Parayı kontrol eden liderdir. Vasiyeti var mı? 50 yıllık iktidar sevdasının sonu
Orhan Bursalı
Son Köşe Yazıları

Parayı kontrol eden liderdir. Vasiyeti var mı? 50 yıllık iktidar sevdasının sonu

22.10.2024 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Aslında, bugün bal gibi ülkeyi birlikte ortaklaşa yönetiyor olabilirlerdi. Aralarına iktidar kim olacak nifakı girmeseydi. Fakat evet Gülen ve Erdoğan ikilisinden bahsediyorum. Tepede tek koltuk vardı. Oraya kimin oturacağı konusu şüphesiz zamanı gelince ancak şiddet kullanılarak çözümlenebilirdi. Nitekim öyle de oldu.

Böylesine iki gücün son tahlilde uzlaşması siyasi olarak mümkün değildi.

FETÖ’nün başı Gülen, tüm örgütlenmesini 50 yıldır hiç yılmadan iktidara oturmak için yapmıştı. Partiymiş, seçimmiş... Bunlar hava cıva şeylerdi.

Tüm enerjisini her şeyiyle devleti devşirmeye harcadı.

Erdoğan ise tabii ki esas güçtü. Seçilerek gelmişti. Öyle koltuğu bırakacak adam değildi.

SIFIRDAN BAŞLANGIÇ

Gülen 1980’lerde işe sıfırdan başladı: Kendini adamış insan yetiştirmekten. “Altın Nesil”. Dershanelerden, ışık evlerinden, buralarda ideolojik beyin yıkamalarından... Ve bu beyin yıkamalar iş dünyasını da sardı.

Zor bir işe soyunduğunu teslim edelim.

En gizli örgütlenmesi “son kale” ordu içinde oldu. Adım adım devlete, Emniyet’e istihbarata yerleşmeye başladı.

AKP iktidara geldiğinde devletin çeşitli kademelerine adamlarını yerleştirmişti. Demireller, Ecevitler “bu Türkçe sevdalısı”na az destek çıkmadılar.

2005’ten sonra aralarındaki FETÖ-AKP işbirliği yoğunlaştı, birbirlerine ihtiyaçları vardı.

2007 BİR DÖNÜM NOKTASI

Ordu “bağımsız güç” olarak kalmamalıydı. Orası da ortaklaşa, iktidar güçlerine devşirilmeydi. Muhtıramsı eylemler Gülen, Gül ve Erdoğan’a fırsat yarattı.

Ergenekon ve arkasından Balyoz ve casusluk davalarıyla ordunun her birimine ve kademesine karşı harekete geçtiler. Aralarında güçlü işbirliği vardı. Arkalarında da ABD ve Avrupa desteği. Gülen örgütü içine zaten ABD istihbaratı da yerleşmişti. Fakat Gülen 2010’dan itibaren doğrudan iktidara yürümeye başladı. Yargıyı ele geçirme operasyonu, bu konuyla ilgili anayasa referandumu, Gülen’in yargı üzerinde hâkimiyeti ile sonuçlanan ikilinin ortak operasyonuydu.

Mavi Marmara olayında İsrail ve ABD’yi savundu. 2011 şike davası aslında Erdoğan’ı silkeleme operasyonuydu. Bu davada Gülleri, Arınçları da yanına çekmiş ve RTE’yi yalnızlaştırmaya girişmişti. Başaramadı.

MİT OPERASYONU

2012 erkene alınmış, Emniyet, yargı ve istihbarattaki büyük gücüne dayalı, Gülen’in MİT üzerinden ilk kez Erdoğan’ı yıkma girişimiydi.

Sonra Gülen okulları 2013’te ağır bir çatışma konusu oldu.

İpler artık iyice kopmuştu: 17-25 Aralık 2013 doğrudan iktidarın kalbine yönelen yolsuzluk operasyonu, inanılmaz pislikleri ortaya serdi, yolsuzlukları ayyuka çıkardı. Bilal orada ününe kavuştu!!!

