Kırılma Noktası: 13 Aralık...

13 Aralık 2012 Perşembe

\n

\n

Siz, ülkenin ya da dünyanın herhangi bir yerinde bu yazıyı okurken biz Silivride olacağız...\n

\n

O, geniş bir araziye yayılmış tutsak kampının içine kurulu mahkeme binasında, buraya özel kurulduğu bizzat Başbakanın ağzından teyit edilen yargının, acıklı ve utanç verici seyrini izliyor olacağız...\n

\n

Siz, bu özel mahkemede neler yaşandığını, artık insanı şaşkınlığa bile düşürmeyen hukuk skandallarını, daha savunmasını bile yapmamış insanların haykırışlarını ya gün içinde yayın yapan birkaç namuslu ekrandan ya da yarın medya sirkinin dışında kalmış, dik durmayı başarmış birkaç gazeteden öğreneceksiniz.. \n

\n

- Burası, Silivri Toplama Kampı... Hukukun, adaletin uğramadığı bozkır...\n

\n

***\n

\n

Ergenekon, öylesine akıl almaz, öylesine inanılmaz bir senaryoydu ki tıpkı Hitlerin propaganda Bakanı Goobbelsin o, tarihe kazınmış cümlesinin ölçütlerine tam olarak oturuyordu:\n

\n

- Öyle büyük bir yalan uydur ki, herkes inansın!..\n

\n

Nitekim öyle oldu! Düğmeye basıldığı andan itibaren inanılmaz çapta bir karalama, suçlama ve toplama kampanyası başlatıldı... Peki, düğmeye nerede, kim bastı, biliyor musunuz?..\n

\n

- Ergenekon operasyonunun düğmesine 5 Kasım 2007 günü Oval Ofiste Başkan Bush bastı.\n

\n

Nereden biliyorum?.. Abdullah Gül ve Tayyip Beye yakınlığı ile bilinen Fehmi Korunun 1 Şubat 2008 tarihli Yeni Şafak gazetesindeki köşesinden tabii!.. Üstelik yalnızca yazmadı Fehmi Koru, 28 Ocak 2008de Kanal 7 ekranında yaptığı konuşmada da söyledi... Ve bu açıklama hiçbir şekilde yalanlanmadı...\n

\n

Sonrası tam bir cadı avıydı; tek ortak yanları iktidara muhalefet etmek olan aydınlar, siyasetçiler, gazeteciler, bilim insanları, emekli generaller Silivride inşa edilen ve adına kampus denilen toplama kampına gönderilmeye başlandı... \n

\n

Her şey o kadar açık, o denli fütursuzca yapılıyordu ki insanlar dehşet içinde izliyordu. Daha kumpasın başında, Ergenekon operasyonunda yargıyla uyum içinde çalışıyoruz diyen Başbakan, hemen ardından gayet açık bir şekilde, Ergenekon davasının savcısıyım açıklamasını yapabiliyordu... Bitmedi; 2010 yılı başında AKPnin çıkardığı Tayyip Erdoğan imzalıSoruları ve Cevaplarıyla Demokratik Açılım Süreci başlıklı kitapçıkta yer alan cevap 26yı birlikte okuyalım:\n

\n

- Gerekli hallerde farklı mahallerde özel amaçlı sorgulama ve yargılamalar yapılabilir. Şu anda Ergenekon davasının Silivride görülmesi bunun en tipik örneklerindendir.\n

\n

İşte bu kadar açıktı her şey!.. Üstelik bir taşla birkaç kuş birden vuruluyordu; bir yandan Türkiyeyi dönüştürme projesine karşı çıkanlar Silivriye tıkılırken diğer yandan bu açıkça yapılarak, yazılarak hem ABD ile birlikte büyük bir güç oldukları kafalara yerleştiriliyor hem de karşı çıkanın sonu böyle olur denilerek bir korku imparatorluğu inşa ediliyordu... Baskı, polis copu, biber gazı desteğiyle epey süre işe yaradı da...\n

\n

- Ama bir yere kadar!..\n

\n

***\n

\n

Yalanlarla, kampanyalarla, kara propagandalarla yıllar geçti...\n

\n

Söylenenlerin, yazılanların, anlatılanların hiç de öyle olmadığı bir bir ortaya çıktı... Yalan ve iftiralar üzerine kurulu senaryolar art arda yıkıldı, darmadağın oldu... Bu ülkenin aydınlık insanları, yurtseverleri üzerlerine zorla serilmiş korku toprağını silkeleyip ayağa kalktılar...\n

\n

- 19 Mayıslar, 29 Ekimler, 10 Kasımlar buna tanıktır...\n

\n

Bu tarihlere bir de 13 Aralıkı ekleyin... Balyozda, Ergenekonda, diğer tüm davalarda yapılan hukuksuzlukların, adaletsizliklerin kırılma noktasıolarak tarihe kazınacaktır...\n

\n

- Adalet ve hukuk özlemi elbet bitecektir...

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Ülkemizi Geri Almak 3 Ekim 2013
Ülkemizi Geri Almak 11 Temmuz 2013
İhanet!.. 4 Temmuz 2013

Günün Köşe Yazıları