Olaylar Ve Görüşler

AKP’nin medya düzeni - Yüksel Mansur KILINÇ

18 Ocak 2022 Salı

Türk medyasında son 40 yılda büyük değişimler, dönüşümler yaşanmıştır. Bugün, medyadaki yapısal sorunların çoğu, 1980’lerdeki neoliberal politikaların medyaya yansımaları olarak ortaya çıkmıştır. 1990’larda fiilen başlayan özel radyo - televizyon yayıncılığıyla çoksesli medya ortamı oluşmuş, diğer yandan İstanbul merkezli “İkitelli Medyası”, gazete, radyo, televizyon gibi farklı medya işletmeleri tekelleşmiştir. Medya organları birer ticari ürün, okur, izleyici, dinleyici ise birer müşteri olarak görülmüştür. 

2002’de ise AKP iktidarıyla birlikte, medyamızın yıkım yılları başlamıştır. AKP’nin 20 yıllık iktidarında, özellikle de son yıllarda medyanın topluma karşı sorumluluk anlayışı zayıflatılmış, gazeteciliğin hak ve sorumlulukları yıpratılmış, medya meslek örgütleri ve medya çalışanlarının örgütlülüğü güçsüz bırakılmıştır. Medyayı tehdit olarak gören AKP, medyayı toplumun taleplerinin ve sorunlarının sesi olmak yerine, kutuplaşmanın aracı haline getirmiştir. 

Kamu kurumlarından ilan - reklam yoluyla yandaşa kaynak aktarma, bağımsız medyaya ilan kesme ve yayın durdurma cezaları, işsizliği, örgütsüzlüğü dayatma, tazminat ve ceza davalarıyla sindirme, bastırma girişimleri, AKP döneminin belirgin özellikleridir. Cumhurbaşkanı, İçişleri Bakanı, İletişim Başkanı ve RTÜK Başkanı’nın medya mensuplarına yönelik tehdit dozu yüksek söylemleri de unutulmamalıdır. 

DÜŞÜK ORAN

Son beş yılda, ulusal-yerel toplam 1800 gazetenin yarıya yakını, yayın yapamaz duruma getirilmiştir. Yine son beş yılda, radyoların yaklaşık yarısı, yayınlarına sor vermek zorunda kalmıştır. Son bir yılda, 138 televizyon kanalı yayın hayatına son vermiştir. 12 bin medya çalışanı işsiz kalmış, medyada işsizlik oranı yüzde 40’a ulaşmıştır. İletişim fakültelerinden mezun olanların ancak yüzde 5’i medyada iş bulabilmektedir. Ülkemizde internet medyasının yasal altyapısı yoktur, internet medyasında çalışanlar, basın kartı sahibi olamamaktadır. AKP’nin oluşturduğu medya düzeni işte budur.

Medya operasyonlarıyla yasaları, anayasayı ihlal eden iktidar, “medya suçları” işlemektedir. RTÜK, ceza kesmektedir. Basın İlan Kurumu, havuz medyasına kaynak aktarmaktadır. İletişim Başkanlığı, medya operasyonlarını yürütme aygıtı olarak konumlandırılmıştır. 

Elbette, AKP’li medya yıllarında, medyanın çökertilmesine karşı duran, emek yoğunluklu çabalarla halktan yana yayınlarını sürdüren bağımsız medya kuruluşlarının ve medya çalışanlarının mücadelesi görmezden gelinemez. Bu mücadele sayesindedir ki yarınlara ilişkin umudumuz büyüktür. 

BİZE DÜŞEN GÖREV

Yeni dönemde, Basın İş Kanunu güncellenecektir. Medya çalışanlarının istihdamına yönelik teşvikler uygulanacak, sendikalaşmanın önündeki engeller kaldırılacaktır. Basın İlan Kurumu yeniden yapılandırılacak, kamu ilanları hakça dağıtılacaktır. İnternet medyası yasal altyapıya kavuşturulacaktır. RTÜK, gerçek bir düzenleme kuruluna dönüştürülecektir. Geleneksel ve yeni medya kuruluşlarına enerji, iletişim, erişim, telif ve yayın altyapıları alanında kamu desteği sağlanacaktır. Medya meslek örgütlerinin güçlendirilmesi sağlanacaktır. Yerel ve bölgesel medya başta olmak üzere tüm medya kuruluşlarının dijital altyapıları ve dönüşümleri desteklenecektir. 

Bize düşen görev, medya alanını halka ve gerçeğe karşı sorumluluk alanı haline getirmektir. 

YÜKSEL MANSUR KILINÇ

CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları