Teşekkür ederiz Azra Erhat...

04 Eylül 2022 Pazar

6 Eylül 1982... Bundan tam 40 yıl önceydi. O gün... Yüreği ve aklı Anadolu tutkusuyla, Anadolu kültürüyle yanıp tutuşan Azra Erhat sonsuzluğa göçtü. 67 yaşındaydı. 

Dolu dolu yaşayan, dolu dolu çalışan, çevresine ışık saçan bir insan; sorumluluğunun bilincinde bir aydındı. Arkadaşımdı. 

Aramızdan ayrıldığı güne dek çokça birlikte olmuş, birlikte gülmüş, birlikte ağlamış, birlikte afacanlıklar yapmıştık. Arkasından, içine üzüntümü ve öfkemi kattığım bir yazı yazdım. Kısacık bir yazı... 

Ertesi gün Sevgili Haldun Taner, o sırada çalıştığım gazetedeki odamıza geldi. Elinde bir kırmızı gülle. Bizim oda “Sanat Odası” diye anılır, sanatçılardan bol bol ziyaretçimiz olurdu. Odadakileri selamladıktan sonra, herkesin ona kulak vermesini istedi ve Azra Erhat’ın ölümü üzerine yazdığım yazıyı yüksek sesle okudu. Sonra, kırmızı gülü masama bıraktı, elimi öptü ve şöyle dedi: “Türkiye’de yaşayan her insanın bu yazıyı okumasını isterdim.”

40 yıl önce yazdığım o yazıyı, Haldun Taner’i de sevgi ve saygıyla anarak Türkiye’deki her insanla değilse de Cumhuriyet okurlarıyla paylaşmak istedim. İşte o yazı: 

***

Size teşekkür etmek istiyorum Azra’nım.

Sadece Azra Erhat imzalı kitaplarınız, “Mavi Anadolu”, “Mavi Yolculuk”, “İşte İnsan-Ecco Homo”, “Sevgi Yöntemi”, “Troya Masalları” adlı kitaplar için değil... Türkçedeki tek özgün “Mitoloji Sözlüğü” için değil... Çalışma arkadaşlarınızla birlikte Türk okurlarına kazandırdığınız “İliyda” “Odysseia” için değil... Yaşamınızın son yıllarında gecenizi gündüzünüze katıp, Sabahattin Eyüboğlu ve Halikarnas Balıkçısı’nın tüm yazdıklarını tek tek toparlayıp yayına hazırladığınız için de değil.

Size teşekkür etmek istiyorum Azra’nım. Yaptığınız, gerçekleştirdiğiniz her işte, insanı “İnsan” yapan değerleri bulup çıkardığınız, bu değerleri yücelttiğiniz için. Ve bütün bunlardan sonra büyük bir alçakgönüllülükle, “Ben bir şey yapmadım ki olsa olsa insan değeri öğelerini ortaya koymaya çabaladım, ancak bu kadarını” dediğiniz için.

Size teşekkür etmek istiyorum Azra’nım. Birlikte çalışmanın, birlikte üretmenin, imecenin en güzel, en sağlıklı örneğini gözlerimizin önüne serdiğiniz için... Ve sonra da “Ben bir şey yapmadım ki onlar bana yol gösterdiler, ben de o yolu izledim” diyebildiğiniz için.

Size teşekkür etmek istiyorum Azra’nım. İşinize, çevrenize ve dünyaya sevgiyle, aşkla baktığınız için, aşkla baktıklarınıza yine aşkla, saygıyla, sevgiyle ve sevinçle sarılabildiğiniz için... Ve bütün bunları hiç mi hiç gizlemek, saklamak gereğini duymadığınız için.

Size teşekkür etmek istiyorum Azra’nım. Hani “Sonuna dek ölüme göğüs gerdi” derler ya... Siz ölümü yaşadınız ve nasıl yaşanabileceğini bize gösterdiniz. “Doğumun ve ölümün tek oluşu ne güzel... Doğumumu yaşayamadım. Şimdi ölümü yaşıyorum. Bir yandan da çalışıyorum. Benim için iyi anı, kötü anı yok. Yaşanan her şey çok güzel” dediniz ya...

Biz Azra’nım, biz sizi klasik filoloji doçentliği yaptığınız fakülteden kovduk. “Gavurla evlendin, daha ne suç işleyeceksin” diyerek. 1946’daydı. Hiç unutmadınız, ayın 25’inde kovmuşlardı ve o ayın maaşını geri almışlardı.

Biz Azra’nım, sizi hapishanelere soktuk. Çok tehlikeliydiniz. Sizi demir parmaklıklar ardında, hücrelerde tuttuk. 1971’deydi.

Biz Azra’nım, hapisten çıktıktan sonra sizi işinizden, Milletlerarası Çalışma Bürosu’ndaki işinizden kovduk. Zanlıydınız, içeri girip çıkmıştınız, neme lazım...

Artık sizi hiçbir yerden kovamayız ya da hiçbir yere kapatamayız Azra’nım. Artık mavi yolculuklardaki kuşlar gibi, uçurtmalar gibi, rengârenk rüzgâr gülleri gibi özgürsünüz...

Özür dilemek için geç kaldık.

Teşekkür ediyoruz Azra’nım. 

Okurlara yanıt – Halikarnas Balıkçısı hakkında yazıklarıma okurlardan hep aynı soru geldi: Kitaplarını nerde buluruz? Bilgi Yayınları tüm eserlerini özenle titizlikle yeniden bastı ve basıyor. 23 kitap. Ayrıca çevirileri ve çocuk kitapları! Müthiş bir koleksiyon!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları