Dayanışmak yaşatır...
Hikmet Altınkaynak
Son Köşe Yazıları

Dayanışmak yaşatır...

09.02.2023 05:00
Güncellenme:
Takip Et:

Deprem yıkımı, tepeden tırnağa hepimizi derinden sarstı. Türkiye yasa boğuldu. Hangi televizyonu açarsak açalım ağlayan, inleyen insanlarla dolup taştı. İçimiz burkuldu, gözlerimiz yaşardı. Herkes için için ağladı. Bunu yapamayanlar, gözyaşlarını tutamadı. Bunlar hem üzüntünün hem öfkenin hem de hayatta kalmanın dışa vurumudur.

Yıkılan kenti ilk bakışta gösteren örnekler çoktu. Bunları görünce, yapıların neden yıkıldığını da kavramak zor değildi. Aynı cadde üzerinde bir yapı sapasağlam, bir yapı yerle bir olmuştu... 

Böyle bir örneğin açıklaması, yapı denetimi yapılmamış, yapı malzemesi çalınmış olmasından başka ne anlama gelebilirdi ki...

Yıllardır deprem hazırlığı için yöneticileri uyaranların ne denli haklı olduğunu da gösterir. Çalınan yalnızca yapı malzemesinin parasal karşılığı olmadı, binlerce insanın yaşamı oldu. Böyle olunca da bunun sorumluları bağışlanamaz. Bağışlandı. Vergi affı dendi, imar affı dendi bağışlandı...

Yasalara uymayanların, yasalara uymayanları bağışlaması olağandı. Yapıldı.

Şimdi tüm bunları bir kenara koyma zamanı. Şimdi bu yıkımı yaşayanların yanında olma onlarla dayanışma zamanı. Acıları paylaşma, acılı insanları yaşama döndürme zamanı.

Biliyorum bu çok zor. Ama imkânsız değil. Herkes buna kendini katmalı. İşin diğer yanını yarına bırakmalı.

Bugün depremzedelerle dayanışma haline girmeli. Giriliyor da yardım için binlerce insan akıyor.

Depremzedelerle dayanışma halindeyken bu depremin böylesine büyük yıkımla sonuçlanmasının sorumlularına da hesap sormakta dayanışma içinde olmak yarının işi olmalı.

Yasalara uymayanların, yasaları bilmemeleri mazeret değildir. Onları aklamaz. Depreme dayanıklı bir yapı kum gibi yıkılıyorsa, bunun sorumluları elbette bellidir.

Cehaletin bu denli yaygın olduğu düşünülürse, bu durum şaşırtıcı da değildir. 

DEPREM KUŞAĞI

Aslında bugün “Edebiyatımızda kuşaklar ve kitaplar” konusunu ele alacaktım. Art arda gelen iki deprem ve iki büyük yıkım, herkesin olduğu gibi, benim de gündemimi değiştirdi.

Türkiye’nin deprem kuşağında olduğunu biliyordum ama 1999 depreminden bu yana en az 20 yıldır deprem vergisi toplayan, deprem konusunda her türlü çalışmayı yaptığını söyleyen siyasal iktidarın daha ilk depremde sözlerinin ne denli gerçek olduğunu öğrenmiş olduk!

Faturayı, canını veren Acılı Kuşak ödedi. Geriye de bu acıyı nasıl yok edeceğini bilemeyen Acılı Kuşak yakınları kaldı. Elbette bu durum toplumun belleğinde kazındı.

Şimdi bilimle, bilgiyle değil de rüşvetle, aldatmayla, ülkeyi yönetenleri değiştirme zamanı.

Çünkü bunlar aramızda...

Bunlar Emre Kongar’ın salı günkü yazısında değindiği gibi, gerçek katiller: Bu katillerse: “Bina kılığında geziyorlar”: 1) Cehalet... 2) Kadercilik... 3) Açgözlülük... 4) Kent yağması... 5) Arsa yağması... 6) Denetimsizlik... 7) Rüşvetçilik... 8) Plansızlık..... 

Şimdi bu katilleri adalete teslim etme ve Acılı Kuşağın yakınlarının yaralarını dayanışmayla sarma zamanı...

Başarmak umuduyla, herkese geçmiş olsun, herkesin başı sağolsun...

Acılı Kuşak yakınları da yaşayacak elbet, onları sevgi ve dayanışma yaşatacak...

Yazarın Son Yazıları

Dayanışmak yaşatır...

Dayanışmak yaşatır...

Devamını Oku
09.02.2023
Kitap da okumalı, dergi de...

Kitap da okumalı, dergi de...

Devamını Oku
02.02.2023
Okullar tatildeyken...

Okullar tatildeyken...

Devamını Oku
26.01.2023
Dünya Âşık Veysel’i hatırlayacak

Dünya Âşık Veysel’i hatırlayacak

Devamını Oku
19.01.2023
Yeni yıl buluşmaları...

Yeni yıl buluşmaları...

Devamını Oku
12.01.2023
Yeni yıl günlükleri

Yeni yıl günlükleri

Devamını Oku
05.01.2023
İnönü deyince…

İnönü deyince…

Devamını Oku
29.12.2022
Aydın Ilgaz’ı uğurlarken…

Aydın Ilgaz’ı uğurlarken…

Devamını Oku
22.12.2022
Okumak...

Okumak...

Devamını Oku
15.12.2022
Büyük buluşma sürüyor...

Büyük buluşma sürüyor...

Devamını Oku
08.12.2022
Kitap şenliği başlıyor...

Kitap şenliği başlıyor...

Devamını Oku
01.12.2022
Alnımızda bilgilerden bir çelenk

Alnımızda bilgilerden bir çelenk

Devamını Oku
24.11.2022
Toplumun pusulası

Toplumun pusulası

Devamını Oku
17.11.2022
Her 10 Kasım...

Her 10 Kasım...

Devamını Oku
10.11.2022
Yazı devrimi

Yazı devrimi

Devamını Oku
03.11.2022
Cumhuriyet özgürlüktür

Cumhuriyet özgürlüktür

Devamını Oku
27.10.2022
Son olsun artık!

Son olsun artık!

Devamını Oku
20.10.2022
Şair eczacılar...

Şair eczacılar...

Devamını Oku
13.10.2022
Ekimde İstanbul...

Ekimde İstanbul...

Devamını Oku
06.10.2022
Sansürlü Hayat

Sansürlü Hayat

Devamını Oku
29.09.2022
Dil Devrimi 90 yaşında

Dil Devrimi 90 yaşında

Devamını Oku
22.09.2022
Tut elimden İzmir

Tut elimden İzmir

Devamını Oku
15.09.2022
Unutulan bir şair

Unutulan bir şair

Devamını Oku
08.09.2022
Yurtta barış...

Yurtta barış...

Devamını Oku
01.09.2022
Oktay Akbal...

Oktay Akbal...

Devamını Oku
25.08.2022
Durmak zamanı geçti...

Durmak zamanı geçti...

Devamını Oku
18.08.2022
Can Yücel Haftası...

Can Yücel Haftası...

Devamını Oku
11.08.2022
Yaz yalnızlıkları...

Yaz yalnızlıkları...

Devamını Oku
04.08.2022
Basının ve edebiyatın işlevi

Basının ve edebiyatın işlevi

Devamını Oku
28.07.2022
Yoksulluk

Yoksulluk

Devamını Oku
14.07.2022
Edebiyat eleştirisi deyince...

Edebiyat eleştirisi deyince...

Devamını Oku
07.07.2022
Mavi Orman

Mavi Orman

Devamını Oku
30.06.2022
Edebiyat rüzgârı Kartal’dan esti...

Edebiyat rüzgârı Kartal’dan esti...

Devamını Oku
23.06.2022
Jules Verne ile İstanbul’da yolculuk...

Jules Verne ile İstanbul’da yolculuk...

Devamını Oku
16.06.2022
Devrim ve karşıdevrim...

Devrim ve karşıdevrim...

Devamını Oku
09.06.2022
Nâzım Hikmet’in yolculuğu...

Nâzım Hikmet’in yolculuğu...

Devamını Oku
02.06.2022
Ecevit, Beşiktaş’ta doğdu...

Ecevit, Beşiktaş’ta doğdu...

Devamını Oku
26.05.2022
Bugün bayram...

Bugün bayram...

Devamını Oku
19.05.2022
Düşünün. Çünkü henüz yasaklanmadı...

Düşünün. Çünkü henüz yasaklanmadı...

Devamını Oku
12.05.2022
Hepimizin Cumhuriyeti...

Hepimizin Cumhuriyeti...

Devamını Oku
05.05.2022