Kıyamete Koşmak!..

Kıyamete Koşmak!..

24.01.2013 05:57
Güncellenme:
Takip Et:

Bu yazıyı yazmak için bilgisayarın başına oturduğumda aklımda, “Türkiye nereye koşuyor” sorusu vardı... Sonunda buldum; hangi karanlık geleceğe doğru koştuğumuzu gayet “veciz” biçimde anlatan bir özdeyişimiz vardı elbette:
- Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete!..
Son birkaç gündür adam gibi gazetelerin manşetlerinde dolaşan haberler, nasıl bir kıyamete doğru, hem de baş döndürücü bir hızla yuvarlandığımızı anlatıyordu...
- İşte, insanın içini ürperten o haberler...

\n

***

\n

İlk haber, Saygı Öztürk’ün imzasıyla, Sözcü gazetesinin manşetindeydi:
-
Paşaları tahliye edersen seni vuracaklar!..
Oktay Kuban’ı hemen anımsayacaksınız; İstanbul’da ağır ceza hâkimiydi. 2010 yılında özel yetkili savcının yüksek rütbeli subayları tutuklama talebini içeren dosyalar Kuban’ın önüne geldi. Hâkim “delil” denilen belgelerin asıllarının bulunmadığını görünce tutuklama talebini reddetti.. İşte o andan itibaren yandaş medyanın hedefi haline geldi. Hâkim Kuban, müthiş bir baskı ve tehdit bombardımanına tutuldu. Ama asıl tehdit Ankara’dan, bir meslektaşından geliyordu:
- Ankara’dan emir var, bu askerler içerde tutulmak isteniyor. 4-5 yıl içerde kalır, çıkarlar. Sen kendini tehlikeye atma... Ankara’dan, senin arkanda kimin olduğu, kime güvendiğinin de araştırılması istenmiş!..
İşe bakar mısınız,
“Ankara, bu askerlerin içerde tutulmasını istiyormuş!..” Gözünü sevdiğimin bağımsız yargısı!.. Ama asıl şok ikinci mesajla geldi:
-
Eğer, Çetin Doğan ve diğer paşaları tahliye edersen sokağa çıktığında seni vuracaklar!
Hâkim Oktay Kuban, bu tehdit ve baskılara rağmen, belgelere ve vicdani kanaatine göre
“tahliye” kararını verdi. Ancak değişen bir şey olmadı; yeni itiraz, yeni mahkeme ve yeni tutuklama kararlarıyla istenen sonuç elde edildi!.. Peki, o hâkime ne oldu?.. Referandum sonrasında oluşan yeni HSYK’nin ilk icraatı o hâkimle birlikte tahliye kararı veren diğer hâkimleri çeşitli illere sürmek oldu!.. Sonra ne oldu?.
- Balyoz davası hızla sonuna erdirildi, tarih babanın “utanç defterine” kaydedildi!..

\n

***

\n

İkinci haber Aydınlık gazetesinin sürmanşetindeydi:
- İlk anlaşma 2009’da Brüksel’de yapıldı!..
Yani?.. Yani Oslo görüşmeleri amiyane tabirle
“zurnanın son deliğiydi!..” Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, daha 2009 yılında ABD ve İngiltere’nin koordinatörlüğünde Brüksel’de PKK ile görüşmelere başlamıştı... Tam da Türkiye’de Ergenekon “cadı kazanı” kaynatılırken!.. Habere göre ABD gayet açık biçimde, “PKK ile anlaş, Kerkük petrollerinden pay al” mesajı vermişti... Daha sonrasını biliyorsunuz; Abdullah Gül, “İyi şeyler olacak” diyerek mesajı vermiş, Habur rezaletiyle sekteye uğrayan ilk açılım dönemi başlatılmıştı...
O günden bugüne çok yol alındı.. Bugün artık Türk-Kürt Federasyonu bile rahatça konuşulur pozisyona ulaştı. Yeni Osmanlıcılık, “
eski bakiyeleri topraklarımıza katmak” naraları bölgede yankılanmaya başladı!.. Tayyip Bey’in “Suriye’de tribünde olmayız” sözlerini alın, eski MİT’çi Cevat Öneş’in, “Türkiye’nin Kürt sorununu çözmesi, bölgede sınır ve harita değişikliklerine yol açabilir” açıklamasının üzerine ekleyin, ortaya ne çıkıyor?
- Fetih şarkıları!..

\n

***

\n

Son haberi zaten gazeteniz Cumhuriyet’te okudunuz:
-
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi 9 avukat, tutuklandı...
Suçları neymiş? Örgüt üyeliği!.. Neden tutuklanmışlar?.. Aleyhte tanık ve tabii yine gizli tanık beyanları varmış, bu beyanlara göre kuvvetli suç şüphesi varmış, yaa!.. Pekiyi, nasıl tutuklanmışlar? İşte burası müthiş:
-
Avukatlar önceki gün tutuklandı ama tutanakta bir gün öncesinin tarihi vardı!..
İşler artık
“skandal” boyutunu bile aştı!.. Ama gayet doğal; bir ülkeyi neredeyse mehter marşı eşliğinde savaşa sürüklüyorsan, önce içeriyi bi güzel zapturapt altına alacaksın...
- Zulüm defterinde böyle yazıyo... Ana muhalefet ne yapıyo?.. Güzide halkımız niçin susuyo?..

\n

Yazarın Son Yazıları

Ülkemizi Geri Almak (03.10.2013)

Ülkemizi Geri Almak

Devamını Oku
03.10.2013
Ülkemizi Geri Almak (11.07.2013)

Devamını Oku
11.07.2013
İhanet!..

Devamını Oku
04.07.2013
Destan...

Devamını Oku
27.06.2013
Kibir ve Bitiş!

Devamını Oku
20.06.2013
Tarih Babanın Defteri

Devamını Oku
13.06.2013
Hürriyet Kavgası

Devamını Oku
06.06.2013
'Fıkradan da Öte'

Devamını Oku
30.05.2013
Medyanın Zavallı Halleri!..

Devamını Oku
23.05.2013
Büyük Oyun, Büyük Millet!..

Devamını Oku
16.05.2013
Vallahi Pes!..

Devamını Oku
09.05.2013
İyi Uykular!..

Devamını Oku
02.05.2013
Milli Direniş!..

Devamını Oku
25.04.2013
Say Say Bitmez!..

Devamını Oku
18.04.2013
Ayağa Kalkanlar...

Devamını Oku
11.04.2013
Afiyet Olsun Millet!..

Devamını Oku
04.04.2013
Yeni Sevr Vizyonu!..

Devamını Oku
28.03.2013
Kuvayı Milliye Destanı!..

Devamını Oku
21.03.2013
Örümcek Kafa!..

Devamını Oku
14.03.2013
Kahramanlarımız

Devamını Oku
07.03.2013
Onurlu Babanın Yürekli Evladı

Devamını Oku
28.02.2013
Barış Sürecinin İftihar Tablosu!..

Devamını Oku
21.02.2013
Rezillikler Komedyası!.. Nasıl fotoğraftı ama...

Devamını Oku
14.02.2013
Utanç... (07.02.2013)

Devamını Oku
07.02.2013
Ulusalcıları Göm, Ulusu Parçala!..

Devamını Oku
31.01.2013
Kıyamete Koşmak!..

Devamını Oku
24.01.2013
'Beyefendi!..'

Devamını Oku
17.01.2013
Davulla Tokmak!..

Devamını Oku
10.01.2013
'Zulmün Artsın'

Devamını Oku
03.01.2013
Müstahak Değiliz!..

Devamını Oku
27.12.2012
Takke Düştü, Fena mı Oldu?!.

Devamını Oku
20.12.2012
Kırılma Noktası: 13 Aralık...

Devamını Oku
13.12.2012
Milliyetçilik Oyunu da Kurtarmaz!..

Devamını Oku
06.12.2012
Küba: Ambargo Altındaki Devrim

Devamını Oku
29.11.2012
Ateşi Kanla Tutuşturmak!..

Devamını Oku
22.11.2012
İpteki Cambazlar!..

Devamını Oku
15.11.2012
'Parmaksız Zeki' TSK'yi Yargılıyor!..

Devamını Oku
08.11.2012
Dipten Gelen Dalga!..

Devamını Oku
01.11.2012
Yiğit Bir Gençlik

Devamını Oku
25.10.2012
Emir ile Kaan

Devamını Oku
18.10.2012