Sona doğru

07 Ekim 2017 Cumartesi

Melih Gökçek gidecekmiş, Saray istemiyormuş.
Ne çare, giden gitti. 23 yıl boyunca Ankara, Ankara olmaktan çıktı.
En son, yol açma bahanesine dayanarak ODTÜ ormanının üzerinden dümdüz geçildi.
Yıllardır, kendi alanında alçakgönüllü çalışıp yararı büyük işler yapan Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği’nden Ahmet Demirtaş ve Salih Usta, Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek, Ankara Orman İşletme Müdürlüğü ile orman kıyımına göz yuman ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Verşan Kök hakkında suç duyurusunda bulundular. Gerekçeleri çok açıktı. Yol geçirilen alan orman rejimine bağlıydı ve orada mülkiyet devri değil, izin söz konusuydu:
Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nca izin verilmiş olsa bile ODTÜ ormanında yol inşaatı dışında ormanla ilgili yapılacak iş ve işlemler Orman Kanunu’na tabidir. Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin ağaç kesme ve başka yerlere taşıma yetkisi olamaz.
Yapılacak yol için Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin ODTÜ’den izin alması ya da ODTÜ’nün Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne izin vermesi değil, orman sahibi olarak ODTÜ’nün Orman Genel Müdürlüğü’nden izin alması gerekir. Böylesi bir izin için ise kesilecek ağaçların yer, cins, tür ve hacimlerinin plan verilerine göre gösterileceği Olağanüstü Hasılat Etası Raporu hazırlanması ve raporun onaylanması zorunludur.
Orman Kanunu’nun 14. maddesinin ‘A’ fıkrası uyarınca ‘Yetişmiş veya yetiştirilmiş fidanları kesmek, sökmek, ekim sahalarını bozmak, yaş ağaçları boğmak, yaralamak, tepelerini veya dallarını kesmek veya koparmak veya ağaçlardan yalamuk, pedavra hartama çıkarmak’, ‘B’ fıkrası uyarınca ‘Dikili yaş veya kuru ağaçları kesmek veya bunları kökünden sökmek’ yasaktır ve suçtur!”
Cumhuriyet’ten tutun insanlara, kurallardan tutun ağaçlara değin her şeyi bozmak, yaralamak, kesmek, boğmak, koparmak, kökünden sökmek için gelmiş bir kadro, yarattığı yıkıntıda debelenmeye başladı.
Son yaklaşıyor.

Yeni kızıl elma
Okullar, Cumhuriyet devrimcilerinin yurt çocuklarını uygarlıkla tanıştırma için attıkları her adımı yok ederek ülkeyi ortaçağa doğru geri iten bir eğitim anlayışı ile açıldı.
Artık ayrıca imam hatip okulu açılmasına gerek kalmayacak, çünkü tüm okullar yeni müfredat ile imam hatipleştirilmiş olacak.
Öncelikli hedefi, Saray’daki AKP’li, geçen mayıs ayındaki Ensar Vakfı’nın -eğitim siyasetini belirleyen vakıf durumuna gelmiştir- 38. genel kurulunda açıklamıştı. Çocuklarımızın geleceğinden “Hayalimiz olan nesil” diye söz ederek, demişti ki:
Dilimizden tarihimize kadar birçok alanda ecdadımıza ve kültürümüze duyulan husumetin ürünü bir yaklaşımla hazırlanmış olan müfredatlar daha yeni yeni değişiyor. Biz 80 milyon insanın tamamına ulaşmayı hedefleyen bir hareketiz, bunun farkında olmamız gerekir.
Erdoğan, aynı gün, yeni “kızıl elma”nın 2053 vizyonu olduğundan da özellikle söz etmişti.
İstanbul’un fethi 1453’ten sonra 2053’e ulaşılacaktı.
Yeni müfredatın varacağı yer belliydi:
Genç beyinler üzerinden Türkiye’yi fethetmek…
Cihat”, boşuna ders kitaplarına girmiyor.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Şamar örnekleri 6 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları