Nilgün Cerrahoğlu
Nilgün Cerrahoğlu nilgun@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Meksika Usulü Başkanlık

26 Şubat 2015 Perşembe

Mexico City’de “Burası bize asla uzak değil. Kendimi hiç yabancı hissetmiyorum” demeçleri veren Cumhurbaşkanı Erdoğan yurda dönünce ayağının tozuyla, gönlündeki aslanın “Meksika usulü başkanlık modeli” olduğunu açık etti.
 “Google”a İspanyolca “Meksika başkanlık sistemi” yazınca, çok fazla açıklama gerektirmeyen yandaki karikatür önünüze geliyor…
Karikatürün yanı başında Meksika Devlet Başkanı Enrique Pena Nieto için “750 milyon dolara” alınan yeni cumhurbaşkanlığı uçağı dikkat çekiyor.
Başkanın “sığınağı” olarak da kullanılabilen uçağın havasının “nem oranı” çok yüksek olacakmış, pencereleri büyük, perdeleri elektrokromatikmiş. Mexico City’den kalkan uçak ayrıca durmadan Kahire’ye de uçabilecekmiş.
Bu süper teknolojik, süper lüks uçak haberlerini taradıktan sonra, “Başkan”ın süper lüks malikhanesini içeren bir başka haber ilgi çekiyor.

İki bin metrekarelik tatil evi
Başkanın “tatil evi” diye kullandığı yapının iki bin (rakamla “2000”) metrekare olduğu anlatılıyor…
Yapı etrafındaki 4000 dönümlük alanda ayrıca golf sahaları, bir büyük park, bir yapay göl, konukevi bulunduğu belirtiliyor.
Başkan bu saray-evi, “inşaatçı bir dosttan” uygun bir konut kredisiyle almış.
Akabinde “inşaatçı dost”un “yürü ya kulum” hesabı, kamu ihalelerinde kısmeti açılmış.
Artık yollar mı dersiniz, hastaneler mi, hava alanları mı… “dost”un sırtı yere gelmez olmuş…
Guardian’da bir yorum, Pena Nieto’nun büyük iş çevreleriyle bu teklifsiz ilişkilerini yeriyor.
Hatta bu yüzden Nieto’nun martta İngiltere’ye yapacağı seyahat hedef tahtasına yerleştiriliyor. İngiliz yayın organı, Nieto’nun skandal “saray evi” ile birlikte kendisi ve partisinin “iş çevreleriyle aşırı yakın bağlarını” merceğe alıyor.
2006’dan bu yana yüz bin ölü (doğru okudunuz “100.000”) ve yirmi bin “kayıp”la sonuçlanan insan haklarındaki rekor ihlallere dikkat çekerek “ayaklarına işte kırmızı halı sermeye hazırlandığınız Meksika başkanının profili bu” deniyor.

Dokunulmazlık rejimi
2012’de göreve gelen Nieto döneminin en dehşet verici skandalı; sol eğilimli 43 öğrencinin devletle bağlantılı olan uyuşturucu kartellerince infaz edilmesi oldu. Dünya çapında infial yaratan bu konuyu daha önce de yazdım. (Bkz: Yeni ‘Kanka’mız Meksika, 14 Şubat 2015) Burada yalnız şunu hatırlatacağım: İnsan hakları örgütlerince döne döne vurgulanan en vahim unsur, bu faili meçhullerin artık Meksika’da istisna değil, neredeyse kural olduğu gerçeği...
Human Rights Watch” örgütünün Güney Amerika Sorumlusu Jose Miguel Vivanco örneğin Meksika’da insan haklarının böyle pervasızca ihlal edilmesini bu ülkedeki, “adalet mekanizmasının çalışmamasına” bağlıyor.
Güçler ayrılığı” yerine “güçler yapışıklığının” yaşandığı Latin Amerika ülkesinde başkan, yargıyla güvenlik güçlerinin de başı.
Human Rights Watch yöneticisi Vivanco; “Nieto’nun önlem almak yerine, ihlalleri örtme yolunu seçtiğini” söylüyor!
Meksika yargısının çok yavaş çalıştığını; yolsuzluk, baskı ve gözdağına açık olduğunu” anlatıyor. “İşkence ve faili meçhullerin bu sebeple alıp başını gittiğini” belirtiyor.
Tüm bu skandalların ortak noktasında “gücün denetlememesi” sorunu yatıyor.
Güçlülerin kamuya hesap vermeleri” hiçbir şekilde sağlanamıyor.
Son kertede bu “kurumların inandırıcılığının olmadığı” bir “mutlak dokunulmazlık rejimi” yaratıyor.

Ömür boyu ‘balayı’
Bizim cumhurbaşkanımızın fazlasıyla cana yakın bulduğu Pena Nieto’nun özel yaşamı da her türlü çalkantıyla dolu.
Meksika Başkanlık modeli” sözlerini “Google”a yazdığınızda tespih taneleri gibi sıralanan bu acayip dudak uçuklatıcı bilgiler arasında Nieto’nun, birinci karısının 2007’deki şaibeli ölümünde de parmağı olduğuna dair tartışmalı görüşler de bulunuyor…
İlk karısı öldüğünde Meksika eyalet valisi olan Pena Nieto; dul kalınca tanıştığı “pembe dizi” yıldızı Angelica Rivera ile başkanlık seçimleri arifesinde, magazine bol malzeme sağlayan bir ilişkiyle dünya evine giriyor…
Meksika’nın dört dörtlük “pembe dizi” kahramanı “müstakbel first lady” ile “müstakbel başkan” el ele “Yaşamımızın gerisini hep balayında geçireceğiz!” demeçleriyle müthiş reyting rekorlarına imza atıyorlar.
Eh ne diyelim?
Onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine...
Ama ne ki Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu çok beğendiği model, Türkiye’ye getirilirse bize de yaşamımızın gerisini artık Erdoğan’la geçirmek kalıyor.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

‘Belle Époque’ bitti 8 Aralık 2024
Trump, Musk ve Zweig 1 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları