Yeni MHK göreve başladıktan sonra başkan Yusuf Namoğlu’nun hakem toplumunda var olan bölünmüşlüğü önlemeye yönelik birlik vaat eden mesajlarından dolayı tüm camia ümitlenmişti. Öncelikle Hakem ve Gözlemciler Derneği’nin seçimlerinin sorunsuz yapılacağını açıklayan MHK ne yazık ki bu işi halledemedi. Bir önceki yönetimle görüşmeden seçim yaptırmak yoluna gidince de tüzüğe göre 10 gün önceden bildirilmesi gereken başkan adayını belirtmeyi unutunca, seçimin ilk gününde hüsrana uğradı, kongre 1 hafta sonraya kaldı. Başkanlık için resmi başvuru yapan tek aday Murat Söylemez’i zor durumda bırakmak ve yönetimini MHK’nin istediği kişilerden oluşturmak için başkana karşı isimlerden yönetim oluşturuldu ve 1 hafta sonra yapılan seçimde Murat Söylemez’in başkanlığı altında bu yönetim göreve geldi. Dernek genel kurulunda, bazı MHK yetkilileri tarafından yapılan organizasyon sonrası bir önceki yönetimin mali ve idari faaliyetleri ibra edilmedi; asıl skandal böyle ortaya çıktı. Çünkü 2006’da seçilen bir önceki yönetimde şu an faal görev yapan Cüneyt Çakır, Bülent Yıldırım, Hüseyin Göçek gibi FIFA hakemleri de vardı. Bu duruma göre ülkemizi Euro 2012’de temsil edecek Çakır, bu turnuvada maç yönetirken diğer yandan MHK’nin iş bilmezliği nedeniyle mahkemelerde sanık sandalyesinde oturabilecek.

Çakır’la ilgili bir başka skandal ise geçen günlerde yaşandı. Erman Toroğlu Hürriyet gazetesindeki yazısında hakem genel merkezi tarafından görevden alınan ve hakemlerden para toplamak da dahil olmak üzere hiçbir yetkisi olmayan İstanbul dernek şubesine maç aidat borçlarını yatırmadığı gerekçesiyle Cüneyt Çakır ve Süleyman Abay’ı küçük düşürücü bir yorum yapıp özellikle Çakır’ı futbol kamuoyunun önüne atmıştı. Toroğlu’na bu bilgileri veren de para toplama yetkisi olmayan ve usulsüzlük yaptıkları gerekçesiyle defterleri şu anda İstanbul Dernekler Müdürlüğü’nce inceleme altına alınan İstanbul dernek şubesi yetkilileriydi. Hafta içinde Çakır hakkında basında yazılar yazdıran İstanbul şubesine, MHK tarafından aday hakemlikten il hakemliğine yükselen hakemlerin kokart takma gecesini yapma organizasyonu verildi. Çakır’ın Euro 2012’ye gitmesi nedeniyle basın toplantısı yapıp başarılı hakemin yanında poz veren MHK Başkanı, bu kez de bir numaralı hakemine düşmanlığını açıkça ortaya koyan derneğe organizasyon yetkisi verip, düzenlenen yemeğe katıldı. Tabii ki bu yemeğe Cüneyt Çakır, Hüseyin Göçek, Süleyman Abay, Serkan Çınar gibi İstanbullu hakemler ve Halis Özkahya, Bülent Yıldırım, Yunus Yıldırım ve Tolga Özkalfa gibi diğer illerin FIFA kokartlı hakemleri durumu protesto ederek katılmadılar. Bir diğer FIFA hakemi Fırat Aydınus’un ise bu yemeğe katılması arkadaşları için pek hoş bir durum olmadı. Aydınus unutmamalıdır ki bugün Çakır’a yapılanlar yarın da kendisine yapılabilir ve etrafında hiçbir hakem arkadaşını bulamayabilir. Yukarıda anlattığım iki ayrı olayda görüldüğü gibi MHK, yaptığı bazı hatalı icraatlarla üst düzey hakemlerini huzursuz edip zor durumda kalmalarına neden oluyor. MHK yetkilileri unutmamalı; ligin ikinci yarısını ve play-off maçlarını bu hakemler yönetecek ve; ancak onlar başarılı olurlarsa MHK görevine devam edebilir.