Fakat Erdoğan bunu da atlattı. Nedeni bence halkın henüz Erdoğan’dan vazgeçme noktasında olmamasıydı.

Gülen’in elinde artık “son kale” kalmıştı. 2016 Temmuz’unda kanlı darbe girişimi Gülen’in Türkiye’de 50 yıllık son macerası oldu.

***

Sonrası: FETÖ’nün Türkiye’deki malvarlığı, el konarak, FETÖ borsalarında paylaşılarak (Ganimet bir Osmanlı geleneğidir!) bitirildi. Gülenci iş adamlarından pek çoğu servetlerini paylaşarak kurtuldular. Gülen’in peşinden giden, ona övgüler düzen AKP’li politikacılardan pek çoğu bugün yine iktidarın hizmetinde. Bunun nedeni, aslında AKP’nin o ana kadar zaten tepeden tırnağa Gülen destekçisi olmasıydı.

MİLYARLARIN KONTROLÜ KİMDE

Adam öldü. Bazıları onu ölümsüz görüyor bile olabilir. Ama öldü. Geride yerini alacak ve milyarları yönetecek kimseler, kurullar vb. için bir vasiyet bıraktı mı bilmiyoruz.

Dünyanın beş kıtasında, esas tabii ABD’de varlığını sürdürüyor örgüt.

Müritler, inananlar mehdilerini kaybedince hiçbir kimse onun yerine geçemez.

Şuna bakıyorum: Parayı kim kontrol ediyor? Vasiyeti bilmiyoruz ama kontrol eden liderdir.

Belki bir mekanizma vardır, belki para üzerinde farklı egemenlikler söz konusudur, bunları bilmiyoruz.

Ama tek vücuttan kimse bahsetmesin.

Yazarın Son Yazıları

Suriye’de ipler iyice elden kaçtı; baskıya terörsüz Türkiye maskesi mi?

İsrail, Suriye’de 11 üs kurmuş. Ankara’nın kurma niyetinde olduğu üsse İsrail ordusu yerleşmiş...

Devamını Oku
10.07.2025
Yasaklar-tutuklamalar yönetiminde İmralı, iktidar arasında büyük şov

Öncelikle belirtelim, şüphesiz ki PKK’nin Türkiye’ye yönelik saldırılarına son vermesi ve kendini feshetmesi önemlidir. Bu kararın gerçekleşmesini kim istemez?

Devamını Oku
08.07.2025
Üç saptama ve dönüm noktası Amasya 

İlki, ekonomi Saray’ın umurunda değil. Siyaset onlar için her şeyin üzerinde. Siyaset denince de ülke meselelerini falan anlamayın.

Devamını Oku
07.07.2025
TV’leri karartma yasağı, 159. sırayı tescilliyor: Evet özgür değiliz!

Halk TV ve Sözcü TV’ye RTÜK’çe verilen 10 günlük yayın yasağı (tam ekran karartma), idare mahkemesince iptal edilmezse, salı günü gecesi başlıyor.

Devamını Oku
06.07.2025
Örümceğin ağları CHP için örülüyor

30 Haziran’da kurultay mahkemesinin 8 Eylül’e ertelenmesi derken ertesi gün mahkemeye yargılama yetkisi, derken bir karikatürü bahane ederek kullanışlı bir dinci grubun yallah sokağa salınması, hemen ertesinde İzmir Belediyesi’nde 150 küsur kişiye gözaltı kararı...

Devamını Oku
03.07.2025
İktidar MHP’yi yandaş yapma projesini CHP’ye mi uyguluyor?

Kurultay davasına bakan mahkemenin kararını, iktidarın, CHP’de karışıklıklar ve parçalanmışlıklar algısına ve bu konudaki tartışmaların sürmesi isteği çerçevesinde olduğuna yormak yanlış değil.

Devamını Oku
01.07.2025