Talan Sosyal Adaleti (08.02.2014)

Talan Sosyal Adaleti (08.02.2014)

08.02.2014 02:19
Güncellenme:
Takip Et:

Değerli okurum Muzaffer Yılmaz sordu:
- “Talan sosyal adaleti” deyimi ile ilk kez karşılaşıyorum. Biraz daha açar mısınız?
Bu deyimi ilk kez bundan 25 yıl önce, somut bir örneğiyle burun buruna geldiğimde kullanmıştım. Arabayla Boğaz’da gidiyordum. Kireçburnu’na gelince, Büyükdere-Sarıyer sırtlarıyla karşılaştım.
Boğaz yağması başlamıştı ve sırtlar silme bina doluydu.
Bir kısmı lükstü, uysa da uymasa da koydum misali kondurulmuş uyum kooperatifi evleriydi. Çoğunluğu ise gecekondulardan oluşuyordu.
Gecekondu, hem konut sorununa çözüm hem de sınıf atlama aracıydı.
Boğaz talan alanında da pıtrak gibi bitiveriyordu. Kent rantının lüplenmesi eyleminin her semtte olduğu gibi arslan payını tabii ki kodamanlar, çeteler, türediler alıyordu ama nüfus patlamasıyla aşağıdan gelen ve büyük baskı oluşturanlara da yağma ve talandan küçük de oysa bir pay veriliyordu.
Ürettiğinden fazla ürediği için, ekonomisi üretime dayanmayan toplumun, ürünlerin hakça, hiç değilse insaflıca paylaşılması denen, kimi zaman vergi politikalarını devreye sokan, sosyal adaleti gözetir çözümler üretmesi mümkün olmadığından, aç zaruret içindeki tabanın baskısını, talana tepkisini hafifletmek için, ona da pay verilmesi esasına dayanan bir “sosyal!” politikadır.
Sistemin hastalıklı yapısının bir zamanlar ürettiği “gecekondu” bunun örneğiydi.

***

Tavanın, büyük yağmada açlığın dehşetiyle bastıran toplulukların zorlamasının bir sonucu olarak, büyük talandan küçük bir parçayı da tabanın önüne atması demek olan talan sosyal adaleti, sorunlara umar bulmaz, yalnızca palyatif yani sorunları çözücü değil erteleyici bir işlev görür.
İşlev iki amaca yöneliktir:
- Tabandan gelen feryatları, geçici güya çözümlerle dindiriyor görünerek ertelemek.
- Talanı tabana yayarak her türlü yolsuzluğu toplum nezdinde meşrulaştırmak.
Dikkat edilmesi gereken husus, sorunların çözülmesinin talanla sağlanabileceği ve bundan herkesin yararlanabileceği yanılsamasının yaratılmasıdır.
“Büyük talandan bana da pay kalır; komşuda pişer bize de düşer” zihniyetinin yerleşip yaygınlaşmasıdır önemli olan.
Talandan kodamanın ve garibanın aldıkları payların muazzam farkı, ikincilerin derdine deva olmaması, hatta payın alınabilip alınamaması da önemli değildir. Önemli olan “Bana da bir şeyler düşer” düşüncesinin yerleşmesidir.
Durum biraz Milli Piyango olayına benziyor.
Milli Piyango’dan büyük ikramiye çıkması ihtimali birkaç milyonda birdir. Ama yıllarca sigara içmiş birinin akciğer kanseri olma ihtimali çok yüksektir. Ne var ki piyango bileti alan kişi, “Piyango vurması ihtimali, akciğer kanseri olmam olasılığından binlerce kez daha az” diye düşünmez.

***

Piyangoda önemli olan büyük ikramiye olasılığının oranı değil, “Bana da çıkabilir” ümididir.
Önemli olan ümittir.
Atalarımız, bu gerçeği şöyle dile getirmişlerdir:
- Ümit fakirin ekmeği, ye Mehmet ye!
Talan sosyal adaleti uygulayan iktidarların en büyük düşmanı ise, sorgulayıcı, kuşkucu eğitimdir.
Çünkü böyle bir eğitimden geçmiş olan birey, mekanizmanın işleyiş biçimini çözecek ve oradaki yanlışı görerek öneriyi geri çevirecektir.
Talan sosyal adaletine karşı olmak, talanın, yolsuzluğun ondan katre de olsa nasiplenerek meşrulaştırılmasına da karşı olmak demektir.
Demek ki tümden eğitimsizlik ya da çağımızda onun yerine kaim olan okumuş cehaleti, talan sosyal adaletinin ve doğal uzantısı olarak her türlü yolsuzluğu kabullenmenin, hatta sahiplenmenin en büyük dayanaklarından biridir.
Tabanında geniş bir çanak yalayıcılar zümresi bulunan talan sosyal adaleti sistemi ile toplumlar ne demokrasiye, ne ahlaka, ne kutsal değerlere, ne de refaha ulaşabilirler.  

Yazarın Son Yazıları

İyi insan (19 Mart 2024)

İyi insan

Devamını Oku
19.03.2024
Laiklik nedir?

Laiklik nedir?

Devamını Oku
06.03.2024
Yıldönümü

Yıldönümü

Devamını Oku
03.03.2024
Aslında biliyorlar

Aslında biliyorlar

Devamını Oku
01.03.2024
Vatan nöbeti

Vatan nöbeti

Devamını Oku
27.02.2024
Daha neler olacak?

Daha neler olacak?

Devamını Oku
25.02.2024
Ali Sirmen yazdı...

Türkiye hâlâ laik mi?

Devamını Oku
23.02.2024
Mutluluk mecburiyeti

Mutluluk mecburiyeti

Devamını Oku
20.02.2024
İşin özü

İşin özü

Devamını Oku
18.02.2024
Tehlikeli kavga

Tehlikeli kavga

Devamını Oku
13.02.2024
Kader mi?

Kader mi?

Devamını Oku
11.02.2024
Biat etmeyene hayat yok

Biat etmeyene hayat yok

Devamını Oku
09.02.2024
AKP yanıltıyor

AKP yanıltıyor

Devamını Oku
06.02.2024
Monşer

Monşer

Devamını Oku
04.02.2024
Neler olmaz ki?

Neler olmaz ki?

Devamını Oku
02.02.2024
Ne aceleniz var?

Ne aceleniz var?

Devamını Oku
30.01.2024
Bir ittifak nasıl kurulur?

Bir ittifak nasıl kurulur?

Devamını Oku
28.01.2024
Lütfedilen bir yaşam

Lütfedilen bir yaşam

Devamını Oku
27.01.2024
Ali Sirmen yazdı...

CHP-İsveç-NATO

Devamını Oku
26.01.2024
İyi insan (24 Ocak 2024)

İyi insan

Devamını Oku
24.01.2024
İflas budur işte

İflas budur işte

Devamını Oku
23.01.2024
Sam amcamız bizi attaya götürüyor

Sam amcamız bizi attaya götürüyor

Devamını Oku
21.01.2024
Sokak ve siyaset

Sokak ve siyaset

Devamını Oku
19.01.2024
Nasıl olacak?

Nasıl olacak?

Devamını Oku
16.01.2024
Zor günler

Zor günler

Devamını Oku
14.01.2024
Ali Sirmen yazdı

Türkiye’nin ekseni

Devamını Oku
12.01.2024
Yeni yerel yönetim

Yeni yerel yönetim

Devamını Oku
09.01.2024
Bir Kuvvacı dost

Bir Kuvvacı d

Devamını Oku
07.01.2024
Büyük çıkmaz

Büyük çıkmaz

Devamını Oku
06.01.2024
Din devleti

Din devleti

Devamını Oku
05.01.2024
Belliydi

Belliydi

Devamını Oku
02.01.2024
Aynı anıyı paylaşmak

Aynı anıyı paylaşmak

Devamını Oku
31.12.2023
Aynı vatanı paylaşmak

Aynı vatanı paylaşmak

Devamını Oku
29.12.2023
Durum

Durum

Devamını Oku
26.12.2023
‘Dostum Mozart’

‘Dostum Mozart’

Devamını Oku
24.12.2023
‘Anayasal kabahat!’

‘Anayasal kabahat!’

Devamını Oku
22.12.2023
Seçmenin tepkisi

Seçmenin tepkisi

Devamını Oku
19.12.2023
Bir garip patron

Bir garip patron

Devamını Oku
17.12.2023
Ali Sirmen yazdı...

‘Allah’ın gazabı’

Devamını Oku
15.12.2023
Hamas ve Kuvvacılar

Hamas ve Kuvvacılar

Devamını Oku
12.12.2023