‘İnadına o evde yaşayacağım’
Pınar Öğünç
Son Köşe Yazıları

‘İnadına o evde yaşayacağım’

27.05.2016 05:38
Güncellenme:
Takip Et:

Martın son günlerinde, kızı cep telefonundan bir fotoğraf gösteriyor Songül Uzunköprü’ye. Ona da arkadaşı yollamış. Bir yatak odası. Tuvalet masasının aynasına “Yüksekova’da aşk başka yaşanıyor” yazılıp kalp içine alınmış. Önünde poz vermiş, eli tetikte bereli bir özel harekâtçı. “Gonyalı-Beyşehir” diye de not düşmüş.

Gördüğü tuhaf bir manzara. “Yabancı gelmiyor bu oda” diye düşünürken, kızı müdahale etmiş: “Anne kendine gel, bu sizin odanız.” “O an beynim durdu” diye anlatıyor Uzunköprü. Konuşmamız boyunca hep gözleri dolarak, sinirden titreyerek anlatacak böyle.

Yüksekovalı Uzunköprü ailesi 13 Mart’ta sokağa çıkma yasağı ilan edilmeden bir gün önce yanlarına hiçbir şey alamadan Yüksekova’dan ayrılmış. Evleri Güngör Mahallesi’nin çatışma yaşanmayan, hendek-barikat bulunmayan bir kısmında, Sanat Sokağı’nda olduğundan çok endişe duymamışlar; değil böyle bir şey yaşayabileceklerini düşünmek. Duvarlara güvenlik birimleri tarafından benzer içerikte yazılar yazıldı daha önce, çok evde kadınların iç çamaşırları ortalığa serildi yoksa.

‘Bu neyin kinidir?’

Birkaç hafta Diyarbakır’da kalıp Van’a geçmişler. Songül Uzunköprü ömrü boyunca bu kadar ağlamadığını söylüyor. O fotoğrafı gördükten sonra hayatı değişmiş, psikiyatrik destek almak zorunda kalmış. “Bir suçluluk duydum” diyor, “sanki ben almışım onları içeri gibi. Salonumu, mutfağımı yıksalardı başka. Ama yatak odası insanın mahremiyetidir. Bir de kalp içine almış, poz vermiş. Bu neyin kinidir çözemiyorum.”

Bu neyin kini? Eşi Yüksekova Belediyespor Teknik Direktörü Cengiz Uzunköprü evlerinde siyasi denebilecek kitap, bayrak, resim, bir şey bulunmadığını söylüyor. Sadece Songül Hanım’ın romanları, kendisinin antrenörlük kitapları... Songül Hanım araya giriyor, “Ben partili değilim, HDP’ye oy veriyorum, yeri gelir eleştiririm ama sonuna kadar HDP’ye oy vereceğim. Ayrıca partili de olabilirim, böyle korkunç bir şeyin yapılmasını açıklamaz.” Eşi ayrıca soruyor: “Merak ediyorum bu insanların kendi annelerinin, kız kardeşlerinin başına gelse ne derler?”

Songül Uzunköprü, ısrarla Batılı annelere mesajının aktarılmasını, on binlerce çocuğun evlerini böyle harap gördükten sonraki ruh halini anlamalarını istiyor: “İnanın ölen askere, polise de üzülüyorum, gerillaya da. Yakıp yıkmak çözüm değil, yarın o çocuklar da mı dağa çıksın? Bunu görmüyorlar mı?”

‘Nereden başlayacağız?’

Yüksekova’da operasyon 20 Nisan’da bittiyse de sokağa çıkma yasağı sürüyor. Yasağı delmenin para cezasını göze alarak ilçeye girmeyi başaran bir tanıdıkları evlerinin son halini görmüş. Özel harekâtçının fotoğrafı sosyal medyada kendisinin paylaşmasının ardından yükselen tepki nedeniyle olsa gerek, aynaya rujla yazılan o yazı silinmiş. Evlerine ikinci kez girilerek ayrıca tahrip edildiğini düşünüyorlar, çünkü gören kişi evde kullanılacak tek bardak dahi kalmadığını, beyaz eşyanın, televizyonun parçalandığını, gardrobun devrilip giysilerin saçıldığını anlatmış. Bir takım fotoğrafının yanına da “Bizden sana kalan tek hatıra bu” yazılmış.

Çok gergin bir bekleyiş insanın hatıralarından, evinden geriye ne kaldığını tahayyül etmeye çalışması... Cengiz Uzunköprü, takımına verdiği 19 yıllık emeğin karşılığı madalyaların, plaketlerin akıbetini merak ediyor. Zaten şampiyonluk hedeflerken çatışmalar nedeniyle amatör lige düşmüşler, Federasyon’un bunu görmesini istiyorlar. Zaten kulüp binalarına bomba isabet etmiş; içerisi harap.

Songül Uzunköprü babasından yadigâr 45’lik plaklarını, aile albümlerini merak ediyor mesela. “23 yıllık emeğimiz gitti, her parçayı taksitle, yeri geldiğinde el işi yapıp satarak aldım” diyor. Van’da bir balkonda gece yarılarına kadar karı-koca oturup “Nereden başlayacağız” diye birbirlerine soruyorlar şimdi.

Her şeye rağmen Songül Uzunköprü dirayetle “İnadına o evde yaşayacağım” diyor, “yasak kalktığı saat yola çıkacağım, Yüksekovamın toprağını öpeceğim. Daha önce de sıfırdan başladık, yine yapacağım. Evi görünce tam ne yaşayacağımı bilmiyorum. Ama bizi sindirebileceklerini düşünenlere inat, dimdik duracağım.”

Yazarın Son Yazıları

Bugünün ‘esası’ savunmada

Bugünün ‘esası’ savunmada

Devamını Oku
28.07.2017
Hayır rüzgârında 1 Mayıs

Hayır rüzgârında 1 Mayıs

Devamını Oku
02.05.2017
Bir tava bir kepçe

YSK’nin mühürsüz pusula kararına, şaibe iddialarına karşı Beşiktaş’ta buluşanların sayısı on bine yaklaşıyordu. Kimdi bu insanlar, ne istiyordu?

Devamını Oku
19.04.2017
‘Hayır’a baskı tarihe geçecek

.

Devamını Oku
17.04.2017
Kadınlar haykırıyor: Hayat bizim senin mi sandın?

Kadınlar birçok kentte ‘Hayır’ demek için sokaklardaydı. ‘Kadınların direnişi o sarayı mühürleyecek’ yazısı dikkat çekiyordu bir pankartta.

Devamını Oku
14.04.2017
Hitler'li iki tespit

Hitler'li iki tespit

Devamını Oku
04.04.2017
Evet ve hayır diye iki seçenek varsa, bu ne?

DİB, sahadan tecrübe paylaşıyor. Hayırcıların başına gelenler, Evet’in tasviri aslında.

Devamını Oku
01.04.2017
Aliyev’den Türkiye’ye başkanlık uyarıları: Yapmaz demeyin her şeyi yaparlar

Azerbaycan’da muhalif fikirleri yüzünden cezaevinde iki yıl tutulan insan hakları avukatı İntigam Aliyev, acısını çektikleri başkanlık sistemini anlatıyor, uyarıyor: “Başkanlıkları kendi arşınınızla ölçmeyin”

Devamını Oku
20.03.2017
Paker: Psikososyal dengemiz bozuldu

Derin bir toplumsal kriz yaşıyoruz

Devamını Oku
15.03.2017
Ahmet'inki bir tehdit değil sadece durum tespiti

Ahmet'inki bir tehdit değil sadece durum tespiti

Devamını Oku
22.02.2017
Kadın, göçmen, Müslüman ve Trump’a kafa tutuyor

Kasımda Minnesota Temsilciler Meclisi’ne seçilen ilk Müslüman olan Somali kökenli İlhan Omar İstanbul’daydı. Trump’ın başkanlığıyla Omar’ın işi zorlaştı ama koltuğu daha da manalı hale geldi.

Devamını Oku
05.02.2017
'Tek medya, tek akademi, tek hukuk'

'Tek medya, tek akademi, tek hukuk'

Devamını Oku
03.02.2017
‘Bu koşullarda meşru bir referandum olmaz’

Tarihinin en güçlü temsiliyle Türkiye’ye gelen PEN heyeti, ifade özgürlüğü çerçevesinde hem siyasilerle hem mağdurlarla görüştü, başkanlık referandumuna dair uyarılarda bulundu.

Devamını Oku
28.01.2017
‘Kutsal olan devlet değil, insandır’

‘Kutsal olan devlet değil, insandır’

Devamını Oku
20.01.2017
Savaşa, yoksulluğa ve israfa karşı sofra

Savaşa, yoksulluğa ve israfa karşı sofra

Devamını Oku
04.12.2016
‘Her yıkılmış ev bizim için mezar’

Avukat Ramazan Demir, 8 ay sonra sokağa çıkma yasağı kaldırılan Şırnak’ta evini, kardeşinin test kitabından buldu. Demir, yıkımı “Yıkımın büyüklüğü karşısında sen ufacık kalıyorsun. Şırnak’ta 92’yi yaşadık. Ama bu seferki başka bir şeydi” diye anlattı.

Devamını Oku
28.11.2016
Özgür Gündem nöbetçi yayın yönetmenleri yine adliyede... Suçları dayanışma!

Çağlayan’dak i Adalet Sarayı’nda dün Özgür Gündem’le dayanışma amacıyla bir günlük genel yayın yönetmenliğini üstlenmiş gazeteciler vardı. Necmiye Alpay, Yıldırım Türker, Hasan Cemal, Jülide Kural, Murat Uyurkulak, Faruk Balıkçı ve birçok gazeteci daha.

Devamını Oku
25.11.2016
Bertrand: Gazeteci taraf seçmek zorunda değil

Geçen cuma Gaziantep’te gözaltına alındıktan sonra sınır dışı edilen Fransız gazeteci Olivier Bertrand, ‘Kafkaesk’ dediği o üç günü anlattı.

Devamını Oku
18.11.2016
'Otoriteryanizm yükseliyor'

Trump’ın başkan seçilmesi tartışmaları devam ediyor. Doç. Dr. Evren Balta insan haklarının, özgürlüklerin baş tacı edildiği 90’lar döneminin kapandığını söylüyor. Balta “Trump lider olarak bunların hiçbiriyle ilgilenmediğini söylüyor. Trump gibi liderlerin, Türkiye’de Erdoğan’ın, Macaristan’da Orban’ın yaptığı en önemli şeylerden biri kurumsuzlaştırma” diyor.

Devamını Oku
13.11.2016
Delirmiyorsak o da inattan

Delirmiyorsak o da inattan

Devamını Oku
05.11.2016
‘OHAL hatırası’

‘OHAL hatirası’

Devamını Oku
03.11.2016
Denizde orman kanunları

Su ürünleri mühendisi Mehmet Özdinar’ın TÜİK için balıkçılardan veri toplarken ölümü, gözleri vahşi kapitalizm belgeseline benzeyen balıkçılık sektörüne, büyük balıkçıların hırsına ve rekabet arttıkça ortaya çıkan şiddete çevirdi.

Devamını Oku
31.10.2016
Devletin ‘üvey’ çocukları

Devletin ‘üvey’ çocukları

Devamını Oku
15.10.2016
'AKP, kendini OHAL’e kaptırdı'

'AKP, kendini OHAL’e kaptırdı'

Devamını Oku
01.10.2016
‘Ellerimiz yakalarında’

‘Ellerimiz yakalarında’

Devamını Oku
25.09.2016
‘İşimi bitireyim sonra öldürün’

‘Öldürün ama işimi bitireyim ondan sonra’

Devamını Oku
24.09.2016
Göbeklitepe'ye yazık

Göbeklitepe'ye yazık

Devamını Oku
28.08.2016
El yakmadan yazılmaz

El yakmadan yazılmaz

Devamını Oku
23.08.2016
Bu önlemlerle kâr özelleştiriliyor, zarar toplumsallaştırılıyor

İktisatçı Doç. Dr. Ümit Akçay, AKP’yi iktidarda tutan en önemli faktörlerden birinin her şeye rağmen ekonomik büyümenin sürmesi olduğunu söylüyor. Akçay, “Büyüme durduğunda olabilecekleri kimse bilmiyor. O nedenle “ne pahasına olursa olsun büyüme” ruhu hâkim” diyor.

Devamını Oku
19.08.2016
'Batı jetlerin sesini yeni duydu'

'Batı jetlerin sesini yeni duydu'

Devamını Oku
24.07.2016
Darbeciye işkence demokrasi getirmez

Darbecilerin cezalandırılması gerektiğini söyleyen TİHV Genel Sekreteri Bakkalcı, insanlık onurunun korunmasına yönelik değerlerin polemik konusu yapılamayacağını söyledi.

Devamını Oku
23.07.2016
Taksim'de bir 'şölen'

OHAL ilanı, Taksim Meydanı’ndaki Demokrasi Şöleni’nde canlı dinlendi. Sonra kornalarla sabaha kadar sürecek ‘olağanüstü’ bir kutlama başladı.

Devamını Oku
22.07.2016
Hepiniz aynı tanktasınız

Hepiniz aynı tanktasınız

Devamını Oku
16.07.2016
‘Kimse farklı olduğu için azap çekmesin’

‘Kimse farklı olduğu için azap çekmesin’

Devamını Oku
10.07.2016
'Taksim’in içine etmek mümkün'

Prof. Sayın’ın Bilgi Üniversitesi’yle ilişiğinin kesilmesini protesto ederek istifa eden Prof. Neumann, Batı’nın Erdoğan’ı sultan olarak göstermeyi sevdiğini, Erdoğan’ın da kendini Osmanlı motifleriyle sunduğunu söyledi

Devamını Oku
07.07.2016
‘Sadece özgürlük istiyoruz’

‘Sadece özgürlük istiyoruz’

Devamını Oku
20.06.2016
Fuarda biten umutlar

Fuarda biten umutlar

Devamını Oku
11.06.2016
Örgütlü kötülüğün davası

Kadıköy’de öldürülen Bahadır Grammeşin’in kardeşi Başak, bugünkü duruşma öncesi Cumhuriyet’e konuştu.

Devamını Oku
08.06.2016
“Asıl evlerimizin halini görünce delireceğiz”

“Asıl evlerimizin halini görünce delireceğiz”

Devamını Oku
29.05.2016
‘İnadına o evde yaşayacağım’

Yüksekova’da yatak odalarına bir özel harekâtçının “Yüksekova’da aşk başka yaşanıyor” yazdığı Uzunköprü çifti Cumhuriyet’e “Bu neyin kinidir çözemiyoruz” dedi.

Devamını Oku
27.05.2016