Amiraller, Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin önemine dikkat çekti
“Amiraller Duyurusu” nedeniyle hedef haline getirilen amiraller, 1936’da imzalanan Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin tarihteki önemini anlattı. Amiraller, “Bugün ise Montrö sayesinde Ukrayna-Rusya savaş alanına, dışarıdan yardımın önüne geçilmektedir” dedi.
Boğazların tamamen Türk egemenliğine geçmesini sağlayan Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin 86. yıldönümünde, emekli Koramiral Can Erenoğlu, emekli Koramiral Kadir Sağdıç ve Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz Cumhuriyet’e değerlendirmelerde bulundu.
Montrö’ye duyarlılıkları nedeniyle “Amiraller Bildirisi” iddianamesiyle hedef yapılan amiraller, sözleşmenin önemine dikkat çekti.
Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı’nda uzun yıllar Montrö uygulamalarından sorumlu olarak görev yaptığını belirten Erenoğlu, sözleşmenin Karadeniz’de bağımsız ve tarafsız politikanın tek güvencesi olduğunu ifade etti. “Bunu Atatürk ve silah arkadaşlarına borçluyuz” diyen Erenoğlu, Amiraller Bildirisi ile ilgili olarak da şöyle konuştu: “Mesleki deneyimlerimize istinaden Türkiye Cumhuriyeti’nin egemenliğini tescil eden ve yakın zamanda önemi daha iyi anlaşılan Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin her platformda korunması gerektiği vurgulanmıştır. Bu duyurunun en olumlu yanı, Türk toplumunun Montrö’nün hayati önemini kavraması ve ‘Montrö Sözleşmesi’nden çıkılabilir’ denirken devletimizce Montrö’nün aşındırılmasının, kimseye yarar sağlamayacağının vurgulanması oldu.”
"DÜNYADA ÖRNEĞİ AZ"
Anadolu’da yaşamanın başlı başına jeopolitik bir mücadele olduğuna işaret eden Gürdeniz de “Montrö, Lozan’ın eksik kalan denizci parçasını çoğunlukla tamamlamakla kalmamış, aynı zamanda bölgesel ve küresel deniz siyasetinde çok yönlü kazanımları tetiklemiştir. Böylece Cumhuriyet, Karadeniz-Akdeniz ekseninde, Osmanlı döneminde pek çok örnekte yaşanan stratejik iç hatlar konumunda kalma riskini bertaraf edebilmiştir. Ayrıca Trakya, Anadolu’nun ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir” ifadelerini kullandı. Montrö’nün Karadeniz gibi yarı kapalı bir denizde başlı başına bir deniz güvenlik rejiminin de temelini oluşturduğunu kaydeden Gürdeniz, “Dünyada örneği az olan, bir nevi deniz silahlarını kontrol rejimi enstrümanıdır. Dolayısıyla Karadeniz istikrar ve barışı ile Montrö Sözleşmesi birbirini tamamlayan kavramlardır. Her savaştan, her gerilimden ve her krizden başarıyla çıkmış, dünyada eşi benzeri görülmeyen Montrö’nün Lozan antlaşması gibi sonsuza taşınması da her Türk vatandaşının görevidir.”
"TAMAMLAYICI BİR ANLAŞMA"
Emekli Koramiral Kadir Sağdıç, Montrö’nün kurucu ve egemenliği tamamlayıcı bir anlaşma olduğunu belirtti. “Bu sayede tam egemenliğe kavuştuk” diyen Sağdıç, “Montrö bizi dün ve bugün türlü belalardan korumuştur. Dün İkinci Dünya Savaşı’nda tarafsız kalmamızda ve böylece kayıp vermememizde büyük pay sahibi olurken bugün Ukrayna-Rusya savaşında barışın en önemli enstrümanı olan Montrö sayesinde Karadeniz’deki savaş alanına dışarıdan yardımın önüne geçilmektedir” ifadelerini kullandı. Sağdıç, Montrö’nün Türkiye’nin bölgesel gücünü artıran önemli bir etken olduğuna da vurgu yaptı.
En Çok Okunan Haberler
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!