ve Bodrum’un sivil toplum kuruluşlarıyla hazırlamak için yola çıktık. Odalarla, vakıflarla, sendikalarla, siyasi partilerle, kadın örgütleriyle ve çeşitli sivil toplum örgütleriyle görüştük. Özellikle “Bodrum’dan Türkiye’ye Kadınlar Eşitlikçi ve Şiddetsiz Kentini Yaratıyor Projesi” kapsamında oluşan kadın mahalle meclisleri ile bir araya geldik. Kadınlara bu kentin kendileri için ne ifade ettiğini, nasıl bir Bodrum görmek istediklerini ve bunun için gerekenlerin yanı sıra, kentin her bir sokağını, her bir yaşam alanını etkin bir şekilde nasıl kullanabileceklerini sorduk. Bu görüşmeleri yaparken amacımız, sadece Bodrum’un sorunlarını tespit etmek değildi, çözüm önerilerini de duymaktı. Çünkü biliyoruz ki çözümler de sorunlar gibi çeşitlilik gösteriyor. Tek bir kişiyi bile geride, dışarda bırakmadan herkes için yaşanası bir Bodrum’u birlikte inşa etmenin yolunu döşemek istedik.

EŞİTLİKÇİ DÖNÜŞÜM

Bu görüşmelerde en temel konu, bizim kendimizi belediye olarak, dinleyen, birlikte konuşan ve birlikte çözüm üreten konumda tanımlamış olmamızdı. Avrupa Yerel Yaşamda Kadın Erkek Eşitliği Şartı’nı ve şartın temeli olan Yerel Eşitlik Eylem Planını, kadın-erkek eşitliği üzerinden hayata geçirecek çözümleri birlikte hazırlamalıydık.

Şiddete karşı bir tutum belirlememiz ilk ve en gerekli adım. Şiddet sadece yargı ve kolluğun çözeceği bir mesele değil. Yerel yönetim olarak, bizim de şiddet karşısında nasıl bir tutum aldığımızı beyan ederek kendimiz için bağlayıcı bir tavır geliştirmemiz gerekiyordu. Bu nedenle hem belediyede hem de kamuoyuna yönelik, şiddete karşı kararlılığımızı gösteren “Şiddet Tutum Belgesi”ni de bugün açıklıyoruz. Zira şiddete karşı kesin duruşumuzu ortaya koymadan, eşitlik politikalarımızın uygulanmasını sağlayamazdık.

Bugün, Avrupa Kadın Lobisi Dış İlişkiler Koordinatörü Selma Acuner, Avrupa İnsan Hakları Kentleri Uzmanı Bahar Özden Coşgun, Bodrum Yerel Eşitlik Eylem Planı Danışmanı İlknur Üstün ve Bodrum’un her yerinden gelen kadınlar bir arada.

Bunu vurgulamak istememin nedeni ise Bodrum Belediye Başkanı olarak ulusal ve uluslararası kadın ağları ve kuruluşları ile birlikte işbirliği süreçlerini başlattığımızı, bu kentin olması gereken şekilde, kadınlarla ve tüm yurttaşlarla birlikte ayrımcılık üretmeyen ve eşitlikçi bir kent olma yönünde dönüşümünü sağlamaktır.

YAKLAŞIM POLİTİK

Bu dönüşüm bir “lütuf” gibi veya “şans” gibi algılanmamalıdır. Bugün kadın mücadelesi evrensel bir hak mücadelesidir, sadece Bodrum’u değil, ülkemizi değil, dünyayı ilgilendirir. Kadınlar var olma mücadelesi veriyor. Biz de buna katkı sunmak zorundayız. Üstelik İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmiş ve 6284 sayılı kanunu etkin bir şekilde uygulamazken. Kadınların hayatını, hayatı sürdürme biçimlerini, emeklerini, belki çocuklarını, çocuk sahibi olma haklarını, çocuk istememe kararlarını, bedensel ve zihinsel özgürlüklerini koruyan, kollayan bir sözleşmeden öylece çekilmek, kadınlarla ilgili her şeyin ne kadar politik olduğunu da gösteriyor. Ayrıca dayanışmanın gerekliliğini de!

Gerici politikalara ve söylemlere, “Kadınlar yarımdır” diyenlere, laikliği ortadan kaldırmak isteyenlere, kadınlara “Yeriniz evinizdir” diye seslenenlere inat, şiddete inat, ölüme inat yaşamın peşindeyiz; yaşamın destekçisiyiz.

Kadınlar dayanışmayı büyütmeye, İstanbul Sözleşmesi’nin önemini anlatmaya çalışıyor. Mahkemeler erkek adaletiyle doluyken kadınlar gerçek adalet için mücadele yürütüyor. Yaşadığımız bu büyük çürüme, bu yok oluş, muhalif ve kararlı bir karşı koyuşun olmadığı yerde daha da derinleşecek. 

Charles Fourier “Kadın, Aile ve Özgürlük” adlı eserinde şöyle diyor: “Toplumsal ilerleme ve tarihsel değişimler, kadınların özgürlüğe yönelik ilerleyişi sonucunda ve toplumsal düzenin çöküşü ise kadınların özgürlüğündeki gerileme sonucunda ortaya çıkar.”

SORUMLULUĞUN GEREĞİ

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, kadınların eşitlik ve eşit ücret için, özgürlük için, oy hakkı için, siyasete katılım için verdikleri mücadelelerin kazanımları sonucunda kutladıkları gün. Ve bugün Bodrum Belediyesi olarak bizler, kadınların verdiği mücadelenin ve politikaların hayata geçtiği tarafta yer almaya devam edeceğiz. Kadınların katledildiği, şiddet gördüğü, ötekileştirildiği bir düzene alışmayacağız.

Her türlü eşitsizliği önlemeyi ve her bir bireyin kente katılımını sağlamayı yerel yönetimlerin, en azından Bodrum Belediyesi’nin hayata geçirdiğini ilan edeceğimiz gündür bu 8 Mart!

AHMET ARAS

BODRUM BELEDİYE BAŞKANI



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları