Polislere özel park
Pınar Öğünç
Son Köşe Yazıları

Polislere özel park

01.06.2015 05:37
Güncellenme:
Takip Et:

31 Mayıs’tan bir gün önce Gezi Parkı’nda çimenlere yayılmış insanlar vardı; banklarda sohbet edenler, bir de fotoğraf çekenler. Bu hep olur. Başka şehirlerden gelenler, Gezi’yi duyan turistler ve de Gezi’yi hatırlamak isteyenler başka türlü çekerler Gezi’nin fotoğrafını. Sadece bir park değildir, bir tür halk anıtı gibidir Gezi.

Yine bir gece önce, Galatasaray taraftarları Taksim’i hıncahınç doldurmuş, şampiyonluğu kutluyordu serbestçe. Ortalığı saran beyaz ama göz yakmayan meşale dumanı, nedense bazılarının boğazını eski bir hatırayla yakıyordu; her patlama sesiyle başka türlü irkiliyorlardı.

Gezi Parkı’nın ve ona çıkan yoların kapalı olduğu bir 31 Mayıs’a uyandı İstanbul. Etrafı saran yüzlerce sivil polisin “yerlilere” parkın kapalı olduğunu söylemesi kafiydi ama “yabancılarla” hakikaten ilginç diyaloglar yaşandı. Mesela bir çift “Ama içeride insanlar var” diye kapalı olduğuna ikna olmayınca, “Onların hepsi polis” cevabını aldılar İngilizce. Gerçekten içerde pikniğimsi hallerde yüzlerce polis vardı. Kadın şöyle dedi sonra: “Ne yani, polislere özel park mı var burada?”

Orta yaşlı bir erkeğin turist olduğuna inanılmamıştı. “Abi Bağcılar’da bir kahveden gelmiş gibisin. Valla mı turistsin, where are you from?” diyordu polis. Adam anlamaz bakıyordu.

Çimenlerden kalkmakta ve pasaportunu göstermemekte uzun müddet direnen sırt çantalı bir gençse zorlama bir nezaketle yerinden edildi. İtalyan bir fotoğrafçıymış. Sonradan yanına yanaşıp konuştuğumuzdan, polis o turisti Türk ve benim arkadaşım sanıyor. Genç ise muhtemelen sivil polis olduğumu düşünüyor.

Her yerdeyiz mesajı

Gezi’nin ikinci yılı için kullanılan bir slogan var: “Her yerdeyiz.” Bu aslında Gezi’nin heterojen bileşenlerinin tamamının uzlaşabileceği, başından beri bir araya gelme, yayılma ve örgütlenme biçimlerine denk düşen bir slogan. Gezi’nin taleplerini, yerelin söz hakkı arzusunu ve yataylık iddiasını sürdürülebilir kılan bir tavır

Çok da kalabalık sayılmayacak bir grubun Taksim’de toplandıktan sonra inatla kapalı tutulan Gezi’ye girmek için diretmemesinin nedeni, öğleden sonra Beşiktaş Abbasağa, Göztepe Özgürlük Parkı gibi Türkiye’nin birçok parkında ve meydanında buluşmayı tercih etmesiydi. “Sık bakalım”lı sloganlarla Gezi hatırlandı ama sonra herkesin gideceği bir adresi vardı.

Abbasağa Parkı konser, etkinlik programıyla, katılım çeşitliliğiyle hakikaten Gezi günlerini anımsatıyordu. Kurulan standların arasında belki o dönem bulunmayan “Oy ve Ötesi” vardı sadece. Sandıkta görev almak için isimlerini yazdıranlar çıkıyordu.

Abbasağa Parkı'nda bazı yerlere spreylenmiş iki yıl önce olmayan yeni bir slogan daha vardı: "Seni başkan yaptırmayacağız". Sanki Gezi bu yıl "Size biber gazı sıktırmayacağız" kararı almış gibiydi. Sıkan her durumda sıkıyor da, başka türlü bir inat... "Her yerdeyiz", büyük bir iddia. Devlet, hükümet ve güçleri gözünden bakınca daha da irkiltici olmalı. Yoksa halkın vergisiyle beş kat fazla biber gazı alıp herkesi bir meydandan dağıtmak kolay. Bundan sonra "Gezi'nin" ne olacağıysa, ne kadar "her yerde" olabileceğine bağlı.

Yazarın Son Yazıları

Bugünün ‘esası’ savunmada

Bugünün ‘esası’ savunmada

Devamını Oku
28.07.2017
Hayır rüzgârında 1 Mayıs

Hayır rüzgârında 1 Mayıs

Devamını Oku
02.05.2017
Bir tava bir kepçe

YSK’nin mühürsüz pusula kararına, şaibe iddialarına karşı Beşiktaş’ta buluşanların sayısı on bine yaklaşıyordu. Kimdi bu insanlar, ne istiyordu?

Devamını Oku
19.04.2017
‘Hayır’a baskı tarihe geçecek

.

Devamını Oku
17.04.2017
Kadınlar haykırıyor: Hayat bizim senin mi sandın?

Kadınlar birçok kentte ‘Hayır’ demek için sokaklardaydı. ‘Kadınların direnişi o sarayı mühürleyecek’ yazısı dikkat çekiyordu bir pankartta.

Devamını Oku
14.04.2017
Hitler'li iki tespit

Hitler'li iki tespit

Devamını Oku
04.04.2017
Evet ve hayır diye iki seçenek varsa, bu ne?

DİB, sahadan tecrübe paylaşıyor. Hayırcıların başına gelenler, Evet’in tasviri aslında.

Devamını Oku
01.04.2017
Aliyev’den Türkiye’ye başkanlık uyarıları: Yapmaz demeyin her şeyi yaparlar

Azerbaycan’da muhalif fikirleri yüzünden cezaevinde iki yıl tutulan insan hakları avukatı İntigam Aliyev, acısını çektikleri başkanlık sistemini anlatıyor, uyarıyor: “Başkanlıkları kendi arşınınızla ölçmeyin”

Devamını Oku
20.03.2017
Paker: Psikososyal dengemiz bozuldu

Derin bir toplumsal kriz yaşıyoruz

Devamını Oku
15.03.2017
Ahmet'inki bir tehdit değil sadece durum tespiti

Ahmet'inki bir tehdit değil sadece durum tespiti

Devamını Oku
22.02.2017
Kadın, göçmen, Müslüman ve Trump’a kafa tutuyor

Kasımda Minnesota Temsilciler Meclisi’ne seçilen ilk Müslüman olan Somali kökenli İlhan Omar İstanbul’daydı. Trump’ın başkanlığıyla Omar’ın işi zorlaştı ama koltuğu daha da manalı hale geldi.

Devamını Oku
05.02.2017
'Tek medya, tek akademi, tek hukuk'

'Tek medya, tek akademi, tek hukuk'

Devamını Oku
03.02.2017
‘Bu koşullarda meşru bir referandum olmaz’

Tarihinin en güçlü temsiliyle Türkiye’ye gelen PEN heyeti, ifade özgürlüğü çerçevesinde hem siyasilerle hem mağdurlarla görüştü, başkanlık referandumuna dair uyarılarda bulundu.

Devamını Oku
28.01.2017
‘Kutsal olan devlet değil, insandır’

‘Kutsal olan devlet değil, insandır’

Devamını Oku
20.01.2017
Savaşa, yoksulluğa ve israfa karşı sofra

Savaşa, yoksulluğa ve israfa karşı sofra

Devamını Oku
04.12.2016
‘Her yıkılmış ev bizim için mezar’

Avukat Ramazan Demir, 8 ay sonra sokağa çıkma yasağı kaldırılan Şırnak’ta evini, kardeşinin test kitabından buldu. Demir, yıkımı “Yıkımın büyüklüğü karşısında sen ufacık kalıyorsun. Şırnak’ta 92’yi yaşadık. Ama bu seferki başka bir şeydi” diye anlattı.

Devamını Oku
28.11.2016
Özgür Gündem nöbetçi yayın yönetmenleri yine adliyede... Suçları dayanışma!

Çağlayan’dak i Adalet Sarayı’nda dün Özgür Gündem’le dayanışma amacıyla bir günlük genel yayın yönetmenliğini üstlenmiş gazeteciler vardı. Necmiye Alpay, Yıldırım Türker, Hasan Cemal, Jülide Kural, Murat Uyurkulak, Faruk Balıkçı ve birçok gazeteci daha.

Devamını Oku
25.11.2016
Bertrand: Gazeteci taraf seçmek zorunda değil

Geçen cuma Gaziantep’te gözaltına alındıktan sonra sınır dışı edilen Fransız gazeteci Olivier Bertrand, ‘Kafkaesk’ dediği o üç günü anlattı.

Devamını Oku
18.11.2016
'Otoriteryanizm yükseliyor'

Trump’ın başkan seçilmesi tartışmaları devam ediyor. Doç. Dr. Evren Balta insan haklarının, özgürlüklerin baş tacı edildiği 90’lar döneminin kapandığını söylüyor. Balta “Trump lider olarak bunların hiçbiriyle ilgilenmediğini söylüyor. Trump gibi liderlerin, Türkiye’de Erdoğan’ın, Macaristan’da Orban’ın yaptığı en önemli şeylerden biri kurumsuzlaştırma” diyor.

Devamını Oku
13.11.2016
Delirmiyorsak o da inattan

Delirmiyorsak o da inattan

Devamını Oku
05.11.2016
‘OHAL hatırası’

‘OHAL hatirası’

Devamını Oku
03.11.2016
Denizde orman kanunları

Su ürünleri mühendisi Mehmet Özdinar’ın TÜİK için balıkçılardan veri toplarken ölümü, gözleri vahşi kapitalizm belgeseline benzeyen balıkçılık sektörüne, büyük balıkçıların hırsına ve rekabet arttıkça ortaya çıkan şiddete çevirdi.

Devamını Oku
31.10.2016
Devletin ‘üvey’ çocukları

Devletin ‘üvey’ çocukları

Devamını Oku
15.10.2016
'AKP, kendini OHAL’e kaptırdı'

'AKP, kendini OHAL’e kaptırdı'

Devamını Oku
01.10.2016
‘Ellerimiz yakalarında’

‘Ellerimiz yakalarında’

Devamını Oku
25.09.2016
‘İşimi bitireyim sonra öldürün’

‘Öldürün ama işimi bitireyim ondan sonra’

Devamını Oku
24.09.2016
Göbeklitepe'ye yazık

Göbeklitepe'ye yazık

Devamını Oku
28.08.2016
El yakmadan yazılmaz

El yakmadan yazılmaz

Devamını Oku
23.08.2016
Bu önlemlerle kâr özelleştiriliyor, zarar toplumsallaştırılıyor

İktisatçı Doç. Dr. Ümit Akçay, AKP’yi iktidarda tutan en önemli faktörlerden birinin her şeye rağmen ekonomik büyümenin sürmesi olduğunu söylüyor. Akçay, “Büyüme durduğunda olabilecekleri kimse bilmiyor. O nedenle “ne pahasına olursa olsun büyüme” ruhu hâkim” diyor.

Devamını Oku
19.08.2016
'Batı jetlerin sesini yeni duydu'

'Batı jetlerin sesini yeni duydu'

Devamını Oku
24.07.2016
Darbeciye işkence demokrasi getirmez

Darbecilerin cezalandırılması gerektiğini söyleyen TİHV Genel Sekreteri Bakkalcı, insanlık onurunun korunmasına yönelik değerlerin polemik konusu yapılamayacağını söyledi.

Devamını Oku
23.07.2016
Taksim'de bir 'şölen'

OHAL ilanı, Taksim Meydanı’ndaki Demokrasi Şöleni’nde canlı dinlendi. Sonra kornalarla sabaha kadar sürecek ‘olağanüstü’ bir kutlama başladı.

Devamını Oku
22.07.2016
Hepiniz aynı tanktasınız

Hepiniz aynı tanktasınız

Devamını Oku
16.07.2016
‘Kimse farklı olduğu için azap çekmesin’

‘Kimse farklı olduğu için azap çekmesin’

Devamını Oku
10.07.2016
'Taksim’in içine etmek mümkün'

Prof. Sayın’ın Bilgi Üniversitesi’yle ilişiğinin kesilmesini protesto ederek istifa eden Prof. Neumann, Batı’nın Erdoğan’ı sultan olarak göstermeyi sevdiğini, Erdoğan’ın da kendini Osmanlı motifleriyle sunduğunu söyledi

Devamını Oku
07.07.2016
‘Sadece özgürlük istiyoruz’

‘Sadece özgürlük istiyoruz’

Devamını Oku
20.06.2016
Fuarda biten umutlar

Fuarda biten umutlar

Devamını Oku
11.06.2016
Örgütlü kötülüğün davası

Kadıköy’de öldürülen Bahadır Grammeşin’in kardeşi Başak, bugünkü duruşma öncesi Cumhuriyet’e konuştu.

Devamını Oku
08.06.2016
“Asıl evlerimizin halini görünce delireceğiz”

“Asıl evlerimizin halini görünce delireceğiz”

Devamını Oku
29.05.2016
‘İnadına o evde yaşayacağım’

Yüksekova’da yatak odalarına bir özel harekâtçının “Yüksekova’da aşk başka yaşanıyor” yazdığı Uzunköprü çifti Cumhuriyet’e “Bu neyin kinidir çözemiyoruz” dedi.

Devamını Oku
27.05.2016