Her apartmandan burs
Leyla Tavşanoğlu
Son Köşe Yazıları

Her apartmandan burs

04.01.2015 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Karşıyaka Belediye Başkanı Akpınar’ın üniversite öğrencilerine eğitim hamlesi:

Projemizin tüm Türkiye’de uygulanması için çalışıyoruz. Şu ana kadar Ankara Çankaya, İzmir Seferihisar, Bursa Nilüfer, Zonguldak Çaycuma belediyelerimiz bunu uygulamak için bizimle işbirliği içinde.
Yerel demokrasi
Karşıyaka’da çok düzgün işliyor. Türkiye’ye örnek olacak demokrasi anlayışını burada sergiliyoruz. Her apartman bir çocuk okutuyor.

İzmir, Karşıyaka’nın CHP’li Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar daha güzel bir Türkiye için çocukların eğitimine çok önem veriyor. İlçedeki apartmanlardan her ay üniversite öğrencilerine burs parası topluyor. Bu yetmiyor. Çocuklarla toplantılar yaparak onların hayallerini hayata geçirmek için çalışıyor. Kent halkına, “Siz hayal edin, biz yapalım” çağrısında bulunuyor. Öte yandan bütün Türkiye’de olduğu gibi Karşıyaka’nın da taşeronlaşma sorununun önemli olduğuna inanıyor. Hükümetin bu sendikasızlaştırma siyasetiyle taşeron sisteminin çözülemeyeceğini, TBMM’den bu sorunu düzenleyecek bir yasanın çıkarılmasını istiyor.
- Karşıyaka için hedefleriniz nedir?
H.A.-
Karşıyaka’yı bir marka şehir yapmak için çalışmalarımıza başladık. Bu anlamda da kentin tüm dinamiklerini harekete geçiriyoruz. Kentte yaşayanların söyleyecek sözleri olduğu inancıyla toplantılar düzenledik. “Hayal edin, biz yapalım” sloganıyla insanların hayallerini dile getirmelerini teşvik ettik.
Ne yazık ki yerel yöneticilik anlayışımız tamamıyla başkanın ya da oradaki kadronun kendi düşüncelerini, kendi projelerini, kentliye danışmadan hayata geçirmesi. Kentlerde yaşayan insanların da kente dair sözler söylemeleri gerektiğini düşünüyorum. Bu nedenle Gezi Direnişi’nin yerel yöneticilere mesajı çok açıktı. Yaşadığım kentte bana rağmen bir karar alamazsın ve almamalısın, mesajı çok doğruydu.
- Siz Türkiye’den önce Karşıyaka AB’ye üye olacak diyorsunuz. Bu nasıl olacak?
H.A.- Bu anlayış çerçevesinde biz beş yıllık stratejik plan toplantımızı da yaparken kentte yaşayan tüm insanların katılımını sağladık. Bu katılımla birlikte Avrupa Kent Konseyi’nin 12 Yıldız Şehir Ödülü’ne aday olduk. Bu ödülün bu yılki teması yerel demokrasi ve katılımcılık. Karşıyaka Belediyesi olarak biz dikkatlerini çektik. Bunun için buraya gözlemciler gönderdiler. Şubat ayında oylama yapılacak. Birinci yılımızı dolduracağımız mart ayında da 12 Yıldız Şehir Ödülü’nü kazanacağımıza inanıyoruz.
Şu anda Karşıyaka Belediyesi’nin tüm işlerinde 12 Yıldız Şehir bayrağını kullanıyoruz. Çünkü şartlarını oluşturduğumuz için bunu kullanmaya hak kazanıyoruz.
- Anladığım kadarıyla Karşıyaka, Türkiye belediyeleri içinde ilk kez 12 Yıldız Şehir Ödülü’nü alacak...
H.A.- Evet. Mart’ta Strasbourg’da 12 Yıldız Şehir bayrağını alıp Karşıyaka’ya getireceğiz.
- İyi de, burada belediyeye yönelik ciddi bir eleştiri var. İnsanlar belediyede taşeron uygulamasının ne zaman sona ereceğini soruyorlar. Bu konuda ne yapmayı düşünüyorsunuz?
H.A.-
Bu taşeron uygulaması her belediyenin başında olan bir sorun. İnsana değer veren ve insanın insanca yaşaması için her türlü koşulu sağlayan bir yöneticilik anlayışını ortaya koyuyorum. Bu ister taşeron işçi, ister belediyenin kadrolu işçisi olsun benim gözümde hiçbir ayrıcalıkları olamaz. Bu bir sistem sorunudur.
Sadece bir belediyenin yapabileceği bir uygulama değil. Belediye bütçesiyle ters orantılı olacağı için o zaman belediyeyi yönetemezsiniz. Bugün ne yazık ki belediyeler iç hizmet üretme kurumundan çok istihdama dönük yönetim anlayışına sahip. İşsizliğin bu kadar yüksek olduğu bir ülkede özellikle kentimizde resmi rakamlara göre işsizlik oranı yüzde 25 olunca ilk akla gelen yer belediye oluyor. Belediyeler istihdam değil hizmet üretme yerleridir.
Şu anda Karşıyaka Belediyesi’nde 2050 kişi çalışıyor. Bütçenin de taşeronlar dahil yüzde 57’sini istihdam için kullanıyorum. Oysa yasal olarak bütçenin personele ayrılan kısmı yüzde 30’dur. Onun için bu eleştiriye hak verdiğim kadar kurumun ayakta kalması için de taşeron uygulaması gerekli.

Türkiye’den önce Karşıyaka AB’ye girer
Katılımcılıkta sağladığımız başarıyla Avrupa Kent Konseyi’nin bu yılki 12 Yıldız Şehir ödülüne aday olduk. Ödülü mart ayında almamız neredeyse kesinleşti
- Peki, hükümet taşeron uygulamasını kaldırmak için ne yapıyor?
H.A.- Hükümetin yereli güçlendirmesi gerekiyor. Yereli güçlendirirken de taşeron sistemini TBMM’de çıkacak yasayla belirlemek ve taşeronluk sistemini kaldırmak durumunda. Hükümet bu konuda samimi değil. Çalışan kesim üzerinde çok ciddi baskıların olduğunu biliyoruz. Sendikalaşma süreciyle birlikte hükümetin tamamıyla işçileri yalnızlaştırma, mahkûm etme ve kölelik düzenini devam ettirme çabası var. Bu kurumu ayakta tutacaksam o zaman yapacağım tek bir şey var. İşçi sayısını azaltacağım; hepsini kadrolu yapacağım. Taşeronlaşma yerine hizmet alımı demeyi tercih ediyorum. Bu hizmet alımını durdurduğum zaman işsizliğe bir katkı da ben yapmış olacağım.
- Siz belediyecilikten ne anlıyorsunuz?
H.A.-
Günümüzde belediyecilik sadece fiziki yapının değiştirilmesi anlayışı içinde yapılıyor. Sosyal demokrat belediyecilik anlayışını biz harfi harfine uyguluyoruz. İnsanın insanca yaşaması için yaptığımız çalışmaların çok önemli olduğunu düşünüyorum.
Belediye bir ticarethane değildir. Belediye vatandaşın yaşadığı kentte daha güvenli, daha huzurlu, daha mutlu, daha konforlu, daha sağlıklı bir şekilde yaşayabilmesi için çalışan bir kurumdur. Biz de halkımızın böyle yaşayabilmesi için kentte çalışmalar yapıyoruz. Türkiye’nin ekonomik koşullarında yaşam mücadelesi veren insanların en azından aldığı hizmetle küçük dokunuşlarla büyük mutlulukları yaratabileceğimize inanıyorum.
- Karşıyaka Belediyesi olarak üniversite öğrencilerine her apartmandan topladığınız paralarla karşılıksız burs verme projesini başlattınız...
H.A.- Bu projeyi eylülde başlattık. Bu çalışmada halkın katılımının olmasını istedik. Yerel demokrasi Karşıyaka’da çok düzgün işliyor. Türkiye’ye örnek olabilecek bir demokrasi anlayışını burada sergiliyoruz. Her apartman bir çocuk okutuyor.
Projemizin adı da: “Her apartman bir çocuk okutuyor. Karşıyaka’nın filizleri geleceğe hazırlanıyor.” Bir gencin en zorlandığı dönem üniversite yaşamı sırasındadır. Orta ve alt gelir grubundaki insanların çocukları ne yazık ki ya kazandığı üniversiteye gidemiyor ya da üniversiteye gittiği zaman harçlığını çıkarabilmek için ek işler yapmak durumunda kalıyor.
Özellikle Karşıyaka’da üniversiteyi kazanmış gençlerimize burs imkânı tanımak için her apartmandan ayda 300 lira para topluyoruz. Her apartmanın girişine de “Bu apartman bir öğrenci okutuyor” diye tabela asıyoruz. Diğer apartmanları da bu şekilde burs parası toplamaları için özendiriyoruz. Burs alan çocuğumuzla direkt apartman sakinlerini muhatap ediyoruz. Apartmanla bir samimiyet protokolü imzalıyoruz. O samimiyet protokolüyle birlikte çocuğumuz her ay burs parasını alıyor.
- Şimdiye kadar kaç öğrenci bu burstan yararlandı?
H.A.-
Şu anda 200 çocuğumuza burs veriyoruz. Yaklaşık 500 çocuğumuz başvurdu. Burs alma hakkını da kazandı. Ocak ayıyla birlikte öbür çocuklarımız da burs almaya başlayacak. Bunun tüm Türkiye’de uygulanması için çalışıyoruz.
Şu ana kadar Ankara Çankaya, İstanbul Ataşehir, Bursa Nilüfer, Zonguldak Çaycuma, İzmir Seferihisar belediyelerimiz bunu uygulamak için bizimle işbirliği içinde. Biz sadece apartmanlar değil, spor kulüpleri, taksiciler, dernekler, muhtarları da bu uygulamaya katarak insan yaşamındaki en önemli işi yapıyoruz diye düşünüyorum. Bunu da Türkiye’nin dünyaya örnek olacağı bir projesi olarak görüyorum.

Kültür sanatta marka kentiz
- Kültür sanata çok önem veriyorsunuz. Yeni etkinlikleriniz neler?
H.A.- Biz kültür sanatta Karşıyaka’yı bir marka kent olarak yaratmayı hedefliyoruz. Büyük Frederick’in bir sözü var. “Bir ülkede akıl ve sanattan çok maddi servete kıymet verilirse bilinmelidir ki o ülkede keseler şişmiş ama kafalar boşalmıştır” diyor. Biz keselerin de şiştiği ama kafaların boşalmadığı bir ülke olması için kültür ve sanata çok önem veriyoruz.
Belediye oda orkestrasını oluşturuyoruz. İlk defa opera sahnemizle artık Karşıyaka Belediyesi olarak vatandaşa hizmet vereceğiz. Sanata ve sanatçıya verdiğimiz desteği böylece bir kez daha gösteriyoruz.
Operada çocuk korosunu kuruyoruz. Opera sahnemizde de dünyanın en seçkin eserlerinin sahnelendiği etkinlikleri yapmaya devam ediyoruz. Dünyaca ünlü Bolşoy Balesi’nden Natali Zandukeli belediyemizde bale eğitimi veriyor ve çocuklarımıza, gençlerimize balenin yanında modern dans öğretiyor. Karşıyaka Belediyesi Smirna Dans Topluluğu da Avrupa’da koreografi dalında yapılan yarışmada Balkan ülkeleri şampiyonu oldu.
Çocuklarımızın eğitimine çok önem veriyorum. 30 Mart seçimlerinde göreve geldiğimde, “Bu kenti çocuklarla yöneteceğim” dedim. Çocuklarımızla birlikte, bir kent nasıl olmalı, hayalleri kurmaya başladık.

Çocuklarımızın hayalleri hayata geçiyor
- Karşıyaka’nın mahallelerinde insanlarla nasıl bir kent hayal ettikleri toplantıları da yapıyorsunuz. Bu toplantılardan nasıl sonuçlar çıkıyor?
H.A.-
Önce yetişkinler konuşuyor ve hayallerini anlatıyor. Son sözü çocuklarımıza veriyorum. Çocuklarımızın inanılmaz yaratıcı zekâları bize yön veriyor. Çocuk kulübünü oluşturduk. Çocuklarımız ayrıca yaratıcı drama, karikatür gibi kursları alarak bize yardımcı oluyorlar. Onların hayallerini hayata geçirmeyi amaç edindik. Çünkü onlar çok daha güzel bir Karşıyaka’da yaşamaya layıklar.
Seçim döneminden sonra çok önemsediğim iki konu var. Birisi, sosyo-ekonomik düzeyi yüksek ailelerin yaşadığı Bostanlı, diğeri de daha çok alt gelir gruplarının yaşadığı İnönü mahalleleri. İnönü Mahallesi’nde Elif isminde dokuz yaşındaki bir kızımızı kucağıma alarak benden ne istediğini sordum. Park isteyecek diye beklerken bana, “Andımızı istiyorum” demez mi?
- Okullardan kaldırılan ‘Andımız’ mı?
H.A.- Evet. Düşünebiliyor musunuz? Bostanlı’da Bulut isminde aynı yaş grubundan bir çocuğumuzu kucağıma alarak aynı soruyu ona sordum. Bulut’un cevabı şu oldu: “Benim yaşımdaki karnı aç olan çocukları doyurmanızı, babalarına da iş bulmanızı istiyorum.” Dokuz yaşındaki çocukların düşündüklerine bakın. İşte, bu çocuklarımızın daha güzel bir Türkiye’de yaşamaları için mücadelemizi sürdüreceğiz.

HÜSEYİN MUTLU AKPINAR
Ereğli, 1969 doğumlu. Ortaöğrenimini babasının 1980 askeri darbesi sonrası aldığı siyasi sürgün cezası nedeniyle Mersin’de, yükseköğrenimini Anadolu Üniversitesi İİBF Kamu Yönetimi Bölümü’nde yaptı. İş yaşamına eğitim danışmanlığı alanında başladı. Eğitim ve bilişim sektörlerinde danışmanlık ve yöneticilik görevleri üstlendi. Bir dönem profesyonel futbol oynadı. 1996-99 arası CHP İzmir il gençlik kolları başkanı oldu. Bir dönem İzmir İl Genel Sekreterliği’ni yürüttü. İl örgütünün çeşitli kademelerinde çalıştı. 2007 genel seçimlerinde İzmir milletvekili adayı gösterildi. 30 Mart yerel seçimlerinde Karşıyaka Belediye Başkanlığı’na seçildi.  

Yazarın Son Yazıları

Tedavi olsunlar

Tedavi olsunlar

Devamını Oku
01.03.2015
TBMM’ye magandalar hâkim

TBMM’ye magandalar hâkim

Devamını Oku
22.02.2015
MİT Erdoğan’ın arka bahçesi

MİT Erdoğan’ın arka bahçesi

Devamını Oku
15.02.2015
Umutsuzluk radikalizme itiyor

Umutsuzluk radikalizme itiyor

Devamını Oku
08.02.2015
Zorba kaderimize hükmediyor

Zorba kaderimize hükmediyor

Devamını Oku
01.02.2015
Ak Saray İslamiyetin mezarı

Ak Saray İslamiyetin mezarı

Devamını Oku
25.01.2015
AİHM’ye meydan okuyorlar

AİHM’ye meydan okuyorlar

Devamını Oku
18.01.2015
Bozdağ’a verecek notum yok

Bozdağ’a verecek notum yok

Devamını Oku
11.01.2015
Her apartmandan burs

Her apartmandan burs

Devamını Oku
04.01.2015
Maltepe’ye Noel tatili

Maltepe’ye Noel tatili

Devamını Oku
28.12.2014
Yasa tanımazlar hükümeti

Yasa tanımazlar hükümeti

Devamını Oku
21.12.2014
Tezgâh 11 yıl önce kuruldu

Tezgâh 11 yıl önce kuruldu

Devamını Oku
14.12.2014
Yüzde 10 barajı hak ihlali

Yüzde 10 barajı hak ihlali

Devamını Oku
07.12.2014
Saraylarla işimiz olmaz

Saraylarla işimiz olmaz

Devamını Oku
30.11.2014
Aman Allahım bu ne?

Aman Allahım bu ne?

Devamını Oku
23.11.2014
Laiklik Türkiye için şans

Laiklik Türkiye için şans

Devamını Oku
16.11.2014
‘Saraylar değer katmaz’

‘Saraylar değer katmaz’

Devamını Oku
09.11.2014
Atatürk’süz çağdaşlık hayal

Atatürk’süz çağdaşlık hayal

Devamını Oku
02.11.2014
İnsanlık suçu işleniyor

İnsanlık suçu işleniyor

Devamını Oku
26.10.2014
'Erdoğan' denince Obama ne düşünüyor?

Eski ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Bryza, Washington’ın Ankara’yı dinlemesini haklı görüyor:

Devamını Oku
19.10.2014
Naylon tezkere...

Naylon tezkere...

Devamını Oku
12.10.2014
Devleti dinamitlediler

Devleti dinamitlediler

Devamını Oku
05.10.2014
Sosyal demokrasinin iktidarı

Sosyal demokrasinin iktidarı

Devamını Oku
28.09.2014
Ayak oyunlarına kurban

Ayak oyunlarına kurban

Devamını Oku
21.09.2014
IŞİD kontrolden çıktı

IŞİD kontrolden çıktı

Devamını Oku
14.09.2014
Mezhepçi diplomasi

Mezhepçi diplomasi

Devamını Oku
07.09.2014
Cumhuriyetin temel taşı

Cumhuriyetin temel taşı

Devamını Oku
31.08.2014
Dışişleri ‘sırf’ sorun

Dışişleri ‘sırf’ sorun

Devamını Oku
24.08.2014
Aklınızı başınıza toplayın

Aklınızı başınıza toplayın

Devamını Oku
17.08.2014
Demokrasicilik oynuyoruz

Demokrasicilik oynuyoruz

Devamını Oku
10.08.2014
Toplumu anlayamıyoruz

Toplumu anlayamıyoruz

Devamını Oku
03.08.2014
İletişimin özünde insan ve psikoloji var

İletişimin özünde insan ve psikoloji var

Devamını Oku
30.07.2014
Kadın siyasette yok

Kadın siyasette yok

Devamını Oku
27.07.2014
Rumlar iyi cambazdır

Rumlar iyi cambazdır

Devamını Oku
20.07.2014
Özel yetkili bizde de var

Özel yetkili bizde de var

Devamını Oku
06.07.2014
Erdoğan zap tedilemiyor

Erdoğan zap tedilemiyor

Devamını Oku
29.06.2014
Artık saygı kalmadı

Artık saygı kalmadı

Devamını Oku
22.06.2014
Yapan bedeli öder

Yapan bedeli öder

Devamını Oku
15.06.2014
Türkiye çocuğa yabancı

Türkiye çocuğa yabancı

Devamını Oku
01.06.2014
İnsan canı pahasına kâr

İnsan canı pahasına kâr

Devamını Oku
25.05.2014