CHP Lideri Diyanet’i Solladı!

12 Aralık 2014 Cuma

Meleklerin tuttuğuna inanılan günah - sevap defterini (defter-i amal) artık Google tutuyor.
Siyaset adamı ne demiş, nerede demiş, adını ve o sözcüğü yazın anında karşınızda.
Erdoğan dinden imandan, ümmetten söz etmeden konuşamıyor.
Ama nedense ağzına o bir tek sözcüğü alamıyor:
“Kul hakkı”!
Kul hakkı, esirgeyen ve bağışlayan (rahman ve rahim olan) Allah’ın, bağışlamayacağını ilan ettiği ve bu sorumluluğu hakkı yenilen kula bıraktığı tek günah.
Google’da, “kul hakkı” yazın, karşısına da “Recep Tayyip Erdoğan”...
Muhteremin ağzından çıkmış bir satıra rastlanmıyor.
“Kul hakkı”nı hatırlatan hep ve hep CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu olmuş.
Öyle ki Diyanet İşleri Başkanlığı’nın adı, bu kavramla ilgili 105 bin kez geçerken...
Kılıçdaroğlu neredeyse her konuşmasında, tam 232 bin ayrı haberde Tayyip Bey’e bu günahı hatırlatmış.
Ama nafile...
Kul hakkı lafı Erdoğan’ın iştahını daha da artırdı artırıyor...
Sonunda tarihi bir haramzadelik rekoruyla “1150 küsur odalı” devasa Kaçak Saray’ı yaptırıyor.
Ama “Bu saray milletin!” diyor.
Bu büyük günaha ortak araması elbette korkudan.
Ama cehennem değil, seçmen korkusundan!
Cehennemden korksa...
Bir kez bile olsa ağzından “kul hakkı” sözü çıkardı!

Cüce Fırlatma Oyunu
Fransa’da “cüce fırlatma” denen ve oyuncuların bir cüceyi olabildiğince uzağa fırlatması şeklinde oynanan bir oyun vardır.
Cüce, kauçuk giysiler içinde olduğundan yere düştüğünde zarar görmez. Cüce ekmeğini bu “fırlatılma” oyunundan kazanır.
Morsang-Sur-Orge Belediyesi, beldede bu oyunun oynanmasını idari bir kararla yasakladı.
Cüce ve cüceyi oynatanlar bu karara karşı iptal davası açtı.
Versailles İdare Mahkemesi de belediyenin yasaklama kararını hukuka aykırı bulup iptal etti.
Dava Fransız Danıştayı’na götürüldü.
Danıştay ise cüce fırlatma oyununu “insan onuruna aykırı” buldu:
“İnsan onuruna saygı kamu düzeninin unsurlarından biridir” gerekçesiyle belediyenin yasak kararının yerinde olduğuna karar verdi.
Bireylerin bizzat kendilerinin, kendilerine karşı korunması da insan onuru kavramının gereğidir. Bu nedenle, yurttaşların devleti yöneten kişinin yanına yanaşıp da “bilmen nerenin kılı olayım!” demesi de kefen giyip, “öl de ölelim” diye bağırması da insan onuruna aykırıdır, dolayısıyla suçtur.
Devlet adamının bu sözlerden değil mutlu olması, sessiz kalması bile hem ruhsal bir maraz hem de suça iştiraktir.
Muhalefetin “AKP’ye oy vermeyin!” çağrısı ise bir anlamda, vatandaşlara artık kendi onurlarınıza sahip çıkın çağrısıdır.

Muhallebisi Değil Darbesi...
Bu iktidar bir intikam iktidarıdır. İntikamı halka yayma iktidarıdır. (Kindar nesil sözü boşuna değildir.) İntikam kısasa kısas ile gerçekleşir. Binali Bey de tıpkı Org. Çevik Bir gibi yapıyor... Anayasaya dayanıyor! “Anayasa Mad. 103 cumhurbaşkanının yetkilerini yazmış. O şartlara uygun hareket edilecek, hiçbir çatışma olmayacak. Sadece cumhurbaşkanı onayı ile yürürlüğe girecek olan Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılacak. Cumhurbaşkanlığı’ndaki ofislerin nasıl çalışacağı, hangi görev ve yetkilere sahip olacağı anlatılacak. Böyle bir kararname olacak!” Eveeet... Postmodern darbe, “MGK kararı” ile yapılmıştı. Kaçak Saray darbesi de Başkomutanlıkça ve “Cumhurbaşkanlığı kararnamesi” ile gerçekleşiyor. Vatana millete hayırlı olsun!

Seçmen = Kadın
Seçmen de kadın gibidir.
Sizi seçmiyorsa, bu
sizi sevmediğinden değil.
Sizin yeterli çabayı göstermemenizdendir!

Ve Binalı Bey İlan Ediyor...  
Tarihte 4-5 darbe oldu.
Ama darbenin tokadını değil, rantını en çok yiyen hep bunlar oldu.
Yemeye de doymuyorlar.
Taptaze iştahı ile şimdi de Davutoğlu başladı.
O da darbesiz laf edemiyor.
Mart kedileri gibi hem bağırıyor hem de üste çıkmaya çabalıyor.
Ama patronunun üstüne çıkması mümkün değil.
CHP’li Dr. Aytun Çıray dün sanal ortamda feryat edip duruyordu:
“5 yıl sonra iktidardan ayrılacak olsa, bu devasa sarayı niye yapsın ki? Bu seçim son seçim olabilir... Uyanın artık!”
AKP artık kumarı açık oynuyor
Kaçak Saray’ın en yetkili kurmayı olacağı anlaşılan Binali Yıldırım dün NTV’de beklenen açıklamayı yaptı bile:
“Cumhurbaşkanlığı’ndaki, başkanlık sayısı 13’e çıkarıldı. Yatırım İzleme Dairesi’nde Türkiye’nin 2023 hedeflerindeki mega projeler ile yeni projeler buralarda incelenecek!”
Yani, anayasanın yürütme erki ile ilgili yetkileri Saray’a bağlanıyor!
Başbakanlık ve yatırımcı bakanlıklar artık devre dışı!
Ve Binali Bey’in sesinden beklenen anons:
“1 Ocak 2015’ten itibaren Erdoğan kabineye başkanlık edecektir!”
Geçmiş olsun!
Kaçak Saray darbesi gerçekleşiyor.
Başkanlık sistemine geçiliyor.
Başbakan Davutoğlu’na da hayatta başarılar. 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Hasetle hasretle Demirel 8 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları