Çiğdem Toker

Şehir hastanelerinde ‘kur’ virüsü

25 Temmuz 2018 Çarşamba

Sağlık Bakanlığı’nın kiracı olduğu Bilkent Şehir Hastanesi resmen açılmak üzere.
Haberci deyimiyle eli kulağında.
Devletin Kamu Özel İşbirliği (KÖİ) modeliyle ihale ettiği ve 3 bin 810 (3 bin 660 diye başlamıştı) yatak sayısıyla dünyada üçüncü büyük hastanesi olduğu duyurulan Bilkent Şehir Hastanesini CCN Holding yapıyor.
Mersin Şehir Hastanesi’nin de müteahhidi olan CCN Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çeçen’in Dünya gazetesinde röportajı yayımlandı.
Özlem Ermiş Beyhan’ın sorularını yanıtlayan Çeçen, önemli bilgiler vermiş.
Önce, son haftalarda bu köşede sıklıkla işlediğimiz tıbbi görüntüleme cihazı ihalesiyle ilgili kısma bakalım:
“Murat Çeçen sağlık alanında Türkiye’nin potansiyeline inanıyor. Yeni şehir hastanelerinin önemli bir ekosistem yarattığını, bu fırsatın kaçırılmaması gerektiğini düşünüyor. Dev hastanelere onlarca tıbbı cihaz alınacak, peki neden bu cihazları alım garantisi vererek Türkiye’de üretmiyoruz?”

‘Fikir babası’
- Çeçen: O fikrin babası benim. Aselsan ile görüşüldü. Aselsan GE’yi tercih etti. Tomografi aleti savunma sanayisinde kullanılan bir teknolojiye sahip. Türkiye’de tomografi cihazı üreteceksiniz GE patenti ile. Yarın öbür gün bunu kendin de üretebilirsin. Bu çok önemli bir potansiyel yaratıyor. Şimdi bu proje ihale aşamasında, gerçekleşmeli bence.”
Görüldüğü gibi Çeçen, Sanayi İşbirliği Programı kapsamında “Beş Kalem Tıbbi Cihaz Tedarikine İlişkin” büyük ölçekli tıbbi cihaz alımının “fikir babası” olduğunu söylüyor.
İkinci kez ertelenen tarihiyle 13 Ağustos’taki ihalenin GEAselsan’a verilse iyi olacağı yönünde “dilek” bildiriyor.
Eğer CCN Holding’in Dia Holding adıyla, yapımını üstlendiği şehir hastaneleri için iki yıl önce GE Sağlık ile 95 milyon dolarlık bir anlaşma imzaladığını bilirseniz bu “dilek”te bir mahsur görmeyebilirsiniz.
Bu dilek ister istemez bir buçuk ay önceki yazımı hatırlamama vesile oldu. “Gerçekten yerli ve milli mi” başlıklı yazıda şöyle yazmıştım: “İktidara yakın bir gazetede bu ihale için General Electric-Aselsan ortaklığı ile Philips-Vestel’in yarışacağı haberi yer aldı. (Dahası, bu iki küresel şirketten birine söz verildiği konuşuluyor.)
GE, yazılı bir açıklama gönderdi ve özünde bir kulis haberi olan cümledeki ‘yorum ve imanın’ hiçbir şekilde gerçeği yansıtmadığını” bildirdi. Sorumluluk gereği açıklamalarına yer verdim. Bu röportajı okurken benzer bir açıklamanın CCN Holding Başkanı Çeçen’e gönderilip gönderilmeyeceğini merak etmekten kendimi alamadım. Nedeni açık: Eşit koşullarda rekabete açık bir ihalede, piyasanın önemli bir aktörünün olumlu temennisi de aynı “etik” hassasiyetle karşılanabilmeli.

‘Cahil insanlar’
Bunun kadar önemli iki husus cevapsız: “GE patenti ile Türkiye’de tomografi cihazı üretmenin” olumlu yanından söz edilirken, ihalenin mevcut şartnameyle yapılması halinde yerli üreticilerden alım yapılamayacak olması.
İkincisi ise tekrar tırmanışa geçen dolar karşısındaki TL’nin hali ortadayken, tekliflerin dolar üzerinden verilme koşulunun korunması.
Çeçen, “Pek çok eleştiri yapılıyor şehir hastaneleri modeline, cari açığı artıracak deniyor, ödenemez bu bedeller deniyor” sorusuna, bakın ne yanıt vermiş: “Bu hep cahil insanların yaptığı bir şey. Bu tartışmalar bürokrasinin de ürkmesine yol açıyor. Sen devletin parasını harcamadan yatırımları realize ediyorsun.”
Kur arttıkça bütçeyi zorda bırakacak dövize dayalı sözleşme ve garantileri, eleştirenlere “cahil” diyen Çeçen, devlet parasını harcamadan yatırımları realize ettiklerini söylüyor. Bunu söylerken de yatırımların Hazine’ye maliyetini düşünmeden, herhalde bedava yapıldığını sanmamızı istiyor.
Röportajda “Direkt bankalara gittiğini” söylediği, bizlerin vergilerinden oluşan kira tutarının Bakanlık projeksiyonuna göre 419.2 milyon TL ile başlayacağını anımsatalım.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Hoşça kalın 9 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları