Gazeteler, Televizyonlar, Sosyal Medya...

Gazetelerin içeriklerini bundan böyle telif altına alması, yani, internet siteleri, televizyon kanalları gibi başka mecralarla paylaşmama kararları geçen günlerde açıklandı.

Ne kadar uygulanabilir görürüz.

Ama epey zaman önce, ilk kez radyo ve televizyonlarda sabahları gazetelerin ve köşe yazılarının tek tek okunduğunu gördüğüm zaman gazete toplantısında bu konuyu dile getirmiştim.

Eğer gazetelerin içeriğini ve hatta köşe yazılarını radyodan, televizyondan dinleyebiliyorsam neden gidip de gazete satın alayım?

İşin ilginç yanı, bu televizyon ve radyoların çoğunun kendi gazeteleri olmasıydı.

Yani kendi gazetelerini, kendi kanallarında okutuyorlardı.

Aynı sıralarda gazete yöneticileri, bütün dünyada gazete satışlarının düştüğünden bahsediyordu yazılarında.

Bana göre bunun sebebi aslında biraz ucuza kaçmak, biraz da tembellikti.

Aslında birbirinden tümüyle ayrı mecralar olan gazete, dergi, televizyon, radyo ve internet bizde birbirine girmiş durumda.

Gazeteciler her gece ekranlarda... Hatta bir ara, ertesi günkü köşe yazılarını televizyonda yorum diye okuyan yazarlar vardı.

Gazeteler de bir gece önceki televizyon programlarını, örneğin Başbakan’ın bir yayında söylediklerini, sosyal medyadaki bir magazin olayını alıp manşet yapabiliyor...

***

Bu tıpkı müzikte olana benziyor.

Biliyorsunuz artık kimse CD almıyor. Çünkü bütün şarkılar çıktığı anda internette var. Hem de bir sürü yerde bedavaya...

İnsanlar zaten artık ya bilgisayarlarından ya da cep telefonlarından müzik dinliyor.

Bu durumda ne diye gidip CD’ye onca para verip bilgisayarlarına yüklesinler?

Sonuç ne oldu? Müzik sektörü artık ya sadece istenen, en çok dinlenecek uydurma şarkılara para yatırıyor ya da bu işten para kazanamadığı için başka şeylerle, konserlerle idare etmeye çalışıyor.

İnternette, gazetelerin kendi siteleri var. Bu sayfalara girip gazeteyi okuyorsunuz. Ama aynı haberler başka sitelerde de rahatlıkla kullanılıyor. Bir yazarın adını yazınca bir sürü yerde yazısı çıkıyor.

Ama bu durumun böyle sanıldığı gibi çözümü de çok kolay değil.

Diyelim bu sitelerin bazılarını engellediniz. Kimilerinden telif istediniz.

Peki sosyal medya ne olacak?

Herkes istediği yazıyı, resmi, videoyu, fotoğrafı kendi sayfasına koyabiliyor, ona buna gönderebiliyor, yayabiliyor.

Bunun hangisinin ticari çıkar sağladığını, hangisinin sağlamadığını nasıl değerlendireceksiniz?

***

Gazetelerdeki haberlerin artık eskisi gibi fazla ses getirmediğini, daha çok, “o ne dedi”, “bu ne dedi” şeklinde haberlerle idare ettiğimizi düşünürsek okuyucu açısından internet veya televizyon, radyo programlarından gazeteleri izlemek anlamsız değil.

Çünkü aslında zaten bir gece önce haber bültenleri, haber programları, tartışmalarla gündem neredeyse tamamen çiğneniyor. Gazetelere ertesi güne fazla bir şey kalmıyor.

Özel haber de olmayınca aynı şeyleri görsel işitsel izlemek yerine ne diye okuma eziyetine katlansın insanlar?

Ama bu arada başka bir sorun daha var bu telif hakları konusunda. Gazeteler kendi içeriklerinin televizyon, radyo ve internette yayımlanmasına karşı çıkıyor ama kendileri de televizyonlardan, internetten bir sürü haber yapıyor.

Hatta artık magazin haberlerinin büyük çoğunluğu sosyal medyadan yapılıyor.

Bakalım sosyal medya ve internet gazetecileriyle televizyon yayıncıları buna ne diyecek?