Kadın katliamı durmasın diye!

16 Haziran 2022 Perşembe

Önce iyi haber: Bravo Danıştay’a! Bravo savcı Nazlı Yanıkdemir’e! Bravo itiraz eden tüm kadınlara ve kadın kuruluşlarına! İstanbul Sözleşmesi’nin feshine karşı Danıştay, kararın Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmesini ya da bu kararın iptaline karar verilmesini talep etti! Savcı, bir gecede “İstanbul Sözleşmesi’ni yok sayıyorum” kararının anayasaya aykırı olduğunu belirtti. Demek ki mücadeleye devam. 

Günlerden perşembe. Adalet Sarayı’nın önünde Adalet Nöbeti’ne devam...

Türkiye dışındayım o nedenle katılamıyorum ama geçen perşembe Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Derneği Genel Sekreteri Fidan Ataselim’in tüm söyledikleri hâlâ kulağımda... Nereye gidersem gideyim İstanbul Sözleşmesi’nin apar topar bir gecede bir şahsın isteği üzerine kaldırılmasının yankılarını duyuyorum.

Haykırıyor o ses: “Gezi Direnişi’ne katılan yurttaşlarına bir ülkenin cumhurbaşkanı aşağıladığını düşünerek, ikinci sınıf muamele ettiğini düşünerek ve yine cinsiyetçi bir şekilde kadınlar üzerinden bir ifade seçerek ‘Sürtük’ dedi. Her şeyin altı o kadar boşaltıldı ki sürtüğün esas anlamı bize uyar arkadaşlar. O açıdan biz hiç gocunmuyoruz. Evet biz evinde oturanlar değiliz. Biz eşitsizlik olduğunda sessiz kalanlar değiliz. Ve o siyasi iktidarın her haksızlık ve eşitsizlik hamlesinde baskıcı, otoriter hamlesinde tutuklama, kapatma hamlesinde sessiz kalmayıp evet o adliye bu adliyeye sürtenleriz. Sürtmek zorunda olanlarız.”

Kısacası Danıştay’la Anayasa Mahkemesi arasında da sürtmemiz gerekiyor!

İLLAKİ SUÇ BULUN  

Biliyorsunuz hükümet  “Kadın Cinayetlerini Durduracağız” derneğini kapatmaya çalışıyor. “Ahlaka ve kanuna aykırı faaliyet yürütmek” iddiasıyla açılmış kapatma davası var...

Fidan Ataselim, tek tek anlattı geçen hafta adliyenin önünde; davanın açıldığını 2022 Nisan’da öğreniyorlar... Meğer Aralık 2021’de kapatma davasıyla ilgili bir iddianame hazırlanmış. Meğer bu dernekle uğraşmak istemeleri taa 2016’da başlamış. Nafakasını ödemek istemeyen kişi ve kişilerin şikâyetiyle açılmış dava... O tarihten başlayarak suç bulmaya ve uydurmaya çalışmışlar. İllaki bir suç bulun emri verilmiş: Dernekler müdürlüğü, valilik, Emniyet... Yazışmalar, denetimler... Dernekte suç bulşamayınca, yöneticilerle ilgili suç bulun emri verilmiş... Yok, yok, yok... Dernek yöneticileriyle ilgilide suç bir türlü bulunamamış yıllarca. “Fakat 2021 yılında savcı değişiyor, 2021’in aralık ayında İstanbul Sözleşmesi kararının ardından bütün hukuksuzlukların peşi sıra gelmeye başladığı bir dönemde kapatma davası açmaya karar veriyorlar.” 

SUÇ BULUNDU: AHLAKSIZLIK 

Şimdi sormakta haklısınız. Sonuçta peki iddianamede ne var? Neyle suçlanıyor bu derneğin yöneticileri? 

1 Haziran’da duruşma görüldü. Anlaşıldı ki suçları ahlaksızlıkmış! “Kanuna ve ahlaka aykırı faaliyet yürütüyorlarmış!” 

Fidan Ataselim: “Bu ülkede kadınlar her gün erkekler tarafından öldürülüyor. ‘Ahlaksız bu kadın’ diyorlar, ‘Bu kadın sürtük’ diyorlar, ‘Bu kadının sesi çok çıktı beni dinlemedi’ diyorlar, ‘Bana biat etmedi. Benim sözümün dışına çıktı’ diyorlar. Bu argümanlar neyle örtüşüyor, siyasi iktidarın söylediği cümlelerle birebir örtüşüyor.” 

Mayıs ayında 36 kadın öldürüldü. 16 şüpheli kadın ölümü yaşandı... Ancak yargı, yargı olmadığı için, hak hukuk, siyasal erkin emrinde olduğu için kadın cinayetlerinin hesabı sorulmasın diye “Kadın Cinayetlerini  Durduracağız” diyenleri cezalandırma çabası sürüyor! 

Frida Kahlo’nun çok sevdiğim bir sözü var: “Ahlak ve namus denince sadece kadından konuşmaya başlayan herkes, ahlaksız ve namussuzdur.” 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları