Amiral

Amiral

11.10.2022 05:00
Güncellenme:
Takip Et:

Pazar sabahı nötr bir güne uyandım. “O da nasıl oluyormuş” diyecek olursanız fevkalade iyi bir şey de fevkalade kötü bir şey de olmaması hali diyecektim ki tam birden aklıma geldi, bu yaşta, bizatihi tek başına kötü bir şey olmaması bile başlı başına çok iyiydi. Tam bunu düşünürken TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un tek adamın iradesiyle tek taraflı olarak feshedilmesinin mümkün olduğunu açıklamasıyla patlak veren Montrö Sözleşmesi tartışmalarına ilişkin olarak 103 amiralin açıklaması üzerine açılan davanın 12 yıl hapis cezasına çarptırılması istenen sanıklarından emekli Tuğamiral Türker Ertürk’ün açıklamalarını Sözcü’de okumaya başlamıştım. Ruhat Mengi’nin kaleme aldığı söyleşiyi okurken içim sırasıyla öfke, isyan, tiksinti ve utançla doldu. Ertürk, Ruhat Mengi’ye yaptığı açıklamada savcının kendisiyle ilgili olarak devletin güvenliğine, anayasal düzene karşı suç işlemek için ne gibi fiilleri olduğu konusunda bir tek kelime bile etmediğini söylüyor ve “Esas hakkında mütalaada adım bile geçmiyor” diyordu.

***

Aslında artık emekli olan ve düzenli olarak gazetelere yazı yazdığı televizyonlarda programlara çıktığı için kamuoyu tarafından yakından tanınan amiralin, sık sık görüşlerini dile getirdiği, Cumhuriyet ilkelerine, demokrasinin prensiplerine, temel hak ve özgürlüklere saygıdan yana tavır koyduğu, adaleti savunduğu için hakkında ceza istenmektedir, tıpkı mahkûm edilmek istenen diğer arkadaşları gibi...

Montrö davasının savcısı, esas hakkında mütalaada kendisinden söz etmemekle birlikte demokrasiden, bağımsızlıktan, Aydınlanmacı Cumhuriyet’ten yana olduğu için amirali Türkiye için tehdit olarak görmektedir.

Amiral Türker Ertük’ten bir gün önce Sözcü’nün genç yazarlarından Aytunç Erkin Türk DEGS’nin eski başkanı müstafi Amiral Cihat Yaycı ile yine Sözcü’de bir söyleşi yapmıştı. Amiral Cihat Yaycı bu çok önemli söyleşisinde daha önce de çeşitli vesilelerle dile getirdiği bir tehlikeyi yeniden anlatıyor, Yunanistan’ın Türkiye’yi istila için adaları silahlandırdığını belirtiyor ve daha sonra da 26 Eylül’de, ABD’nin, askeri provokasyonla Midilli ve Sisam’a askeri araçlar gönderdiğini, sonra da Atina ile Washington’un Ankara’yı bölgede tehdit olarak gördüklerini açıkladıklarını vurguluyordu.

***

Amiral Yaycı, her Türk vatandaşının tüylerini diken diken edecek şu hususu da açıkça dile getirmekten çekinmiyordu: “ABD Türkiye’yi NATO’dan çıkarıp işgal planı yapıyor.” Doçent Dr. Amiral Yaycı büyük rahatlıkla şunları da söylüyor: “Artık büyük bir netlikle söyleyebiliriz ki Amerika ve NATO’nun Doğu Cephesi’nin Türkiye’den Yunanistan’ın doğusuna kaydırılmak istenmektedir, Türkiye bir savaşa çekilmeye çalışılmaktadır.” 

Doç. Dr. Amiral Yaycı, Ege’deki büyük tehdidi bir zamandır sürekli olarak dikkate sunmakta. Fakat AKP iktidarına bu tehdidi bir türlü anlatamamaktadır.

AKP iktidarı Yunanistan ile Ege’nin son bir yılda büyük ölçüde artan tehditlerini görmemekte ama bir emekli amiralinin Montrö’nün önemi ve işlevi ile görüşlerini anayasal suç tehdidi olarak algılayabilmektedir.

Bu durumda, AKP’nin kendine yönelik asıl büyük tehdidi emperyalizmde değil, kendi ordusu içinde görmekte olduğu rahatlıkla anlaşılmaktadır.

Allah bir kere insanı şaşırtıp da dostuyla düşmanını birbirine karıştırtmasın!

Yazarın Son Yazıları

İyi insan (19 Mart 2024)

İyi insan

Devamını Oku
19.03.2024
Laiklik nedir?

Laiklik nedir?

Devamını Oku
06.03.2024
Yıldönümü

Yıldönümü

Devamını Oku
03.03.2024
Aslında biliyorlar

Aslında biliyorlar

Devamını Oku
01.03.2024
Vatan nöbeti

Vatan nöbeti

Devamını Oku
27.02.2024
Daha neler olacak?

Daha neler olacak?

Devamını Oku
25.02.2024
Ali Sirmen yazdı...

Türkiye hâlâ laik mi?

Devamını Oku
23.02.2024
Mutluluk mecburiyeti

Mutluluk mecburiyeti

Devamını Oku
20.02.2024
İşin özü

İşin özü

Devamını Oku
18.02.2024
Tehlikeli kavga

Tehlikeli kavga

Devamını Oku
13.02.2024
Kader mi?

Kader mi?

Devamını Oku
11.02.2024
Biat etmeyene hayat yok

Biat etmeyene hayat yok

Devamını Oku
09.02.2024
AKP yanıltıyor

AKP yanıltıyor

Devamını Oku
06.02.2024
Monşer

Monşer

Devamını Oku
04.02.2024
Neler olmaz ki?

Neler olmaz ki?

Devamını Oku
02.02.2024
Ne aceleniz var?

Ne aceleniz var?

Devamını Oku
30.01.2024
Bir ittifak nasıl kurulur?

Bir ittifak nasıl kurulur?

Devamını Oku
28.01.2024
Lütfedilen bir yaşam

Lütfedilen bir yaşam

Devamını Oku
27.01.2024
Ali Sirmen yazdı...

CHP-İsveç-NATO

Devamını Oku
26.01.2024
İyi insan (24 Ocak 2024)

İyi insan

Devamını Oku
24.01.2024
İflas budur işte

İflas budur işte

Devamını Oku
23.01.2024
Sam amcamız bizi attaya götürüyor

Sam amcamız bizi attaya götürüyor

Devamını Oku
21.01.2024
Sokak ve siyaset

Sokak ve siyaset

Devamını Oku
19.01.2024
Nasıl olacak?

Nasıl olacak?

Devamını Oku
16.01.2024
Zor günler

Zor günler

Devamını Oku
14.01.2024
Ali Sirmen yazdı

Türkiye’nin ekseni

Devamını Oku
12.01.2024
Yeni yerel yönetim

Yeni yerel yönetim

Devamını Oku
09.01.2024
Bir Kuvvacı dost

Bir Kuvvacı d

Devamını Oku
07.01.2024
Büyük çıkmaz

Büyük çıkmaz

Devamını Oku
06.01.2024
Din devleti

Din devleti

Devamını Oku
05.01.2024
Belliydi

Belliydi

Devamını Oku
02.01.2024
Aynı anıyı paylaşmak

Aynı anıyı paylaşmak

Devamını Oku
31.12.2023
Aynı vatanı paylaşmak

Aynı vatanı paylaşmak

Devamını Oku
29.12.2023
Durum

Durum

Devamını Oku
26.12.2023
‘Dostum Mozart’

‘Dostum Mozart’

Devamını Oku
24.12.2023
‘Anayasal kabahat!’

‘Anayasal kabahat!’

Devamını Oku
22.12.2023
Seçmenin tepkisi

Seçmenin tepkisi

Devamını Oku
19.12.2023
Bir garip patron

Bir garip patron

Devamını Oku
17.12.2023
Ali Sirmen yazdı...

‘Allah’ın gazabı’

Devamını Oku
15.12.2023
Hamas ve Kuvvacılar

Hamas ve Kuvvacılar

Devamını Oku
12.12.2023