Büyük resim - I

28 Temmuz 2015 Salı

AKP liderliği ölümden korkup, Andreas Lubitz olmaya karar vermiş görünüyor. Lubitz uçağı dağa çarptırmıştı. AKP de “barış sürecini”, İŞİD bahanesiyle, “tüm muhalefeti temizler, sonra seçime giderim” fantezisine çarptırdı. Gelişmeleri kaygıyla izlerken, “büyük resme”, kapitalizmin krizine ilişkin gelişmelere de arada sırada göz atmakta yarar var. Pazar günü Pelin Ünker “Kusursuz Fırtına” yazısıyla Türkiye ekonomisine bakmıştı. Ben şimdi açıyı biraz daha genişleterek, dünya ekonomisine ilişkin yeni açıklanan kimi ilginç verilere değineceğim.

‘Verimlilik sorunu’
Washington Post’tan R. Samuelson “Verimlilik esrarengiz biçimde düşüyor” başlığıyla son OECD raporuna dikkat çekti. Samuelson’un yorumuna değinmeden önce, Future of productivity- 2015 başlıklı rapora biz de bakalım. Ayrıntılara girmeden, ilk 22 sayfada yer alan kimi grafikleri aktarmakla yetineceğim.
Sf. 15: İki grafik, gelişmekte olan ülkelerde, dünyada ve OECD ülkelerinde emek verimliliği ve çok faktörlü verimlilik artış hızlarını sergiliyor. 2006’dan sonra sert bir düşüş sergileyen artış hızları, 2008-2010 arasında kısmen toparlandıktan sonra, 2010’dan bu yana yeniden belirgin biçimde gerilemeye başlamış. Sf. 16: Bir grafik, çalışılan saat başına GSMH oranının OECD, Doğu Avrupa ve Latin Amerika ülkelerinde, 1950-70 döneminden bu yana (ABD, Kore, Avustralya, Y. Zelanda’da, yalnızca 95- 04 döneminde bir artış var) sürekli gerilemekte olduğunu gösteriyor. 19. sayfadaki grafikte, Hindistan ve Çin’de emek verimliliği büyüme hızı yalnızca 2000-07 dönemlerine bir artış gösteriyor, sonra gerilemeye başlıyor.
22. sayfadaki iki grafik, OECD ülkelerinde iş yaşamındaki dinamizmi, bilgi temelli (teknoloji) sermaye yatırımları ve yeni başlayan girişimler üzerinden, 1995-2000, 2000-07; 07- 10 dönemleri için ölçmeye çalışıyor. Her iki grafikte de “95- 00” döneminden sonra belirgin bir gerileme var. Samuelson’a göre karşımızda “gizemli bir sorun” var. Çünkü, internet, rekabet, küreselleşme, gelişmekte olan ülkelerin teknolojik, bilimsel gelişmelere katkıları, verimliliğin artması için koşulların çok uygun olduğunu gösteriyor. Ancak tam aksine verimlilik gerilemesi küresel bir olgu. Ne “İnternetin ilk etkisi geçti”, ne de OECD’nin “Yenilikler gereken hızda yaygınlaşamıyor” savı açıklayıcı değil.
Aslında gizemli bir durum yok. Verimlilikte ve dinamizmde 1970’lerden bu yana küresel çapta giderek kronikleşen gerileme eğilimi, 1970’lerde başlayan (sermaye birikim modelinin yapısal krizine, 2000’li yıllarda başlayan ve 2007 kırılmasına yol açan “mali krize” ilişkin savlarla uyumludur. Yukardaki gizeme bir açıklama arayanların, kapitalizmin krizini, bu üretim tarzının iç dinamikleriyle açıklayan teorilere başvurmaları gerekiyor.

Dünya ticareti

Devam edersem, Financial Post’ta (Kanada) rastladığım “Dünya ticaretinde ne oluyor” (Shmuel, 22/07/2015) başlıklı yazının aktardığı iki grafik, dünya sanayi üretiminin ve ticaret hacminin büyüme hızlarında 2014 yılından bu yana yeniden bir gerileme başladığını gösteriyor. Aynı dönemde sanayi üretimiyle ticaret hacmi karşılaştırıldığında, envanterlerde belirgin bir artış yaşandığı (aşırı üretim sorununun basıncının arttığı-EY) ortaya çıkıyor.
Verimlilik hızları gerilerken, dünya ticaretinde gerileme, envanterlerde belirgin bir artış, kaçınılmaz olarak uluslararası alanda rekabetin, korumacılığın artacağını düşündürüyor... Gerçekten de The Bank of Canada’nın hazırladığı bir çalışma, dünya ticaretindeki gerilemeyi, ticareti serbestleştirmede isteksizliklerdeki, korumacı önlemlerdeki artma eğilimine bağlıyor (Financial Post).
Australian Institute of International Affairs’den Profesör Evenett & Dr. Fritz’ göre korumacılık eğilimleri resmi verilerin gösterdiğinden çok daha güçlü. Yazarlar, ortak çalışmalarında, ticaretin sınırlandırılması (korumacılık) bağlamında, G-20 ülkelerinde, Kasım 2008’den bu yana 2080 (DTÖ bulgularından yüzde 53 daha fazla) yeni önlem alındığını saptıyorlar. Perşembe günü jeopolitik ve emperyalizm konularıyla devam edeceğim.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları