Tatil Ülkesi Almanya

01 Ağustos 2012 Çarşamba
\n

Geçende okudum, yurtdışında tatile giden İsviçrelilerin birinci tercihi Almanyaymış. Yine Amerika dışında tatile giden Amerikalıların ilk tercihlerinden biri de Almanya.

\n

Almanların büyük çoğunluğunun tatillerini, ülkelerinden neredeyse kaçarak güneşli Akdeniz kıyılarında geçirdikleri düşünülecek olursa başka ülkelerden insanların Almanyaya tatile gitmek istemeleri şaşırtıcı gelebilir.

\n

Ancak sayılar da Almanyayı dünya turizm ülkeleri arasında başlarda gösteriyor. Hadi diyelim bunların bir bölümü iş için zorunlu nedenlerle bu ülkeye gelsinler, ötekilere ne diyeceğiz?

\n

Denizin ve güneşin pek olmadığı Almanya, insanlara nasıl bir dinlence ortamı sunuyor?

\n

Kendi adıma, bu ülkeye yaptığım yolculuklarda, sanki ülkemde büyük bir kargaşa, keşmekeş içinde yaşıyormuşum da birden bunların tümünden kurtulup kendimi rahat ve huzurlu bir ortama kavuşmuş gibi duyumsamışımdır.

\n

Uçaktaysam daha alçalmaya başladığında havadan görüntülerinin son derece göz okşayıcı düzende olduğu minicik köyler, yemyeşil ormanlar içimi bu duyguyla doldurur. Karayoluyla gelmişsem, otoyollarında vinyet pulu almak, arada bir durup yol ücreti ödemek gibi külfetlerin olmadığı, her düzenlemenin insan unsuru gözetilerek yapıldığı bir ülkede olmanın güven verici rahatlığı dolar içime. Dahası dünyada otoyollarında hız sınırlamasının olmadığı tek ülkedir burası. Gücünüz yettiğince basar gidersiniz gideceğiniz yere, karışan görüşen olmadan.

\n

Almanya dünyanın önde gelen ileri sanayi ülkelerinden biridir. Buna karşın bizdeki Gebze, Dilovası gibi görüntülere hiçbir yerinde rastlanmaz. Dev sanayi kuruluşları, kendi alanları içinde gözlerden uzak sürdürürler etkinliklerini. Kentlerde fabrikaları değil, geniş yeşil alanları görürsünüz.

\n

Bir Alman kentinde ilk fark edilen yapılar, her kentin kalbini oluşturan istasyonlar, kent kütüphaneleri ve müzelerdir. İstasyonlar, ülkenin her köşesine hızlı ve rahat ulaşımın duraklarıdır. Kütüphaneler göstermelik değil, gerçekten vızır vızır çalışan kurumlardır. Müzeler ziyaretçilerin ilgisini çekecek türlü zenginlikler barındırır.

\n

Doğa güzellikleriyle de bir çekim merkezidir bu ülke. Dağları, ormanları, akarsuları boyunca ister yürüyüş yapın, ister çadır kurup oturun, ister göllerinde dilediğiniz gibi yüzün, hep güvenli bir ülkede olduğunuz duygusu eksilmez içinizden.

\n

Ne otelinde lokantasında kazık yersiniz ne de ıssız yerlerinde soyulma korkusu yaşarsınız. İnsan unsuru hep önde düşünülerek her kurumu oluşturulmuş bir ülkedir burası. Her çalışma grubunun sendikası da vardır, hak arama yolları da. Demokrasisi kişilere değil, kurallara dayalı kurulmuştur. İktidarlar değiştiğinde anayasal kurallar sarsılmaz.

\n

Aslında Almanya dünyanın önde gelen endüstriyel demokrasilerinden biridir. İster bu ülkede yaşayın, ister ziyaretçi olarak bulunun, günlük yaşamın her alanına sinmiş demokratik hakları herkese güvenli bir yaşam alanı sunar.

\n

Bu ülkeye çalışmaya gitmiş sayıları üç milyonu bulan yurttaşlarımızın emekliliklerinde ülkelerine geri dönmeyip bu dillerine, kültürlerine yabancı yerde kalmak istemelerinin temel nedenlerinden biri de burada kendi ülkelerinde bulamadıkları hak ve özgürlükler içinde yaşama istekleri değil midir?

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yüz Yıl Önce Balkanlar 26 Aralık 2012

Günün Köşe Yazıları