Erdoğan Teziç’in Ardından...

29 Nisan 2017 Cumartesi

Seçkin hukuk ve spor insanı Erdoğan Teziç Hoca’yı 27 Nisan’da sonsuzluğa uğurladık.
Kendisi ile yıldaş olmanın benim spor ve gazetecilik yaşamımdaki katkılarını teker teker anlatmaya kalksam bitiremem.
Ama ortak övünçlerimizin başında 30 ay kadar Atatürk’ün de hayatta olduğu “gerçek Atatürk Türkiyesi’nde” yaşamış olmak gelirdi.
Zaman zaman, “Nereden nereye geldik” diye hüzünlendiğimiz ama umudumuzu güçlendirerek ayrıldığımız buluşmalar yaşamıştık.

***

Onun yanında benim esamim okunmaz ama aynı yıllarda spor yaptık.
Ben Kadıköy’de Fenerbahçe’den sonra 1912’de kurulmuş en kıdemli kulüp olan Hilal (Gençlik) Spor Kulubü’nün lisanslı futbol, voleybol ve basketbol oyuncusuydum.
O ise Galatasaray’ın ve ulusal takımın ünlü oyuncusu, hatta kaptanı.

***

Bizim gençliğimizde ligler başlamadan önce voleybol ve basketbolda teşvik turnuvaları olurdu.
Salon sayısı bir elin parmaklarından az olduğu için voleybol maçları Galatasaray’ın Hasnun Galip Sokağı’ndaki merkezinin spor salonunda da oynanırdı. Topu çıkarmak için atladığımda aklımda acımalardan kalanlara göre parke değil tahtaydı.
Tavan da yeterli yükseklikte olmadığı için manşeti biraz sert alırsan top tavana çarpar, servis ya da sayı kaybedilirdi.
Maçlara ünlü spor yazarları Nezih Demirkent ve Sacit Demircan ağabeylerimiz götürürdü. Onlar sayesinde birkaç kez, kulübe gelirken rastlaştığımız ünlü voleybolcu Teziç’le tanışma olanağı bulmuştum. Yıl ya 1954 ya da 1955’ti. Smaçör’e kütör denildiği zamanlar.

***

1963’te Cumhuriyet’te muhabirlik günleri başladı.
Erdoğan Hoca. Prof. Dr. Tarık Zafer Tunaya’nın başında olduğu Anayasa Kürsüsü’nde asistandı.
En çok tartışılan konulardan biri de uygulanacak seçim sisteminin hangisi olması gerektiğiydi.
Erdoğan Hoca için “Konunun tek uzmanıydı” demek yanlış olmazdı sanırım.
Bize anlattıklarını 1967’de “Seçim Sistemleri” adıyla kitaplaştırdı.
Kitaplığımda “Orhan Erinç’e en iyi dileklerimle” yazarak imzaladığı kitabın önsözünde Tunaya şu yargıya da yer vermişti.
Dr. Teziç’in monografisi, çoktandır ayrı bir ders olarak öğretimini özlediğimiz ‘Seçim Hukuku’na bir başlangıç olacaktır. (...) Bu yolda yürümesini ve değerli eserler vermesini candan diliyoruz” ( Mart 1967).

***

Erdoğan Hoca, hocasını yanıltmadı. Önemli yönetim görevlerinin yanı sıra hukukumuza çok sayıda başyapıt niteliğinde bilimsel eserler kazandırdı. Halkoylaması değerlendirmesine eylemli olarak katılamamasını hukukumuzun önemli kayıplarından biri sayarım.

***

Erdoğan Teziç Hocama sevgi, saygı ve şimdiden özlem duygularıyla...  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları