Sosyal medya, video oyunları, ‘katiller kuşağı’

24 Kasım 2016 Perşembe

ABD seçimlerini, Noel için hızla piyasaya sürülen yeni video oyunlarını, Xbox, Play Station platformlarının yeni modellerini izlerken aklıma Walter Benjamin ve dostum Hakan Kara geldi.
“Bugün önemli olan üretici güçlerin gelişmesini hızlandırmak değildir. Durdurmak ve gelişmenin yönünü gözden geçirmek gerekir” gibisinden bir aforizmayı Walter Benjamin’in bir yazısında okumuştum. Gerçekten de, özellikle, kapitalizmin krizinin basıncıyla, teknoloji aldı başını gidiyor. Bu hıza uyum sağlamakta büyük zorluk çekiyoruz. Bu uyumsuzluk insanlığın geleceğini tehdit edecek düzeye ulaşıyor.
Hakan dostumu da, ABD seçimlerinden sonra teknoloji, internet, habercilik gibi onun uzmanlık alanına giren gelişmeleri izlerken düşündüm: “Dışarda olsaydı mutlaka eleştirel bir şeyler yazardı”...
Hakan, 20 gündür gazetemizin yöneticileriyle, yazarlarıyla birlikte, tüm dünyada infial uyandıran gerekçelerle tutuklu. Moralini bozma demeyeceğim. Nasıl olsa o hiç kaybetmediği (bana sorarsanız biraz da abarttığı) öz disiplini sayesinde moralini yüksek tutacaktır. “Sağlığına dikkat etmesi” sanki daha önemli. “Görecek günler var” diyerek, ben bir şeyler yazmaya çalışayım.

Türün en gelişmiş örneğine bakarak
Bir türü, en iyi, en gelişmiş örneğine bakarak ya da en sıra dışı durumundan anlayabiliriz. ABD’nin, kapitalizmin en gelişmiş örneği; başkanlık seçimlerinin de en sıra dışı durumlarından biri olduğunu sanırım söyleyebiliriz. En büyük mali askeri güç, en sık savaşa giren, en çok kitlesel cinayetler yaşayan ülke olarak ABD, aynı zamanda dünyada, Facebook, Twitter gibi sosyal medyanın, film, video oyunlarının, eğlence endüstrisinin de merkezi.
“Hakikat sonrası/ertesi toplum” kavramını, “sahte haber” (fake news) salgınını da ABD bize son başkanlık seçimleri sırasında hediye etti. Her iki kavramın da doğduğu yer sosyal medya platformlarıydı. Kimi uyanıklar, tıklanarak para kazanmaya endeksli bu platformlarda, geniş kitlelerin önyargılarına, paranoyalarına uyan sahte haberler yaparak büyük paralar kazanılabileceğini, bu son seçimlerde kanıtladılar.
“Sahte haberlerin”, para kazanmanın ötesinde, önyargıları vurgulayarak güçlendirmek gibi çok daha tehlikeli bir işlevi var. Facebook, Amazon gibi platformların algoritmaları da eğilimlerimizi tanımlayarak, bizi hep bu eğilimlere uygun reklam, bilgi ve haberle besliyor, kendi eğilim ve önyargılarımızın rahat odasına hapsediyor, yeni deneylerden, aykırı bilgilerden yoksun bırakıyor. ‘

Katiller kuşağı’
Emekli Yarbay, Psikoloji Profesörü Dave Grossman’ın geçen hafta yayımlanan “Assasination Generation” başlıklı kitabı, gittikçe daha çok ilgi çektiği, para kazandırdığı için hızla gelişen, yayılan, şiddete, öldürmeye, suç işlemeye, hatta işkenceye, tecavüze dahi yer verebilen video oyunlarının çocuklarımızı koşullandırdığını savunuyor.
Öldürmenin psikolojisi üzerinde çalışan Grossman, “Askerler öldürmeyi öğrenirken, ölüm riskini, disiplini, emre uymayı da öğreniyorlar” diyor. Gittikçe daha gerçekçi görüntüler, sesler sunan dijital platformlarda, saatlerce, günlerce oyun oynayan çocukların, gerçeklik algısı, beyinlerinin nöron ağları yeniden programlanıyor. Prof. Grossman’a göre disiplini öğrenmeden, herhangi bir risk almadan, öldürme, işkence, hatta tecavüz senaryolarını olağan kabul etmeye başlayan “bir katiller kuşağı” yetişiyor. Video oyunlarının bir etkisi olduğunu ben de kabul etme eğilimindeyim ama parayı, uğruna her şeyin yapılabileceği bir yüce nesne düzeyine çıkaran, tabancayı her zaman ek bir karaktermiş gibi sergileyen Hollywood filmlerini, dizilerini de unutmamak gerekiyor.
Teknoloji sorunlarımızı çözecekti. Kapitalizmin içinde gelişen teknolojinin getirdiği “rahatlığa- hazlara” kapılıp yok olmaya doğru gitmeye başladık.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları