Zapsu: Ya Mehmet Şimşek ya faşizm
Barış Terkoğlu
Son Köşe Yazıları

Zapsu: Ya Mehmet Şimşek ya faşizm

02.09.2024 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

İnsan konuştukça anlaşılabilir. Suskun olan ise daha çok merak edilir.

Cüneyd Zapsu bir dönem Türkiye'nin en çok konuşulan isimlerinden biriydi. İşadamlığının yanı sıra, AKP'nin Batı ile köprülerini kuruyordu. Partinin kurucuları arasında yer aldı. MKYK'da Erdoğan'a en yakın isimlerdendi. 2008'de siyaseti bıraktı. Halen DEİK'te Yönetim Kurulu üyeliği yapıyor.

AKP içinde Mehmet Şimşek'in göreve gelişinde Zapsu'nun etkili olduğunun konuşulduğunu duydum. Bunun üzerine Zapsu'yu aradım. Bu iddiayı kesin bir dille yalanladı. 2008'den beri siyasetten elini çektiğini, hatta iç politikaya dair konuları konuşmaktan dahi uzak durduğunu anlattı.

Zapsu merak edilen biriydi. Buna rağmen uzun yıllardır basında görünmüyordu. Sohbetimiz devam etti. Mehmet Şimşek'in ekonomi programını nasıl bulduğunu sordum. Zapsu'ya göre Şimşek'in başarısız olması durumunda faşizm tehlikesi vardı:

"Çok hassas olmayı gerektiren bir zamandayız. Bunu hiç kimsenin yapmadığını üzüntüyle görüyorum. Memleketin orta ve uzun vadeli çıkarlarına odaklanmak zorundayız. Sadece muhalefette değil iktidar partisi içinde de bunu düşünmeyip anlık faydaya göre çok kimse çok laf ediyor.

Hepimiz biliyoruz. Ne kadar ağır bir bedel ödenmiş olsa da şu anda klasik ekonomi kurallarına döndük. Niye döndük? Neden bu ağır bedeller ödeniyor, neden daha da ödenecek? Nedeni belli. Birincisi, çok yüksek cari açık, rezerv eksilerdeydi hatırlayın, ekonomi için büyük bir risk olmuştu. İş hayatındaki herkes, 'ne zaman' diye beklemeye başlamıştı. İkinci sebep deprem. Çok büyük bir bütçe gerektirdi. Bir de EYT çıktı. Bir de KKM çıktı. Açıkçası başka çare kalmamıştı. Türkiye bir şirket olsa ben de genel müdürü olsam mecburdum bunu yapmaya. Aksi takdirde hiperenflasyona doğru gidiyorduk. Hiperenflasyon sosyal patlama yaratır. İnsanlar kaybedecek bir şeyi olmayıp sokağa çıktığında ne oluyor? İnsanlık tarihine bakın, bugünü dahi mumla aratacak faşizm! Ama sol ama sağ faşizm! Kalıcı fakirlik tehlikesi vardı. Şimdi alınan tedbirleri kim gelirse gelsin almak zorundaydı. Muhalefeti sadece şu an için ekonominin dışına taşısak diye düşünüyorum..."

Uzun yıllardır refah kaybı "sabır" diyerek geçiştirilen halkın sorduğu "ne zaman düzelir" sorusuna Zapsu şöyle yanıt verdi:

"Şirketler bu yıl sonundan itibaren normal bütçelerini takip edebilecek. İşadamları olarak senede 6-7 sefer bütçe değiştiriyorduk. Ne olacağı belli değildi. Bütçeler artık takip edilebilir olduğunda enflasyon da normale gelir. Peki tüketici ne zaman hisseder? Önümüzdeki yaz ancak hissedebilir."

Zapsu, "Şimşek'in hiç hatası yok mu" sorusuna şöyle yanıt verdi:

"Mehmet Şimşek hepimizin yapması gerekeni yapıyor. Ama bir şeyi iyi yapmıyor: Anlatım. Pazarlaması eksik. Bugün Financial Times'ta inanılmaz bir şey gördüm. Türkiye'nin Afrika'daki gücüne yarım sayfasını ayırmış. Biz bunları anlatamıyoruz. Gri listeden çıktık diye çok sevindik. Ama halk ne anladı bundan. Halbuki bunun ne olduğunu anlatmak lazım. Gri listeden çıkmadan yurtdışından gerçek yatırım gelmez. Faizle kazanan ve kanımızı emen sıcak para gelir. Hoş, iki sene evvel onu bile bulamıyorduk!"

İHRACATÇI OLARAK BAĞIRMAM GEREKİR AMA...

İstifa iddiaları yalanlansa da son günlerde Şimşek'in Saray'daki ekonomistlerle yaşadığı gerilim konuşuluyor. Zapsu'ya bunu da sordum:

"Bazı iyi şeyler oldu. Ama siyaseten 'olmuyor, düzelmiyor' diyerek ödün verildiği takdirde eski duruma sıcak bir duruma düşme tehlikesi görüyorum. Siyasi gözükmekten çok çekiniyorum. Ama yiğidi öldür hakkını yeme. Bana göre iyi giden iki şey var, biri dış politika öbürü ekonomi. Bakın ben ihracatçıyım, perişan durumdayız. İhracatçı ağlıyor şu anda. Benim 'İhracatçı Cüneyd' olarak barikatlarda bağırmam gerekir. Ama memleketi düşünen Cüneyd olarak baktığımda, 'evet birileri bir miktar kan bırakacak, sıkıntılar devam edecek, aksi takdirde daha kötüsü gelirdi' diyorum."

Peki Şimşek görevi bırakırsa? Zapsu, buna şöyle yanıt verdi:

"Bu işin Mehmet Şimşek'le alakası yok. Kim olursa olsun bu yönde gitmeli. Yoksa kalan demokrasiyi de kaldırırım, yerine faşizm koyarım, idare ederim, ne enflasyon kalır ne başka bir sorun kalır mı diyeceksiniz! Ne içerde ne dışarıda Şimşek'e muhalefet eden hiç kimseden 'bunu şöyle yapmayalım' diye bir şey duymadım. Mesele belli, enflasyonu ve cari açığı düşüreceksin. Burada da keskin kılıç: Büyüme yavaşlar, işsizlik artar. Kim başka ne yapacak Allah aşkına! Bu işle alakam yok, içerde bir rahatsızlık var mı bilmiyorum. Ama dışarıdan bakan biri olarak şahsen değil, prensiplerle bakıyorum. Sayın Cumhurbaşkanı'nın da 20 yılın sonunda bunu çok iyi gördüğünü ümit ediyorum."

Şimşek politikaları iktidar adına geçmişin özeleştirisi mi? Zapsu siyasetten uzak durmaya çalışıyor:

"Siyasi değilim, hiçbir zaman da olduğumu sanmıyorum. İnsanları seviyorum. İnsan hata yapar. Herhalde hatalar görüldüğü için de bu yöne gelindiğini tahmin ediyorum."

ABD ÇİN'E YENİLDİ

Son dönemde konuşmalarını izliyorum. Bir zamanlar Batıcı olarak bilinen Zapsu, Batı politikalarını eleştiriyor. Ona "ABD, Çin ile savaşını kaybetti" tespitini sordum:

"Dünya öyle garip bir yerde ki... İki gün önce Telegram'ın kurucusu Fransa'da gözaltına alındı. Huawei'nin yöneticisini Kanada'dan getirtip alıyorlar. Hukuk, hak, ahlak... Hiçbir şeyin kalmadığı garip bir dünya oldu. ABD, dünyayı hegemonya altına almıştı. Ama Çin'i çok küçümsediler. Çok geç uyandılar. Bunlar Türkiye'yi nasıl etkiledi? Türkiye'nin değeri bence artık biliniyor. Neden diyorum? Bir savaşın içindeyiz çünkü artık. Sadece Rusya'yı zayıflatmak ve asıl meseleye yani Çin'e yönelmek için Ukrayna'da savaş çıkarıldı. Ukrayna diye bir şey kalmadı. Ukrayna umurlarında bile değil. Çin silahlanmayı da becerirse ki becerecek, bütün dünya hegemonyası Çin'e kayar. ABD'nin de en iyi ihraç malı bastıkları dolar. O gittiği an ABD biter! Dünyada bir büyük çatışma umarım olmaz. Olursa da bizim dışarıda kalmamız gerekir."

Zapsu, dinlediğim konuşmalarında "Batı rol model olma özelliğini kaybetti", "Zulümle abad olan kapitalist düzen yıkılacak" gibi ifadeler kullanıyordu. Sahi Zapsu değişti mi:

"İnsanlar gelişiyor, değişiyor. İnsan değişmiyorsa eyvah demek gerekir. Benim dünyam 90'lara kadar çok basitti. Batı iyi doğu kötüydü. ABD süper, Rusya ve Çin felaketti. Filmlerde 'yaşasın Amerika' derdik. CIA'ya bayılırdık. Amerikan askerleri kazansın isterdik. Uyanmam Bosna ile başladı. Arkasından Irak, Afganistan, Filistin... İyi ve kötü, doğru ve yanlış değişti."

BELKİ DE IRAK'TA BUNU YAPMAZDIM

Zapsu, Meclis'ten Irak tezkeresininin geçmesi için çalışmıştı. Haliyle sordum: Bugün olsa yapar mıydı:

"Ben de kendi içimde bunu soruyorum. Iraz tezkeresi için çalıştım. Bugün yine yapar mıydım? Belki de yapardım. Ali Babacan'ın günahını 'at pazarlığı' diyerek alıyorlar. Asıl mesele bizim Musul, Kerkük'e kadar bir bölgeyi kontrol etmemizdi. Bu iyi bir şey mi olurdu, bilmiyorum. Misak-ı Milli'nin içinde. Emin değilim, belki de yapmazdım. Ama herhalde yapmazdım. Herhalde diyorum, ama emin değilim. Çok kan akacaktı o yüzden bilmiyorum diyeyim."

Zapsu, Almanya'daydı. Ona, Batı'nın Türkiye'ye yönelik otoriterlik eleştirilerini sordum:

"Almanya'dayım. Bizim gençlerimiz burayı beğeniyor. Ama Batı rol modelliğini kaybetti artık. Bizim kendimize göre bir model bulmamız gerekir. Siz ABD'de demokrasi olduğuna mı inanıyorsunuz? Evet, Kovid'e kadar Batı'da Erdoğan nefreti vardı, geçti. Hala bir miktar var. Ama eskisi gibi değil. Türkiye otoriterliğe gidiyor diyenler kendi ülkelerine baksınlar. Telegram'ın kurucusu ülkene geldiğinde patır kütür içeri alabiliyorsan, herkese farklı hukuk işletebiliyorsan artık demokrasiden bahsedebilir misin? İngilizler 90'lardan itibaren Rus zenginleri ülkelerine aldılar. Bütün paralarını yatırttılar. Sonra el koydular. En tepedelerindekilere 2022'de bunu sormuştum, 'biz zaten bir fırsat arıyorduk' dediler. Bu korsanlık değil mi! Korsanlık yapan bir ülke ne hakla bana demokrasi dersi verir! Yanlış anlamayın, bizimki iyi demiyorum. Bizimki de daha iyi olabilir. Ama bana kötü diyebilenin kendi evinin temiz olması gerekmez mi? ABD'nin İsrail'de yaptıklarına bakın. ABD'de mi demokrasi var? Trump'tan Le Pen'e dünyanın sıkıntısı bu. Biz de buna uymak zorunda kaldık."

ZAMANI GELİNCE MUHALEFET YAPALIM

Zapsu, ısrarlı iç politika sorularıma cevap vermedi:

"Bu sıkıntıları atlatalım, en büyük muhalefeti ben de yaşarsam beraber yaparız. Türkiye'de doğruya doğru yanlışa yanlış olan iyi bir muhalefet olsa faşizm ihtimalini de önlemiş oluruz. Bakın, eleştirdiğimiz merkezileşmiş sistem kovid döneminde Almanya ve ABD'ye göre bize öyle avantajlar sağladı ki... Merkel'in söylediğini alttaki eyaletler yapmıyordu. ABD'de eyaletler başkanı dinlemiyordu. Bizde ise bir karar iki saat içinde her yerde uygulandı. Bir de dünyada hangi ülkenin böyle aşı seçme hakkı vardı? Türkiye'den başka ülkede yoktu. Merkezileşme krizlerde avantaj sağlıyor. Ancak dört yıldır kovid, savaş, Gazze krizinden kafamızı kaldıramıyoruz. Krizler bittiğinde inşallah ihtiyaç da olmaz bunlara."

Cüneyd Zapsu, nasıl bir muhalefet istiyor:

"2000'lerde bir ara CHP'ye gireyim de muhalefeti biraz toparlayayım diye düşünüyordum. Sebebi neydi biliyor musunuz? AK Parti 100 tane şey yaptı. Diyelim ki 51'den fazlası iyidir. Ben ona inanıyorum. Bu partiden sonra diyelim bir başka parti gelecek. Bu iktidarın ırkçı, dinci, radikal olmaması için ikinci bir merkez parti lazım. O parti de geldiğinde kötü olanları yapmasın ama iyileri de bozmasın. Belki son zamanda inşallah değişim oluyordur."

AKKUYU'DA NELER OLUYOR

Cüneyd Zapsu, Rusya'nın isteğiyle Akkuyu Nükleer Santrali'nin yönetim kuruluna girmişti. Sonrasında istifa etmiş, şirkete dava açmıştı. Akkuyu'da gördüğü sorunları sordum:

"Birincisi şu, teknoloji olarak Akkuyu çok iyi. Teknoloji, Siemens ve Alström üzerine temellendirilmişti. Ukrayna savaşından sonra bu iki şirket son parçaları vermiyormuş. Ama Çin'den alırlar, Çin eskisi kadar kötü değil. İdari konuda ise mutlaka Türkiye'nin azınlık bile olsa hisse alması gerekir. Yeni bakanın bunu bildiğini biliyorum. Mutlaka bizim orada söz hakkımız olmamız gerekir. Ruslar hatırlarsınız beni seçmişti. 'Bu herhalde Cumhurbaşkanı'na yakındır' diye seçtiler. Ama Cüneyd Zapsu Alman kafayla gidince olmadığını gördük. Ben onlara da yakın değildim, Türkiye'nin haklarını korumaya çalıştım. Mutlaka ama mutlaka yönetimde söz hakkımızın olması gerekir. Öte tarafta da askeri üs, radar olaylarını çoktan bizimkiler çözdüler. Yani ben söylemiştim, hemen üzerine gidildi.

Akkuyu kötü bir şey değil. Pahalı demek için iktisadı bilmek gerekir. En  pahalı mal, olmayan maldır. Bu arada ben bir zamanlar Greenpeace'ci bir gençken Akkuyu yönetimine girdim. Hatta 2000'li yılların başlarında hapse düşen Akkuyu eylemcilerine yardımcı olmuştum. Ama hep şöyle düşünmek lazım, ülkenin enerjiye ihtiyacı var. Alternatifin ne? En berbat kalitedeki linyit kömürü yakmak mı? Güneş enerjisine, rüzgara verebildiğimiz teşvikler düşük, olsalar da yetmiyor. Şu anda dünyaya baktığımızda da yanlış değil.

Türkiye'nin nükleere ihtiyacı var. Akkuyu dışında iki santral daha gerekir. Mutlaka baştan Türkiye'nin söz hakkı olması gerekir. Bu arada Türkiye istemediği an bakanlık aynı gün kapatır santrali. O kadar çok denetim hakkımız var ki... Ama yönetimde de olsak daha iyi olur. Sonuçta Rosatom Rusya'nın devlet şirketi.

Neden Ruslara verildi? Ben Amerikancı kültürden gelen biri olarak General Electric'in, Almanların Fransızların girmesini istedim. Mesela Almanlar 'kanunlar yeterli değil' dedi. Ama öbürleri siyaseten istemedi. Bir tek Ruslar girdi. Bütün kanunlar yolda yapıldı. Aksi takdirde 10 sene hazır olamazdık. İkinci santralde mutlaka daha başka alternatiflerimiz de olmalı. Ayrıca Türk şirketleri de girmeli. Çok stratejik bir sektör çünkü. Hatta devlet şirketleri de küçük de olsa ortak olmalı."

Erdoğan'ın ilk iktidar adımlarını birlikte attığı suskun yol arkadaşının bugün durduğu yer böyle. Bütün sözler söylense de hep eksik söz kalmıştır...

Not: Bir kısa tatil molası veriyorum. Dönüşte görüşmek üzere.

Yazarın Son Yazıları

Ya su kirliyse?

Değişmez görünen gerçekten kaçmak yerine dokunmaya karar verdiğimizde, ona şekil verebildiğimizi de görürüz.

Devamını Oku
04.12.2025
200 günlük burun sürtme davası

Burnumuzla sadece nefes alsaydık en çok kötü kokuların sahipleri mutlu olurdu.

Devamını Oku
01.12.2025
Bir garip ölüm hikâyesi

Yaşamda birikmiş servet, bazen ölümün üzerinde perde olur.

Devamını Oku
27.11.2025
‘Kurucu önderlik’ ve kurucu irade

Küçük niyetler büyük sözlerin arkasına gizlenir.

Devamını Oku
24.11.2025
Yaşamından renkleri çalınan kadın

Koca çınardan nimetini esirgeyen toprak yokluğunu önce çimende gösterir

Devamını Oku
20.11.2025
38 çocuğun duyulmayan çığlığı

Adalet davası uzaktaki bir çığlığı duymakla başlar.

Devamını Oku
17.11.2025
CHP’yi ‘gayrımeşrulaştırma’ operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir.

Devamını Oku
13.11.2025
Eğitimsiz okullar bakanlığı

İnsan ancak eğitilirse özgür olur.

Devamını Oku
10.11.2025
Aman çocuklar duymasın!

Bakmayın gazetecilik yaptığıma.

Devamını Oku
06.11.2025
‘Pardon’ diyen karar

Bir kez olursa hata, iki kez olursa yanlış, tekrar olursa kasıt denir.

Devamını Oku
03.11.2025
Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’

Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız.

Devamını Oku
30.10.2025
Aranan casus sonunda bulundu!

O kadar çok söz söyleriz ki bazen gerçek kalabalıkta kaybolur.

Devamını Oku
27.10.2025
Boğaziçi’ni nasıl çökerttiler?

Kime söylendiği belirsizse en ağır sözler bile havada kalır. En son Yargıtay başkanı konuştu.

Devamını Oku
23.10.2025
‘PKK yasası’na neden karşıyım

Kapıyı açan anahtar değil, kilidinin bilgisidir.

Devamını Oku
20.10.2025
Öcalan serbest bırakılacak mı

Sözcükler her zaman anlatmak için kullanılmaz.

Devamını Oku
16.10.2025
Apo ve Bahçeli’nin susturduğu asker

Çıkarlar suç ortaklıklarının kaynağıdır.

Devamını Oku
13.10.2025
‘Fatihli Müslümanlar’ rahatsız

“Bizi cehennemle korkutuyorlar ki dünyada onlara boyun eğelim.”

Devamını Oku
09.10.2025
Çocuk tecavüzünde çocuğu yargılayanlar

Çelişki dünyanın kendisinde sanırız, oysa ona sebep olan da insandır.

Devamını Oku
06.10.2025
Tarihin arka duruşması

Eğip bükersin, sarar paketlersin. Her şeye rağmen gerçek olduğu yerde durmaya devam eder.

Devamını Oku
02.10.2025
İŞKUR’u bile soydular

Kapı içeriden açıldı mı soygun normalleşir.

