Cüneyt Arcayürek

Özet!..

05 Nisan 2015 Pazar

Toplumda kargaşa yaratanları, kamu düzenini bozanları süratle yakalayıp cezalandırmak amacıyla polise, hatta valilere geniş yetki veren yasanın bir an önce çıkmasını zorunlu görenler...
...Çağlayan Adliyesi’nde üstelik kanun adamı avukatlarla toplum düzenini sağlamak için görevli polis arasındaki çatışmayı kim tetikledi?
Devlet’le ve toplumda barışı sağlamak görevi olan başta Cumhurbaşkanı Bay RTE ve Başbakan değil mi?
Pekâlâ ama ülkede toplumda onurlu yeri olan avukatları kalkanlarıyla sokağa iten, İstanbul Baro Başkanı’nın üstünü başını polise aratan, saldırtan kim?
Yürütme erki ile sorumlu olmaktan uzak yakın ilgisi bulunmayan Kaçak Saraylı!
Hükümet başkanının hatta ilgili bakanın, savcının katledilmesinden sonra önlem olarak avukatların Adalet Sarayı’na girerken üstlerinin aranması emrini veren Kaçak Saraylı!

***

Hükümeti aşarak, aşmak bile değil tepeden bir emirle yetkisiz ve sorumluluğu olmayan bir Cumhurbaşkanı ancak hukuk devletinin guguk olduğu bir ülkede... bizim ülkemizde o koltukta oturabilir.
Yıllardır hukuk devletini uygulamalarıyla kemiren adıyla namıyla tanınanla, kuyruğuna takılı olan bu kadro devleti yargısı, yasaması, yürütmesiyle ele geçirmelerinden sonra... bugün ne söyleseler ne yazsalar boşuna!

***

Ama gözü doymuyor.
Ezeli düşman saydığı medyaya, muhalefete her fırsatta saldırıyor.
Kabataş’ta yanında çocuğu olan başı örtülü bir kadına Gezi eylemcilerinin saldırdığını o günlerde iddia etti. Polis raporları ile aksi kanıtlandı. Tanıklar var diyordu, tek bir tanık bulunamadı. Ama hayır, başı örtülü bacıma saldırdılar diyor hâlâ.
Ekmek almaya giderken polislerin vurduğu Berkin’i poşuluydu diye uydurma kanıt göstererek o günlerde de bugün de yasa dışı eylemcilerin taraftarı gibi göstermeye çalıştığı gibi....

***

Sözcü gazetesi dün, seçim yaklaştıkça -bize göre bir kez daha- oy uğruna milleti bölen Saraylıyı şöyle özetledi.
“Bu ne öfke! Bu ne nefret! Bu ne kin!”
Elbette, ya 7 Haziran’da 400 vekil çıkaramazsam diye aksi gelişmelere ve insanlara öfke saçıyor.
Elbette biat etmeyenlerden; yasayla, korkuyla örgütlediği bütün engellemelerine karşın kendisinden nefret edenlerden nefret ediyor.
Elbette hayranı olduğu köhne Osmanlı’yı tarihten silerek din ile devleti ayıran, laik, demokrat ve ümmeti millet yapan Cumhuriyeti kuranlara nasırlaşmış bir kin duyuyor.
Bir eksiği var Sözcü’deki özetin: Bu ne ego!
Elbette Bay RTE; milleti millet yapan yüzyılın uluslararası demokratik, insan haklarını ve hukuksal öğelerini sanki gerçekten inanıyormuş gibi, oysa kendi egosunu tatmin etmek için dilinden düşürmüyor.

***

Mademki hukuka saygılısın, mademki Fırat’ın kıyısında burnu kanasa bir vatandaşının ıstırabını gideren önlemler almakta ustasın.
Şimdi yanıtla bakalım:
Balyoz davası mağdurları beraat ettikten sonra şimdi “Derdimiz devletten tazminat almak değil. TSK’ye, bize kumpas kuranların yargıya teslim edlmesidir” diyorlar.
Sen neden bu haklı isteğin gereğinin yapılacağını söyleyemiyorsun?
Yoksa, Pensilvanya ile işbirliği yaptığının ortaya çıkmasından mı korkuyorsun?

***

Eleştirdiğin Ahmet Necdet Sezer Cumhurbaşkanlığı’na bütçeyle verilen yasal tahsisatta bile tasarruf yaptı.
Bu örneği müsrif yaşamınla kıyaslayarak belki utanç duyarsın diye anımsattık!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Viraj ustası 10 Mayıs 2015
Ya sen nesin? 9 Mayıs 2015
Anlamaz 8 Mayıs 2015

Günün Köşe Yazıları