Hepiniz aynı tanktasınız
Pınar Öğünç
Son Köşe Yazıları

Hepiniz aynı tanktasınız

16.07.2016 21:42
Güncellenme:
Takip Et:

İstanbul’un birçok mahallesinde, Türkiye’nin birçok meydanında olduğu gibi Beşiktaş’ta yüz-yüz elli kişilik bir kalabalık toplanmıştı. Beşiktaşlıların “Erdoğan noktası” olarak bildikleri cadde. Kaymakamlığın, nüfus müdürlüğünün bulunduğu bina zaman içinde Erdoğan’ın ofisine dönünce, güvenlik gerekçesiyle dibindeki otobüs durağı, yakınındaki üstgeçit kaldırılmış, Gezi zamanı semti gaz bulutuna boğan o uzun üç gün, aslen bu Erdoğan noktasının cansiperane müdafaası için yaşanmıştı. O vakitten beridir bir ordu polis ateşlemeye hazır bekler köşede. Bunların önemi var çünkü cuma gecesi tam o noktaya bir araç yan çevrilmiş, Dolmabahçe’ye giden yol kapanmıştı.

Büyük çoğunluğu AKP Beşiktaş İlçe Teşkilatı’ndan, neredeyse tamamı erkek bir kalabalık. Otomatik silahlı sivil giyimli, tafrası yüksek polislerin dışında manidar bir ayrıntı, caddeye çıkıp yolun kapandığını işaret edenlerin, araçları yönlendirenlerin, sivil olmasıydı. Beşiktaş sakini, esnaf, o bu, bir sürü kişi polis gibi soruları cevaplıyor, gelen rütbeli araçlarına yol veriyor, vazife edasıyla davranıyordu. İçlerindeki polis uyanmıştı. Kulağa nasıl da “sivil” gelen “Asker dışarı” sloganlarının rengi, bu havayla hakiye dönüyordu sanki. Semt semalarını yırtan askeri jetlerin sesleri arasında misal Yüksekova’dan bir dostun arayıp hal soruşu, “oralarda” askeri hareketliliğin o gece çok olmayışından söz edişi, bu memleketin boğaza yumru dizen ironilerinden olmalı. Askerin, özel harekât polislerinin yıktığı, sokaklarına nefret dolu imzalarını bıraktığı evinden arıyor şimdi.

Asker defol..

Tankların önüne atlayıp üzerine çıkanlar, “Asker defol” diye bağıranlar... Helikopterden kendi vatandaşına ateş açacak, Meclis’i bombalayacak kadar şuurunu yitirmiş yöntemlerle memlekete “demokrasi” tesis etmeye çalışanların karşısına evet böyle cesaretle çıkılır muhtemelen. Ama iş aylardır ve hatta yıllardır ülke sınırları dahlindeki savaşa suskunluğa, suskunluk ne kelime o tanklara bizzat benzin olmaya gelince... Hangi askere defol? Sadece senden olmayana mı? Onlarca linç edilmiş asker görüntüsü dolanıyor; bakmak güç. İçindeki asker uyanmış, bu ülkede askerlik zorunlu olduğu, vicdani ret hakkı bulunmadığı ve belki bedelli askerliğe güçleri yetmediği için şafak sayan gencecik insanlar, “sivillerin” çıplak yumruklarıyla vahşice, hınçla dövülüyor. “Demokrasi” için oluyor bunlar. Kimsenin “askerle” sorunu yok, “kendi askerini” iktidarda istiyor sadece. Vicdani retçi Yavuz Atan, iktidarı devirmeye yeltenen militarist güçlerin karşısında, iktidarın da sanip olduğu militarist mantaliteden söz ediyor. “Militarizmin zorla köleleştirdiği bu gençler öne yem olarak atılıyor” diyor, “Başbakan dahil kimse konuşmasında bu linçleri kınayacak laf etmiyor, onların hakettikleri düşünülüyor çünkü. Korkunç olan da bu” diyor.

‘Darbe kadar tehlikeli’

“Emir komuta zinciri içinde hareket eden bu gençlerin sivil görünümlü gruplarca dövülmeleri darbe kalkışması kadar tehlikelidir. Hükümet yetkilileri neredeyse bu linçleri haklı gösterecek yorumlar yapıyorlar. Bundan vazgeçilmeli” diye uyarıyor vicdani retçi Halil Savda, “Çoğulculuğa ve demilitarizasyona Türkiye’nin çok ihtiyacı var. Polis devleti de çare değil, asker devleti de. Ne tek adam rejimi ne de otoriter İslamcı yaşam”.“Demilitarizasyon” sadece kelime kökeni yüzünden yabancı değil bu topluma. Hakikaten demokrasiyle, hakikaten militarizmle derdi olmayanların, farklı ideolojik cenahlarda görünüp de bindikleri tek bir tank var. Hepiniz aynı tanktasınız. İşte onun karşısına çıkmak daha büyük cesaret gerektiriyor. Çıkmadıkça bizi iyi günler beklemiyor.

Yazarın Son Yazıları

Bugünün ‘esası’ savunmada

Bugünün ‘esası’ savunmada

Devamını Oku
28.07.2017
Hayır rüzgârında 1 Mayıs

Hayır rüzgârında 1 Mayıs

Devamını Oku
02.05.2017
Bir tava bir kepçe

YSK’nin mühürsüz pusula kararına, şaibe iddialarına karşı Beşiktaş’ta buluşanların sayısı on bine yaklaşıyordu. Kimdi bu insanlar, ne istiyordu?

Devamını Oku
19.04.2017
‘Hayır’a baskı tarihe geçecek

.

Devamını Oku
17.04.2017
Kadınlar haykırıyor: Hayat bizim senin mi sandın?

Kadınlar birçok kentte ‘Hayır’ demek için sokaklardaydı. ‘Kadınların direnişi o sarayı mühürleyecek’ yazısı dikkat çekiyordu bir pankartta.

Devamını Oku
14.04.2017
Hitler'li iki tespit

Hitler'li iki tespit

Devamını Oku
04.04.2017
Evet ve hayır diye iki seçenek varsa, bu ne?

DİB, sahadan tecrübe paylaşıyor. Hayırcıların başına gelenler, Evet’in tasviri aslında.

Devamını Oku
01.04.2017
Aliyev’den Türkiye’ye başkanlık uyarıları: Yapmaz demeyin her şeyi yaparlar

Azerbaycan’da muhalif fikirleri yüzünden cezaevinde iki yıl tutulan insan hakları avukatı İntigam Aliyev, acısını çektikleri başkanlık sistemini anlatıyor, uyarıyor: “Başkanlıkları kendi arşınınızla ölçmeyin”

Devamını Oku
20.03.2017
Paker: Psikososyal dengemiz bozuldu

Derin bir toplumsal kriz yaşıyoruz

Devamını Oku
15.03.2017
Ahmet'inki bir tehdit değil sadece durum tespiti

Ahmet'inki bir tehdit değil sadece durum tespiti

Devamını Oku
22.02.2017
Kadın, göçmen, Müslüman ve Trump’a kafa tutuyor

Kasımda Minnesota Temsilciler Meclisi’ne seçilen ilk Müslüman olan Somali kökenli İlhan Omar İstanbul’daydı. Trump’ın başkanlığıyla Omar’ın işi zorlaştı ama koltuğu daha da manalı hale geldi.

Devamını Oku
05.02.2017
'Tek medya, tek akademi, tek hukuk'

'Tek medya, tek akademi, tek hukuk'

Devamını Oku
03.02.2017
‘Bu koşullarda meşru bir referandum olmaz’

Tarihinin en güçlü temsiliyle Türkiye’ye gelen PEN heyeti, ifade özgürlüğü çerçevesinde hem siyasilerle hem mağdurlarla görüştü, başkanlık referandumuna dair uyarılarda bulundu.

Devamını Oku
28.01.2017
‘Kutsal olan devlet değil, insandır’

‘Kutsal olan devlet değil, insandır’

Devamını Oku
20.01.2017
Savaşa, yoksulluğa ve israfa karşı sofra

Savaşa, yoksulluğa ve israfa karşı sofra

Devamını Oku
04.12.2016
‘Her yıkılmış ev bizim için mezar’

Avukat Ramazan Demir, 8 ay sonra sokağa çıkma yasağı kaldırılan Şırnak’ta evini, kardeşinin test kitabından buldu. Demir, yıkımı “Yıkımın büyüklüğü karşısında sen ufacık kalıyorsun. Şırnak’ta 92’yi yaşadık. Ama bu seferki başka bir şeydi” diye anlattı.

Devamını Oku
28.11.2016
Özgür Gündem nöbetçi yayın yönetmenleri yine adliyede... Suçları dayanışma!

Çağlayan’dak i Adalet Sarayı’nda dün Özgür Gündem’le dayanışma amacıyla bir günlük genel yayın yönetmenliğini üstlenmiş gazeteciler vardı. Necmiye Alpay, Yıldırım Türker, Hasan Cemal, Jülide Kural, Murat Uyurkulak, Faruk Balıkçı ve birçok gazeteci daha.

Devamını Oku
25.11.2016
Bertrand: Gazeteci taraf seçmek zorunda değil

Geçen cuma Gaziantep’te gözaltına alındıktan sonra sınır dışı edilen Fransız gazeteci Olivier Bertrand, ‘Kafkaesk’ dediği o üç günü anlattı.

Devamını Oku
18.11.2016
'Otoriteryanizm yükseliyor'

Trump’ın başkan seçilmesi tartışmaları devam ediyor. Doç. Dr. Evren Balta insan haklarının, özgürlüklerin baş tacı edildiği 90’lar döneminin kapandığını söylüyor. Balta “Trump lider olarak bunların hiçbiriyle ilgilenmediğini söylüyor. Trump gibi liderlerin, Türkiye’de Erdoğan’ın, Macaristan’da Orban’ın yaptığı en önemli şeylerden biri kurumsuzlaştırma” diyor.

Devamını Oku
13.11.2016
Delirmiyorsak o da inattan

Delirmiyorsak o da inattan

Devamını Oku
05.11.2016
‘OHAL hatırası’

‘OHAL hatirası’

Devamını Oku
03.11.2016
Denizde orman kanunları

Su ürünleri mühendisi Mehmet Özdinar’ın TÜİK için balıkçılardan veri toplarken ölümü, gözleri vahşi kapitalizm belgeseline benzeyen balıkçılık sektörüne, büyük balıkçıların hırsına ve rekabet arttıkça ortaya çıkan şiddete çevirdi.

Devamını Oku
31.10.2016
Devletin ‘üvey’ çocukları

Devletin ‘üvey’ çocukları

Devamını Oku
15.10.2016
'AKP, kendini OHAL’e kaptırdı'

'AKP, kendini OHAL’e kaptırdı'

Devamını Oku
01.10.2016
‘Ellerimiz yakalarında’

‘Ellerimiz yakalarında’

Devamını Oku
25.09.2016
‘İşimi bitireyim sonra öldürün’

‘Öldürün ama işimi bitireyim ondan sonra’

Devamını Oku
24.09.2016
Göbeklitepe'ye yazık

Göbeklitepe'ye yazık

Devamını Oku
28.08.2016
El yakmadan yazılmaz

El yakmadan yazılmaz

Devamını Oku
23.08.2016
Bu önlemlerle kâr özelleştiriliyor, zarar toplumsallaştırılıyor

İktisatçı Doç. Dr. Ümit Akçay, AKP’yi iktidarda tutan en önemli faktörlerden birinin her şeye rağmen ekonomik büyümenin sürmesi olduğunu söylüyor. Akçay, “Büyüme durduğunda olabilecekleri kimse bilmiyor. O nedenle “ne pahasına olursa olsun büyüme” ruhu hâkim” diyor.

Devamını Oku
19.08.2016
'Batı jetlerin sesini yeni duydu'

'Batı jetlerin sesini yeni duydu'

Devamını Oku
24.07.2016
Darbeciye işkence demokrasi getirmez

Darbecilerin cezalandırılması gerektiğini söyleyen TİHV Genel Sekreteri Bakkalcı, insanlık onurunun korunmasına yönelik değerlerin polemik konusu yapılamayacağını söyledi.

Devamını Oku
23.07.2016
Taksim'de bir 'şölen'

OHAL ilanı, Taksim Meydanı’ndaki Demokrasi Şöleni’nde canlı dinlendi. Sonra kornalarla sabaha kadar sürecek ‘olağanüstü’ bir kutlama başladı.

Devamını Oku
22.07.2016
Hepiniz aynı tanktasınız

Hepiniz aynı tanktasınız

Devamını Oku
16.07.2016
‘Kimse farklı olduğu için azap çekmesin’

‘Kimse farklı olduğu için azap çekmesin’

Devamını Oku
10.07.2016
'Taksim’in içine etmek mümkün'

Prof. Sayın’ın Bilgi Üniversitesi’yle ilişiğinin kesilmesini protesto ederek istifa eden Prof. Neumann, Batı’nın Erdoğan’ı sultan olarak göstermeyi sevdiğini, Erdoğan’ın da kendini Osmanlı motifleriyle sunduğunu söyledi

Devamını Oku
07.07.2016
‘Sadece özgürlük istiyoruz’

‘Sadece özgürlük istiyoruz’

Devamını Oku
20.06.2016
Fuarda biten umutlar

Fuarda biten umutlar

Devamını Oku
11.06.2016
Örgütlü kötülüğün davası

Kadıköy’de öldürülen Bahadır Grammeşin’in kardeşi Başak, bugünkü duruşma öncesi Cumhuriyet’e konuştu.

Devamını Oku
08.06.2016
“Asıl evlerimizin halini görünce delireceğiz”

“Asıl evlerimizin halini görünce delireceğiz”

Devamını Oku
29.05.2016
‘İnadına o evde yaşayacağım’

Yüksekova’da yatak odalarına bir özel harekâtçının “Yüksekova’da aşk başka yaşanıyor” yazdığı Uzunköprü çifti Cumhuriyet’e “Bu neyin kinidir çözemiyoruz” dedi.

Devamını Oku
27.05.2016