Devamını Oku
29.09.2025
‘Size miras kaldı’ sürprizinden çıkan örgüt

Koca ağaca bakıp dalındaki eksiği görüyorsan haksız değilsin.

Devamını Oku
25.09.2025
İçeridekilerin aileleri neler yaşıyor

Kendi gülünün dikenini çıkarmak kolaydır. Başkalarının acılarını anlamak ise uğraş ister.

Devamını Oku
22.09.2025
Netanyahu’nun Erdoğan’a salladığı parmak

Tek kişide hastalık dedikleri, milyonlarda ideoloji oluyor.

Devamını Oku
18.09.2025
Dananın kuyruğu kopacak derken...

Siz bu yazıyı okurken belki bütün kelimeleri eskimiş olacak.

Devamını Oku
15.09.2025
Erdoğan’ın CHP planı

Sen ardına dönüp bakmazken geçmiş bir gölge gibi seninle birlikte yürüyor.

Devamını Oku
11.09.2025
İBB operasyonunu başlatan AKP’li

Adli yıl açılışında İstanbul cumhuriyet başsavcısı gazetecilerle buluştu. İlginç bir ifade kullandı: “İBB operasyonunu ilk öğrenen kişi Murat Kapki oldu. Nasıl olduğunu bilmiyoruz. O, malları kaçırmaya başlayınca biz de harekete geçtik.”

Devamını Oku
08.09.2025
‘Terörsüz Türkiye’nin kabağı

Dünya değişiyor ama senin çektiğin çile hep aynı kalıyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Başörtüsünü çıkaran Fethullahçı

İnsanın çektiği çilelerin sonucu tecrübeleridir.

Devamını Oku
01.09.2025
Topuk kırıldıktan sonra

O çok bildiğimiz gerçekleri her şey görünür olduktan sonra anlatmayı ne kadar çok severiz.

Devamını Oku
14.08.2025
TikTokçu hacı paşa devri

Yükselme kuralını kaybedince yukarıyla aşağı bir olur.

Devamını Oku
11.08.2025
Erdoğan’ın kimliği bile satılık

Hırsızın peşinden koşuyoruz da ya içeride kapıyı açan varsa?

Devamını Oku
07.08.2025
Şehit askerlerin tahlilleri ne söylüyor

Milletler yaşamdan öğrendikçe gelişir. Çöküş dönemlerinde ise ancak ölüm öğreticidir.

Devamını Oku
04.08.2025
Askerler kayıp 5 milyarın peşinde

Sana verirken yokluğu gösterenler, senin olan varlığı harcarken har vuruyor harman savuruyor.

Devamını Oku
31.07.2025
Koca savcılığın dokunmadığı patronlar

Dünya, Sezen Aksu şarkısındaki gibi: Masum değiliz, hiçbirimiz.

Devamını Oku
28.07.2025
Zengin itirafçı olur kurtulur olan garibana olur

Bazen fısıltıyı duyuyorsun. Bazen de çığlığı duyma istiyorlar.

Devamını Oku
24.07.2025
Davutoğlu partisindeki istifalara ne dedi?

Aslında benim sorum yeni çıkan o kitapla ilgiliydi...

Devamını Oku
21.07.2025
Öcalan, Ramazan, Altaylı

Memlekette “süreç bayramı” var. Gelgelelim “hukuk ve özgürlük bayramı” yok.

Devamını Oku
17.07.2025
Domates, biber, patlıcan!

“Demokrat adam”, “demokrat bulmadığı” adama “Ya demokrat ol ya döverim” demiş.

Devamını Oku
14.07.2025
Herkesi başka tartan kantar

Aynı kantar seni başka onu başka tartıyor...

Devamını Oku
10.07.2025
Söyleyin Timur haksız mı? 

Kimin haklı olduğunu söz belirler sanırsın, oysa hak çoğu zaman güç ile dağıtılır. Size bu satırları gazeteci arkadaşım Timur Soykan hakkındaki mahkeme kararını beklerken yazıyorum. 

Devamını Oku
07.07.2025