Bahçeli: Ana muhalefet

Bahçeli: Ana muhalefet

27.06.2015 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Bahçeli ile ilk kez yüz yüze karşılaşıyoruz...
Son derece nazik ve zarif bir ev sahibi.
Her zamanki ciddi yüz ifadesi insanı şaşırtmıyor...
Ama o ciddi yüz ifadesini hiç bozmadan ince ince yaptığı espriler doğrusu beni şaşırtıyor:
Son derece kendinden emin bir biçimde ve hep “Biz bunu defalarca söyledik zaten” havasında konuşurken, hemen hemen her sözünün arasına insanın dikkatini çeken ve gülümseten bir ifade sokuşturuveriyor...
Örneğin benim Yüksek Seçim Kurulu’nun tarafsızlığı konusundaki soruma yanıt verirken şöyle diyor:
“Türkiye’de tarafsız olan kişi ve kurumlar bedenen ve ruhen bu ülkeden kopmuş olanlardır!”
Örneğin Meclis Başkanlığı seçimlerinde AKP’nin tavrı sorulduğunda, bu kez bıyık altından gülümseyerek, “AKP’nin tavrı olmaz, Recep Tayyip Erdoğan’ın emri olur!” yanıtını veriyor.
Dış politika ve Davutoğlu konusunda verdiği yanıtlar da kısa ve kesin:
IŞİD’e, Sünni İslam adına destek verenler için: “Kafa kesen Müslüman olur mu?” diyor.
Davutoğlu için de “Stratejik Derinlik” kitabına atıf yaparak “Davutoğlu, Osmanlı filan, çok derinde kalmış” diyerek gülüyor.

***

AKP’nin ve HDP’nin karşılıklı bir “Danışıklı dövüş” havası içinde milleti aldattıklarını söylüyor:
HDP’nin bölücü olduğunu ama bu niyetini demokratiklik maskesi altında sakladığını, AKP’nin bu bölünmeye kapalı kapılar ardında rıza gösterir gibi davrandığını ama bunu gerçekleştirmeye cesaret edemeyeceğini düşünüyor.
HDP konusunda çok katı ve kesin konuşuyor:
“HDP’nin Meclis’teki sandalyelerine milletin iradesi olarak saygılıyız, ama onu (PKK’den) bağımsız bir siyasal varlık olarak kabul etmiyoruz” diyor.
“1) Çözümün amacı, 2) Çözümün kapsamı, 3) Çözümün uygulaması nedir” diye soruyor ve bunların belli olmadığını, halkın aldatıldığını düşünüyor.
Benim, AKP’nin “milliyetçi söylemine” karşı tabanlarını nasıl koruduklarına ilişkin soruma verdiği yanıt da ilginç:
“AKP’nin milliyetçi söylemi yok. Milliyetçi ideolojiyi istismar ederek MHP’den oy çalma çabası var. Yeri geldiğinde bize faşist diyorlar.”
AKP konusunda çok sert; Erdoğan’ın bütün toplumu çok gerdiğini ve saldırgan bir dille toplumu böldüğünü belirtiyor, üslubunu sert bir dille eleştiriyor.

***

MHP’nin demokrasiye olan inancını seçim sonuçlarıyla açıklıyor:
“MHP 13 yıl süren bir korku imparatorluğunu yıkmıştır. Despotizmi yıkmıştır. RTE’nin despotluğunu reddetmiştir” diyor ve “Zafer çığlıkları kursaklarında kaldı” diye devam ediyor.
Bu sert ifadelerinden de anlaşılacağı üzere, medyadaki yaygın kanıya ters olarak, en baştan beri bir AKP-MHP koalisyonuna hiç de olumlu bakmıyor...
MHP’ye “ana muhalefet partisi” rolünün seçmen tarafından verildiğini düşünüyor::
“Bizim dışımızdaki bütün partiler çözüm sürecini destekliyor. Millet bize ana muhalefet görevi verdi. MHP bu siyasal rolü ile bağımsızlığını koruyor ve büyüyor” diyor ve böylece MHP’ye biçtiği ana muhalefet partisi rolünün temellerini belirtiyor.
Arkasından medyada oluşan AKP-MHP koalisyonu havasını şöyle açıklıyor:
“AKP, Türkiye’yi bölmek isteyen unsurlarla birlikte hareket etmektedir. Çözüm sürecini savunanlar, çözümü gerçekleştiremeyeceklerini biliyorlar. Bunu savunan bir koalisyon ancak MHP’yi çok güçlendirir. Bunu bildikleri için, MHP’yi müşgül durumda bırakacak, kendi tabanıyla karşı karşıya getirecek ayak oyunları yapılıyor.
Arkasından çok net olarak “AKP-MHP koalisyonu iddiasının aslı yok. Bazı odaklar bunu kabul ettirebilmek için lobileri harekete geçirdiler” diyor.
TÜSİAD geldiğinde, “Siz çözümden yanasınız. Ekonomik ayağını biz sağlayacağız diyorsunuz. Neden AKP-HDP koalisyonunu desteklemiyorsunuz da MHP’nin de buna katılmasını istiyorsunuz?” dediğini anlatıyor.

***

Koalisyon hükümetleri konusundaki öngörüleri de şöyle:
“En iyi çözüm AKPHDP’dir.”
“AKP-CHP-HDP daha güçlü olur. O zaman çözüm süreci sağlam olarak toplum tarafından izlenebilir.”
“Şu anda en muhtemel koalisyon AKP-CHP olarak görünüyor” diyor.
Yukarda da belirttiğim gibi bütün bu çözümlerin MHP’yi güçlendireceğine inanıyor.
AKP’nin başka partilerden transferlerle açığını kapatmasına karşı çok sert:
“Azınlık hükümeti kurabiliriz, erken seçime gidebiliriz dediler. Bu tabloda azınlık hükümeti kurabilirler. 18 sandalye açığını transferlerle kapatmaya çalışırlarsa felaket olur.”
Yolsuzluk ve rüşvet soruşturmalarında kararlı görünüyor:
“Koalisyondan bağımsız olarak Meclis’te yolsuzluk soruşturmalarını destekleyeceğiz” diye son derece net bir ifadede bulunuyor.
Gelecek için de düşündüğü şöyle:
(AKP ve Erdoğan için) Modelleri başarısız bir hükümet deneyinden sonra erken seçim.”

***

Bahçeli bütün sorularımıza açık, net ve ayrıntılı yanıtlar verdi.
Ne dediğini bilen kendinden emin havası bütün sohbet sırasında sürdü.
Sorular ve yanıtlar çok daha uzun...
Çok daha başka konular da konuşuldu.
Ayrıntılar, MHP’yi izleyen değerli arkadaşımız Selda Güneysu’nun haberinde ve ziyarete katılan öteki arkadaşların yazılarda...
Ben kendi hesabıma, Bahçeli’nin önümüzdeki dönem için MHP adına “Ana muhalefet partisi” rolünü benimsediğini ve ayrıca, koalisyon çalışmalarından bağımsız olarak yolsuzlukların üzerine gideceklerini düşünerek ayrıldım sohbetten.  

Yazarın Son Yazıları

Mezhepçilik ve tarikatçılık da demokratik rejim düşmanlığıdır!

Dün Etnikçiliğin Demokratik Rejim karşıtlığını (düşmanlığını) yazmıştım.

Devamını Oku
05.12.2025
Etnikçilik demokratik rejimi yıkar!

Etnikçilik, insanların tarih boyunca sahip oldukları Aile, Aşiret, Din, Mezhep, kimlikleri üzerine, Endüstri Devrimi’nin getirdiği “Ulusal” ya da “Milliyetçi” kimliğin, Totaliter bir anlayışla istismar edilmesinden kaynaklanan Faşist bir ideolojidir.

Devamını Oku
04.12.2025
Siyasette Stockholm Sendromu

CHP Genel Başkanı Özgür Özel Kurultay konuşmasında, “Stockholm Sendromu” anımsatmasını yapmadan önce, İktidarın, “Terörsüz Türkiye” sloganı bağlamında başlattığı “Sürecin” bütün çelişkilerini vurgulayan bir konuşma yapmış.

Devamını Oku
02.12.2025
Darağacı edebiyatı ve terör gölgesinde yeni yargı paketi

25 Kasım 2025 tarihinde MHP lideri Devlet Bahçeli TBMM Meclis Grubu konuşmasında şöyle demiş...

Devamını Oku
30.11.2025
Faşistliğin dini mezhebi ırkı milliyeti yoktur

Faşizm ve Faşistlik, gerek Rejim gerek Kişilik yapısı olarak Demokrasi ve Demokratlık karşıtlığıdır.

Devamını Oku
28.11.2025
İki hukuk profesörü konuşurken...

“Anayasa”, “Hukuk” ve “Yargı” bir devletin omurgasıdır..

Devamını Oku
27.11.2025
CHP’nin savunması için Okkam’ın usturası!

“Okkam’ın Usturası” bir önermedir:

Devamını Oku
25.11.2025
Çıldırtan çelişki!

Emperyalizmle işbirliği yapan İktidar: “Barış” sloganı ile halkı aldatarak...

Devamını Oku
23.11.2025
CHP, kendisini ve demokrasiyi etnikçiliğe kurban edemez!

Emperyalizm ve İktidar ittifakı, hem dıştan hem içten son derece güçlü bir biçimde çeşitli baskılar uygulayarak, Türkiye’yi, “Ortadoğu Bataklığında” parçalanarak boğulacağı bir “Sürece” sürüklüyor!

Devamını Oku
21.11.2025
'Kişiye özel rejim' önerisinin çıkmazı

Devlet Bahçeli aynı anda üç öneride bulundu...

Devamını Oku
20.11.2025
Atatürk üzerine birkaç kitap

Son zamanlarda, Atatürk’e, İstiklâl Savaşı’na ve Cumhuriyet Dönemi Tarihi’ne ilişkin saldırılar, saptırmalar ve iftiralar çok artınca, bu konulardaki gerçek tarih araştırmaları, kitapları da çoğaldı.

Devamını Oku
18.11.2025
İddianame, devlet yönetimine yansıtıldığında?...

Cuma günkü yazımı şöyle bitirmiştim...

Devamını Oku
16.11.2025
Başarılı politikacılık ve avukatlık suçlanınca?...

Lafı dolandırmaya gerek yok...

Devamını Oku
14.11.2025
İddianame, Atatürk, Haberal ve umut!

Bugünlerde, tam 10 Kasım Atatürk’ü anma törenlerinin ertesi günü açıklanan...

Devamını Oku
13.11.2025
Atatürk: İki yalan dört düşman

Dün Atatürk’ü andık; bu vesileyle, bugün, Atatürk konusundaki çok önemli iki yalana ve dört düşmana değinmek istiyorum.

Devamını Oku
11.11.2025
İkinci Silivri trajedisinde anayasa ihlalleri

“Birinci Silivri Trajedisi Dönemi”, Ahmet Necdet Sezer’in cumhurbaşkanlığından ayrılma zamanı olan Haziran 2007 tarihinde başladı.

Devamını Oku
09.11.2025
İktidarın çelişik operasyonları

İktidar, “Demokratik Laik ve Sosyal Hukuk Devleti”ni tanımlayan Anayasa’ya Cumhuriyet rejimine aykırı ve birbirlerine ters birkaç operasyonu aynı anda yapıyor ve böylece zaten düşmekte olan seçmen desteğini iyice kaybediyor.

Devamını Oku
07.11.2025
Casusluk tartışması tırmanıyor

Ekrem İmamoğlu, Necati Özkan ve Merdan Yanardağ’a yapılan “Casusluk suçlaması” akıllara derhal FETÖ’nün Türk Silahlı Kuvvetlerini ele geçirmek için “Birinci Silivri Trajedisi” bağlamında yaptığı “Casusluk” suçlamalarını ve yine FETÖ’nün “Kozmik Oda”ya girişini ve oradaki bilgilerin yurtdışına sızdırılışını anımsattı!

Devamını Oku
06.11.2025
Casusluk bahane hapis ve kayyım şahane

24 Ekim 2025 Cuma sabahı Merdan Yanardağ “Casusluk” suçlamasıyla göz altına alındı.

Devamını Oku
04.11.2025
İntihar ve çöküş (3) Anomi ve anarşi

Önce kavramları tanımlayalım: Anomi: Kuralsızlık. Anarşi: Devlet otoritesinin yokluğu.

Devamını Oku
02.11.2025
Bir iktidarın intiharı (2)

Dünkü yazıdan devam: Önce bir iktidarı intihara sürükleyen beş temel belirleyiciyi anımsayalım...

Devamını Oku
31.10.2025
Bir iktidarın intiharı (1)

Bir iktidar ne zaman çöküşe yönelir, intihar eder?

Devamını Oku
30.10.2025
Cumhuriyetin koruyucusu AYM! (mi?)

Yarın CUMHURİYET Bayramı.

Devamını Oku
28.10.2025
Abdülhamit’in ulu hakanlığı ve Yanardağ’a casusluk suçlaması

İktidar, medyayı ve yargıyı da etkisine alarak hem güncel hem de tarihsel gerçekleri saptırmaya, kendi ideolojisine uygun bir tarih ve var olmayan bir güncel dünya imgesi yaratmaya çalışıyor...

Devamını Oku
26.10.2025
Abdülhamit Kıbrıs’ı nasıl kaybetti? (2) Ültimatom

Dünkü yazımda, İngiltere tarafından, Abdülhamit’in yardım isteği üzerine kendisine verilen ültimatomdan söz etmiştim.

Devamını Oku
24.10.2025
Abdülhamit Kıbrıs’ı nasıl kaybetti?

Emekli Büyükelçi Süha Umar, dün Cumhuriyet’teki köşesinde, Kıbrıs seçimleri konusunda, benim görüşlerimle de aynı çizgide olmalarından memnuniyet duyduğum çözümlemelerini şu sözlerle bitirmişti...

Devamını Oku
23.10.2025
Kıbrıs seçimleri üzerinden tehdit mi?

Türkiye’de de Kıbrıs’ta da seçmenin bu İktidardan bıktığı anlaşılıyor.

Devamını Oku
21.10.2025
Faşizmle mücadelede dokuz ilke! Ne yapmalı (6)

Otoriterlikten totaliterliğe giden İktidar, yaşam biçimlerimizi de tehdit eden ve yeni cezalar oluşturan 11. Yargı Paketi’ni hazırlarken...

Devamını Oku
19.10.2025
Seçime doğru uygulama önerileri: Ne yapmalı? (5)

1) Ana stratejinin “Millet İradesi”nin gerçekleştirilmesi için, eşit, adil ve şeffaf bir seçim hedefine yönelik olduğu asla unutulmamalıdır.

Devamını Oku
17.10.2025
Boş tencere dolmalı, dayak durmalı! Ne yapmalı (4)

İnsanlık tarihi iki kavgadan oluşur: Birinci kavga ekmek kavgasıdır...

Devamını Oku
16.10.2025
Ortadoğu’daki gelişmeler bağlamında ne yapmalı? (3)

Bu yazı yazılırken Hamas ile İsrail arasında rehine takası yapılıyor ve hem Dünya’da hem Ortadoğu’da barış sesleri duyuluyordu.

Devamını Oku
14.10.2025
Ne yapmalı? (2) CHP’ye eleştiri ve destek!

Cuma günkü “Yedi Düvel’e Karşı...” başlıklı yazımda “Demokratik, Laik ve Sosyal Hukuk Devleti olan Cumhuriyet Rejimi’mizi iç ve dış saldırılara karşı nasıl koruyacağız?”

Devamını Oku
12.10.2025
‘Yedi düvel’e karşı nasıl direneceğiz? (1)

Önce yazımın başlığını açıklayayım: “Yedi düvel”, “bütün devletler, herkes, bütün dünya” anlamında kullanılan bir deyimdir.

Devamını Oku
10.10.2025
Nadir elementler, emperyalizm ve ‘ileri demokrasi’

Emperyalizmin araçları, dostları ve düşmanları nelerdir, kimlerdir?

Devamını Oku
09.10.2025
‘İleri demokrasi’: Yine ve yeniden

Cumhuriyet’in dünkü manşeti, CHP’nin Abant toplantısından sonra, Gökhan Günaydın’ın “Merkez parti olma kimliğimiz giderek oturuyor” demesi üzerine “CHP merkez parti oluyor” biçimindeydi.

Devamını Oku
07.10.2025
‘Meşruiyet’in iç ve dış kaynakları (5)

Bugüne kadar “Meşruiyet” kavramının iç kaynakları üzerinde durdum.

Devamını Oku
05.10.2025
Meşruiyet kaynağı olarak Anayasa Mahkemesi ve bağımsız yargı (4)

İsrail’in, Gazze’ye giden Sumud (Direniş) Filosuna karşı giriştiği “Gayri Meşru” müdahale sürerken Trump, bizim Cumhurbaşkanımıza “Meşruiyet” desteği vereceğini belirtti.

Devamını Oku
03.10.2025
Meşruiyet Gazze’de mi seçimde mi (3)

Önce “Meşruiyet” kaynağı olarak Gazze: Trump 25 Eylül’de Erdoğan ile görüştü.

Devamını Oku
02.10.2025
Meşruiyet üzerine (2) Adil ve serbest seçim

Bir iktidarın meşruiyetinin iki kaynağı vardır: Anayasa ve seçim. Meşruiyet Üzerine (1) başlıklı yazımda, Anayasa üzerinde biraz durmuştum.

Devamını Oku
30.09.2025
Meşruiyet üzerine düşünceler (1) Ana Kavramlar

ABD’nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, 24 Eylül’de New York’ta bir panelde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve “Meşruiyet” ile ilgili olarak tartışmaya yol açan bir ifade kullanmıştı.

Devamını Oku
28.09.2025