AKP zorlanıyor

11 Haziran 2021 Cuma

19 yıllık iktidar. Çok şey birikmiş. Organize suç örgütü lideri, haftalık açıklama yapıyor, arada kısa yanıtlar veriyor. Mafya-iktidar karşı karşıya… Bu arada tescilli FETÖ’cüler de boş durmuyor, kamuoyunu yönlendirmeye çalışıyor. İktidara muhalefet edelim derken FETÖ’cülerin kayığına binmemek lazım. Aman dikkat…

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun açıklamalarından mafya liderinin bir siyasetçiye “her ay 10 bin dolar verdiğini” öğrendik. İddia halen havada. Herkes “bir ismi” söylüyor ama Soylu henüz bir isim vermiyor. Muhalefet buradan yüklendi ve iktidarı sarstı. Soylu’dan başlayıp TBMM Başkanı Şentop’a, oradan da Saray’a uzanan eşgüdümsüzlük ortaya çıktı. Şentop, muhalefet karşısında yalnız bırakıldığını düşünüyor. Sinirler gerildi.

Bir diğer sorun Hâkimler Savcılar Kurulu’na (HSK) üye seçiminde yaşandı. MHP’nin “Hakyolcular” olarak adlandırılan grubun güç arayışından duyduğu rahatsızlık ortağı tarafından da paylaşıldı. Ancak TBMM’de muhalefetle pazarlıkları yürüten AKP yetkilileri, ortaklarını kızdırdı. Seçim sonucu AKP’ye 3, İYİ Parti’ye 2, CHP ve MHP’ye 1’er kontenjan verilmiş oldu. MHP, İYİ Parti’ye verilen iki üyeye tepkili.

Gündemdeki tartışmalardan bir şeyi, bir daha öğrendik. Kıyıların, ormanların yağmalanması. Aklımıza o kadar çok soru geliyor ki... Adı sık geçen otelin tahsisini, açılışını hangi bakan yaptı, kapanın elinde kalan oteli FETÖ’cüler ele geçirdi mi, Türk turizminde mafyanın rolü nedir?

Basın, çalışanlarıyla yine gündemde. Köşelere, makamlara giden yolun nereden geçtiği çokça gözlemlediğimiz bir durum. Kendisini FETÖ ile mücadeleye adamış görünenlerin, bunu nasıl ranta çevirdikleri de biliniyor. FETÖ akrabalığıyla korkutulan iş insanlarına, lüks otellerin çift kapılı garsoniyerlerini ayarlatanlar da konuşuluyor Ankara’da... Her şey aynı anda, aynı ölçüde kirlendi, çürüyor.

İddialar, üstü örtülü de olsa Türkiye’nin dış politikasını içine almaya başladı. Türkiye, yeraltının aktörlerini başka ülkelerdeki Türklerle ilişki kurmak amacıyla kullanmayı sürdürüyor mu, bu yöntem ne kadar işe yaradı? Ancak geçmişte yaşanmış ve efsane tadında anlatılan bu konu çok sorunlu. Türkiye saygınlığını koruma önceliğiyle bu konuya da akılcı bir çözüm getirmeli.


AMİRALİN KONFORU

Bir amiral var, kamuoyu yakından tanıyor. Makam aracıyla tarikat tekkesine gittiği, üniformasının üzerine tarikat yeleğini giydiği, kafasına takkesini taktığı fotoğrafları kamuoyuna yansımıştı. İktidar, “tasvip etmiyoruz, soruşturma başlatıldı” diye açıklama yaptı. Peki sonuç? Yok.

Aylardır kimse amirale dokunmuyor. Soruşturma ne aşamada belli değil, kamuoyu bilgilendirilmiyor. Amiral, görevini, rütbesiyle sürdürüyor. Makamı var, eğer alınmadıysa makam aracı, lojmanı var.

Peki Silahlı Kuvvetler’in diğer personeli ne yapıyor? Takkeli amiralin kuvvetindeki personel, Akdeniz’de sürekli teyakkuzda, faaliyet rekoru kırıyor. Hava Kuvvetleri son derece faal. Bir ayağı Libya’da, bir ayağı Kafkaslar’da… Kara Kuvvetleri mi? Onlar geniş bir coğrafyada. İdlib’de, Afrin’de, El Bab’da. Başika’da, Hakurk’ta, Haftanin’de, Zap’ta… Eller tetikte, görev başında.

Ancak amiral makamında. Anlaşılan kendisine öyle bir konfor sağlanmış ki, görevinden istifa etmeyi, kurumdan emekli olmayı dahi düşünmüyor. Yürüyen soruşturmaya karşın…



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yaşamı ıskalamak 22 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları