İskambil falcılarının “Üç Kâğıt Sloganı” idi. Sirkeci ve Tahtakale’de çığırır dururlardı:

“Hasan almaz basan alır. / Bul karayı- al parayı. /Şansın varsa gelir Hint’ten, Yemen’den; şansın yoksa ne gelir elden..”

Kasımpaşa’da daha renklileri varmış. Onu da AKP liderinden öğrendik: “Allah kısmet ederse bir kulun işini, mermere geçirir dişini. İstemezse işini, muhallebi yerken kırar dişini!”. (TBMM Grubu 2.4.2018)

*

Seçim var, seçim...

Tayyip Bey mi mermere

geçirecek dişini, Bay Kemal mi?

Mutlaka ikisinden birisi...

Daha elim ve vahimi var.

Tayyip Bey’in benzetmesiyle, 14 Mayıs’ta kim, “Bahtsız bedevi olacak ve kutup ayısına muhatap olacak?”

*

Tahmini hep anketçiler yapıyor, onlar ölçüp biçiyor.

Çoğu da Mahmutpaşa esnafı “lastikli mezura” kullanıyor.

Müşterisine göre ölçüyor.

En güvenlisi çarşı pazarda tek tek vatandaşla istişare. Edebildiğin kadarıyla.

Mütedeyyin kesim için ise en garantilisi istihare. (Yani “o şeyin” hayırlısı ile gerçekleşip gerçekleşmeyeceğinin rüyasını görmek. Bunun için iki rekat namaz kılıp uyumak.)

*

Rüya “gerçeği” yüzlerce yıldır bilimin de dinlerin de konusu. Tevrat ve İncil gibi Kuran’da da rüyaya dair hükümler var. Hz. Muhammed’e ilk vahiylerin rüya olarak geldiği biliniyor.

Bu konuyu Diyanet’e, tarikat ve cemaatlere bırakalım.

Rüyanın ilmini yapanların en ünlüsü nörolog-psikanalist Freud’a bakalım.

Ona göre rüya görmemizin nedeni de amacı da “isteklerimizin doyurulmasıdır.” Akşam tuzlu yiyecekler yiyenin gece rüyasında su arayıp durması, su içmeye doyamaması bundandır, diye kestirip atıyor.

*

Tayyip ve Kemal beyleri bilemeyiz. Bilinçaltımız, milletçe su basmanına dek dolu.

EYT’lisinden HÜDA-PAR’lısına, kimlerin neyin rüyasını gördüğünü tahmin edebiliyoruz.

Yirmi yıldan sonra Tayyip Bey’in hâlâ görecek rüyası olduğunu milletçe görüyoruz.

Kemal Bey’in ve sair bilcümle er kişininkini de öğrendik.

İlaç için bile olsa bir tek hatun kişi yok. Keşke devlet ve siyaset büyüklerinin rüyaları da kayda alınabilse.

Elon Musk’ın beyne çip takılması ile ilgili “Neuralink Projesi” büyük umut.

Bunun için anayasa değişikliği gerekir. Zira onların rüyaları da devlet sırrı kapsamına girer.

Beyne çip takılması için ise TBMM onayı ve eşlerin rızası gerekebilir. Eş bu belli olmaz.

Rüyaların da dosyası tutulmalı devlet arşivine saklanmalıdır.

Cumhurbaşkanının rüyası milletin kader planının da aynasıdır.

Daha önce yazmıştık.

British Museum’da dört bin yıl öncesine ait papirüslere yazılmış rüya yorumları sergileniyor. Örnekler ilginç: Odun kesmek: Düşmanların ölecek.

Ay görmek: Tanrı kendisini affedecek.

Pencereden bakmak: Duaları kabul olacak.

Kendini ölmüş görmek (Allah muhafaza): Uzun bir ömrü olacak.

(Rüyaların Fonksiyonu Üzerine Bir Deneme, Prof. Dr. Sabri Özbaydar, İst. 1971)

*

Peygamberlerin rüya gördükleri de Kuran’da not ediliyor. Diyanet kaynakları ise farklı boyutlarını irdeliyor:

“Meleğin ilhamıyla rahmani rüyalar, şeytanın vesvesesiyle de şeytani rüyalar gerçekleşir. (..) Bunların davranışlarımıza yansımaları kaçınılmazdır. Eğer kişi hayallerinden veya rüyalarından hareketle bir şeyler yapmaya kalkışırsa, işte bu kalkışma anından itibaren imtihan başlıyor demektir. (Aylık Dergi-Diyanet Haber, Rüya Gerçeği, 03.5.2019)

*

Emine Hanım’ın rüyalara çok önem verdiğini ve istihareye yattığını daha önce bir başka vesile ile yazmıştık.

2007’deki cumhurbaşkanı seçiminde Reyiz’in adaylıkta kararsız olduğunu, düğümü Emine Hanım’ın istihareye yatarak çözdüğünü ve Çankaya’yı Abdullah Gül’e bıraktığını yazmıştık.

Reyiz’in bu fedakârlığının nedenini yazmamıştık.

Külliye’nin 1000 küsur odası ve salonlarının kabası bitmiş, dekorasyonu tamamlanmıştı.

İtibardan ilk ve son kez tasarruf ederek, Keçiören’deki apartman dairesinde yedi yıl daha oturmaya razı oldu.

Haklıydı. Ha Külliyesiz cumhurbaşkanı, ha meteliksiz damat!